Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1692 E. 2023/1057 K. 15.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …
VASİ : … (T.C. Kimlik No: …) – …
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 15/05/2023
YAZIM TARİHİ : 16/05/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında … tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili hakkında Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında 15.721,73 TL takip çıkışlı olarak icra takibi yaptığını, takip tarihinden itibaren şu ana kadar toplam olarak harçlarla birlikte toplam 5.656,26 TL ödeme yaptığını, bu senette borçlu olmayan müvekkilinin savcılığa şikayet yaparak sanık …’in hakkında iddianame düzenleyerek kamu davası açtığını, Konya …ACM’nin … Esas da kayıtlı dava açıldığını, sanık … ın 1 yıl süre ile hapis cezası aldığını, davalının bu şekilde çok senet tahrifatı yaptığını, bu şekilde çok fazla icra ve ceza dosyasının bulunduğunu, davalının senedin 200,00 TL olmasına rağmen tahrifat yaparak önüne 1 rakamı koyduğunu ve güveni kötüye kullandığını, müvekkilinin borçlu olmadığı halde başka bir sebeple verilen ve imzasını taşıyan bonoyu tahrif ederek icra takibi yaptığını ve müvekkilinin şu ana kadar bu sebeple toplam 5.656,26 TL para ödemek zorunda kaldığını, ödemiş oldukları bu paranın istirdadını talep ettiklerini, açmış oldukları iş bu menfi tespit davasının kabulünü talep ve dava etmişlerdir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince “… Somut olayımızda üzerinde durulması gereken asıl meselenin ispat sorunu olduğu; mevcut mevzuat hükümleri ve yüksek mahkeme kararlarına göre senedin açığa imza atılmasının iddia edilmesi halinde bu durum yazılı delille ispat edilmesi zorunludur.
Tüm deliler ve dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde (bilirkişi raporu, ceza dosyası, yüksek mahkeme kararı ve yasal düzenlemeler …) gerçekte davacının iddiasında sebat edip haklı olduğunu düşünse bile mahkeme hakimi yasaları uygulamak zorundadır. Bu durumda davacı yan açığa imza atıldığını yazılı delille iddiasını ispatlamak zorundadır, davacı vekilinin 17/04/2019 tarihli duruşmadaki beyanı da dikkate alındığında davacının davasının reddine …” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı dava dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek, ortada bir dolandırıcılık olduğu noktasında şüphe bulunmadığını, davalının yüzlerce insanın senetlerinde tahrifat yaparak ceza evine girdiğini, buna rağmen ticaret kanununda yer alan iyi niyetli borçlu ve alacaklılar için düzenlenmiş maddeler esas alınarak davanın reddedilmiş olmasının kabul edilemeyeceğini, böyle bir kararın adil olmadığını, davalı sanığın senetlerin tamamını tahsil etmiş ancak senedin yanında olmadığı yalanına dayanarak senetleri iade etmemiş olduğunu, savcılık hazırlık evrakında ve ceza dosyasında mağdurların feveranını gösteren videolar bulunduğunu, ortada iyi niyetli açığa atılan bir senede bağlı ve ödenmemiş bir senet mevcut olmadığını, senetlerin tamamının 200,00- 300,00TL değerli olduğunu, senetlerin rakamsal olarak küçük değerlerde olması sebebi ile senet iade edilmeyince de senedi almak için askıntı olunmadığını, bunun sonucu olarak da dava konusu işlemler ve icra takipleri olduğunu, böyle bir davranışın açığa atılan imza şeklinde değerlendirilerek karar verilmesinin adil olmadığını, davanın kabulü gerektiğini belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; bononun anlaşmaya aykırı şekilde doldurulduğu iddiasına dayalı menfi tespit ve istirdat istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı tarafça, davalıdan kömür alımından kaynaklı olarak yalnızca 200,00 TL bedelli bono verdiğini, davlının bonoda tahrifat yaparak bono bedelini 12.000,00 TL olarak yazarak Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı dosyası ile kambiyo senetlelerine özgü icra takibi yaptığını, takip borcunun 5.656,26 TL ödeme yaptığını, takibe konu bono nedeniyle borçlu olmadığının tespitini ve ödemek durumunda kaldığı paranın istirdatını talep ettiği, mahkemece yazılı şekilde davanı reddine karar verildiği, karara karlı davacı vekilince tarafından karara karşı istinaf başvurusunda bulunulduğu, görülmüştür.
Tüketicinin Korunması Hakkındaki 6502 sayılı Kanunda tüketici kavramı, 3/1-k maddesinde ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiler “tüketici” 3/1-1 maddesinde ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da banka hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edildiği ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletildiği, aynı kanunun 73/1 maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2.maddesinde de “taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer verildiği, somut olayda davalının, dava konusu senedin düzenleme tarihinde “Belirli bir mala tahsis edilmiş mağazalarda kömür ve yakacak odun perakende ticareti” işi ile iştigal ettiğinin sabit olduğu, uyuşmazlığın tüketici işleminden kaynaklandığı ve davacının tüketici olduğu, bu durumda davaya bakmaya görevli mahkemenin Tüketici Mahkemesi olduğu, bu nedenle mahkemenin görevli olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esasına girilerek yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmediğinden davacının istinaf başvuru talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi kararının esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmeden kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan toplam 328,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 15/05/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye…
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Y.