Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1133 E. 2023/2031 K. 18.10.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/04/2022
NUMARASI : Esas – Karar
ASIL DAVADA
DAVACI :
VEKİLLERİ : Av.
İSTİNAF EDEN DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : Menfi Tespit

Birleşen Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesi’nin E. K.sayılı dosyası
DAVACI :
VEKİLLERİ : Av.

İSTİNAF EDEN DAVALI :
VEKİLİ : Av.
DAVA : İstirdat

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 18/10/2023
YAZIM TARİHİ : 19/10/2023
Davacı-birleşen dosya davacısı tarafından, davalı-birleşen dosya davalısı aleyhine Konya . Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit ve istirdat davasında 07/04/2022 tarihinde tesis edilen asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı, davalı-birleşen dosya davalısının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin lojistik şirketi olduğunu, aynı zaman da Konya ilinin Karapınar ilçesinin… köyünde, …köyünde ve ….. mevkiinde çiftçilik faaliyetinde de bulunduğunu, mevsimlere göre değişken olarak tarım ürünlerinin ekimi, bakımı, sulanması ve hasadı noktasında uğraş verdiğini, müvekkili şirketin bilgileri verilen bölgelerde iştigal ettiği tarımsal faaliyetlerinde elektrik enerjisini kullanmakta olduğunu buna bağlı olarak elektrik enerjisini kullandığı dört farklı abonelik bulunduğunu, bu aboneliklere ait numaraların Abone/Tesisat No: … Abone/Tesisat No:…. Sayaç No:….- Abone/Tesisat No: …. Sayaç No:…. – Abone/Tesisat No:…. Sayaç No: … olduğunu, bilgileri verilen aboneliklere ait trafolarda tarım arazisinin sulanması sonucu tüketilen kilowatt saat (Kwh) tutarınca dağıtıcı firma tarafından müvekkili şirkete ödemesi gereken bir fatura tanziminde bulunulduğunu, düzenlenen faturadaki ödenmesi gereken tutar ile harcanan elektrik enerjisinin doğru orantılı olduğunu, … abone numarasına taahhuk ettirilen 30.11.2018 son ödeme tarih ve 42.134,70-TL tutarlı faturanın sayaç arızasından ötürü kullanılan enerji miktarının çok üzerinde fahiş bir boyuta ulaşması karşısında borçlu olmadıklarının tespiti ve söz konusu faturanın iptaline karar verilmesi gerektiğini, müvekkili şirketin geçmiş aylardaki ve geçmiş yıllardaki 11. aya ilişkin olarak emsal nitelikte tüketilen enerji miktarlarına bakıldığında taraflarına taahhuk ettirilen faturanın gerçeklikten uzak olduğunun görüleceğini, bu nedenlerle davaya konu yanlış taahhuk ettirilen fatura nedeni ile her türlü tazminat ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, menfi tespit taleplerinin kabulüne, müvekkili şirketin …. abone numarasına taahhuk ettirilen 30.11.2018 son ödeme tarih ve 42.134,70-TL tutarlı faturadaki bedel tutarınca borçlu olmadığının tespitine ve belirtilen faturanın iptaline, dava konusu senedin tahsili halinde, müvekkili şirketin zararlara uğrayacağından icra takiplerinin durdurulması amacıyla ihtiyati tedbir kararı verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının davasının haksız ve kötüniyetli olduğunu, davanın reddine karar verilmesi gerektiğini, davacının … numaralı tesisatında kurulu bulunan sayacının değer kaydetmediğinin dağıtım şirketi tarafından tespit edilmesi üzerine 05.09.2018 tarih, … seri numaralı MEDAŞ Ölçü Devreleri Kontrol ve Değiştirme Tutanağı ile arızalı sayacın değiştirildiğini, sayaç sevk ve bilgi formunun düzenlendiğini, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğünce yapılan muayenede de sayacın ölçüm entegresinin arızalı olduğunu, sayacın değer kaydetmediğinin tespit edildiğini, sayacın doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının tespitinin nasıl yapılacağının 30.05.2018 tarih, 30436 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin 37. maddesinde gösterildiğini, anılan yönetmelik hükmü çerçevesinde davacıya ek tahakkuk gerçekleştirildiğini, ek tahakkuk bilgilendirme formu düzenlendiğini, bu formda munzam dönem ve arızalı dönem bilgilerinin denetime açık şekilde ilgili yönetmelik çerçevesinde ortaya konulduğunu, yapılan çevre araştırmasında davacının en son 08.08.2018 tarihine kadar sulama yaptığının bildirmiş ise de; davacının aynı bölgedeki diğer mısır ekim alanlarında tespit tarihi itibariyle sulamaya devam ettiğinin tespit edildiğini, şu halde tespite konu yerde 08.08.2018 tarihinde sonra sulama yapılmadığı beyanının doğru olmadığını, davacının davasında haksız olmanın ötesinde kötüniyetli olduğunu, davacının tacir olduğunu, faturaya Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 34/son maddesi yada Türk Ticaret Kanunun 21/2 maddesi çerçevesinde itiraz etmediğini, fatura içeriğini benimsediğini ve kabul ettiğini, davacının taleplerinin bu nedenlerle de reddine karar verilmesi gerektiğini beyanla davanın reddine, kötüniyetli davacı/borçlunun müvekkiline alacağın %20’sinden az olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
Birleşen Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dava dosyasında davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketinin 1989 yılından beri ülkenin çeşitli illerinde ve yurt dışında faaliyet gösteren bir lojistik şirketi olduğunu, aynı zamanda Karapınar ilçesinin …. köyünde …. ve … mevkiinde çiftçilik faaliyetinde bulunduğunu, bir kısım tarım ürünlerinin ekimi ve hasatı noktasında doğal olarak uğraşl verdiğini, müvekkili şirketin bu tarım faaliyetlerini yürütürken elektrik enerjisini kullandığını ve 4 farklı aboneliklerinin bulunduğunu, …… tesisat numaralı abonelikleri bulunduğunu, 2017 yılında müvekkilinin tarım alanlarına yonca ve mısır ektiğini, ekilen alanlarda sulama ylapıldığını ve ekilen ürünlerin niteliği gereği farklı aylarda farklı miktarlarda sulama yapılması nedeniyle farklı elektrik kullanıldığını, müvekkili şirkete düzenlenen 08/05/2018 tarihli faturanın 3.955,40 TL 23/05/2018 tarihli faturanın 4.719,50 TL, 05/06/2018 tarihli 9.448,50 TL tutarlı faturalar olduğunu, sayaçlardan bir tanesine 2018 yılı Temmuz ayında arızadan dolayı firma tarafından sehven 24.275,40 TL tutarlı fatura tanzim edildiğini, yine bu sayaca 2018 yılının 5. ve 6. aylarında çok fahiş fatura geldiğini, sayaçların aralıksız 24 saat çalışması halinde dahi kullanılan elektrik miktarına göre gelen faturaların oldukça yüksek olduğunu, bir ay boyunca sayacın aralıksız her saniye çalışması halinde dahi gelen 24.275,40 TL lik faturayı kabul etmediklerini, temmuz ayının sulama mevsimi olması nedeniyle kendilerine tanzim edilmesi gereken faturaya göre 35.000-40.000 kw’ lık bir kullanım olacağını, bu nedenlerle davalı yan tarafından kendilerine düzenlenen müvekkili şirket tarafından kendilerine tanzim edilen 24.275,40 TL lik tutarı ödediklerini, ancak fazla ödenilen miktarın bilirkişilerce tespitini ve müvekkili şirkete iadesine karar verilmesini istediklerini, aynı zamanda bilirkişi marifetiyle fazla tutarın tespitini, ödeme tarihinden itibaren mevduata uygulanacak en yüksek faiz ile birlikte taraflarına iadesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikli olarak eldeki davanın Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep ettiklerini, davanın usulüne uygun olarak açılmadığını ve davanın süresinde olmadığını, dava konusu faturanın tüketim bedeli faturası olduğunu, davacı yana hükmedilen bedelin optik okuyucu ile sayaç okumak suretiyle düzenlendiğini, tüketime ilişkin olan davanın konusunun fatura için yönetmeliğin 37. maddesinin uygulanması söz konusu olmadığını, sayaç arızasının eldeki davanın konusu olan 06/07/2018 tarihinden sonrasına ilişkin olduğunu, açılan davaların öncelikli olarak birleştirilmesini, davanın süresinde olmaması, müvekkillerine husumet düşmemesi, dava konusu faturanın “tüketim bedeline” ilişkin olması müvekkilinin işleminin Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne ve diğer ilgili mevzuata uygun olması karşısında davanın reddine, kötü niyetli davacının müvekkiline alacağın %20 sinden az olmamak üzere tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davacı vekili 22/09/2021 tarihli ıslah dilekçesinde özetle; müvekkili şirket ile davalı …. arasında görülen davada, birleşen dosyaya (istirdat) ilişkin olarak 14.07.2021 tarihli bilirkişi raporu doğrultusunda …. numaralı aboneliğe tahakkuk ettirilen 06.07.2018 tarih, 24.275,40-TL tutarlı faturanın 8.007,16-TL tutarlı olması gerektiğinin belirlendiğini, iş bu fark nedeniyle fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 5.000,00-TL üzerinden açılan davanın 11.268,24-TL artırılarak 16.268,24-TL’ ye ıslah ettiklerini, birleşen dava yönünden faturanın ödeme tarihi olan 16/07/2018 tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faizi ile birlikte, ıslah talepleri doğrultusunda davalıdan tahsili ile taraflarına ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…tüm dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde; dosya içerisinde yer alan kurum cevapları, ÇKS kayıtları, abonenin geçmiş dönem kullanım miktarları, istatistiki veriler, sulama yapılan araziye ilişkin tespitler, davaya konu sayacın bulunduğu elektrik panosu, su kuyusu, pompa, pompanın kurulu gücü, çalışma gün ve saati gibi teknik veriler göz önünde bulundurularak davacıya ait dava konusu yer ile ilgili sulama alanı, enerji tüketimine sebep olan kurulu gücü, davacının geçmiş dönem enerji tüketim miktarları ile ürün ekimine ilişkin Tarım Müdürlüğünden temin edilen ÇKS kayıtlarının karşılaştırılmasında esas davaya konu ilk okuma tarihi 07/07/2018, son okuma tarihi 05/09/2018, fatura tarihi 20/11/2018, son ödeme tarihi 30/11/2018 tarihi olan …. nolu faturaya ilişkin olarak ilgili enerji tarifelerine göre davacıya tahakkuk ettirilmesi gerekli fatura tutarının 27.463,97 TL olduğu, birleşen davaya konu ilk okuma tarihi 05/06/2018, son okuma tarihi 06/07/2018, fatura tarihi 06/07/2018, son ödeme tarihi 16/07/2018 tarihi olan …….nolu faturaya ilişkin olarak ilgili enerji tarifelerine göre davacıya tahakkuk ettirilmesi gerekli fatura tutarının 8.286,26 TL olduğu anlaşılmış, davacının davasının bu miktarlar üzerinden kısmen kabulüne karar verilmesi…” gerekçesiyle A-Esas dava yönüyle; 1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; ilk okuma tarihi 07/07/2018, son okuma tarihi 05/09/2018, fatura tarihi 20/11/2018, son ödeme tarihi 30/11/2018 tarihi olan … nolu ve 42.134,70 TL tutarlı faturanın 14.670,73 tl’lik miktarı yönüyle borçlu olmadığının tespitine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, 2-Yasal şartları oluşmadığından reddedilen kısım yönüyle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine,…. B-Birleşen dava yönüyle; 1-Davacının davasının kısmen kabulü ile; ilk okuma tarihi 05/06/2018, son okuma tarihi 06/07/2018, fatura tarihi 06/07/2018, son ödeme tarihi 16/07/2018 tarihi olan …. nolu ve 24.275,40 TL tutarlı fatura yönüyle davacının fazla ödeme yaptığı anlaşılan; a-5.000,00 TL’nin dava tarihi olan 23/11/2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile bilikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, b-10.989,14 TL’nin ıslah tarihi olan 22/09/2021 tarihinden itibaren işleyecek ticari avans faizi ile bilikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, c-Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine, 2-Yasal şartları oluşmadığından reddedilen kısım yönüyle davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı-birleşen dosya davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını, davanın, dava şartı sağlanmadan ve süresi dışında açıldığına ilişkin itirazlarının değerlendirilmediğini, asıl dava … tesisat numaralı 30.11.2018 son ödeme tarihli 42.134,70 TL bedelli faturaya birleşen dava ise aynı tesisata ilişkin 06.07.2018 tarihli 24.275,40 TL bedelli faturaya ilişkin olduğunu, birleşen davaya konu faturaya ilişkin olarak; davacı 06.07.2018 tarihli faturaya dair davasını Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 37. maddesinin ”Sayacın doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının tespiti” ne ilişkin hükmüne dayandırdığını, halbuki birleşen davaya konu faturanın tespit edilen bir sayaç arızası üzerine değil, davacının normal tüketimi üzerine düzenlenmiş ”tüketim bedeli” faturası olduğunu, yönetmeliğin 37. maddesine göre değil, yerinde optik okuyucu ile sayaç okunmak suretiyle düzenlediğini, sayaç arızalanmadan önceki tahakkuk etmiş olan okuma faturasında sayacın okuma yapıldıktan sonra arızalandığı müvekkilinin tespitlerinde ve bilirkişi raporunda da son fatura sonrası 20 kwh’lık bir tüketim kaydettiğinin belirtildiğini, şayet öncesinde bir arıza olması durumunda bu tüketimin gerçekleşmemiş olacağını, haliyle ilgili fatura döneminde bir hata olmadığının anlaşıldığını, ayrıca abonenin sonraki yıllarda sezonda kullandığı ortalama tüketimleri 2018’de kıyas faturası olmasına rağmen diğer yıllara göre daha düşük olduğunu, bu somut durumda sonraki yıllarda oluşan tüketimlerin referansının haklılığını doğruladığını, tesisatın bulunduğu yerde 24 saat esasına dayalı olarak damlama sulama yapılmasına karşın raporda esas alınan sulama saatlerinin hatalı olduğunu, asıl davaya konu faturaya ilişkin olarak; … numaralı tesisatında kurulu bulunan sayacının değer kaydetmediğinin dağıtım şirketi tarafından tespit edilmesi üzerine 05.09.2018 tarih 498840 seri numaralı Medaş Ölçü Devreleri Kontrol ve Değiştirme Tutanağı ile arızalı sayacın değiştirildiğini, sayaç sevk ve bilgi formu düzenlendiğini, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğünce yapılan muayenede de sayacın ölçüm entegresinin arızalı olduğu, sayacın değer kaydetmediğinin tespit edildiğini, somut olay için yapılan kıyas hesabında geçmiş yıl tüketimi olmaması sebebiyle bir önceki fatura döneminin baz alındığını, Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğü sayaç muayene raporu ve davacının beyanına göre hazırlanan çevre araştırması raporu doğrultusunda hesaplama yapıldığını, bu hesaplamaların doğruluğunun 30.12.2020 tarihli raporda teyit edildiğini, yerel mahkeme kararında raporun 12-13-14 ve devamı sayfalarında itirazlarının karşılandığı ifade edilmiş ise de; itirazlarının denetime elverişli şekilde karşılanmadığını, 30.12.2020 tarihli rapor çerçevesinde davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ve eksik inceleme ile raporlar arasındaki çelişki tam olarak giderilmeden davaların kısmen kabulüne karar verilmesinin doğru olmadığını beyanla davanın kısmen kabulüne dair kararın kaldırılmasına, asıl ve birleşen davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava; menfi tespit birleşen dava ise istirdat istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Dava konusu faturaların düzenleme tarihinde yürürlükte olan 30 Mayıs 2018 Tarihli ve 30436 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin 37. maddesinde sayacın hiç veya doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının nasıl tespit edileceği düzenlenmiştir.
Sayacın doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının tespiti
MADDE 37 – (1) Sayacın arızalanması veya ölçme hassasiyetinden şüphe edilmesi halinde, tüketici veya dağıtım şirketi tarafından sayacın kontrolü talep edilebilir. Bu kapsamda sayacın, tüketicinin kusuru dışında herhangi bir nedenle eksik veya fazla tüketim kaydettiğinin ya da hiç tüketim kaydetmediğinin;
a) Sayaç dışı bir unsurdan kaynaklanması ve bu durumun dağıtım şirketince yerinde yapılan incelemede teknik olarak tespit edilmesi,
b)Sayaçtan kaynaklanması ve bu durumun Bilim Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğünden alınan sayaç muayene raporunda teknik olarak tespit edilmesi, durumlarında eksik veya fazla tüketime ilişkin hesaplama yapılır.
(2) Bu madde kapsamında yapılan hesaplamalarda; öncelikle varsa sayaç muayene raporunda yer alan yüzdesel değer, yoksa tüketicinin aynı döneme ait sağlıklı olarak ölçülmüş geçmiş dönem tüketim değerleri, geçmiş dönem tüketimleri de bulunmuyorsa sayaç değişim tarihinden sonraki ödeme bildirimine esas ilk iki tüketim dönemine ait günlük ortalama tüketim değerleri dikkate alınarak hesaplama yapılır. Bu üç tespitin yapılamaması durumunda benzer özelliklere sahip kullanım yerlerinin tüketimleri dikkate alınarak geçmiş dönem tüketimleri hesaplanır. Kullanım amacı tarımsal sulama olan tüketicilerin hesaplamalarında, Tarım İl/İlçe Müdürlükleri ve resmi kurumlardan alınan belgeler ile yerinde yapılan tespitlere göre ürün belirlenerek, ürün karakteristiğine uygun hesaplama yapılabilir.
(3) Bu madde kapsamında düzenlenen faturaya esas süre, doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde 180 günü geçemez. Söz konusu bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde ise, faturaya esas sürenin başlangıcı olarak, sayaç mahallinde dağıtım şirketince gerçekleştirilmiş olan sayaç kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme işlemlerinden en son işlem tarihi esas alınır. Ancak bu süre hiçbir şekilde 90 günü geçemez.
(4) Bu madde kapsamında, sayaç, sayaç değiştirme tutanağı düzenlenerek değiştirildiği tarihten itibaren en geç 10 iş günü içerisinde ilgili Bilim Sanayi İl Müdürlüğüne gönderilir. Bilim Sanayi İl Müdürlüğünden alınan rapora istinaden 10 iş günü içerisinde ilgili dağıtım şirketi tarafından eksik veya fazla tüketime ilişkin fark ve bu farka ilişkin belgeler ilgili tedarikçiye gönderilir. İkinci fıkra kapsamında sayaç değişim tarihinden sonraki ödeme bildirimine esas ilk iki dönem tüketim miktarının ortalaması alınarak hesaplama yapılması gerekiyorsa ilgili belgeler bu sürenin bitiminden itibaren 10 iş günü içerisinde tedarikçiye gönderilir. Tedarikçi eksik veya fazla tüketime ilişkin bildirimi 3 iş günü içerisinde faturalandırarak tüketiciye gönderir.
(5) Bu madde kapsamında faturalamaya esas sürenin başlangıcı, ikili anlaşma veya perakende satış sözleşmesinin imzalandığı tarihten önceki bir tarih olamaz.

(6) Bu madde kapsamında yapılan faturalama işleminde sayacın eksik tüketim kaydettiği dönem birim fiyatları kullanılır ve gecikme zammı uygulanmaz. Söz konusu miktar, faturaya esas alınan tüketim döneminin içerisindeki ay sayısı kadar eşit taksitler halinde ödenir. Taksitlendirme yapılması halinde vade farkı alınmaz. Yapılan tüketim hesabı dönemi içinde kalan, varsa daha önce yapılmış tüketim miktarları tenzil edilir. Eksik tüketim kaydedilen durumlarda, önceden ödenmiş olan bedeller, faturaya yansıtılmaz.
Somut olayda; bilirkişilerce yönetmeliğin 37.maddesi gereğince asıl dosyada davacının borçlu olmadığı, birleşen dosyada ise istirdatı talep ettiği miktarların belirlendiği, bilirkişi raporlarının hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalı-birleşen dosya davalısının asıl ve birleşen dosyaya yönelik istinaf başvuru taleplerinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalı-birleşen dosya davalısının asıl ve birleşen dosyaya yönelik istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Asıl ve birleşen dosya yönünden alınması gereken toplam 2.094,37 TL harçtan peşin alınan 523,60 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.570,77‬ TL karar ve ilam harcının davalı-birleşen dosya davalısından tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davalı-birleşen dosya davalısı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 18/10/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır