Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1584 E. 2023/841 K. 14.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : …, …

DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Alım Satım)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 14/04/2023
YAZIM TARİHİ : 24/04/2023
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında … tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin canlı hayvan alımı nedeniyle davalıya 579.000 TL borçlandığını, borcuna karşılık 20/06/2019 ve 30/06/2019 tarihlerinde toplam119.000,00 TL ödeme yaptığını, kalan 460.000,00 TL için 01/09/2019 ödeme tarihli 250.000,00 TL’lik, 01/10/2019 ve 01/11/2019 ödeme tarihli her biri 105.000,00 TL’lik iki adet bono verdiğini, 105.000,00 TL’lik bonoların (toplam 210.000,00 TL) ödenerek iade edildiğini, davalının elinde kalan 250.000,00 TL’lik bonoya mahsuben müvekkilinin oğlu tarafından davalıya ‘…’ açıklaması ile 13/09/2019 tarihinde 60.000,00 TL, 18/10/2019 tarihinde 60.000,00 TL banka havalesi ile ödeme yapıldığını, son olarak …’nce banka havalesi ile 35.000,00 TL ödeme yapıldığını, müvekkilinin davalıya bakiye borcunun 95.000,00 TL kaldığını, ancak davalının 250.000,00 TL’lik senede dayanarak müvekkili hakkında Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi yaptığını belirterek takibe dayanak bonoya ilişkin müvekkilinin davalıya 155.000,00 TL’lik kısmı yönünden borçlu bulunmadığının tespitine, davalının menfi tespit davasına konu miktarı aşan tutarın tahsili halinde dava sonuna kadar tahsil edilen bedelin davalıya ödenmemesi hususunda ihtiyati tedbir kararı verilmesini, haksız takip tazminatının davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kambiyo senetlerinin sebepten mücerret olduğunu, senetten kaynaklı borcun ödendiğini ispat yükünün davacı üzerinde olduğunu, davacının delil olarak dayandığı banka havalelerinde ödenen bedellerin takibe konu bono nedeniyle yapıldığına dair bir kaydın bulunmadığını belirterek davanın reddine, İİK 72/4 maddesi gereğince davacı aleyhine kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…davalı her ne kadar yapılan ödeme açıklamalarında, takibe konu bonolardan bahsedilmediğini savunmuş ise de; davacının birlikte ticaret yaptığı ve aynı zamanda oğlu olduğu anlaşılan dava dışı … hesabından … adına yapılan ödemelerin hangi hususa ilişkin olduğuna dair muteber bir izahat veya delil sunulmadığından ve taraflar arasındaki kurbanlık hayvan satışına ilişkin herhangi bir uyuşmazlık bulunmadığından; 18/10/2019 tarihli makbuzda … hesabından, … hesabına ”…” açıklaması ile 60.000,00 TL bedelli EFT’nin, 13/09/2019 tarihli makbuzda … hesabından, … hesabına ”…’ açıklaması ile 60.000,00 TL bedelli EFT’nin, 21/10/2019 tarihli makbuzda … hesabından, … hesabına ”…” açıklaması ile 35.000,00 TL bedelli EFT’nin harici bir savunma ve delil bulunmadığından, dava konusu takip dayanağı 01/09/2019 vade tarihli, 09/07/2019 tanzim tarihli, 250.000,00 TL tutarlı bonoya mahsuben yapıldığı takdir ve kanaatine varılarak….” gerekçesiyle davanın kabulü ile; davacının Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasında, takibe konu edilen 09.07.2019 keşide, 01.09.2019 vade tarihli 250.000,00 TL bedelli bononun 155.000,00 TL’lik kısmından davalıya borçlu olmadığının tespitine, Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takibin 155.000,00 TL yönünden durdurulmasına, bakiye 95.000,00 TL üzerinden takibin devamına, bu hususta İcra Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına, karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının takip konusu bonodan kaynaklı borcun varlığını ikrar ettiğini ve ödeme def’inde bulunduğunu, Yüksek Mahkeme kararları gereği ispat yükünün borcu ikrar edip ödediğini iddia eden davacı üzerinde olduğunu, davacının ödeme def’ini açıklamasız banka havalelerine dayandırdığını, davacının ödemelerin bonodan kaynaklı alacağa ilişkin olduğunu ispatlayamadığını, mahkemece hatalı değerlendirme ile taraflar arasında başka ticari ilişki olmadığı ve ödemelerin takibe konu bono nedeniyle yapıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmesinin yerinde olmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise davacının borcun 579.000,00 TL olduğunu ikrar ettiğini ancak ödeme belgesi diye yalnızca 155.000,00 TL’nin dekontunu sunduğunu, davacının iddialarının tutarsız olduğunu, bu nedenlerle istinaf taleplerinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın reddine ve İİK 72/4 maddesi gereğince reddolunan meblağın %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, bonodan dolayı borçlu olmadığının tespitine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Menfi tespit davalarında ispat yükü kural olarak alacaklıdadır. Ancak davalının alacağı senede dayanıyorsa ispat yükü yer değiştirerek senetten dolayı borçlu olmadığını iddia eden davacı tarafa düşer. Kambiyo senetleri sebepten mücerret olduğundan borçlu olunmadığının ispat yükümlülüğü davacı borçluya aittir. Karine olarak bir kambiyo senedinin mevcut bir borcun ifası veya itfası amacıyla verildiği kabul edilir. Kambiyo senetleri birer ödeme aracıdır. Borçlu, bononun ödendiği yönündeki iddiasını yazılı delil ile ispatlamalıdır. Bu konuda tanık dinletilmesi de mümkün değildir. (Yargıtay Kapatılan … Hukuk Dairesi’nin … Esas, … Karar sayılı … Esas, … Karar sayılı kararları).
Yargıtay (Kapatılan) … Hukuk Dairesinin …gün ve … E. … K. sayılı kararında; “….Mahkemece, davacı tarafça yapılan ödemelerin bu bonoya karşılık yapıldığının ispatlanamadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş ise de, bononun tanzim tarihinden sonra yapılan ödemelerin, taraflar arasında başka bir borç ilişkisi yoksa, mevcut borcun ifası amacıyla yapıldığının kabulü gerekir. Dolayısıyla tanzim tarihinden sonraki ödemelerin dava konusu bono dışında başka bir borca karşılık olduğu hususunda ispat yükü davalı alacaklıdadır. Mahkemece bu husus gözetilmeden eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir…” gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
Somut olayda davalı tarafından davacıya karşı Konya … İcra Müdürlüğünün …Esas sayılı dosyası ile, keşidecisi davacı …, lehtarı davalı olan 09/07/2019 tanzim, 01/09/2019 vade tarihli 250.000 TL’lik bonoya dayalı olarak kambiyo senetlerine mahsus takip yapıldığı görülmüştür. Davacı senetten kaynaklı borcunun 120.000 TL’sinin oğlununun banka hesabından yaptığı havale ile 35.000 TL’sinin …’nce banka havalesi ile ödendiğini iddia etmekte olup, bankalardan gelen yazı cevaplarından yapılan 60.000,00 TL’lik iki adet toplam 120.000,00 TL’lik havale ödemesinin davacının oğlu …’ın … hesabından “…” açıklaması ile yapıldığı, 35.000 TL’lik havalenin ise … isimli kişinin hesabından gönderildiği görülmüştür. Mahkemece davalıya, davacının oğlunun hesabından yapılan ödemelerin hangi hususa ilişkin olduğuna dair açıklama yapmak üzere kesin süre verilmiş, davalı ödemelerin hangi hususa ilişkin olduğu konusunda açıklama yapmamış, cevap dilekçesinde bildirdiği senedin mücerret olduğuna ilişkin savunmalarını tekrar etmiştir. Her ne kadar davacı, kurban alım satımı işini oğlu ile yaptığını ve oğlunun hesabından yapılan havale ile bonoya karşı 155.000 TL ödeme yapıldığını iddia etmekte ise de; davacı, kurbanlık hayvan alım-satımı işini oğlu ile birlikte yaptığına, ödemelerin de bu doğrultuda oğlu tarafından yapıldığına dair iddiasını ispatlayamamıştır. Davacının oğlu ile … isimli kişi tarafından yapılan havale ödemelerinin bonoya mahsuben yapıldığına, davacının oğlu ile birlikte kurbanlık alım-satımı yaptığına dair dosyada bir delil bulunmadığı, davacının yemin deliline de dayanmadığı anlaşılmakla, mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken karardaki gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi yerinde olmamıştır. Bu nedenlerle davalının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince dairemizce davanın esası hakkında yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davalının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas – … Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 2.647,02 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 162,10 TL istinaf yoluna başvuru harcının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davanın REDDİNE;
2-Şartları oluşmadığından tarafların tazminat taleplerinin REDDİNE
3-Davacı tarafından dava açılırken yatırılan 2.647,02 TL harçtan alınması gereken 179,90 TL harcın mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 2.467,12‬ TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 24.250,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta hüküm kurulmasına yer olmadığına,
7-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran tarafa iadesine
8-İlk derece mahkemesince yazılan 10/09/2021 tarihli harç tahsil müzekkeresinin bila infaz iadesinin istenmesine, iade işleminin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
9-Arabuluculuk görüşmeleri nedeniyle mevcut suç üstü ödeneğinden karşılanan 1.320,00 TL’nin davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 14/04/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç