Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1493 E. 2021/2157 K. 04.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/04/2021
NUMARASI :…Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –

DAVALI : Hasımsız
DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Hisse Senedi İptali)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 04/11/2021
YAZIM TARİHİ : 11/11/2021
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan kıymetli evrak iptali davasında 13/04/2021 tarihinde tesis edilen davanın karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin …’ne, 01.01.1999 tarihinde, 37.963,42 Euro yatırdığını, kendisine 1.000 adet pay temsil eden … seri numaralı hisse senedi teslim edildiğini, söz konusu kayıtların şirket tarafından Sermaye Piyasası Kuruluna (SPK) bildirilen kayıtlarda da yer aldığını, davaya konu hisse senetlerinin müvekkilinin elinde olmayan sebeplerden dolayı kaybolduğunu, müvekkiline ait … seri numaralı, 1.000 adet hisseyi temsil eden hisse senedin hakkında öncelikle önleyici bir tedbir olarak ödeme yasağı konulmasına, konusu hisse senetlerinin; TTK madde 651 vd. maddeleri uyarınca zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Tüm dosya kapsamı ile davacı vekili hisse senedi iptali davası açmış ise de, davacı vekiline 09.02.2021 tarihli celse … nolu ara karar ile hisse senedini elinde bulunduranlara karşı istirdat davası açmak üzere süre verildiği ancak dava açılıp açılmadığa dair beyanda bulunulmadığı anlaşılmakla konusu kalmayan hisse senedi iptali davası hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki hükmün kurulmasına karar vermek…” gerekçesiyle karar verilmiştir.

İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin elinden çıkmayan devir belgeleri hakkında imza itirazlarının değerlendirilmediğini, müvekkilinin böyle bir devir belgesinde imzasının bulunmasının söz konusu olmadığını, hisse senetlerinin devredildiği iddia edilen …’ı da tanımadığını, istirdat davası açılması için gerekli şartların oluşmadığını, şirket vekilinin beyanlarının çelişkili olduğunu, hisse senetlerinin şu an kimde olduğunun bilinmediğini belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; (TTK’nın 651 ve devamı maddelerinde belirtilen) kıymetli evrakın zayinden dolayı iptal davasına ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkiline ait ve … tarafından düzenlenen 1.000 adet payı temsilen .. seri numaralı hisse senedi aldığını, bu hisse senedinin, hisse senedini çıkartan şirket tarafından sermaye piyasasına girdirilen kayıtlarda yer aldığını, bahsi geçen senetlerin müvekkilinin elinde olmayan nedenlerden dolayı kaybolduğunu, tüm aramalara rağmen bulamadığını, üçüncü kişilere devretmediğini ve kaybolma nedeniyle zayi olduğunu iddia ederek, zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.
Dava dilekçesinin UYAP sisteminden kaynaklı olarak hasımlı açıldığı, hasım olarak …’nin gösterildiği, bu şirketin davalı olarak gösterilmesinde UYAP’tan kaynaklanan zorunluluğa ilişkin Konya CBS Bilgi İşlem Müdürlüğü’nün yazıları bulunduğu, bu şekilde dava şirketin hasım gösterilmesi üzerine davalı şirket vekilince dosyaya cevap dilekçesi sunulduğu, sunulan cevap dilekçesinde özetle; davacının kayıp ettiğini iddia ettiği hisse senetlerini üçüncü bir şahsa devrettiğini, bu nedenle hak sahibi olmadığını, ilk derece mahkemesince şirketlerine yazılan 25/06/2020 tarihli müzekkereye karşı verdikleri cevapta da belirtildiği üzere, davacının 15/07/2004 tarihinde Tahsin Yılmaz isimli şahsa … nolu 1000 adet hisse senedi devrettiğini, devir işleminin davacının rızasıyla gerçekleştiğinden hisse senetlerinin zayi durumunun söz konusu olmadığını, TTK 651/2 maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesini cevaben savunduğu, cevap dilekçesine ilk derece mahkemesince 25/06/2020 tarihinde yazılan müzekkereye ilişkin cevabi bilgi ve belgeleri ekledikleri, cevaba ekli bilgi ve belgelerin incelenmesinde; bahsi geçen şirket yönetim kuruluna hitaben davacı …’ın dosyaya konu hisse senetlerini … isimli kişiye devrettiğine ilişkin 15/07/200 tarihinde dilekçe sunduğu, aynı tarihte dava dışı …’ın aynı şirket yönetim kuruluna hitaben davacının devrettiği hisse senetlerini devir aldığına ilişkin dilekçe sunduğu, dilekçelerinin altında imzaların olduğu görülmüştür.
İlk derece mahkemesince 09/02/2021 tarihli duruşmasında verilen … nolu ara kararı gereğince “…hisse senetlerinin …’a devredildiği anlaşılmakla, bu şahsa veya hisse senedini hale hazırda elinde bulunduran kişilere karşı istirdat davası açmak üzere süre verilmesine…” şeklinde ara kararı kurduğu, iş bu ara kararını mazeretli olan davacı vekiline tebliğ ettiği görülmüştür.
13/04/2021 tarihli duruşmada, Konya CBS Bilgi İşlem Müdürlüğü’nün cevabi müzekkerelerine istinaden, davalı olarak gösterilen ….’nin taraf kaydının silinmesine karar vererek, yargılamaya hasımsız bir şekilde devam edilmesine karar verip ayrıca, davacı vekilinin senedi elinde bulunduranlara karşı istirdat davası açmak üzere süre verilmesine rağmen, dava açıp açmadıkları hakkında bir beyanda bulunmadıkları tespitini yaparak neticeten davanın konusu kalmadığından, davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar vererek yargılamayı bitirmiş, verilen kararı yukarıda özetlendiği şekilde davacı vekilinin istinaf ettiği anlaşılmıştır.
İptal davası açılabilmesi için senedin zayi olması, senette yer alan hakkın halen mevcut olması, iptal talebinde bulunanın hak sahibi olması, senet zilyetliğinin yeniden iktisabının mümkün olmaması ve dava edilen senedin kıymetli evrak niteliği taşıması gerekir.
Zayi nedeniyle senet iptali davası TTK 651, 652 ve 757 maddeleri gereğince ancak hamil tarafından açılması gerektiği, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 18/04/2016 tarih 2015/9692 Esas 2016/4295 Karar ve 21/03/2016 tarih 2015/8451 Esas 2016/3133 karar sayılı içtihatlarına da konu olmuştur.
Türk Ticaret Kanunu’nun 651, 652, 757 ve devamı maddelerine göre tedbir ve iptale ilişkin istemde bulunma hakkının iradesi dışında kıymetli evrakın elinden çıkan hamile ait bulunduğu, konu kıymetli evrak bilgilerini içerir 26/05/2000 tarihli ortaklık durum belgesinin dava dilekçesine eklendiğinden, davacının kıymetli evrakın son hamili olduğunu yaklaşık olarak ispatlamıştır.
Davacı davaya konu hisse senetlerine davayı açarken uhdesinde bulunduğuna dair dava dilekçesine belge ekleyerek yaklaşık olarak ispatlamış ise de yargılama sürecinde davadan önce iptale konu hisse senedini üçüncü kişilere devrettiği yönünde bilgi ve belge ortaya çıktığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince hisse senedini elinde bulunduranlara karşı istirdat davası açarak, dava bilgilerinin dosyaya sunulması için davacı vekiline iki haftalık kesin süre verildiği, bun rağmen davacı vekilince istirdat davası açıldığı hususunda herhangi bir bilgi verilmediği, bu şartlar altında ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesi gerekirken, “davanın konusu kalmadığından davanın esası hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmesinin usule aykırı olduğu, her ne kadar davacı vekili tarafından istinaf aşamasında senetlerin devrine ilişkin belgedeki imzaların sahteliğini iddia etmiş ise de senedi elinde bulundurana karşı açılacak istirdat davasında imzanın sıhhatin tartışılabileceği, iş bu davada imza incelemesine gerek bulunmadığı anlaşıldığından davacının istinaf talebinin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) İstinaf talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin 13/04/2021 tarih … Esas – … Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davanın REDDİNE,
2-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
4-HMK’nın 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran tarafa iadesine
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 04/11/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-ç maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Ç.