Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/72 E. 2021/352 K. 12.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …/…
KARAR NO : …/…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 19/11/2020
NUMARASI : …/… Esas

İSTİNAF EDEN DAVACI : … (T.C. Kim. No: …)
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLLERİ : Av. … -..
Av. … ..
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/03/2021
YAZIM TARİHİ : 17/03/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile açılan tazminat davasında 19/11/2020 tarihinde tesis edilen ihtiyati haczi ve ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin ara karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; taraflar arasında maden ruhsatı ve şirket hisse devrine ilişkin 20/09/2019 tarihinde sözleşme imzalandığını, sözleşme gereğince müvekkilinin maden işletme ruhsatını dava dışı … A.Ş. ye devrettiğini, buna karşılık davanın, … A.Ş.’nin %50 hissesinin müvekkiline devredilmesi gerektiğini, devir işleminin maden ruhsatının devrinden itibaren 1 aylık süre içerisinde gerçekleşmesinin öngörüldüğünü, bu sürenin geçmesine rağmen devredilmemesi nedeniyle noterden ihtarname keşide edildiğini, ihtara rağmen davalının yükümlülüğünü yerine getirmediğini, müvekkilinin devrettiği maden ruhsatı bedeli tutarında zarara uğradığını, ayrıca tüm zararlarının da tespitini ve tahsilini talep ettikleri, davalarını belirsiz alacak davası olarak açtıklarını, müvekkilinin dava sonunda alacağının semeresiz kalmaması için davalı adına kayıtlı olan araç ve taşınmazlar üzerine takdiren teminatsız olarak dava değerini karşılayacak tutarda ihtiyati haciz kararı verilmesini, taleplerinin reddi halinde davalı adına kayıtlı olan taşınmaz ve araçların kaydı üzerine üçüncü kişilere devrini önlemek amacıyla tedbir vaazına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince 19/11/2020 tarihinde verilen gerekçeli ara karar ile; 6100 sayılı HMK’nın 389/1 ile İİK’nın 257/1 maddesinden bahisle alacağın varlığı ve miktarının muaccel olup olmadığı konusunda mahkemelerine yeterince kanaat verecek delil gösterilmediği, talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçeleriyle ihtiyati haciz talebinin reddine, tedbir konusunun da dava konusu olmaması nedeniyle ihtiyati tedbir talebinin de reddine karar verildiği görülmüştür.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bahsi geçen sözleşme gereğince müvekkilinin edimlerini yerine getirdiği, buna rağmen karşı tarafın edimlerini yerine getirmemesi nedeniyle büyük zarara uğradığı, dosyaya sundukları sözleşme ile zararlarını yaklaşık olarak ispatladıkları, taleplerinin kabul edilmemesi halinde alacaklarına kavuşma ihtimalinin zorlaşacağını veya tamamen imkansız duruma geleceğini belirtmişlerdir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddi istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dava dilekçesi ekinde, ön hisse devri sözleşmesi başlıklı 20/09/2019 tarihinde düzenlenen ve …, .. …. ile …’in isim ve imzalarının bulunduğu belgede; belirtilen maden işletmesi ruhsatının … A.Ş’ye devredilmesi karşılığında, … A.Ş. hissesinin, … tarafından …’e devir yapılarak ödeneceği belirtildiği, ayırca Enerji Ve Tabi Kaynaklar Bakanlığı Maden Ve Petrol İşleri Genel Müdürlüğü’ne hitaben düzenlenen Ek-21 Ruhsat/Sertifika devri başlıklı belge bulunduğu, belgede 3213 sayılı yasanın 5. maddesi uyarınca devrin onaylanması talep edildiği, .. Madencilik Ltd. Şti. Ve … A.Ş. kaşelerinin üzerinde imza bulunduğu, dava dilekçesi ekinde başkaca bilgi ve belge bulunmadığı anlaşılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 257. maddesinde ihtiyati haciz talep edilebilmesinin koşulları sayılmıştır. İİK’nın 257. maddesine göre, ihtiyati haciz istenebilmesi için alacağın vadesinin gelmesi ve rehinle temin edilmemiş olması yeterlidir. Dairemizin yerleşik kararlarında da ihtiyati hacze konu alacağın kesin olarak ispatı gerekmeyip, yaklaşık ispat yeterli kabul edilmektedir.
Somut olayda, ilk derece mahkemesince, alacağın varlığı ve miktarı ile muaccel olup olmadığı konusunda yeterli delil sunulmadığı ve talebin yargılamayı gerektirdiği gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verildiği, davacı tarafından dava dilekçesine ekledikleri bilgi ve belgelerle alacaklarının sabit olduğu iddiasıyla istinaf edildiği, dava dilekçesine ekli belgelerin hisse devri vaadi sözleşmesiyle, devir için bakanlığa başvuru dilekçesi olduğu, devir işleminin resmen gerçekleştiğine ilişkin bilgi ve belge sunulmadığı, bu nedenle alacağın varlığı ve muaccel olduğu yaklaşık dahi ispatlanamadığı, ilk derece mahkemesinin kararında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı görülmüştür.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 389/1.maddesinde; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, düzenlemesi yer almaktadır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 390/3.maddesinde tedbir talep eden taraf dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır.
İhtiyatî tedbirde asıl olan ihtiyatî tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyatî tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyatî tedbirin temel şartlarını oluştururlar. İhtiyati tedbire esas olan hakkın iyi belirlenmesi gerekir. Taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır. HMK’nın 389/1. maddesinde, “uyuşmazlık konusu hakkında” ihtiyati tedbir kararı verilmesi gerekmektedir. Diğer geçici hukuki korumaların alanına giren konularda ihtiyati tedbire kararı verilemeyecektir.
İş bu davanın sözleşme hükümlerinin yerine getirilmemesi nedeniyle uğranılan zararın tespitiyle, tahsiline ilişkin alacak davası olduğu, dava içerisinde, davalının gayrimenkulleriyle araçlarının üzerine tedbir konulmasının talep edildiği, ilk derece mahkemesince, tedbir konulması istenen mal varlığının, davanın konusu olmadığından reddine karar verdiği, işbu karar da davacı tarafından istinaf edilmiş ise de ilk derece mahkemesinin ihtiyati hacze ve tedbire ilişkin kararlarında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf kanun yoluna başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/03/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Ç