Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/2045 E. 2022/54 K. 27.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :….
KARAR NO : ….

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 12/04/2021
NUMARASI : …. Esas – …. Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :…
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …)

DAVA : Şirketin İhyası

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 27/01/2022
YAZIM TARİHİ : 22/02/2022
Taraflar arasında görülen davada Konya …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin… Esas -…. Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

DAVA: Davacı vekili, Konya … İş Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyasında … Nakliyat … İnşaat Tic. Ltd. Şti. ‘nin 26.06.2014 tarihli işlemle TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca terkin edildiğinin tespit edildiğini, davalının yönetici ya da şirket yetkilisi konumunda olduğunu, sicilden terkin edilen şirketin tasfiyesi tamamlanmamış olup, müvekkiline karşı borcu ve sorumluluğunun devam ettiğini, mahkemece ihya davası açmak üzere taraflarına süre verildiğini ileri sürerek, şirketin ihyasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, 6102 sayılı TTK’nın geçici 7. maddesine göre terkin edilen şirketlerin ihyası için açılacak davaların sadece yasal hasım olan ilgili ticaret sicil müdürlüğü aleyhine açılmasının gerekli olup, ihyası istenilen şirketin son temsilcisi ile ticaret sicil müdürlüğü arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığı, zorunlu dava arkadaşlığının olmadığı hallerde dahili dava yoluyla davaya taraf kazandırılmasının da yani, ticaret sicil müdürlüğünün davaya dahil edilmesinin de mümkün olmadığı, davalının bu davada pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, davanın TTK’nın 547. maddesine dayanan ek tasfiye davası olduğunu, TTK’nın geçici 7. maddesinde öngörülen 5 yıllık sürenin şirketin terkin tarihinden sonra 26/06/2019 tarihinde son bulduğunu, şirketin malvarlığının 26/06/2024 tarihinde hazineye intikal edeceğini, davalı ile diğer şirket ortağı…’ın şirkete karşı borçlarının bulunduğunu ve bu borcun ödendiğinin ilan edilmediğini, şirketin tüzel kişiliğinin henüz sona ermediğini ve ek tasfiye ile tamamlanması gerektiğini, ek tasfiye davası açabilmek için yeterli emarenin mevcut olduğunu, Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün terkin işleminden itibaren 5 yıl içindeki ihya davalarının muhatabı olduğunu, tasfiyesi henüz tamamlanmamış ve ek tasfiye gereken şirketlerde ise, davalı tasfiye memuru adayının, şirketin son yetkilisi olarak göründüğünü ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, limited şirketin ihyası istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
6102 sayılı Yasa’nın geçici 7. maddesinin 15. fıkrasında ”Bu maddede düzenlenmeyen hususlarda ilgili kanun ve esas sözleşmelerde öngörülen usullere göre hareket edilir. Bu madde gereğince tasfiye edilmeksizin unvanı silinen şirket veya kooperatiflerin ortaya çıkabilecek malvarlığı, unvana ilişkin kaydın silindiği tarihten itibaren on yıl sonra Hazine’ye intikal eder. Hazine bu şirket ve kooperatiflerin borçlarından sorumlu tutulmaz. Tasfiye memurlarının sorumlulukları konusunda, özel kanunlardaki sorumluluğa ilişkin hükümler saklı kalmak kaydıyla bu Kanun veya Kooperatifler Kanunu hükümleri uygulanır. Ticaret sicilinden kaydı silinen şirket veya kooperatifin alacaklıları ile hukuki menfaatleri bulunanlar haklı sebeplere dayanarak silinme tarihinden itibaren beş yıl içinde mahkemeye başvurarak şirket veya kooperatifin ihyasını isteyebilir.” hükmüne yer verilmiştir.
Dosya içerisinde bulunan belgelerden ihyası istenilen … Nakliyat … İnşaat Tic. Ltd. Şti. ‘nin 26.06.2014 tarihinde TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin edildiği anlaşılmıştır.
Yargıtay 11. HD.’nin 2016/7653 E-2016/7762 K., 2016/3159 E-2016/9559 K. , 2016/7642 E-2016/7930 K. sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, bu madde uyarınca terkin edilen şirketlerin ihyası için açılacak davada husumetin sadece terkin işlemini yapan Ticaret Sicil Müdürlüğüne yöneltilmesi gerekli ve yeterlidir.
Dosya kapsamı, mevcut delil durumu, ileri sürülen istinaf istemleri nazara alındığında, yukarıda da açıklandığı üzere, ihyası istenilen şirketin TTK’nın geçici 7. maddesi uyarınca sicilden re’sen terkin edildiği, bu madde uyarınca terkin edilen şirketlerin ihyası için açılacak davada husumetin sadece terkin işlemini yapan Ticaret Sicil Müdürlüğüne yöneltilmesinin gerekli ve yeterli olduğu, 6100 sayılı HMK hükümleri gereğince dahili davalı sıfatıyla taraf teşkili sağlanmasının da mümkün olmadığı ve bu itibarla ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde herhangi bir isabetsizliğin bulunmadığı kanaatine varılmakla davacı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı vekilinin istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın tebliği işlemlerinin dairemiz tarafından yapılmasına,
6- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 27/01/2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

R.T