Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/1017 E. 2022/1649 K. 17.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 06/06/2022
NUMARASI : …

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – T.C Kimlik No: …
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVALILAR : 1- …Şti
2- … – T.C Kimlik No:…
VEKİLİ : Av. … – …
: 3- … – T.C Kimlik No: …
: 4- … – T.C Kimlik No: …

: 5- … – T.C Kimlik No: …

DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 17/10/2022
YAZIM TARİHİ : 21/10/2022
Davacı tarafından, davalılar aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açılan genel kurul kararının iptali istemli davada 06/06/2022 tarihinde tesis edilen ara karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 1997 yılından beridir babası ile birlikte çalıştığını, müvekkilinin o yıldan beri davalı şirkete ortak olmakla birlikte 07/10/2005 tarihinde yayınlanan ticaret sicil gazetesi ile davalı şirkete %10 ortak olduğunu, müvekkilinin şirkete koyduğu sermayenin daha fazla olmasına rağmen yukarıdaki belirtilen ortaklık payını diğer şirket ortağının babası olması nedeniyle kabullendiğini, şirketin kurulduğu tarihten bu yana kar dağıtımının yapılmadığını, davalı şirketin kötü yönetildiğini, davalı şirket ortağının şahıs firmasına malvarlığı aktardığını, davalı şirketin genel kurul toplantısı yapmadığını, davalı şirket ortağının davalı şirket ile rekabet ettiğini, davalı tarafın amacının müvekkiline zor durumda bırakarak mümkünse hiçbir bedel ödemeden %10 şirket ortaklığını sona erdirmek olduğunu, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporundan anlaşılacağı üzere dağıtılmayan kar miktarının 9.634.656,85 TL olduğunu, hal böyle iken müvekkilinin hisselerinin nominal değer ile davalı şirket yöneticisi ve diğer davalılara aktarılmasının hakkaniyet, nesafet, dürüstlük ve eşit işlem ilkelerine açıkça aykırı olduğunu, bugüne kadar sermaye artışlarının ortakların şahsi hesabından ödeme şeklinde yapılmadığını, şirketin resmi ve gayri resmi karlarının sermayeye aktarılması suretiyle yapıldığını, şirket sermaye artışının ana nedeninin kar dağıtılmamasına ve eldeki gayri resmi paranın şirket sermayesi olarak aktarılmasına ilişkin olduğunu, müvekkilinin fesih davası açtıktan sonra haksız ve hukuka aykırı olarak ıskat müessesinin harekete geçirilip akabinde müvekkilinin hisselerinin nominal değerler üzerinden davalı şahıslara sermaye tadil metni kapsamında devredildiğini, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporu ile şirketin değerinin 103.075.550,93 TL olmasına rağmen şirket hisselerinin 1.000,00 TL üzerinden …, …, … ve …’ a şirket sermaye tadili olarak verildiğini, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda ise makine teçhizat ve araçların değerinin 78.111.250,00 TL olarak tespit edildiğini, bilanço ile gerçek değerler arasında bile iki kat fark bulunduğunu, şirket hisselerinin dilenilen şekilde ve dilenilen bedelle devredilemeyeceğini, müvekkilinin ortağı olduğu yaklaşık 200.000.000,00 TL değerinde emvali ve bunun yanı sıra isim hakkı ve bir çok patenti bulunan ve ayrıca şirketin dağıtmadığı kar payı defterlerde göründüğü üzere 9.634.656,85 TL olmasına rağmen ıskat işlemi uygulamasının tüm mevzuata aykırı olduğundan yaklaşık ispatın gerçekleştiğini, bu nedenlerle davalı şirketin davalı şirketin genel kurul tarafından alınan 23/03/2022 tarihli saat 15:00 ve 16:00’da yapılan genel kurul kararlarının (yönetim kurulunun 01/02/2022 tarih .. numaralı kararı, 07/02/2022 tarih … numaralı kararı ve 08/02/2022 tarih … numaralı kararları kapsamında) yürütmenin durdurulması, şirket ortaklık yapısı ve sermaye yapısı hakkında her hangi yeni bir işlem yapılmaması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edilmiştir.
CEVAP: Bir kısım davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının muhatabının sadece şirket olmasına rağmen gerçek kişileri de hasım olarak gösterdiğini, diğer dava dosyalarındaki tüm yazılı ve sözlü beyanlarını aynen tekrar ettiklerini, tüm vakıaları açıkça inkar ettiklerini, genel kurulun dayanağı olan yönetim kurulu kararlarının iptali dava şartı olan hukuki yarar yokluğundan usulden reddedilmesi gerektiğini, dava konusu ıskat ile ilgili Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında dava görülmekte olduğundan derdest davanın varlığı karşısında davanın usulden reddedilmesi gerektiğini, genel kurul toplantısında alınan olumlu bir karar olmadığından davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini, kar payının tespiti talebinde hukuki bir yararın olmadığını, eda davası açılması gerekirken tespit davasının açılamayacağını, yönetim kurulu kararlarının iptalinin istenemeyeceğini ancak sadece batıl olduğunun tespitinin istenebileceğini, yine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında görülen davacının şirkete %20 ortağı olmadığının tespiti ile ilgili davanın da derdest olduğunu, davacının sermaye borcunu hiç ödemediğini de kendisinin ikrar ettiğini, sermaye borcunun ödememenin hiç bir haklı gerekçesi olamayacağını, yönetim kurulunun ve genel kurulun ıskat işlemleri ve kararlarının usul ve yasaya uygun olduğundan bahisle yasal dayanaktan ve ispattan yoksun haksız ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince; “….Mahkememizce yapılan değerlendirmede; dava yolu ile ulaşılacak sonuca tedbir yolu ile ulaşılması mümkün olmadığından dosyadaki delil durumu ve HMK 389, 390 ve TTK 449 maddesi gereğince dosyadaki mevcut delil durumu ve yaklaşık ispat durumu nazara alınarak ihtiyati tedbir talebinin reddine…..” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ihtiyati tedbir talebinin reddi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, dava yoluyla ulaşılacak sonuç genel kurul ve müdürler kurulu kararlarının iptali ile hisse devirlerinin iptaline yönelik olduğunu, ancak tedbir taleplerinin bu işlemler ile şirket sermaye yapısını ve ortaklık yapısını değiştirmeye yönelik dava konusu kapsamında tedbiren durdurulması hakkında olduğunu, aksi halde şirket müdürler kurul kararı ile muhtelif kararların alınması, yeni müdürler atanması, ortaklık hisse devirlerinin yapılması, yeni hak kazanımları veya kayıpları gibi sayısız ihtimal olduğunu ve bu halde müvekkilinin ve şirketin zarar görmesinin kuvvetle muhtemel bulunduğunu, bu halde hak kayıplarının yaşanacağının ise tartışmasız bir gerçek olduğunu, sermaye artışı ortakların şahsi hesabından ödeme şeklinde gerçekleşmemiş, sadece şirketin remsi ve gayri resmi kârlarının sermayeye aktarılması suretiyle yapıldığını, son sermaye artışında davalı … adına yatırılan miktar dahi sermaye şirket çalışanı durumunda olan … tarafından ödendiğini, şirket sermaye artışının ana nedeninin kâr dağıtılmamasına ve eldeki gayri resmi paranın şirket sermayesi olarak aktarılmasına ilişkin olduğunu, davalı şirket yöneticisi marifetiyle şirket tarafından hisse devri konulu Olağanüstü Genel Kurul yapılmasının iyi niyetli olmadığını ve dürüstlük kuralına açıkça aykırı olduğunu, davalı …’ın hesabından veya bizzat kendisi tarafından nakden yapılan bir sermaye ödemesinin bulunmadığını, bu nedenlerle istinaf taleplerinin kabulü ile ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Talep, ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
TTK’nın 449. maddesinde “Genel kurul kararı aleyhine iptal veya butlan davası açıldığı takdirde mahkeme, yönetim kurulu üyelerinin görüşünü aldıktan sonra, dava konusu kararın yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verebilir.” hükmünün yer aldığı,
Hukuk Muhakemeleri Kanununun 389. maddesinde “Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme sebebiyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir.” hükmünün, aynı yasanın 390/3. Maddesi ise “Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.” hükmünün yer aldığı,
Davacının davalı şirket genel kurulu tarafından alınan 23.03.2022 tarih ve saat 16:00’da ve aynı tarihte saat 15′:00’da yapılan genel kurul kararlarının ve dayanak kararların yokluk, butlan ve iptali, bu kapsamda ISKAT işlemlerinden kaynaklı 1.308 adet payı yönünden 1.278 adet hissenin …’a, her biri 10 adet pay olmak üzere …, … ve …’a toplamda 1.308,25,05 TL’lik hissenin devri yönüyle (Yönetim Kurulunun 01.02.2022 tarih … sayılı, 07.02.2022 tarih … sayılı, 08.02.2022 tarih … sayılı kararları kapsamında) genel kurul kararlarının yürütmesinin durdurulması yönünden ihtiyati tedbir konulmasını talep ettiği, davalı şirket genel kurulunun 23/03/2022 tarihinde saat 16:00’da yapılan olağanüstü genel kurulunun 2.gündem maddesinde şirket yönetim kurulunun 01/02/2022 tarih … sayılı ve 07/02/2022 tarih … sayılı kararları uyarınca davacının 1308 adet pay yönünden şirket ortaklığından ıskatına ve bu payların üçüncü kişilere devrine karar verildiği, gündemin 3.maddesinde ise şirket ana sözleşmesinin sermaye başlıklı 6 maddesinin tadiline karar verildiği, genel kurul kararının iptali yönünden dava açılması ve genel kurul kararının yürütülmesinin geri bırakılmasına karar verilmemesi halinde ilerde telafisi güç zararlar oluşabileceğinden davacının istinaf başvuru talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince davacının 23/03/2022 tarihli saat 16:00’da yapılan genel kurulun 2. ve 3.gündem maddelerinin (yönetim kurulunun 01/02/2022 tarih … numaralı kararı, 07/02/2022 tarih … numaralı kararı ve 08/02/2022 tarih … numaralı kararları kapsamında) yürütülmesinin geri bırakılmasına ilişkin talebinin kabulüne, diğer taleplerinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 06/06/2022 tarih … Esas sayılı ARA KARARININ KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 80,70 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince davanın esası ile ilgili verilecek kararda değerlendirilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davacının ihtiyati tedbir talebinin kısmen kabulü ile davalı şirketin 23/03/2022 tarihinde saat 16:00’da yapılan genel kurulun 2. ve 3.gündem maddelerinin (yönetim kurulunun 01/02/2022 tarih … numaralı kararı, 07/02/2022 tarih … numaralı kararı ve 08/02/2022 tarih … numaralı kararları kapsamında) yürütülmesinin GERİ BIRAKILMASINA, davacının diğer tedbir taleplerinin REDDİNE,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 393/1. maddesi gereğince kararın tebliğ tarihinden itibaren bir hafta içerisinde kararın infazının talep edilmesi gerektiği, aksi halde; tedbir kararının kendiliğinden kalkacağının davacı tarafa HATIRLATILMASINA,
3-Kararın infaz işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/10/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G