Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1423 E. 2023/1085 K. 17.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA …ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

ASIL DOSYADA
İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan),

BİRLEŞEN KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN
… ESAS … KARAR SAYILI DOSYASINDA
DAVACI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLLERİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. … …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 17/05/2023
YAZIM TARİHİ : 18/05/2023
Davacı birleşen davada davalı ve davalı birleşen davada davacı tarafından Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan Tazminat – İtirazın iptali davalarında 23/03/2021 tarihinde tesis edilen karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
ASIL DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin Konya’da üretilen otomotiv yedek parçalarını Ortadoğu başta olmak üzere yurt dışında anlaşma sağladığı ana yedek parça toptancılarına sattığını, anlaştığı yurt dışı ana yedek parça firmalarının istediği parçaları Konya’da bulunan yedek parça üretici veya tedarikçilerine yaptırdığını ve kendi adına sattığını, davalı ile de anlaşma yaptığını, anlaşma çerçevesinde ürettirdiği bir kısım emtiayı Dubai menşeli bir firmaya ihraç ettiğini, fan göbek taşıyıcılarının Dubai’deki ana distribütör tarafından değişik ortadoğu ülkelerine satıldığını ve ancak tamamının arıza verdiğini, bunlardan bir kısmının iade edilebilirken bir kısmının ise diğer ülkelerde arızalı olması nedeni ile satıcılar tarafından değiştirilmek zorunda kalındığını, müvekkili şirketin davalıdan aldığı emtiaya kendi işletme giderleri yanında gümrük ve navlun giderleri ve satımın yurt dışına yapılması nedeni ile risk vs giderleri hesaplayarak belirli bir kar koyup sattığını, satışa konu emtianın tamamen tamir edilemez şekilde hasarlı olması ve tamamının takıldığı vasıtalarda arızaya yol açması nedeni ile alıcı Dubai firmasının müvekkiline iade faturası kestiğini, kesilen faturada emtia bedelinin 11.600 USD gösterildiğini, alıcı firmanın bu emtiayı gönderirken kendi ülkesinde 1.760 USD gümrük ödediğini, bu emtia için ise 487,50 USD navlun ödediğini, ödemelerin toplamı olan bedelden müvekkilinin alacağını mahsup ettiğini, müvekkili şirketin bu emtianın bozuk çıkması nedeni ile alıcı firma nezdinde 13.847,50 USD tutarında zarara uğradığını, arızalı olan ürünlerin iadesi sonrasında Türkiye’ye girdikten sonraki navlun ve taşınma gideri, gümrük gideri, gümrükçüye ekstra ödeme ve kargo gideri gibi giderlerin toplamı 1.188,39-TL gider yapıldığını, tüketiciler ile değişik ülkelerdeki alıcıların Dubai firmasına ödeme yapmadıklarından dolayı Dubai firmasının elindeki emtiayı geri iade ederken diğerlerinin bedelini de ödemediğini, davalının müvekkilinde oluşan zararı karşılamak yerine açık görünen faturayı müvekkili aleyhine Konya …İcra Müdürlüğü’nün… Esas sayılı dosyası üzerinden icra takibine koyduğunu ve birçok emtianın satışından alıcı firmaların vazgeçmiş olduklarını belirterek 13.847,50 USD’nin harca esas değeri olan 40.985,83-TL malların iadesi nedeni ile yurt dışı alıcıdan kaynaklı uğranılan zarara iadesi faturası tarihinden itibaren yürütülecek reeskont faizi ile birlikte hükmedilmesini, iade emtianın Türkiye’ye girişi ile müvekkiline gelişine kadar yapılan giderler karşılığı olan toplam 1.188,39-TL’ye yapıldıkları tarihten itibaren işleyecek reeskont avans faizi ile birlikte ve fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere hükmedilmesini, müvekkilinin yoksun kaldığı kar, itibar kaydı ve manevi tazminat karşılığı olmak üzere uğradığı zarar karşılığı olarak 20.000,00-TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren reeskont avans faizi ile birlikte hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasını talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle;Müvekkilinin oto yedek parça alanında faaliyet göstermekte olduğunu, yurt içi ve yurt dışına yedek parça satışı yaptığını, müvekkilinin bu ticareti gereği davacı ile alışveriş yapıldığını ve hem davacıya bazı oto yedek parçaları satıldığını, hem de davacıdan bazı oto yedek parçaları satın alındığını, müvekkilinin davacıdan satın almış olduğu oto yedek parçalarının arızalı çıkması neticesinde ürünlerin bir kısmının davacıya iade edildiğini, müvekkilinin 60 adet devirdaim gövdesini davacının … tarihli … numaralı 19.824,00-TL bedelli irsaliyeli faturası ile davacıdan satın aldığını, ürünlerin ayıplı çıkması sebebiyle 18 adet devirdaim gövdesini müvekkiline ait … tarihli … numaralı 5.947,20-TL bedelli irsaliyeli iade faturası ile davacıya iade ettiğini, müvekkilinin ürünlerinde herhangi bir ayıp veya arıza söz konusu olmadığını, davacının müvekkilinin pek çok farklı yedek parça ürünlerini satın aldığını, bu alışverişe ilişkin olarak müvekkiline ait … tarihli … numaralı 17.215,60 TL bedelli irsaliyeli açık fatura kesildiğini ve davacıya teslim edildiğini, davacının faturada belirtilen ürünlerin tamamını teslim almasına rağmen bedellerini ödemediğini, müvekkilinin bu faturaya dayalı alacağının ödenmesi için ihtarname gönderildiğini, … tarihli … numaralı 17.215,60-TL bedelli irsaliyeli açık fatura bedelinin davacıdan tahsili için Konya… İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı icra takibi başlatıldığını, davacının müvekkilinden aldığı ürünlerlerle ilgili bugüne kadar herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını, müvekkiline hiçbir ihtar, ihbar, ürün iadesi vs. hiçbir bildirimde bulunulmadığını, davacının bu davayı açmasındaki asıl amacın müvekkilinin alacağına kavuşmasını engellemek ve müvekkil aleyhine haksız ve sebepsiz olarak zenginleşmek olduğunu belirterek davanın reddi ile yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacıya tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacının davalı şirkete oto yedek parçaları sattığını, buna istinaden … tarih ve … seri numaralı 17.215,60-TL bedelli faturanın kesildiğini, faturada belirtilen malların davalıya teslim edilmiş olmasına rağmen fatura bedelinin müvekkiline ödenmediğini, bu nedenle davalı aleyhine Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasından icra takibi başlatıldığını, ancak davalının haksız ve yersiz itirazı nedeniyle takibin durdurulduğunu belirterek, davalı borçlunun icra dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, dava konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Öncelikle taraflarınca davacı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile aynı konu ile ilgili olarak tazminat ve alacak davası ikame edildiğini, davanın konusunun davacı ile müvekkili şirket arasındaki ticari ilişkiden kaynaklanan dava konusu faturadaki mallar dahil başkaca malların da ayıplı olması nedeniyle müvekkili tarafından uğranılan zararlara ilişkin olduğunu, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile işbu davanın ( Konya …ATM … E. ) konusu ve tarafları aynı olduğundan, Konya ….ATM … E. sayılı dosyasının Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin…Esas sayılı dosyası ile birleştirilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….davacı vekilince asıl davada davalı aleyhine açılan işbu davada 40.985,83-TL malların iadesi nedeni ile yurtdışı alıcıdan kaynaklı zarar, 1.188,39-TL iade navlun gideri, iade gümrük ve taşıma gideri ve 20.000,00-TL itibar ve müşteri kaybından kaynaklanan menfi ve müsbet zarar ( somutlaştırma dilekçesinde bu bedelin 10.000,00-TL’sinin kar kaybı, 10.000,00-TL’sinin ise manevi zarar olduğu ifade edilmiştir.) olmak üzere toplam 62.174,22-TL talep edilmiş, birleşen dosyada davacı … ise Konya…İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında takip konusu olan 01/03/2016 tarih ve 17.215,60-TL’lik faturaya yönelik itirazın iptalini talep etmiş olup, tüm dosya kapsamı ve alınan raporlar kül halinde değerlendirildiğinde; asıl davada davacı şirketin 33.669,00-TL fan göbeği taşıyıcısından kaynaklı zarar, 340,05-TL nakliye bedeli, 1.395,00-TL gümrük masrafı olmak üzere totalde 35.404,05-TL zararının bulunduğunu belirlenmekle bu miktara hükmetmek gerekmiş, manevi tazminat koşulların ise oluşmadığı ve soyut bir talepten ibaret olduğu kanaati ile bu talebin ve ispatlanamayan sair taleplerin reddine karar vermek gerekmiş, birleşen dosyada ise takip tarihi itibarı ile alacağın 17.104,80-TL olarak kabulüne karar vermek gerekmiş,( takiple temerrüt gerçekleştiğinden işlemiş faiz nazara alınmamıştır.) yine alacak likit ve belirgin olduğundan dolayı icra inkar tazminatına hükmedilmesi gerekmekle aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.” gerekçesiyle asıl dava yönünden davacı-birleşen dosya davalısının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile, 35.404,05 TL’nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, şartları oluşmadığından manevi tazminat talebinin reddine, birleşen dava yönünden Davalı-birleşen dosya davacısının davasının kısmen kabulü ile; davalının Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın 17.104,80 TL üzerinden iptali ile takibin devamına, 17.104,80-TL’ye takip tarihinden itibaren yıllık %9 ve değişen oranlarda yasal faiz işletilmesine, kabul edilen miktarın %20’si olan 3.420,96-TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı birleşen dava davacısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; karşı tarafın Dubai firmasıyla yaptığı ticarette sattığı ürünlerin sözde ayıplı olması dolayısı ile zarar ettiğini ve bu ürünlerin müvekkilinden aldığı ürünler olduğunu iddia etmekte ise de bu iddiayı doğrulayan hiçbir somut delilin mevcut olmadığını, davacı yanın ihbara delil olarak gösterdiği skype görüşmeleri ihbar bildirimi niteliğinde olmadığını, söz konusu skype görüşmelerinde müvekkilinin ayıplı olduğu ileri sürülen malın imalatçı firma (Altunpar) tarafından muayene edilmesi için teslimini talep ettiğini ancak davacı taraf ayıplı olduğunu iddia ettiği ürünlerin tesliminden kaçındığını, böyle bir durumda sözleşmeden dönme iradesinin varlığından da söz edilemeyeceğini, müvekkili, varlığı iddia edilen ayıpları taraflarınca gönderilen ihtarnameye karşı yazılan cevabi ihtarname ile öğrendiğini, ki bu cevabi ihtarname de hukuken ihbar olarak değerlendirilemeyeceğini, TTK gereğince gizli ayıbın öğrenildiği andan itibaren hemen bildirilmesi gerekirken davacı tarafın, müvekkilinin ihtarnamesine cevap olarak bildirmesi hukuki dayanaktan yoksun olduğunu ve ihbar niteliğine haiz olmadığını, davacı şirketin müvekkilini alacağını ödememek maksadıyla ayıp iddiasını ileri sürdüğünü, hükme esas kılınan bilirkişi raporunun eksik ve hatalı olduğunu, davacının kıyaslanmak suretiyle numune olarak bilirkişiye verdiği ürünün Alman üretimi olan metalik burç olduğunu, müvekkilinin satışını yaptığı Bronz(sarı) renkteki burç olmadığını, orijinal ve yerli üretim yedek parçalarının maliyeti açısından aralarından büyük fark mevcut olduğunu, müvekkilinin satışını gerçekleştirmiş olduğu yerli üretim yedek parça ile davacı firmanın numune olarak gösterdiği ürünün arasında 4 kat fiyat farkının mevcut olduğunu, davacı şirketin kıyas yapılması suretiyle bilirkişiye teslim ettiği ürün, müvekkilinden aldığı ürün değil; Alman üretimi olan ürün olduğunu, bu nedenle hükme esas alınan raporda hatalı ürünlerin kıyası yapıldığını, müvekkilinin imalatçı firma olmadığını, alım satım yapan firma olduğunu beyanla ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın tümden reddini talep etmiştir.
Davacı birleşen dava davalısı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı birleşen dosya davacısının istinaf taleplerinin hiçbir dayanağı olmadığını, davacı dava konusu malların kendisi tarafından temin edilmediğini belirtmiş ise de davalı/karşı davacı keşif tutanağından da anlaşılacağı üzere davalı vekili keşif sırasında bizzat hazır bulunduğunu, müvekkilinin usulune uygun ayıp ihbarından bulunmadığını bahsettiğini ancak 21.03.2017 tarihli delil listelerinin 4/a bendinde yer alan “Aşağıda adı ve özellikleri belirtilen ürünlerin müşterimizin arızalı olduğu için gelmiş ve aşağıdaki firma yetkilisine teslim edilmiştir.” açıklamalı malzeme teslim tutanağı ile davalı/birleşen dosya davacısı şirket çalışanı …’ya teslim edildiğinin sabit olduğunu, davalı/birleşen dosya davacısı tarafından bu belgeye itirazda bulunulmadığını, ayrıca davalı/birleşen dosya davacısının … hesabının üzerinden yapılan konuşmaların kendisine ait olmadığını inkar etmediğini, müvekkiline ödeme yapmamak için ayıp iddiasında bulunduğunu, skype konuşmalarının ortada olduğunu, davalı/birleşen dosya davacısı ayıbı kabul ettiğini ancak malları iade almaktan kaçınmakta olduğunu, davalı/birleşen dosya davacısı ayıba karşı tekeffül hükümleri gereğince sattığı mallardan sorumlu olmasına rağmen malları teslim almaktan kaçındığını, müvekkilinin itibar ve kar kaybı hususu da mesaj kayıtlarıyla sabit olduğunu, yerel mahkemenin bu hususu dikkate almadığını, müvekkili aleyhine icra inkar tazminatının da usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak asıl dosya açısından manevi tazminat ve kar kayıplarına ilişkin taleplerinin reddine ilişkin kararın kaldırılarak asıl dosyanın tüm yönleriyle kabulüne, birleşen dosya yönünden davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava; ayıp nedeniyle tazminat, birleşen dava ise itirazın iptali istemi ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı-birleşen dava davalısının birleşen davaya yönelik istinaf talebi incelendiğinde; birleşen davaya konu icra takibindeki faturanın her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, icra takibine konu faturadaki mallarla ilgili ilk derece mahkemesinde yapılan yargılama esnasında davacı-birleşen dava davalısının bir ayıp iddiasında bulunmadığı, asıl davaya konu mallarla ilgili ayıp iddiasında bulunduğu bu sebeple birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmesinde ve alacak likit olduğu için davacı-birleşen dava davalısı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesinde bir isabetsizilik olmadığı anlaşıldığından davacı-birleşen dava davalısının birleşen davaya yönelik istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353(/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Davalı-birleşen dava davacısının asıl davaya yönelik istinaf talebi incelendiğinde; davalı-birleşen dava davacısının bilirkişiye karşı tarafın numune olarak verdiği parçanın orijinal parça olduğunu, kendisinin karşı tarafa sattığı parçanın ise yan sanayi parça olduğunu, bilirkişi raporunda hatalı ürünlerin kıyasının yapıldığını, ayrıca emsal bir dosyada davanın reddine karar verildiğini istinaf sebebi olarak ileri sürmüş ise de, bu savunmalarını ilk derece mahkemesinde yapılan yargılamada ileri sürmediği, ilk derece mahkemesinde ileri sürülmeyen iddia ve savunmaların istinaf aşamasında ileri sürülemeyeceği, ancak davalı-birleşen dava davacısının asıl davada hem ilk derece mahkemesi yargılamasında, hem de istinaf dilekçesinde süresinde ayıp ihbarında bulunulmadığını da savunduğu, ilk derece mahkemesince ayıp ihbarının süresinde olup olmadığı yönünde bir değerlendirme yapılmadığı görüldüğünden asıl davada ayıp ihbarının süresinde olup olmadığı konusunda bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiğinden davalı-birleşen dava davacısının asıl davaya yönelik istinaf başvuru talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın mahkemesine gönderilmesine, kararın kaldırma sebebine göre davacı-birleşen dava davalısının asıl davaya yönelik istinaf itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davacı-birleşen dava davalısının birleşen davaya yönelik istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
1-Alınması gereken 1.168,43 TL harçtan peşin alınan 292,11 TL harcın mahsubu ile bakiye 876,32 TL karar ve ilam harcının davacı-birleşen dava davalısıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinaf başvurusunda bulunan davacı-birleşen dava davalısı tarafından birleşen dava için yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
B)Davalı -birleşen dava davacısının asıl davaya yönelik istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ ASIL DAVA YÖNÜNDEN KALDIRILMASINA,
1-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
1-Asıl davada davacı-birleşen dava davalısı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
2-Asıl davada davalı -birleşen dava davacısı tarafından yatırılan 604,61 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinaf başvurusunda bulunan taraflar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
5-Konya … İcra Dairesi’nin … Esas ve Konya … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı icra dosyaları üzerinden tehiri icra talebi ile ilgili İİK’nın 36/5 maddesi gereğince yatırılan teminatın yatırana iadesine,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 17/05/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.Ç