Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1546 E. 2022/1977 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/09/2022
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
YAZIM TARİHİ : 28/11/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 29/09/2022 tarihinde tesis edilen usulden reddine ilişkin karara karşı, davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı … arasında 01.01.2022 tarihli süt alım sözleşmesi imzalandığını, sözleşmenin 31.12.2022 tarihine kadar geçerli olmak üzere 1 yıllık süreyi kapsadığını, sözleşmeye göre davacının davalı firmaya süt tedariki yapacağı, borçlunun ise sözleşmede süt alım bedelini müvekkiline ödeyeceğinin kararlaştırıldığını, taraflar arasında süt alımı, toplanması ve teslimi ile süt bedelinin ödenmesi konusunda 2022 yılı Ağustos dönemine kadar hiçbir sorun yaşanmadığını, sözleşmenin 8. maddesine göre, bir ay boyunca alınan sütlerin ödemesinin müteakip ayın 15’i ile 25’i arasında yapılacağını, ancak davalının takibe konu 01.07.2022-31.07.2022 tarihleri arasındaki sütlerin bedellerini müvekkiline ödemediğini, davalıya 22.08.2022 tarihinde Konya … Noterliğinin … yevmiye ihtarnamesi ile Temmuz dönemine ait olan süt bedelinin en geç 25.08.2022 tarihi 17.30’a kadar ödenmesinin istendiğini, davalı tarafından ise Konya … Noterliğinin 25.08.2022 tarih ve … yevmiye nolu cevabi ihtarname gönderildiğini, alacağın tahsili amacıyla davalı aleyhinde Konya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itiraz etmesi üzerine takibin durdurulduğunu belirterek; davalı adına kayıtlı tescile tabi araçlar ile tescile tabi gayrimenkul mallar, üçüncü kişilerden olan bankalardaki hak ve alacaklarının üzerine muhafaza tedbirleri hariç olmak üzere alacak miktarlarını karşılayacak şekilde ihtiyati haciz kararı verilmesine, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin 7.170.766,76 TL üzerinden devamına, %20’den aşağı olmamak üzere davalı aleyhinde icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve ücret-i vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

CEVAP: Davalı vekili cevap vermemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Yapılan yargılama sonucunda;”…Dava satım sözleşmesinden kaynaklı alacağın itirazın iptali yoluyla tahsili istemine ilişkindir.
İşbu davada öncelikle mahkememizin görevli olup olmadığının üzerinde durulması gerekmiştir.
Görüldüğü üzere davalı birliğin mesleki destek amacıyla kurulmuş olduğu, ticari nitelikte olmadığı anlaşılmaktadır. Nitekim birçok Yargıtay içtihadı ile Bölge Adliye Mahkemesi kararında davalı birliğin tacir olmadığı vurgulanmaktadır. (Bakınız; Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin 2017/663 Esas – 2017/3711 Karar, Yargıtay 18. Hukuk Dairesi’nin 2015/14593 Esas – 2015/14876 Karar, Konya BAM 5. Hukuk Dairesinin 2022/104 Esas-2022/294 Karar, Konya BAM 1. Hukuk Dairesinin 2021/911 Esas-2021/975 Karar, Sakarya BAM 1. Hukuk Dairesinin 2022/579 Esas-2022/443 Karar, Samsun BAM 1. Hukuk Dairesinin 2019/1427 Esas- 2019/1822 Karar)
Birliğin ticari teşekkül olmaması karşısında, davanın TTK’nun 4.maddesinde düzenlenen ticari nitelikte bir dava olmayıp, davalı hakkında açılan iş bu davanın HMK kapsamında genel yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk Mahkemelerince görülmesi gereken bir dava olduğu anlaşılmakla, görev kamu düzenini ilgilendirdiğinden…” gerekçesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:
1-Davanın mahkememizin görevli olmaması nedeniyle HMK nun 114/1-c maddesi ve HMK nun 115/2. maddesi gereğince usulden reddine,
2-HMK nun 20. maddesi gereğince taraflardan birinin, verildiği anda kesin olan kararlarda kararın tebliği tarihinden, süresinde kanun yoluna başvurulmadığından kesinleşen kararlarda kararın kesinleştiği tarihten ve kanun yoluna başvurulan kararlarda da kanun yolu başvurusunun reddi kararının tebliği tarihinden itibaren yasal iki hafta içinde kararı veren mahkemeye başvurarak, dava dosyasının görevli mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının görevli Konya Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Belirtilen iki haftalık süre içinde talepte bulunulmaması veya süresinden sonra talepte bulunulması halinde mahkememizce re’sen davanın açılmamış sayılmasına karar (ek karar) verileceğinin taraflarca bilinmesine, HMK 331/2. maddesi uyarınca davanın açılmamış sayılması hakkında karar verilmesi halinde talep halinde yargılama giderleri konusunda karar tayin olunmasına, şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı/alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel Mahkeme’nin “…Birliğin ticari teşekkül olmaması karşısında, davanın TTK’ nın 4 maddesinde düzenlenen, ticari nitelikte bir dava olmayıp, davalı hakkında açılan iş bu davanın, HMK kapsamında genel yetkili mahkeme olan Asliye Hukuk mahkemesinde görülmesi gereken bir dava olduğu anlaşılmakla, görev kamu düzeninin ilgilendirdiğinden…” şeklindeki verdiği kararında yanılgı içerisinde olduğunu, davacı müvekkilinin, tüzel kişiliği bulunan, üretimi esas alan, üyelerini kredi vermeyi amaçlayan, birlik kooperatifler kanununa tabii ve YİBBGK kararı doğrultusunda tacir kabul edilen bir kurum olduğunu, aynı zamanda Konya İli Damızlık Sığır Yetiştiricileri Birliği tarafından kurulan, TTK 16/1 maddesi gereğince iktisadi işletme olarak kabul edilen ve tacir sayılan, esnaf işletmesi sınırını aşan mali bütçeye ulaşan ve birliğin amacına ulaşmak için ticaret yapabilmesinin kanunen öngörülen ve kabul edilen işletme olduğunu, dolayısıyla davaya bakmakla görevli mahkemenin Ticaret Mahkemesi olduğunu belirterek; taleplerinin kabulüne, Konya …. Ticaret Mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın yeniden görülmek üzere dosyanın karar veren mahkemeye iadesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava tacirler arasında satış sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk mahkemelerinin hangileri olduğu ve bunların kuruluşu 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 4 ve 5 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre asliye hukuk mahkemeleri, sulh hukuk mahkemelerinin görevleri dışında kalan ve özel hukuk ilişkilerinden doğan her türlü dava ve işler ile kanunların verdiği diğer dava ve işlere bakar. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2 nci maddesiyle de teyit edilmiştir. Anılan maddenin ikinci bendi Hukuk Muhakemeleri Kanununda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğunu vurgulamıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri de 5235 sayılı Kanunun üçüncü fıkrasında hükme bağlanmış ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinin 1 numaralı bendi uyarınca bu mahkemelerin, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Bir davanın ticari nitelikte olup olmadığı, bir diğer ifade ile asliye ticaret mahkemesinde görülüp görülmeyeceğinin belirlenmesi işi de Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinde gösterilen ilkelere göre yapılmalıdır. Öğretide de benimsenen görüşe göre ticari davalar mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrılmaktadır. TTK’nın 4/1 maddesine göre her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava niteliğindedir. Nispi ticari davalarda, uyuşmazlığın taraflarının tacir olması ve uyuşmazlık konusunun da tarafların ticari işletmesine ilişkin olması şarttır. Ancak, TTK’nın 4/1. fıkrası (a)-(f) bentlerinde sayılan mevzuat ile düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları herhangi bir şart aranmaksızın mutlak ticari dava olarak kabul edilmektedir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğundan göreve ilişkin usul hükümleri uygulanacaktır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Somut olayda, tarafların her ikisi de tacir olup dava tacirler arasında satış sözleşmesinden, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan kaynaklanmaktadır. Dolayısıyla Nisbi ticari dava olduğundan davaya bakmaya Asliye Ticaret Mahkemesi görevlidir. Mahkemece davanın esasına girilerek yargılamaya devam edilmesi gerekirken, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmesi yerinde olmamıştır. Bu nedenlerle davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1.a.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, deliller değerlendirilerek karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 29/09/2022 tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 28/11/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Üye
e-imzalıdır
Katip
e-imzalıdır

D.A.Ç