Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/587 E. 2021/532 K. 09.04.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/… – …/…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …/…
KARAR NO : …/…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE :…
ÜYE : ….
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE …. TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/01/2021
NUMARASI : …/… Esas

DAVACI : ….
VEKİLİ :Av. ….

İSTİNAF EDEN DAVALI : …

VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 09/04/2021
YAZIM TARİHİ : 12/04/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye …. Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 12/01/2021 tarihinde tesis edilen davalının ihtiyati tedbir kararına itirazının reddine dair karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; İşbu davanın, İstanbul Anadolu …. Sulh Hukuk Mahkemesinin …/.. Esas sayılı dosyası ile fiili ehliyeti kaldırılan …‘e, işin aciliyeti bakımından “ geçici vasi olarak atanan “ …’den, alınan vekaletname ile açıldığını, lehine Menfi tespit istenen … nüfus kağıdına göre 79 yaşında görünmekle birlikte, nüfusa geç yazıldığından gerçek yaşının daha büyük olduğunu, …‘in dava dışı öz kızı … ve damadı … 2018 yılında bir dönem kendisini kaçırdığını, şikayet üzerine kısıtlı adayı …, 19.11.2020 tarihinde Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, …/…. soruşturma dosyasına ifade verdiğini, kaçırıldığı dönemde, emekli maaşından başka bir geliri olmayan, okuma yazma bilmeyen kısıtlı adayı …’den, öz kızı … toplamda 400.000 TL bedelli iki adet senet, damadı …’de 117.500 TL bedelli bir adet senet aldığını, öz kızı ve damadı senetleri cirolayarak, dava dışı üçüncü bir şahıs eliyle, Konya …. İcra Müdürlüğü’nün … / … E. Ve … / … E. Sayılı dosyaları ile takibe konduğunu, …‘in tek malvarlığı olan evi haczedildiğini ve 10.11.2020 tarihine satış günü alındığını, esasen 79 yaşındaki … okuma yazma bilmediğini, lehine senet düzenlendiği iddia edilen … 2018 yılında, annesini notere götürerek, kendi oturduğu evini, noter kanalı ile kızına kiralamasını sağladığını, kira kontratını noterde yaparak, sözleşmeden dönüşün güçleşmesi amaçlanmışken, annesinin okuma yazma bilmediği ortaya çıktığını, okuma yazma bilmeyen …, şahitler huzurunda, Antalya …. Noterliği’nin 10.10.2018 tarih ve … yevmiye sayılı “ düzenleme şeklinde kira sözleşmesi “ ne parmak bastığını, yine “…… Polis Merkezinde “ alınan “ bilgi alma tutanağında “ … ‘in okuma yazma bilmediği belirtildiğini, okuma yazma bilmeyen 79 yaşındaki ev hanımı bir kadının kızına 400.000 TL damadına 117.500-TL borçlanması hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, …, annesi …’den alacaklı olmadığı gibi, …’e de borçlu olmadığını, buradaki amaç, … nin doğrudan annesine takip yapıyor görünmediğini, Konya …. İcra Müdürlüğü’nün .. / … E. sayılı dosyası ile ilgili, İstanbul Anadolu…. İcra Müdürlüğünün … / … Talimat dosyasından 10.11.2020 tarihine satış günü alındığını satışın yapılması halinde telafisi imkansız zararlara sebebiyet vereceğini beyan ederek İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün .. / … Talimat sayılı dosyasından yapılacak olan cebri satışı teminatsız olarak tedbiren durdurulması ve takiplerin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebiyle ilgili olarak yapılan değerlendirme sonucunda, 09/11/2020 tarihli ara karar ile dava dilekçesi ve davacı tarafça sunulan belgeler de dikkate alınarak talebin bu aşamada teminatsız olarak kabulü ile teminat hususunun İcra dosyaları ve Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasının celbi sonrası yeniden değerlendirilerek icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir gerekçesiyle davacı tarafça sunulan belgeler dikkate alınarak tedbir talebinin bu aşamada teminatsız olarak kabulü ile, teminat hususunun icra dosyaları ve Sulh Hukuk Mahkeme dosyasının celbi sonrası yeniden değerlendirilmesine, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün …/…. talimat sayılı dosyasından yapılacak olan cebri satışın durdurulması için ilgili yere müzekkere yazılmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: Davalı vekili itiraz dilekçesinde özetle; Davacının, Konya …. İcra Müdürlüğünün …/… esas sayılı dosyasına konu edilen senetlerin keşidecisi olan kendisinin okuma yazma bilmediğini, akıl zayıflığı olduğunu, bu nedenle senetlerin geçersiz ve yok hükmünde olduğunu iddia ettiğini, mahkeme tarafından 09/11/2020 tarihli ara kararda davacının takibinin teminatsız olarak durdurulması talebi kabul edildiğini ve teminat hususunun icra dosyaları ve Sulh Hukuk Mahkemesi dosyasının celbi sonrası yeniden değerlendirilerek icra takibinin tedbiren durdurulmasına karar verildiğini, davacının tüm iddialarının asılsız ve mesnetsiz olduğunu, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, davacının takip konusu senetleri imzaladığı tarihte akli melekelerinin yerinde olduğuna dair doktor raporu olduğunu, ayrıca okuma yazma bildiğine dair daha önce verdiği vekaletname bulunduğunu, müvekkilinin senetlerde son ciranta olduğunu ve iyiniyetli olduğunu bu nedenlerle 09/11/2020 tarihli ara karar ile verilen ihtiyati tedbir kararına itirazlarının kabulü ile verilen ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, bu talepleri yerine görülmez ise en azından davacıdan haksız çıkması halinde müvekkilin zararını karşılayacak ve mahkemece uygun görülecek bir teminata hükmedilmesini, davacı adına kayıtlı taşınmazların 3. Kişiye devrinin önlenmesi amacı ile ihtiyati tedbir karar verilmesini, davanın reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
İSTİNAF EDİLEN ARA KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince itiraz üzerine duruşma açılarak yapılan değerlendirme sonucunda; ”..Tüm dosya muhtevası ile birlikte muteriz beyanları ayrıntılarıyla irdelenerek yapılan incelemede, davacının menfi tespit taleplerinde kısıtlının akıl zayıflığından faydalanılarak menfi tespit talebinde belirtilen icra dosyasındaki takibe konu senedin imzalattırıldığını beyan etmiş olduğundan ve mevzu icra takibinin geldiği aşama nazara alınarak tedbir uygulanmaması halinde telafi imkansız zararların ortaya çıkacağı, hakkın elde edilmesinin tamamen imkansız hale gelebileceği takdir ve kanaatine varılarak mahkememizce verilen ihtiyati tedbir kararında herhangi bir usulsüzlük bulunmadığı kanaatiyle itirazın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmesi gerektiği kanaate varılmıştır.” gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması isteminin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, ancak, borçlunun gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın %15inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebileceğini, (İİK m. 72/3 ) görüleceği üzere yasa hükmüne göre ihtiyati tedbir kararı ile haczin ya da satışı durdurulmasına karar vermek mümkün olmadığını, borçlu ancak borç miktarını (faiz ve giderlerle birlikte) depo edip ayrıca alacağın %15inden az olmayan bir teminatı yatırarak mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesi yönünde talepte bulunabileceğini, öncelikle açıklanan bu sebeple teminatsız olarak takibin durdurulması şeklinde verilen ihtiyati tedbir kararı usul ve yasaya aykırı olduğunu, öncelikle davacının kötü niyetinin ortaya konulması açısından şu hususun izahı gerektiğini, davacı yan icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında tedbir kararı verilemeyeceğini bildiğinden “hangi mahkemeden tedbir kararı alabilirim” düşüncesi ile hukuk ve kanunları dolanarak aynı dava dilekçesi ile aynı gün tarafları ve konusu aynı olan iki dava ikame ettiğini, bu davalardan ilki Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesinin …/… E. Sayılı dosyasında ikame edildiğini ve tedbir talebinde bulunduğunu, mahkemece 09.11.2020 tarihinde verilen “tedbir talebinin, tedbir harcının yatırıldıktan sonra değerlendirilmesine” ilişkin ara karar gereği davacı 10.11.2020 tarihinde tedbir harcını ikmal ettiğini, daha sonra Konya …. Asliye Hukuk Mahkemesi 10.11.2020 tarihli ara kararında ” davanın icra takibinden sonra açılan menfi tespit davası olduğu anlaşıldığından İİK m. 72/3 gereği takibin durdurulması niteliğinde olan satışın durdurulması isteminin reddine” karar verildiğini, davacının kötü niyetli olduğunun başka bir göstergesi satış aşamasına kadar ne ödeme emrine itiraz ettiğini ne de dava ikame etmiş olduğunu, davacının tüm iddialarının satışın sürüncemede bırakılmasına yönelik yapılmış olup kötü niyetli olduğunu, davacıya ödeme emri gönderildiğini, ancak davacı usulüne uygun bir itirazda bulunmadığını, kötü niyetli olarak satışı durdurmak için satış aşamasında dava ikame ettiğini ve mahkemece tedbir kararı verildiğinden amacına ulaştığını, davacının okuma yazma bilmediğini ve akıl zayıflı olduğunu medeni haklarını kullanmaktan kısıtlandığını iddia ettiğini, müvekkilinin senet üzerinde kendisinden önce yer alan cirantalarla işbu davadan sonra iletişime geçerek … isimli kişinin takip konusu senetleri imzaladığı tarihte “akli melekelerinin yerinde olduğuna dair” doktor raporu olduğu bilgisine ulaştığını, (Antalya Konyaaltı …. Nolu Limon Aile Hekimliği Birimi’nin 22.11.2018 tarihli raporu. ) İşbu raporun aslını ve bir örneğini ihtiyati tedbir kararına itiraz dilekçesi ekinde mahkemeye sunduklarını, davacının okuma yazma bildiğine dair daha önce verdiği bir vekaletnamenin bir örneğini mahkemeye sunduklarını beyan ederek ihtiyati tedbir kararının kaldırılması taleplerinin reddine dair verilen kararın ve ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasını, bu talepleri yerinde görülmez ise davacının haksız çıkması halinde müvekkilinin zararını karşılayacak bir teminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep ihtiyati tedbir kararına yapılan itirazın reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 391/2-c maddesinde ihtiyati tedbir kararında tereddüde yer vermeyecek şekilde, neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiğinin yazılacağı düzenlenmiş olup ayrıca aynı kanunun 394/1. maddesinde ihtiyati tedbir talep edenin, haksız çıktığı takdirde karşı tarafın ve üçüncü kişilerin bu yüzden uğrayacakları muhtemel zararlara karşılık teminat göstermek zorunda olduğu, talebin, resmî belgeye, başkaca kesin bir delile dayanıyor yahut durum ve koşullar gerektiriyorsa, mahkemenin gerekçesini açıkça belirtmek şartıyla teminat alınmamasına da karar verebileceği, adli yardımdan yararlanan kimsenin teminat göstermesinin gerekmeyeceği düzenlenmiştir.
Somut olayda, davacı vekilinin dava dilekçesinde ihtiyati tedbir talebi olarak İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğü’nün … / … Talimat sayılı dosyasından yapılacak olan cebri satışının teminatsız olarak tedbiren durdurulmasını ve takiplerin durdurulmasını talep ettiği, ilk derece mahkemesince verilen 09/11/2020 tarihli tedbir ara kararında ”… tedbir talebinin bu aşamada teminatsız olarak kabulü ile, teminat hususunun icra dosyaları ve Sulh Hukuk Mahkeme dosyasının celbi sonrası yeniden değerlendirilmesine, İstanbul Anadolu …. İcra Müdürlüğünün …/…. talimat sayılı dosyasından yapılacak olan cebri satışın durdurulması için ilgili yere müzekkere yazılmasına” şeklinde karar verildiği, ara kararının gerekçe kısmında ise ” takibin tedbiren durdurulmasına karar verilmiştir” şeklinde ibare bulunduğu görülmüştür.
Mahkemece verilen ihtiyati tedbir kararında neyin üzerinde ve ne tür bir tedbire karar verildiğinin belli olmadığı, cebri satışın mı yoksa icra takibinin mi tedbiren durdurulduğu anlaşılamamaktadır. Ayrıca kabule göre de HMK’nın 394/1.maddesi gereğince mahkemenin teminatsız olarak verdiği ihtiyati tedbir kararında teminat alınmamasının gerekçesini göstermediği, teminat hususunu yeniden de değerlendirmediği görülmüştür.
Tüm bu sebeplerle usul kurallarına uygun şekilde verilmiş bir ihtiyati tedbir kararından bahsedilemeyeceğinden davalının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi ara kararlarının kaldırılmasına, dava dosyasının davacının tedbir talebi ile ilgili usul kurallarına uygun şekilde bir karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye …. Ticaret Mahkemesi’nin …/… Esas sayılı dosyasında verilen 12/01/2021 ve 08/11/2020 tarihli ARA KARARLARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf kanun başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 09/04/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …. e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

A.Ç