Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1653 E. 2023/591 K. 17.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/06/2021
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: -…)
VEKİLİ : Av. … – …

İHBAR OLUNAN : … – (T.C. Kimlik No: -…)

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 24/03/2023
YAZIM TARİHİ : 27/03/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 01/06/2021 tarihinde tesis edilen davanın … yönünden kabul nedeni ile kabulüne ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket yetkilisinin, davalılardan … ın yetkilisi ve sahibi olduğu galeri tarafından … sitesinde verilen ilan ile … plakalı, … Marka … Model … LUXURY tipi, … motor nolu, … şasi nolu aracı görmüş ve ilanda araç için hatasız denilmiş olması üzerine aracı satın almak istediğini, daha sonra araca ilişkin check-up yaptırıldığını ve ekspertiz raporu alındığını, rapora da istinaden galerici … ile tüm aşamalarda pazarlık yapılarak aracın 150.000,00 TL’ye müvekkili şirketçe satın almaya karar verildiğini, bunun üzerine notere gidildiğini ve kayıt sahibi diğer davalı …’ın notere gelmesi ile aracın satın alındığını, satıştan önce kapora ve komisyon olarak da 4.000,00 TL bedel ödendiğini, araç alındıktan sonra araçta sarsılma ve titreme olduğunu, bu arızaların da tamir ettirildiğini ve onarım bedelinin ödendiğini, tekrar aracın başka arıza yapması nedeniyle 2 defa yolda kalındığını, aracın yetkili servise götürülmesi üzerine 40.000,00 TL’lik bir arızanın bulunduğunu müvekkilinin öğrenmesi üzerine aracın garaja çekildiğini ve park halinde bekletildiğini, bu nedenlerle … plakalı, … Marka … Model … LUXURY tipi, … motor nolu, … şase nolu ayıplı araca ilişkin sözleşmeden geri dönerek araç satış bedeli olan 150.000,00 TL araç bedeli, 12.933,00 TL tamir bedeli olan zarar ile birlikte davalılardan avans faizleriyle birlikte müştereken ve müteselsilen tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davacı vekili 31/05/2021 havale tarihli dilekçesiyle davayı tam ıslah ettiklerini, ayıplı araca yaptıkları masraf nedeniyle uğradıkları 117.162,00 TL zararın tazminini talep ettiklerini bildirmiştir.
CEVAP: Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle zamanaşımı ve hak düşürücü süre itirazında bulunduklarını, ayıp ihbarının süresinde yapılmadığını, araçta iddia edilen kusur ve ayıpları kabul etmediklerini, tacir olan davacının basiretli tacir gibi davranarak aracı beğendiğini ve satın aldığını, bu nedenle de daha sonra araca ilişkin ayıp iddiasında bulunamayacağını, müvekkilinin ise tacir olmayan gerçek kişi olduğunu, davacının ileri sürdüğü hususların kusur olmayıp rutin yıpranma sonucu oluşan durumlar olduğunu, hasar yada eksiklik olamayacağını, aracın kullanılmasını engelleyen durumlar olmadığını, … model 8 yaşında dizel bir araçta enjektör ve yakıt sisteminde aşınma ve deformasyonlar meydana gelmesinin normal olduğunu, davayı kabul etmemekle birlikte araçta bir kusur yada eksiklik çıkması halinde bu hususun sorumlusunun müvekkili olmayıp, müvekkilinin aracı satın aldığı …’ya davanın ihbar edilmesini talep ettiklerini, zira müvekkilinin bu şahıstan aracı aldıktan hemen sonra aracı davacıya sattığını belirterek; davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “Makine Mühendisi … ve Elektrik Elektronik Mühendisi …’ın düzenledikleri … tarihli raporda; motorda gizli ayıp olduğu, aracın dış aksanları, frenler, şanzuman ve yürüyüş takımlarında arızanın bulunmadığı, davalı tarafın motordaki ağır hasarın %50 olan 45.182,20 TL ödemesi gerektiğini, davacı tarafta aracın motoru değer kazandığı için yapılan masrafın %50 olan 45.182,20 TL yi kendisi tarafından ödeneceği, iki adet ayıpla parça yakıt tankı içerisindeki şamandıra ve katalitik konvektör DPC ne zaman geleceği ve kaça geleceği meçhul olduğunun (araç bu iki parça arızalı olduğu halde çalışır konumda olduğu “şamandıra ki arıza yakıtı göstergede göstermez, katalitik konvektör bağlantı ayakları kırık olduğu için devam titremişden rolayı ses yapar” şeklinde) bildirildiği, davalı …’ın davayı kabul ettiğine ilişkin 24/05/2021 tarihli dilekçe sunduğu, dava dosyasının kabul beyanı nedeni ile diğer davalı yönünden tefrik edildiği ve davalı … yönünden Mahkemenin … Esas sayılı sırasına kayıt edildiği, davacı vekilinin 31/05/2021 havale tarihli dilekçesi ile davayı ıslah etmek suretiyle değerini 117.162,00 TL olarak belirttiği, HMK 311 m. uyarınca kabul kesin hüküm gibi sonuç doğuracağından kabulün yapıldığı tarih itibarı ile dava dosyası değerlendirildiğinde davanın … yönünden kabul nedeni ile kabulü ile sözleşmeden dönülmesi sureti ile … plakalı … Marka … model … Luxury tipi … motor nolu … şasi nolu aracın davalı … iadesi ve dava dilekçesinde talep edilen bedelin davalı …’ dan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği,” gerekçesiyle, davacının davasının davalı … yönünden kabul nedeniyle kabulüne, 162.433,00 TL ‘nin davalı …’dan 19/12/2018 tarihinden avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiştir.
Davalı … vekili mahkemeye sunduğu 16/06/2021 tarihli dilekçesiyle hükmün tamamlanmasına karar verilmesini talep etmiş, mahkemece ek karar ile hüküm,
“EK KARAR: Mahkememizin … Esas, … Karar sayılı 01/06/2021 tarihli gerekçeli kararın 1. madde hükmüne ilavetengerekçeli kararın 1. madde hükmüne ilaveten “Taraflar arasındaki araç satış sözleşmesinden dönülmesi sureti ile … plakalı … Marka … model … Luxury tipi … motor nolu … şasi nolu aracın davalı …’a iadesine” şeklinde hükmün tamamlanmasına dair ek karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yargılama sırasında tanzim edilen bilirkişi raporunda dava konusu araçta gizli ayıpların olduğu ve davalıların ağır kusurlu olduğunun tespit edildiğini, aracın satın alındığı 2018 yılında dava konusu aracın bedelinin 150.000,00 TL olsa da bugünki muadil araçların fiyatlarının 350.000,00 TL, 375.000,00 TL, 400.000,00 TL civarında olduğunu, bilirkişi raporunun tanzimi sırasındaki dava konusu araca yapılan 117.162,00 TL masrafın müvekkil şirket tarafından yapıldığını ve karşılandığını, davalı …’ın da bu hususu bildiğinden dolayı davalının kötü niyetli ve MK. 2’ye aykırı olarak haksız fayda elde etmek istediğinden davayı kabul ettiğini, davalının iade bedeli olarak 162.933,00 TL bedel ödeyeceğini, ancak aracı günümüz koşullarında 350.000,00 TL, 375.000,00 TL, 400.000,00 TL gibi yüksek fiyatlara satabileceğini, müvekkilinin daha fazla mağdur olmaması için davayı tam ıslah ettiklerinden davalı …’ın kabul beyanının da HMK 179. Madde gereği geçersiz hale geldiğini, ancak yerel mahkeme, kabul beyanı taraflarınca yapılmışçasına bir uygulama ile davalı …’ın kabul beyanını esas alarak diğer davalı açısından davayı hukuka aykırı olarak tefrik ettiğini, galerici … yönünden tefrik edilen dosyanın yeniden birleştirilerek tam ıslah taleplerinin kabul edilmesi gerektiğini, davaya, dava konusu araca yapılan masrafların … ve …’dan ihtarname tarihlerinden itibaren işleyecek avans faizleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsili davası olarak bakılması gerektiğini, Yargıtay … Hukuk Dairesi’nin ve … Hukuk Dairesi’nin yerleşik içtihatlarında vurgulandığı üzere ayıptan kaynaklanan seçimlik hakların terditli olarak kullanılamayacağını, alıcı seçimlik haklardan hangisini seçtiğini açıkça beyan etmek zorunda olduğunu, bu sebeple eldeki davanın terditli açılmayıp, önce seçimlik haklardan dönme talep edilmiş ve daha sonra ıslah ile seçimlik hak onarım yönünde kullanıldığını belirterek; yerel mahkeme kararının kaldırılarak tam ıslah taleplerinin kabulüne, galerici … yönünden tefrik edilen dosyanında işbu dosya ile birleştirilerek fazlaya ilişkin her türlü dava ve talep hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ayıplı olan … plakalı, … marka … model … Luxury tipi, … motor nolu, … şasi
no’lu araca müvekkil şirket tarafından yapılan toplam 117.162,00 TL zararın ihtarname tarihlerinden itibaren avans faizleri ile birlikte davalılar … ve …’dan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, ayıplı satış nedeniyle doğan zararın tazmini talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.

6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 120/1 maddesinde, davacının, yargılama harçları ile her yıl Adalet Bakanlığınca çıkarılacak gider avansı tarifesinde belirlenecek olan tutarı dava açarken mahkeme veznesine yatırmak zorunda olduğu hüküm altına almıştır.
Harç devletin mahkemeler aracılığı ile yaptığı adli hizmete ondan yararlananların katkısıdır. Ancak yasada belirlenen durumlarda harç alınabilir. Diğer bir deyimle kanunsuz harç alınamaz ve eksik olan harç tamamlanmadan işlem yapılamaz. 492 sayılı Harçlar Kanunu’nun 30. maddesinde de “Muhakeme sırasında tespit olunan değerin, dava dilekçesinde bildirilen değerden fazla olduğu anlaşılırsa, yalnız o celse için muhakemeye devam olunur, takip eden celseye kadar noksan değer üzerinden peşin karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunmaz. Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 409 uncu maddesinde gösterilen süre içinde dosyanın muameleye konulması, noksan olan harcın ödenmesine bağlıdır.” hükmü düzenlenmiştir.
Yukarıda belirtilen yasa hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, karar ve ilam harcının peşin olarak yatırılması gereken miktar ödenmedikçe, davaya devam edilme olanağı bulunmamaktadır. YHGK’nın 04/07/2012 tarih 2012/19-260 Esas 2012/432 Karar sayılı ilamında da bu husus “…Şu hale göre; karar ve ilam harcı maktu ise tamamı, nispi ise dörtte biri dava açılırken davacı tarafından peşin olarak ödenmelidir. Peşin olarak dörtte biri ödenecek olan nispi karar harcı, dava dilekçesinde gösterilen değer üzerinden hesaplanacaktır. Ancak; mahkeme davacının dava dilekçesinde belirlediği hakkın niteliği ve değeri ile bağlı olmadığı gibi hakkın niteliğini ve değerini resen araştırması gereklidir. Bir başka deyişle maktu harca tabi bir iş olduğunu söyleyen davacının bu nitelendirmesi ile mahkeme bağlı değildir. Mahkemenin dava konusu hakkın mal varlığı hakkı (dava konusunun belirli bir değerle ilgili) olduğu kanısına varması halinde bu hakkın değerini takdir etmesi ve karar ve ilam harcını bu değer üzerinden hesaplayarak, davacıya tamamlattırması gerekir. Yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemler yapılamayacağına göre, davanın başında alınmış olan karar ve ilam harcının noksan olduğu, sonradan anlaşılırsa noksan karar ve ilam harcı tamamlanmadıkça davaya devam olunup müteakip işlemler yapılamaz. Yargılama sırasında, dava konusunun değerinin dava dilekçesinde bildirilenden daha fazla olduğu anlaşılır veya mahkemece tespit edilirse, yalnız o oturum için davaya devam edilerek ondan sonraki oturuma kadar noksan değer üzerinden harç tamamlanmadan davaya devam olunamaz. Peşin harcın tamamlanmamasının müeyyidesi ise dosyanın işlemden kaldırılmasıdır…” şeklinde belirtilmiştir.
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde ise; Tüketici Mahkemesinde açılan davada 6502 sayılı THKK hükümleri gereği davacıdan harç alınmadığı, Tüketici mahkemesince görevsizlik kararı verilmesi üzerine dosyanın Asliye Ticaret Mahkemesine gönderildiği, mahkemece davanın esası hakkında karar verildiği anlaşılmıştır. Görevli olmayan Tüketici Mahkemesinde açılan davada görevsizlik kararı üzerine eksik peşin ve başvuru harcının alınması gerekir. Davacı tarafından 31/05/2021 tarihinde ıslah harcı olarak 59,30 TL maktu harç alınmış olup, bu harç eksik harcı karşılamamaktadır. Mahkemece 492 sayılı Harçlar Yasası’nın 30. maddesi gereğince eksik peşin harç ikmal edilmeden yargılamaya devam edilmesinin yerinde olmadığı, bu nedenle mahkemece, eksik harcın yatırılması için Harçlar Kanunu’nun 30 ve 32 maddeleri uyarınca davacıya süre verilip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik harç tamamlattırılmayarak işin esasına girilip yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenlerle kamu düzeninden olan harç eksikliği nedeniyle davacının istinaf talepleri incelenmeksizin HMK 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 01/06/2021 tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/03/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç