Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/335 E. 2023/394 K. 22.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … ( …)
ÜYE : … ( …)
ÜYE : … ( …)
KATİP : … ( …)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/10/2020
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …

DAVALILAR : 1- …
2- …
3- … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 15/02/2023
YAZIM TARİHİ : 16/02/2023
Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında … tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;dava dışı … ile müvekkili banka arasındaki genel kredi sözleşmesine her 3 davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatı ile imza attıklarını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine … tarihli noter ihtarnamesi ile kredi sözleşmesinin kat edildiğini, temerrüde düşen borçluların kat’e rağmen borçlarını ödemediklerinden haklarında Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden giriştikleri icra takibine davalıların haksız itirazda bulunmaları nedeniyle icra takibinin durduğundan ve taraflar arasındaki … tarihli “kredilerin yeniden vadelendirilmesi taahhütnamesi” başlıklı yapılandırma sözleşmesinin … maddesindeki şartlardan birinin gerçekleşmesi halinde bankaca taahhütnamenin sona erdirileceğinin yazılı olduğunu, borçlular hakkında takip tarihinde birden fazla icra takibinin bulunması nedeniyle icra takibine girişilmesinin doğru olduğunu, yapılandırma sözleşmesindeki ilk taksitin … tarihi olması nedeniyle henüz muaccel olmayan alacağın icra takibine konu edildiğine ilişkin davalıların itirazlarının yerinde olmadığından bahisle davalıların itirazlarının iptali ile takibin devamına ve asgari %20 oranında icra inkar tazminatlarına mahkumiyetlerine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkillerinin genel kredi sözleşmesine kefil olmaları nedeniyle kefalet hükümlerine göre davaya bakmaya mahkemeninin görevsiz olup asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, ipotek takipleri varken dürüstlük kuralına aykırı olarak kefiller hakkında takip yapılmasının iyi niyete aykırı olduğunu, … tarihli yapılandırma sözleşmesi gereği borcun yenilendiğini, son sözleşmeye göre yeni bir borç ilişkisinin meydana getirildiğini, kefalet ilişkisinin sona erdiğini, kefil olan müvekkillerinin BSMV sorumluluklarının olmadığından bahisle davanın reddine ve davacının %40 oranından az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkumiyetine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….İşbu dava; genel kredi sözleşmesine kefaletten kaynaklanan alacağın tahsili için başlatılmış icra takibine yönelik itirazın iptali davasıdır.
Mahkememizce; Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası, ödeme emri tebligatları, borca itiraz dilekçeleri, genel kredi sözleşmesi, noter kat ihtarnamesi ve tebligatları, … tarihli “kredilerin yeniden vadelendirilmesi taahhütnamesi” başlıklı yapılandırma sözleşmesinin örneği, taraf vekillerinin verdikleri dilekçeler ile dosya arasındaki tüm kayıt ve belgeler tek tek incelenmiştir.
Mahkememizce bankada inceleme yetkisi verilen bankacı bilirkişi … ‘dan … tarihli bilirkişi raporu temin edilerek mahkememizce tüm dosya kapsamı ile birlikte incelenmiştir. Mevcut işbu bilirkişi raporu yeterli olduğundan ve ek rapor dosyamıza birşey katmayacağından tarafların ek rapor taleplerinin reddine karar verilerek işin esasının incelenmesine geçilmiştir.
Taraflar arasındaki çekişme genel kredi sözleşmesinden kaynaklanmaktadır ve bu nedenle davaya bakmaya asliye hukuk mahkemeleri değil asliye ticaret mahkemeleri görevli olduğundan davalıların görev itirazlarına itibar edilmemiştir.
Konya … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyasının incelenmesinde; … tarihinde davacının davalı kefiller aleyhine 536.924,96 TL asıl alacak, 157.274,27 TL %57 işlemiş temerrüt faizi, 7.863,71 TL BSMV, 5,51 TL masraf olmak üzere toplam 702.068,45 TL ve asıl alacağa işletilecek kredi faizi ve faizin BSMV si üzerinden icra takibine girişildiği, asıl borçlu şirket hakkında işbu dosya üzerinden takibin olmadığı, ödeme emrinin davalılara 21/12/2019 ve 24/12/2019 tarihlerinde tebliğ edilmesi üzerine davalıların vekilleri marifetiyle borcun vadesinin gelmediğinden, ilk ödeme taksitinin 15/06/2020 tarihi olduğundan alacak kalemlerinin de fahiş olduğundan bahisle 27/12/2019 tarihinde takibe ve borca süresinde itiraz ederek haklarındaki takipleri durdurdukları, itiraz dilekçelerinin davacı vekiline tebliğ edilmediği ancak davacı vekilinin yasal bir yıllık hak düşürücü süre içinde işbu itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.
Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu … arasında … tarihli 1.000.000,00 TL kredi ve kefalet limitli genel kredi sözleşmesinin imzalandığı ve davalıların işbu sözleşmeye müştereken borçlu ve müteselsilen kefil sıfatıyla imza attıkları, kefalet imzalarının ve beyanlarının hukuken geçerli olduğu ve bu hususlarda bir çekişmenin olmadığı hususları anlaşılmıştır.
Davacı bankanın Beşiktaş …. Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı kat ihtarnamesi ile kredi sözleşmesini borçlulara 1 gün ödeme süresi tanıyarak ve kat ederek sonlandırdığı, kat ihtarnamesinin davalı … ‘ye 11/06/2019 tarihinde tebliğ edildiği, asıl borçlu ve diğer davalılara kat ihtarnamesinin bila tebliğ iade edildikleri, kredi sözleşmesinin katinden sonra 14/06/2019 tarihli yapılandırma sözleşmesi ile noter kat ihtarnamesinde geçen 523.843,20 TL miktarındaki borcu ilk taksidi 15/06/2020 tarihinde başlamak ve her ay taksitler halinde ödenmek ve en son taksit 14/05/2024 tarihinde ödenmek/kapatılmak suretiyle toplam 979.254,93 TL olarak ödenmesi konusunda davacı banka ile asıl borçlu şirket ve davalı … ve diğer davalı … arasında taahhütname imzalandığı, ilk taksidin ödeme günü (15/06/2020 tarihi) gelmeden davacı bankanın 19/12/2019 tarihinde dava konusu icra takibine giriştiği anlaşılmıştır.
… tarihli borç yapılandırma sözleşmesinin “taahhüde uyulmamasının hukuki sonuçları” başlıklı 2. kısmının 2. maddesinde borçluların ilk taksit tarihi 15/06/2020 tarihi gelmese de veya ileride taksitlerde herhangi bir aksama olmasa da 3. kişilerin borçlular hakkında icra takibi başlatması veya dava açması veya başlatılan takiplere devam edilmesi ve bu durumun ticari faaliyetlerini önemli ölçüde etkilemesi halinde veya borçlular hakkında açılmış herhangi bir davada ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir kararı vs. verilmesi halinde veyahut borçlular hakkında konkordato veya iflas veya iflasın ertelenmesi veyahut şirketin infisahının talep edilmesi halinde veyahut bankanın izni olmaksızın şirketin ortaklık yapısının değişmesi, şirketin tür değiştirmesi, sermaye azaltılması, birleşme veya bölünme kararı verilmesi halinde veyahut taahhütnameyi imzalamayan kefillerden herhangi birisinin TBK nun 601. maddesi (mahkemenin notu: ki süreli olmayan kefalette başlıklı TBK nun 601. maddesi; Süreli olmayan kefalette kefil, asıl borç muaccel olunca, adi kefalette her zaman ve müteselsil kefalette ise, kanunun öngördüğü hâllerde, alacaklıdan, bir ay içinde borçluya karşı dava ve takip haklarını kullanmasını, varsa rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takibe geçmesini ve ara vermeden takibe devam etmesini isteyebilir. Borç, alacaklının borçluya yapacağı bildirim sonucunda muaccel olacaksa kefil, kefalet sözleşmesinin kurulduğu tarihten bir yıl sonra alacaklıdan, bu bildirimi yapmasını ve borç bu suretle muaccel olunca, yukarıdaki fıkra hükümleri uyarınca takip ve dava haklarını kullanmasını isteyebilir. Alacaklı, kefilin bu istemlerini yerine getirmezse, kefil borcundan kurtulur.” hükmünü amirdir) uyarınca bildirimde bulunması halinde alacaklı bankanın takdire dayalı olarak tek taraflı olarak bu yapılandırma sözleşmesini sona erdirebileceği yazılıdır.
Sözü geçen … tarihli yapılandırma sözleşmesinin 2-2. maddesi kapsamında kalan bir hususun varlığı davacı banka tarafından ne somut bir şekilde iddia edilmiş ne de bu kapsamda herhangi bir delil ve belge ibraz edilmiştir. … tarihli yapılandırma sözleşmesinin 2-2. maddesi gereğince takip ve dava konusu yapılandırılan borcun ödenmesine 15/06/2020 tarihinde başlanacaktır. Henüz vade gelmediğinden herhangi bir taksit ödemesinde aksamadan söz etmek mümkün olamaz. Borçlular aleyhine yukarıda belirtilen şekillerde herhangi bir durum ve gelişme de söz konusu değildir. Davacı banka 14/06/2019 tarihli yapılandırma sözleşmesi ile bağlıdır. Sözleşme hukuken geçerli ve varlığını sürdürürken davacının ilk ödeme taksidi gelmeden 19/12/2019 tarihinde icra takibine girişmesi hukuken mümkün değildir. Vadesi gelmemiş bir borcun icra takibine konu edilmesi mümkün değildir. Vadesi ihlal edilmiş ve bu nedenle fesih edilmiş bir sözleşme de söz konusu değildir. Davacı banka vadesi gelmeyen alacağı icra takibine konu edemez. Davalıların borca itirazları yerinde olduğundan işbu itirazın iptali davasının reddine karar verilmesi gerekmiştir.
Her ne kadar takip ve dava konusu alacak hakkında Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih … D.İş sayılı kararı ile davalılar hakkında ihtiyati haciz kararı verilmiş ve karar da geçen teminat karşılanmış ise de icra dosyası kapsamı ile ihtiyati haciz kararının kesin hacze dönüşmediği anlaşıldığından ve ayrıca tek başına vadesi gelmeyen alacağın icra takibine konulmuş olması davacının kötü niyetli olduğunu göstermeyeceğinden davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin yasal koşullar oluşmadığından bu taleplerinin reddine karar verilmesi gerekmiş olup aşağıdaki hükmün kurulması gerekmiştir.” gerekçesiyle vadeden önce icra takibi yapıldığından ve alınmış ve uygulanmış ancak kesin hacze dönüştürülmüş bir ihtiyati haciz kararı da olmadığından işbu davanın esastan reddine, yasal koşullar oluşmadığından davalıların kötü niyet tazminatı taleplerinin de reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme, Bankacılık Kanunu 49. madde ve karşılıklar yönetmeliği hükümlerini dikkate almadan sürpriz bir karara imza attığını, taahhütname hükümleri ihlal edildiğini, yerel mahkemenin yeterli inceleme yapmadan vadeden önce takip yapıldığından bahisle davalarının reddine karar vermesinin son derece hatalı olduğunu, Bankacılık Kanunu 49. madde ve karşılıklar yönetmeliği hükümleri uyarınca …. ve grup firmaları takip hesaplarına aktarıldığını, sonuç olarak …. ve kefilleri hakkında çok sayıda icra takibi başlatılmış olması ve şirketin borçlarını ödeyemez duruma gelmesi nedenleriyle borçlular tarafından imzalanan taahhütnamenin 2.2. maddesine uygun olarak yapılandırma protokolünün taraflarından tek taraflı olarak feshedildiğini, grup firması ….’ye KGF kefaleti ile kullandırılan kredinin yapılandırılamaması ve gecikme gün sayısının 99 güne ulaşarak donuk alacağa dönüşmesi sebepleriyle de …’na bağlı tüm firmalar takip hesaplarına aktarılarak aleyhlerine icra takibine girişildiğini, yerel mahkemece yeterli inceleme ve araştırma yapılmayarak itirazın iptali davalarının reddine karar verildiğini beyan ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Somut olayda davacı tarafından Beşiktaş … Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı kat ihtarnamesi ile kredi sözleşmesi kat edilerek sonlandırıldıktan sonra hesap kat ihtarnamesinde belirtilen borç 14/06/2019 tarihli ”Kredilerin Yeniden Vadelendirilmesi Taahhütnamesi” başlıklı belge ile yapılandırılmış ve ilk taksitin ödeme günü 15/06/2020 tarihi olarak belirlenmiştir.
Davacı ilk taksidin ödeme günü gelmeden 19/12/2019 tarihinde Beşiktaş … Noterliğinin … tarih … yevmiye sayılı kat ihtarnamesine dayalı olarak davalılar hakkında ilamsız icra takibinde bulunmuş ve borçlular tarafından imzalanan taahhütnamenin 2.2. maddesine uygun olarak yapılandırmanın, borçlular hakkında başlatılan icra takipleri ve davalar olması nedeniyle taraflarından tek taraflı olarak feshedildiğini beyan etmiştir. Davacı tarafından icra takibinden önce davalılara yapılandırmanın tek taraflı olarak feshedildiği yönünde yazılı bir bildirimde bulunulmamıştır.
14/06/2019 tarihli yapılandırma taahhütnamesinin “Taahhüde Uyulmamasının Hukuki Sonuçları” başlıklı 2. kısmının 2. maddesinde; 3. Şahıslar tarafından borçlular hakkında icra takibi başlatılması veya dava açılması veya başlatılan takiplere devam edilmesi ve bu durumun ticari faaliyetlerini önemli ölçüde etkilemesi halinde veya borçlular hakkında açılmış herhangi bir davada ihtiyati haciz veya ihtiyati tedbir kararı vs. verilmesi halinde veyahut borçlular hakkında konkordato veya iflas veya iflasın ertelenmesi veyahut şirketin infisahının talep edilmesi halinde veyahut bankanın izni olmaksızın şirketin ortaklık yapısının değişmesi, şirketin tür değiştirmesi, sermaye azaltılması, birleşme veya bölünme kararı verilmesi halinde veyahut taahhütnameyi imzalamayan kefillerden herhangi birisinin TBK nun 601. maddesi uyarınca bildirimde bulunması halinde ödemelerde aksama olmasa dahi alacaklı bankanın takdire dayalı olarak tek taraflı olarak yapılandırma sözleşmesini sona erdirebileceği ve yasal işlemlere başlayabileceği yazılıdır.
Davacı, davalılar hakkında 3. kişiler tarafından başlatılan bir çok icra takibi ve açılan davalar olduğu için yapılandırma taahütnamesinin bu maddesine dayalı olarak yapılandırmayı tek taraflı olarak feshettiğini beyan etmiş olup ilk derece mahkemesinde yapılan yargılama esnasında davalılar hakkında başlatılan icra takipleri ve açılan davalar hakkında herhangi bir açıklamada bulunmamıştır. Ancak istinaf dilekçesinde davalı şirketler hakkında 3.kişiler tarafından başlatılan bir kısım icra takiplerinin listesini yazarak bu icra dosyalarından davalı şirketlerin araç ve taşınmazlarına konan hacizlerle ilgili araç takyidat bilgileri ve tapu kayıt örnekleri sunmuştur.
İlk derece mahkemesince ön inceleme duruşmasının yapıldığı 10/07/2020 tarihinde yürürlükte bulunan haliyle 6100 sayılı HMK’nın 140/5.maddesinde:”Ön inceleme duruşmasında, taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için iki haftalık kesin süre verilir. Bu hususların verilen kesin süre içinde tam olarak yerine getirilmemesi hâlinde, o delile dayanmaktan vazgeçilmiş sayılmasına karar verilir.” düzenlemesi bulunmaktadır.
İlk derece mahkemesince ön inceleme duruşmasında HMK’nın 140/5. maddesi gereğince taraflara dilekçelerinde gösterdikleri, ancak henüz sunmadıkları belgeleri mahkemeye sunmaları veya başka yerden getirtilecek belgelerin getirtilebilmesi amacıyla gereken açıklamayı yapmaları için bir süre verilmeden tahkikat aşamasına geçilerek dosyanın bilirkişiye verilmesine karar verildiği görülmüştür.
Bu sebeple davacıya HMK’nın 140/5. maddesi gereğince davalılar hakkında 3.kişiler tarafından başlatılan icra takipleri ve açılan davalarla ilgili gerekli açıklamayı yapması için iki haftalık kesin süre verilmesi, açıklama yapıldığında ilgili dosyaların getirtilerek incelenmesinden sonra bir değerlendirme yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi yerinde olmadığından davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Konya …İcra Dairesinin … Esas sayılı icra dosyası üzerinden tehiri icra talebi ile ilgili İİK’nın 36/5 maddesi gereğince yatırılan teminatın yatırana iadesine,
7-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 15/02/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.Ç