Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1272 E. 2022/1547 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 21/06/2022
NUMARASI : 2022/351

DAVACI : … – (T.C. Kimlik No:… )
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
YAZIM TARİHİ : 07/11/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan ortaklıktan çıkma veya çıkarılmaya ilişkin davada 21/06/2022 tarihinde tesis edilen itirazın reddi ara kararına karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili ihtiyati tedbir talepli dava dilekçesinde özetle; 01/03/2019 tarihli Ticaret Sicili Gazetesine göre; Davalı …Ticaret Ltd, Şti’nin sermayesi 100 paya ayrılmış 500.000,00 TL olup her payın 5.000,00 TL olarak belirlendiğini, buna göre 55 Paya Karşılık olan 275.000,00 TL‘si …, 25 Paya Karşılık olan 125.000,00 TL’si …, 10 Paya Karşılık olan 50.000,00 TL’si … , 10 Paya Karşılık olan 50.000,00 TL’si … ’ya ait olduğunu, müvekkilinin babası olan …’nun 30/10/2020 tarihinde vefat ettiğini, şirket ortağı …’nun yasal tek mirasçısı olan müvekkili, …’ya ait olan hisselerin tamamını miras yoluyla iktisab ettiğini, müvekkilinin davalı şirketteki hisselerinin toplam şirket hisselerine oranı %25’e tekabül ettiğini, davalı şirketin ortağı olan müvekkilinin tüm iyi niyetiyle şirket ortaklığını devam ettirmeye yönelik gayretleri olduğunu, gayretlerinin şirket müdürü, şirketin diğer ortakları ve yönetimi tarafından boşa çıkarıldığını, şirket yönetimi, şirketin bilançosunda 2020 yılı dönemi için zarar açıklayarak, 2019 yılında elde edilen kârın dağıtılmasını engellediğini, yeniden sermaye artırımına gideceğini bildirerek, müvekkilinin şirketten ekonomik menfaat elde etmesine imkan vermeyeceğini, şirket müdürü …’nun … Tic Ltd Şti’nin ortağı olup çoğunluk hisselerini elinde bulundurması, şirket müdürü olan şahsın davalı şirkete ihanet ettiğini gösterdiğini, müvekkili ile davalı şirket arasında görülen genel kurul kararlarının iptali davasının taraflar arasındaki güveni otadan kaldırdığını, tüm bu sebeplerle müvekkilinin şirket ortaklığını devam ettirmek istemediğini belirterek; TTK m. 638 uyarınca yargılama sırasında müvekkilinin haklarının korunabilmesi için dava sonuçlanıncaya kadar (tedbiren); müvekkilinin ortaklıktan doğan borçlarının dondurulmasına, davalı şirkete kayyım atanmasına, şirketin tüm taşınmaz mal, motorlu araç, iş makinesi, maden ruhsatı gibi mal varlığı unsurları üzerinde alım, satım, devir, kiralama, rehin yahut ayni veya şahsi hak tesis etme gibi her türlü tasarruf ve borçlanma işlemlerinin yasaklanmasına, tüm bu işlemlerin ve davalı şirketin toplamda aylık 50.000,00 TL’yi geçen her türlü mal ve hizmet alımı, ödeme ve borçlanma işleminin davayı gören mahkemenin izni ve onayı olmaksızın yapılamamasına, Mahkemece resen lüzum görülecek diğer tedbirlerin alınmasına ve tedbirle ilgili verilecek kararın tapu, motorlu taşıtlar, maden ve ticaret siciline şerh verdirilmesi ile şirketin banka hesaplarına bloke konularak tüm bankalara bildirilmesine (teminatsız olarak), karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : Yapılan değerlendirme sonucunda; “…davacı tarafın davalı şirketi yönetimine geçici kayyım atanması, şirketin tüm taşınmaz mal, motorlu araç, iş makinesi, maden ruhsatı gibi mal varlığı unsurları üzerinde alım, satım, devir, kiralama, rehin yahut ayni veya şahsi hak tesis etme gibi her türlü tasarruf ve borçlanma işlemlerinin yasaklanmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulüne, davalı şirket adına kayıtlı taşınmaz ve trafik kayıtlarının sistem üzerinden sorgulanarak söz konusu şirket adına kayıtlı taşınmaz veya trafik kayıtlarının bulunması halinde 3. kişilere devir ve temlikinin önlenmesi için kayıtlarına ihtiyati tedbir konulmasına, araç kayıtları için sistem üzerinden tedbir şerhinin işlenilmesine, tapu kayıtları için ilgili tapu müdürlüklerine sistem üzerinden müzekkere yazılmasına, davalı şirketi’nin mal varlığının azaltılması ve şirketin borçlandırılmasına yönelik tüm işlemlerinin kayyum denetimine tabi tutulmasına, davacı tarafın; davacının ortaklıktan doğan borçlarının dondurulmasına ve davalı tokluoğlu madencilik doğanhisar kil işletmeleri sanayi ticaret limited şirketi’nin toplamda aylık 50.000 tl’yi geçen her türlü mal ve hizmet alımı, ödeme ve borçlanma işleminin davayı gören mahkemenin izni ve onayı olmaksızın yapılamamasına ve şirketin banka hesaplarına bloke konulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İTİRAZ : Davalı vekili itiraz dilekçesinde; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 29.04.2022 tarihli ara kararı ile verilen ihtiyati tedbir kararının aykırılık teşkil ettiğini, davacı tarafın şirket ortaklığından ayrılma talepli olarak ileri sürmüş olduğu haklarının elde edilmesinde herhangi bir zorluğun doğması gibi bir durumun olmadığını, bu hususun davacı yanca da ispat edilemediğini, dava konusu şirketin aktif olarak ticari hayatın bir parçası konumunda olduğunu ve işlem hacminin oldukça sirküle vaziyette olduğunu, şirketin, tedbir kararları sebebi ile faaliyetini yürütmekte zorlanacağını ve ticari camiada itibar kaybına uğrayacağını, davacı tarafından ileri sürülen farazi gerekçelere itibar edilerek herhangi bir teminat talep edilmeksizin ihtiyati tedbir kararı verildiğini, verilen tedbir kararının şirketin tek ortağının davacı taraf olmadığı, diğer ortaklarının da çıkarlarının gözetilmesi gerektiğini belirterek; ihtiyati tedbir kararından kaynaklı olarak dava konusu şirketin uğrayacağı zararların tazmini için (ihtiyati tedbirin kaldırılması taleplerinin kabul görmemesi halinde) uygun görülecek oranda teminatın depo edilmesini, ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF EDİLEN ARA KARAR : Yapılan değerlendirme sonucunda; “…Mevcut delil durum ve tüm dosya kapsamına göre davalının mahkememizin 29.04.2022 tarih ve … Esas sayılı ihtiyati tedbir kararına itirazının; mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle reddine karar verildiği…” gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararına itirazlarının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389. Maddesine göre, ihtiyati tedbir kararının verilebilmesi için bir kısım şartların birlikte gerçekleşmiş olması gerektiğinin, somut olayda ise; davacının dava dilekçesinde ikrar etmiş olduğu üzere; davacı taraf gerek yaşı gerekse bilgi birikimi ve hayat tecrübesi gereği ticari işletmelerin işleyişinden ve ticari hayatın teamüllerinden bihaber durumda olduğunu, bu sebeple ihtiyati tedbir şartlarının sübuta erdiğinin kabulünün mümkün olmadığını, dava konusu şirketin; ticari hayatın gerekliliği olan sermaye artırımı, kar payı dağıtılmaması vb. gibi hususlar davacı tarafından kişisel olarak algılandığını, yerel Mahkeme tarafından ise ticari hayatın olağan akışında gerçekleşen işlemlere dayanılarak ihtiyati tedbir kararı verildiğini, ölçülülük ilkesine riayet edilmediğini belirterek; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasının ihtiyati tedbire itirazın reddine dair ara kararın kaldırılmasına, aksi kanaatte olunması halinde ise uygun görülecek bir teminatın davacı tarafça depo edilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep; ihtiyati tedbir kararına itirazın kabulüne ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, haklı nedenler bulunduğunu iddia ederek şirket ortaklığından çıkmasına karar verilmesini talep etmiş, TTK 638. maddesi uyarınca müvekkilinin haklarının korunması için dava sonuçlanıncaya kadar tedbiren müvekkilinin ortaklıktan doğan borçlarının dondurulmasına, davalı şirkete kayyım tayin edilmesine, şirketin tüm taşınmaz mal, motorlu araç, iş makinesi, maden ruhsatı gibi mal varlığı unsurları üzerinde alım, satım, devir, kiralama, rehin yahut ayni veya şahsi hak tesis etme gibi her türlü tasarruf ve borçlanma işlemlerinin yasaklanmasına, tüm bu işlemlerin ve davalı şirketin toplamda aylık 50.000,00 TL’yi geçen her türlü mal ve hizmet alımı, ödeme ve borçlanma işleminin davayı gören mahkemenin izni ve onayı olmaksızın yapılamamasına, Mahkemece resen lüzum görülecek diğer tedbirlerin alınmasına ve tedbirle ilgili verilecek kararın tapu, motorlu taşıtlar, maden ve ticaret siciline şerh verdirilmesi ile şirketin banka hesaplarına bloke konularak tüm bankalara bildirilmesine (teminatsız olarak) karar verilmesini talep etmiş, mahkemece tedbir talebi kabul edilerek yukarıdaki şekilde karar verilmiştir.
Geçici hukuki koruma türlerinin başında gelen İhtiyati Tedbir 6100 sayılı HMK’nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK’nin 389. maddesinde ihtiyati tedbirin şartları, 390. maddesinde ihtiyati tedbir talebi, 391. maddesinde ihtiyati tedbir kararının kapsam ve içeriği, 393. maddesinde ihtiyati tedbir kararının uygulanması, 394. maddesinde ihtiyati tedbir kararına itiraz ve uygulanacak usule yer verilmiştir.

HMK’nın 389. maddesine göre ihtiyati tedbirin şartları; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle bir hakkkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşması ya da tamamen imkansız hale gelmesi veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğmasından endişe edilmesi olarak açıklanmıştır. Ayrıca tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği belirtilmiştir. Yine aynı Yasa’nın 390/3. maddesinde haklılığın yaklaşık olarak ispat edilmesi zorunluluğu koşulu aranmıştır.
Somut uyuşmazlıkta davacı taraf, şirkete kayyım atanmasına karar verilmesini talep etmiş ve mahkemece yönetim kayyımı atanmasına karar verilmiş ise de; şirketlerin seçilmiş organları eliyle idaresi asıl olup, bir şirkete yönetim kayyımı atanması için kural olarak şirketin yasal organlarının mevcut olmaması gerektiği, somut olayda dosyada davalı şirkette organ boşluğu bulunduğunun iddia edilmediği gibi mevcut delil durumu dikkate alındığında HMK’nın 389. maddesi anlamında yaklaşık ispatın gerçekleşmediği anlaşılmakla yönetim kayyımı atanmasına ilişkin karar yerinde değildir.
İhtiyati tedbiri düzenleyen HMK’nın 389. Vd.. Maddeleri gereğince ihtiyati tedbir ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebilir. Davacı, ortaklıktan çıkartılmasını talep etmekte olup davacının tedbir konulmasını istediği şirkete ait taşınır ve taşınmazların uyuşmazlığın konusunu oluşturmadığı, ayrıca şirketin tüm faaliyetlerini durduracak şekilde tedbir kararı da verilemeyeceğinden mahkemece şirketin adına kayıtlı taşınmaz ve araçların 3.cü kişilere devrenin önlenmesi hususunda tedbir kararı verilmesi de hatalı olmuştur. Bu nedenlerle davalının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiğinden aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 21/06/2022 tarih … Esas sayılı ARA KARARIN KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince esasa ilişkin hüküm kurulurken değerlendirilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davacının ihtiyati tedbir talebinin KISMEN KABULÜ İLE;
a)Davalı … Şirketi’ne denetim kayyumu atanmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin kabulüne,
b) Davalı …Şirketi’nin mal varlığının azaltılması ve şirketin borçlandırılmasına yönelik işlemlerinin kayyum denetimine tabi tutulmasına,
c) Denetim Kayyumu olarak … T.C Kimlik Numaralı Mali Müşavir …’in (adı geçenin görevlendirilmesi mümkün olmaz ise resen seçilecek başka bir mali müşavir veya yeminli mali müşavir’in) görevlendirilmesine,
d) Denetim kayyumu için aylık 1.000,00 TL ücret takdiri ile 6 aylık kayyımlık ücreti olarak toplam 6.000,00 TL’nin davacı tarafça mahkeme veznesine depo edilmesine,
e) Denetim kayyumunun ücretine ilişkin ara kararının yerine gelmesinden sonra usulüne uygun yemin yaptırılarak kayyumluk görevinin başlatılmasına,
2-)Kayyum atanma işlemleri ile ilgili kararın Ticaret Sicil Müdürlüğünce usulüne uygun olarak ilanına masrafların davacı tarafınca karşılanmasına,
3-Hukuk Usulü Muhakemeler Kanunu 393 maddesi gereğince verilen tedbir kararının, kararın tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içinde infazının talep edilmesinin zorunlu olduğu, aksi halde verilen tedbir kararının kendiliğinden ortadan kalkacağının tedbir isteyen tarafa HATIRLATILMASINA,
4-)Davacı tarafın; geçici hukuki korumaya yönelik diğer bütün taleplerinin şimdilik REDDİNE,
5-)Kararın infaz işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
C) Dava dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 07/10/2022 tarihinde oy birliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

D.A.Ç