Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1521 E. 2022/1990 K. 28.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 20/04/2022
NUMARASI : … Esas

DAVACILAR : 1- … – T.C Kimlik No: …
2- … – T.C Kimlik No: …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … -…
DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tesbiti

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/11/2022
YAZIM TARİHİ : 05/12/2022
Davacılar tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açılan kooperatif üyeliğinin tesbiti davasında 20/04/2022 tarihinde tesis edilen ara karara karşı davacıların istinaf kanun yoluna başvurmaları üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ağır kimyasal madde kullanan metal ve yüzey kaplama işleri ile iştigal ettiğini, davalı kooperatif … ‘da yüzey kaplama işi yapan firmaları tek bir çatı altında toplamak ve çevresel sorunlara bireysel değil toplu çözümler üretmek amacıyla kamu kaynaklarıyla ihdas edilerek kurulmuş bir kooperatif olduğunu, müvekkillerinin gerek Kooperatifler Kanunu gerekse kooperatifin ana sözleşmesi uyarınca sözleşme hükümlerini bütün hak ve ödevleriyle birlikte kabul ettiklerini, kooperatife üyelik kayıtlarının yapılması ve söz konusu meskun mahalde adlarına yer tahsis edilmesi için Konya …Noterliğin 21/02/2022 tarih … yevmiye numaralı ihtarnamesi ile yazılı olarak başvurduklarını, ancak kooperatifçe ihtara olumlu yada olumsuz bir cevap verilmediğini, iş bu davanın açılması zorunluluğunun hasıl olduğunu, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla öncelikle daha fazla mağduriyetlere yol açmamak ve ileride telafisi imkansız zararlara sebebiyet vermemek adına davalı kooperatifin tasfiyesinin tedbiren durdurulmasına, müvekkillerinin davalı kooperatife üyeliklerinin tespitine karar verilmesini talep etmişlerdir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “….dosya incelendiğinde dava dilekçesinde davacının davaya konu kooperatifte herhangi bir üyeliğinin bulunmadığı, davacı tarafın üye olmayı talep ettiği bu üyelik talebine olumlu cevap verilmediği davacı vekilinin Kooperatifler Kanunu uyarınca açıklık ve herkesin başvuru hakkının engellendiğini iddia ettiği ancak Kooperatifler Kanununda kooperatif üyeliğinin şartlarının gerek yasalarca gerekse de kooperatif ana sözleşmesinde belirlendiği kooperatifin davacının talebi döneminde üye alımı yapıp yapamayacağının tespitinin ancak yargılama safahatında ortaya çıkacağı bununla beraber söz konusu davada davacı haricinde başkaca kişilere aynı hakların verilipte davacıya verilmediği ve bu nedenle eşitlik ve aleniyetin ihlal edildiği dosya kapsamında görülmediği, aynı zamanda kooperatifin kuruluş amacını gerçekleştirip tasfiye aşamasına geldiği tasfiye aşamasının geldiği mevcut durumun durdurulması halinde bile geriye dönük eski halin getirilmesinin mümkün görülmediği, davacı vekilinin taleplerinin haklı çıkması halinde bile alacak hakkının aynen ifa olmayıp bedele ilişkin olabileceğinden bu aşamada davacının tedbir talebinin reddine….” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaları ortaklığın tespiti davası olup, davalı kooperatifin tasfiye olması halinde ortada üye olunacak bir kooperatif kalmayacağını, dolayısıyla açmak zorunda kaldıkları iş bu davanın da bir anlamı kalmayacağını, yargılama sonuna kadar tasfiyenin tedbiren durdurulmasına karar verilmesinin elzem olduğunu, müvekkilinin işini yapabilmesi için davalı kooperatife kayıt olması zorunlu olduğunu, aksi takdirde işini kaybedeceğini, bu nedenle yerel mahkemenin daha yargılamanın başında peşinen hüküm vermesi ve tedbir taleplerini reddetmesinin haksız ve hukuka aykırı olduğunu, kaldı ki davalı kooperatifin tahsis edilen arsada işyeri yapılacak yer olmadığı iddiasının asılsız olduğunu, söz konusu alanda halen daha yeni üyelere işyeri tahsisi yapılabilecek dükkan veya arsanın mevcut olduğunu, nitekim bu hususun yapılacak keşif ve alınacak bilirkişi raporu ile belli olacağını, yerel mahkemenin bu araştırmayı yapmadan peşin hüküm vermesi ve sanki söz konusu mahalde başka işyeri bulunmadığı gibi bir yoruma ulaşılmasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu, izah edilen nedenlerle yerel mahkemece verilen 20/04/2022 tarihli ara kararının kaldırılmasını, ileride telafisi imkansız zararlara sebebiyet vermemek adına talepleri doğrultusunda kooperatifin tasfiyesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. maddesi ‘Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.’
Aynı yasanın 390. maddesinde “İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir. Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmünün yer aldığı,
Bu maddelere göre; ihtiyati tedbir talebinin yapıldığı sırada, mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı, tamamen imkansız hale geleceği ve gecikme nedeniyle telafisi mümkün olmayan bir zararın doğması ihtimali bulunduğu hallerde, ihtiyati tedbir şartlarının var olduğunun kabul edileceği, davacıların davalı kooperatife ortak olduklarının tespitini talep ettikleri, davalı kooperatifin tasfiyesi halinde davacıların dava sonunda elde edebilecekleri haklarına kavuşmasının önemli ölçüde zorlaşacağından davacıların tedbir taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmadığından davacıların istinaf başvuru taleplerinin kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacıların istinaf başvuru taleplerinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas 20/04/2022 tarihli ara kararın KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan her bir davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacılara ayrı ayrı iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince davanın esası ile ilgili verilecek kararda değerlendirilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davacıların ihtiyati tedbir taleplerinin teminatsız olarak KABULÜ ile; davalı … Kooperatifi’nin tasfiyesinin karar kesinleşinceye kadar TEDBİREN DURDURULMASINA,
2-Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3-Kararın infaz işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 28/11/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1.f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G