Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1464 E. 2022/1930 K. 21.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 12/04/2022
NUMARASI : … Esas

İSTİNAF EDEN DAVACI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –

DAVALILAR : 1- … (T.C. Kimlik No: …)
2-
3- … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –
4- … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –
5- … (T.C. Kimlik No: …) –
DAVA : Tapu İptali Ve Tescil

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 21/11/2022
YAZIM TARİHİ : 28/11/2022
Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptali ve tescil davasında, 12/04/2022 tarihinde tesis edilen ihtiyati haciz talebinin reddine ilişkin ilişkin ara karara karşı, davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesiyle özetle; müvekkilinin davalı kooperatifin halen üyesi olduğunu, müvekkiline aidat ödemeleri için bildirme yapılmadığından müvekkilinin yaptığı ödemeleri denetleme imkanının olmadığını, müvekkili kooperatif kayıtlarını incelemek ve bilgi edinmek istemiş ise de kooperatifçe bu talebinin reddedildiğini, davalı kooperatifin müvekkili hakkında ihraç kararı aldığını, ihraç kararlarının alındığı ihtarlarda müvekkilinin sadece toplam borcunun bildirildiğini, müvekkili tarafından ihraç kararının iptaline ilişkin açılan davanın Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görüldüğünü ve ihraç kararının iptaline karar verildiğini, müvekkilinin üyeliğinin halen devam etmesine rağmen davalı kooperatifin müvekkiline … İlçesi … Mahallesi …. Ada … Parsel … Bağımsız Bölüm numaralı taşınmazın tapusunu vermediğini, ilgili taşınmazın davalı kooperatif adına tescil edildiğini, eksik ödeme aldığı üyelere tapuları verilmişken müvekkilinin tapusunun teslim edilmediğini, müvekkilinin davalı kooperatife borcunun olmamasına rağmen davalı kooperatifin takip başlattığını, müvekkilinin ödemesi gereken aidat borcu varsa mahkemece tespit edilerek belirlenen bedelin mahkeme veznesine depo ettirilmesi için müvekkiline süre verilmesine karar verilmesini talep ettiklerini, müvekkilinin depo edimini yerine getirdikten sonra sözü geçen bağımsız bölümün müvekkili adına tesciline karar verilmesine, müvekkiline tahsis edilen taşınmazın kooperatif borcundan dolayı satıldığını, ihalede usulsüzlükler yapıldığını, müvekkilinin fiili hakimiyetinde bulunan taşınmazın ihale yoluyla satışından sonra müvekkiline tahliye emri gönderildiğini, müvekkilinin yaptığı aidat ödemelerinin davalı kooperatif ile yöneticilerinden tazmini talep ettiklerini, kooperatif yöneticilerinin müvekkiline tahsil edilen taşınmazın tapusunu vermeyerek müvekkilini zarara uğrattıklarından bahisle müvekkilinin daha fazla mağdur olmaması için Konya …. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında taşınmazın tahliyesinin tedbiren durdurulmasına, dava konusu taşınmazın 3. Kişilere devrinin engellenmesi için ihtiyati tedbir konulmasına, tazminat talepleri sebebiyle davalı kooperatif yöneticilerinin şahsi mal varlıklarına ihtiyati haciz konulmasını, davalı kooperatifin tasfiyesinin tedbiren durdurulmasına karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 12/04/2022 tarihli ara karar ile özetle; “…davacının muaccel bir alacağının varlığına ilişkin yaklaşık ispat gerçekleşmemekle birlikte, davalı kooperatif yöneticilerinin sorumluluklarının henüz ispat edilememiş olması, davalıların muayyen yerleşim bir yerlerinin bulunmadığına, mallarını kaçırmaya veya gizlemeye hazırlandıklarına yönelik herhangi bir delil sunulmadığından ihtiyati haciz taleplerinin tüm davalıların yönünden ayrı ayrı reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya konu taşınmazın satışsının yapılması halinde hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağı ve imkansız hale geleceğinden taşınmazın 3. kişiye devredilmemesi için tedbir kararı verilmesinin zorunlu olduğunu, kooperatifin kötü yönetim halinde olduğunun ve üyelerin zarara uğratıldığının açıkça ortada olduğunu, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesi için esas hakkında kesin bir kanaat oluşmasına gerek bulunmadığı gibi tam bir ispat aranmayacağını, bu hususun ihtiyati hacizi destekler nitelikte olduğunu, davanın tazminata dönüşmesi halinde tahsil imkanının ortadan kalkma ihtimali değerlendirilerek taleplerinin kabulüne karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep ihtiyati haciz istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz rehinle temin edilmemiş bir alacağın tahsilinin güç ya da imkansız olduğu iddiasıyla alacağın tahsilini güvence altına alan bir geçici hukuki koruma önlemidir. İhtiyati haczin hangi koşullarda verileceği İcra ve İflas Kanunu’nun 257’nci maddesinde gösterilmiştir.
İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK’nın) 257.maddesinin 1.fıkrası uyarınca “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.” Bu hükme göre, bir para alacağının vadesinin gelmesi hâlinde alacaklı ihtiyati haciz talebinde bulunabilecektir. İİK’nın 258’nci maddenin 1’nci fıkrası uyarınca, “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeğe mecburdur….” Bu hükme göre, ihtiyati haciz kararı verilebilmesi için yaklaşık ispat yeterli olup, kesin bir ispat aranmamakta ise de özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir.
Somut olayda ihtiyati haciz talebine konu alacakla ilgili yukarıda ifade edilen İİK’nın 257 ve 258. maddelerinde düzenlenen ihtiyati haciz şartlarının, talep ve istinaf istemine konu ara karar tarihinde bulunmadığı, bu sebeple istinaf başvuru sebeplerinin yerinde olmadığı, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 21/11/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Y.