Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1450 E. 2022/1951 K. 23.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/07/2022
NUMARASI :… D.İş Esas – … D. İş Karar

İSTİNAF EDEN
İHTİYATİ
HACİZ TALEP EDEN :
VEKİLİ :

KARŞI TARAF :

TALEP : İhtiyati Haciz

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 23/11/2022
YAZIM TARİHİ : 24/11/2022
İhtiyati haciz talep eden vekili tarafından Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş Esas sayılı dosyasında ihtiyati haciz talebi ile ilgili 22/07/2022 tarihinde tesis edilen ihtiyati haciz talebin reddine ilişkin karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
TALEP: İhtiyati haciz talep eden vekili, müvekkilinin … Şti. ve … aleyhine Karapınar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyasında verilen karar ile Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı takip dosyasından icra takibi başlattığını ve takibin kesinleştiğini, borçlular …. ve … ile karşı taraf … ve şirket arasında organik bağ bulunduğunu ve karşı taraf şirketin, borçlu şirketin devamı olduğu için tüzel kişilik perdesinin aralanarak borçtan sorumlu olması gerektiğini, karşı taraf …’nin borçlu …’nin oğlu ayrıca borçlu …. Şti’nin ortağı ve münferiden yetkilisi iken alacaklılardan mal kaçırma amacıyla borçlu şirketteki hisselerini kardeşine devrederek şirketten ayrıldığını, borçlu şirket ile aynı iş kolunda olan karşı taraf şirketi kurduğunu ve borçlu şirketin Karapınar’daki yem fabrikasında faaliyet göstermeye başladığını, müvekkilli ile borçlu …. arasında katılım sözleşmesi imzalandığında karşı taraf …’nin şirkette münferiden yetkili iken müvekkillinin alacaklarının tahsilini semeresiz bırakmak amacıyla borçlu şirketten ayrılarak şirketin aynı adresinde ticari faaliyetine devam ettiğini ve alacaklıları zarara uğratarak tüzel kişilik perdesinin arkasına sığındığını ileri sürerek, karşı taraflar hakkında takip dosya borcu ile sınırlı kalmak kaydıyla Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasından infaz edilmek üzere ihtiyati haciz kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, “… İhtiyati haciz isteyen tarafından ihtiyati haciz talebine dayanak yukarıda yazılı belgeler incelendiğinde, ihtiyati haciz talep edilen şirket ve şahsın ihtiyati hacze konu belgeler ve borçlarla ilgilisinin yapılacak yargılama neticesinde ortaya çıkabileceği, ayrıca alacağın varlığı ve miktarı ile alacağın muaccel olup olmadığı konusunda da yapılacak yargılama ile neticeye varılabileceği…” gerekçesiyle, ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden vekili, borçlular ile karşı taraf arasında organik bağ bulunduğunu ve karşı taraf şirketin, borçlu şirketin devamı olduğu için tüzel kişilik perdesinin aralanarak borçtan sorumlu olması gerektiğini, karşı taraf …’nin borçlu şirketten ayrıldıktan sonra borçlu şirketin borcunu ödemediğini ve alacaklılardan mal kaçırdığını, mahkemenin alacağın muaccel olmadığı ve yargılamayı gerektirdiği yönündeki gerekçesinin hukuka aykırı olduğunu, Karapınar Asliye Hukuk Mahkemesi’nin verdiği karar ile alacağın muaccel olduğunu ve yargılamanın tamamlandığını, müvekkilli ile borçlu … arasında katılım sözleşmesi imzalandığında karşı taraf …’nin şirkette münferiden yetkili iken müvekkillinin alacaklarının tahsilini semeresiz bırakmak amacıyla sonradan borçlu şirketten ayrılmak suretiyle şirketin aynı adresinde ticari faaliyetine devam ettiğini ve alacaklıları zarara uğratarak tüzel kişilik perdesinin arkasına sığındığını ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesin talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati haciz istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk mahkemelerinin hangileri olduğu ve bunların kuruluşu 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanunun 4 ve 5 inci maddelerinde düzenlenmiştir. Kanunun 6 ncı maddesinin ikinci fıkrasına göre asliye hukuk mahkemeleri, sulh hukuk mahkemelerinin görevleri dışında kalan ve özel hukuk ilişkilerinden doğan her türlü dava ve işler ile kanunların verdiği diğer dava ve işlere bakar. Bu husus 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 2 nci maddesiyle de teyit edilmiştir. Anılan maddenin ikinci bendi Hukuk Muhakemeleri Kanununda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesinin diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğunu vurgulamıştır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri de 5235 sayılı Kanunun üçüncü fıkrasında hükme bağlanmış ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanununun 5 inci maddesinin 1 numaralı bendi uyarınca bu mahkemelerin, aksine hüküm bulunmadıkça, dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın tüm ticari davalar ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Bir davanın ticari nitelikte olup olmadığı, bir diğer ifade ile asliye ticaret mahkemesinde görülüp görülmeyeceğinin belirlenmesi işi de Türk Ticaret Kanununun 4 üncü maddesinde gösterilen ilkelere göre yapılmalıdır. Öğretide de benimsenen görüşe göre ticari davalar mutlak ticari davalar ve nispi ticari davalar olarak iki gruba ayrılmaktadır. TTK’nın 4/1 maddesine göre her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili hususlardan doğan hukuk davaları nispi ticari dava niteliğindedir. Nispi ticari davalarda, uyuşmazlığın taraflarının tacir olması ve uyuşmazlık konusunun da tarafların ticari işletmesine ilişkin olması şarttır. Ancak, TTK’nın 4/1. fıkrası (a)-(f) bentlerinde sayılan mevzuat ile düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları herhangi bir şart aranmaksızın mutlak ticari dava olarak kabul edilmektedir.
Asliye Ticaret Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olduğundan göreve ilişkin usul hükümleri uygulanacaktır.
Görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Görev itirazı yapılmış ise veya yapılmamış olsa bile re’sen mahkeme, ilk önce görevli olup olmadığını inceleyip, karara bağlamalıdır.
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde ise, UYAP sistemi üzerinden yapılan araştırma neticesinde davacının tacir olmadığı ve bu itibarla, talebin dayanağı olan uyuşmazlığın nisbi ticari dava olmadığı gibi, mutlak ticari davaya konu olabilecek nitelikte de olmadığı, görev hususu dava şartı olup, mahkemece re’sen nazara alınması gerektiğinden, mahkemenin ihtiyati haciz talebi hakkında inceleme yapmaya görevli olmadığından talebin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken esasının incelenmesi yerinde görülmediğinden talep eden vekilinin istinaf talebinin re’sen kabulü ile, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) İhtiyati haciz talep eden vekilinin istinaf başvuru talebinin re’sen KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 22/07/2022 tarih, … D.İş Esas- … D.İş Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
1- İstinaf başvurusunda bulunan ihtiyati haciz talep eden tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde ihtiyati haciz talep edene iadesine,
2- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yatırılan 220,70 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile yapılan 93,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 313,70 TL’nin karşı taraf borçludan alınarak ihtiyati haciz talep edene verilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi gereğince ihtiyati haciz talep edenin talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1- İhtiyati haciz talebinin mahkemenin görevli olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2- Harç peşin alındığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığında,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
D) Dava dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 23/11/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.f ve İİK 265/son maddeleri gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

R.T