Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/830 E. 2023/477 K. 08.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 28/01/2021
NUMARASI : …Esas … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 08/03/2023
YAZIM TARİHİ : 09/03/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 28/01/2021 tarihinde tesis edilen karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;Müvekkili firma yetkilisinin yurt dışında bulunduğu konusunda bilgisi olan davalı taraf müvekkilinin takip tarihinde halen yurt dışında olduğunu düşünerek ve değerlendirerek, müvekkili aleyhine Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası ile ilamsız icra takibi başlattığını ve alacağa dayanak olarak … tanzim ve … seri nolu faturayı gösterdiğini, yurt dışından dönen müvekkilinin hakkında yapılan icra takibine yasal süresinde İcra Müdürlüğüne itiraz etmesine rağmen karşı taraf Konya … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E – …K. Sayılı dosyası ile dava açtığını ve akabinde mahkemenin müvekkili firmaya dava ile ilgili tebligat yapmadan müvekkilinin yaptığı itirazın geçersiz olduğuna/iptaline karar verdiğini, müvekkili ile davalı arasında herhangi bir alışveriş olmadığını, faturada belirtilen malların müvekkiline satılmadığını , faturada da malların teslimine ilişkin herhangi bir ibare ve imza olmadığını beyan ederek müvekkilinin borçlu olmadığının tespitine ve icra takibinin iptali ile davalı aleyhine %20 den aşağı olmamak üzere tazminata hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkili tarafından borçlu şirket aleyhine Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip yapıldığını, iş bu takip … tarih ve … Seri nolu faturaya istinaden başlatıldığını, faturada da belirtilen …’nın müvekkili şirket tarafından yurt dışından ithal edilmiş olup müvekkili şirketin defterlerine seri numaraları ile kayıt edildiğini, sonrasında ise iş bu malların davacı şirkete satıldığını ve takibe konu fatura düzenlendiğini, usulüne uygun bir şekilde bu fatura davacı şirkete tebliğ edilmiş olmasına rağmen haksız ve kötü niyetli bir şekilde bu faturanın geri iade edildiğini ve müvekkilinin alacağını ödemekten imtina edildiğini, bu sebeple de taraflarınca Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takibe başlanıldığını, davacı taraf dava dilekçesinde … tarih ve … Seri nolu faturanın mesnetsiz olduğunu, taraflar arasında herhangi bir alışverişin söz konusu olmadığını söylemişse de bunun doğru olmadığını, nitekim müvekkil şirket ile davacı/borçlu şirket arasında gerçekleşen alışverişte ilgili faturaya konu makinelerin davacı/borçlu şirketin bünyesinde kullanıldığını ve halen de kullanılmaya devam ettiğini, zamanında davacı şirkette çalışan …’in bizzat bu makineleri kullandığını ve bu makinelerin davacı şirketin bünyesinde bulundurulduğuna da şahit olduğunu, tanıklarının bu konularda dinlenilmesi sonucunda da haklılıklarının açıkça ortaya çıkacağını, beyan ederek davanın esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Faturaya konu makinelerin davacıya teslim edildiğine ilişkin itibar edilebilir ve denetlenebilir bir delil sunulmadığından, makinaların teslimi hususu davalı tarafından ispatlanamamış olup, davacının davalıya Konya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı takip dosyasında, takibe konu edilen … vade tarihli toplam 5.015,00 Euro bedelli fatura yönünden borçlu olmadığının tespiti ile takibinin iptaline dair karar verilmiştir. Kötüniyet hususu ispatlanamadığından bu yöndeki taleplerin reddi ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davanın kabulüne, davacının Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe konu edilen 29.07.2019 vade tarihli toplam 5.015,00 Euro bedelli fatura yönünden davalıya borçlu olmadığının tespitine, Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibinin iptaline, davacının şartları oluşmayan kötüniyet tazminat talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; öncelikle davacının müvekkili ile ticari ilişkisi bulunmadığı beyanının doğru olmadığının bilirkişi incelemesi sonrası kendi defterlerinde müvekkiline borçlu olduğunun tespiti ile kesinleştiğini, davacı yanın mahkemeyi yanıltmayı tercih ettiğini ve faturayı iade ettiğini belirttiğini, fatura tanzim tarihinin 29/07/2019 olduğunu, faturadan icra takibi ile haberdar olan davacının süresinde itiraz ettiğinin kabulünün mümkün olmadığını, faturaya süresi içinde itiraz edilmediğini ve içeriğinin kabul edildiğini, mahkemenin teslime ilişkin belge bulunmadığı yönündeki tespitinin ise tamamen gerçekten uzak olduğunu, tanığın makinelerin kolaylıkla taşınabilir olduğunu beyan ettiğini, makineleri davacı firma yetkilisinin getirdiği tarihte de davacı yanında çalıştığını beyan ettiğini, hatta başka makinelerde bulunduğunu belirttiğini, yine satılan mal satıcı tarafından taşınırsa, sevk irsaliyesi satıcı tarafından, alıcı tarafından taşınması halinde de alıcı tarafından düzenleneceğini, şu halde davacı tarafından taşınan mallara ilişkin müvekkilinin değil davacı yanın irsaliye düzenlemesi gerektiğini, bu nedenle müvekkilinin yazılı belge ile ispat yükümlülüğü olmadığını, tanık anlatımına itibar edilmesi gerektiğini, nitekim faturanın müvekkili şirket defterlerinde işlenmiş olması da yazılı belge olarak kabul edilmesi gerektiğini beyan ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre, davalının, Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 5.015 Euro bedelli faturaya dayalı olarak davacı hakkında ilamsız icra takibi başlattığı, davacının davalı ile aralarında herhangi bir alışveriş olmadığını, faturada belirtilen malların müvekkiline satılmadığını , faturada da malların teslimine ilişkin herhangi bir ibare ve imza olmadığını iddia ederek davalıya borçlu olmadığının tespitini talep ettiği görülmüştür.
Türk Ticaret Kanunu’nun 21. maddesine göre fatura düzenlenmesi için öncelikle taraflar arasında akdi bir ilişkinin bulunmasının gerekli olduğu olgusudur. Madde hükmüne göre faturanın bir alacağın mevcudiyetine delil teşkil etmesi, karşı tarafa tebliğinden itibaren sekiz gün içinde hiçbir itiraza uğramamış olması koşuluna bağlıdır. Bunun için de öncelikle taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin varlığı gerekir.
Bir başka anlatımla, faturaya tebliğ tarihinden itibaren sekiz gün içinde (mücerret) itiraz edilmemiş olması hâli, sadece o faturanın miktar ve fiyat yönünden münderecatını kabul anlamını taşır, yoksa o faturada yazılı malın alıcıya mutlaka, daha önce teslim edilmiş olduğu anlamına gelmez; satıcının faturada yazılı malı alıcıya veya kanuni temsilcisine teslim ettiğini ayrıca ispat etmesi zorunludur (Doğanay, İ.: Ticari Alım-Satım Akdi ve Nevileri, Ankara 2003, s:52, Doğanay,İ: Faturanın Kapatılması, Delil Olma Özelliği ve Faturaya İtiraz Aylık Yaklaşım Dergisi Sayı 4, Nisan 1993, s:8-13)
Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK 222. maddede yer almaktadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2). Bu şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerektiği ise üçüncü fıkrada düzenlenmiştir. Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil olur (HMK 222/4).
Somut olayda; davalının icra takibine konu ettiği faturanın kendi ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ancak davacının ticari defterlerinde kayıtlı olmadığı bu sebeple davalının kendi ticari defterlerinin lehine delil olamayacağı, ispat yükünün davalıya ait olduğu, davalının faturaya konu malları davacıya teslim ettiğini yazılı delille ispat etmesi gerektiği, miktar itibariyle tanıkla ispat edilemeyeceği, davalının faturaya konu malları davacıya teslim ettiğini yazılı delille ispat edemediği, yemin deliline de dayanmadığı, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde bir isabetsizlik olmadığı anlaşıldığından davalının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 2.212,17 TL harçtan peşin alınan 553,04 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.659,13 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/03/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.Ç