Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1316 E. 2021/1671 K. 09.07.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM . HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE . TİCARET MAHKEMESİ
ARA KARAR TARİHİ : 19/04/2021
NUMARASI : Esas

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 09/07/2021
YAZIM TARİHİ : 12/07/2021

Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya Asliye .. Ticaret Mahkemesi’nin …. sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 19/04/2021 tarihinde tesis edilen ara karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili adına davalı tarafça Konya .. İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine konu faturalara ilişkin müvekkili tarafından ödemeler yapıldığını, müvekkilinin ana para olarak 5.466,58 TL borcu kaldığını, bu kalan borç bakiyesinin de davalı şirket tarafından ayıplı gönderilen ürünlerin bedeline mahsup edilerek müvekkilinin borcu kalmadığının davalı şirket yetkilileri tarafından müvekkili şirkete bildirildiğini, davalı şirket tarafından takibe konu 2 adet fatura ile kötüniyetle icra takibi başlatıldığını ve müvekkilden mükerrer tahsilat yapılmaya çalışıldığını beyan ederek 8.249,00 TL ve ferileri yönünden müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitini, müvekkili lehine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesini, dava konusu müvekkili aleyhine başlatılan icra takibinin durdurulmasını, bu talep uygun görülmediği takdirde icra dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ ARA KARARININ ÖZETİ : İlk derece mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; İİK 72/3. maddesi gereği icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceği ve ayrıca paranın ödenmemesine yönelik talep yönünden yasada aranan yaklaşık ispat koşulunun sağlanmadığı gerekçesiyle davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davalı şirket tarafından davacı şirket aleyhine icra takibi başlatıldığını, bahse konu icra takibinde 2 adet faturaya karşılık müvekkili tarafından ödemeler yapıldığını, müvekkilinin ana para olarak sadece 5.466,58 TL borcu kaldığını, bu kalan borç bakiyesi de davalı şirket tarafından ayıplı gönderilen ürünlerin bedelinden mahsup edilerek müvekkilinin borcunun kalmadığını, davalı şirket yetkilileri tarafından müvekkili şirkete bildirildiğini, davalı şirket tarafından icra takibi başlatıldığını ve müvekkilinden haksız bir şekilde mükerrer tahsilat yapılmaya çalışıldığını, yerel mahkemeden davaya konu Konya .. İcra Müdürlüğü … E. Sayılı dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talep edildiğini, ancak taleplerinin yaklaşık ispat koşulu sağlanamadığı gerekçesiyle reddedildiğini, ilgili ara kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkili şirketin, davalı şirketten farklı zamanlarda kent mobilyaları ve çocuk oyun grupları ürünleri içeren siparişler vermiş olup davalı şirket tarafından ilgili siparişlere ilişkin 25/09/2019 ve 27/06/2020 tarihlerinde iki adet fatura düzenlendiğini, müvekkili tarafından ilgili faturaların bedellerinin farklı zamanlarda davalı şirkete ödendiğini ancak davalı şirketin bu faturalara ilişkin bedelleri tekrar tahsil etmek amacı ile davaya konu icra takibini başlattığını, müvekkili şirketin ilk olarak 23/06/2020 tarihinde 5.000 TL tutarında kredi kartı vasıtasıyla davalı şirkete icra dosyasına konu borç için ödeme yaptığını, yine 15/07/2020 tarihinde müvekkili tarafından şirket yetkilisine kredi kartı bilgileri Whatsapp üzerinden gönderilldiğini ve şirket yetkilisi tarafından müvekkili şirketten 5.000 TL ödeme alınarak tahsilat yapıldığını, yapılan ödeme ardından tam bir gün sonra 16/07/2020 tarihinde davalı şirket yetkilisi tarafından müvekkili şirket yetkilisine whatsapp üzerinden ödeme almak için…. a ait IBAN numarası gönderilmiş ve müvekkili tarafından borçlu şirketin talimatı uyarınca ilgili hesaba görüleceği üzere …. Bankası üzerinden 3.250 TL EFT yapılarak ödeme yapıldığını, tüm bu ödemelere ek olarak yine 04/09/2020 tarihinde müvekkili şirkete ait banka hesabından davalı şirketin banka hesabına 5.000 TL ödeme yapıldığını, müvekkili tarafından 04/09/2019 ve 06/11/2019 tarihlerinde 1.500,00 er TL den 2 adet olmak üzere toplam 3.000,00 TL davalı şirkete ödeme yapıldığını, davalı şirket tarafından müvekkili şirket adına düzenlenen icra takibine konu 25/09/2019 tarihli ve 27/06/2020 tarihli iki adet faturanın toplam bedeli 26.716,38 TL olduğunu, müvekkil şirket tarafından davalı şirkete olan borcunun 21.250,00 TL si kredi kartı ve EFT vasıtasıyla ödenmiş olup kalan bakiye 5.466,58 TL nin ise davalı şirket tarafından ayıplı gönderilen ürünlerin bedeline mahsup edilerek müvekkilin borcu kalmadığının davalı şirket yetkilileri tarafından müvekkili şirkete bildirildiğini, davalı şirket tarafından takibe konu 2 adet fatura ile kötüniyetle icra takibi başlatıldığını ve müvekkilden mükerrer tahsilat yapılmaya çalışıldığını, tüm bu hususları ayrıntılı bir şekilde fatura ve kredi kartı ödeme dekontlarıyla dava dilekçelerinde ekindeki belgelerle delillendirdiklerini, ayrıca davalı şirketin 3. bir faturayı borç bakiyesi kapatılınca kesileceğini iddia ettiğini, ancak kendisiyle çelişerek ilk iki faturayı borçları kapatılmadan kestiğini iddia ettiğini. tüm bunların yanında davalı şirketin dava konusu icra takibine sadece 2 adet faturayı konu ettiğini ancak taraflarınca dava açıldıktan sonra başka bir ticari ilişkileri olduğunu ve ona mahsuben ödeme aldıklarını iddia ettiğini, ancak bu iddialarının kabulünün mümkün olmadığını, Borçlar Kanunu m. 102 de kısmi ödemenin hangi borca ilişkin mahsup edileceği açıkça düzenlendiğini, davalının 15/07/2020 tarihinde asla kabul etmemekle birlikte hayali olarak varlığını iddia ettiği bir borç ilişkisi olsa bile o gün içerisinde müvekkil tarafından yapılan ödemenin daha eski tarihli olan takibe konu faturalara ilişkin borçlara mahsup edilmesi gerektiğini bu nedenlerle ilk derece mahkemesi ara kararının kaldırılarak Konya .. İcra Müdürlüğü’ nün …. E. Sayılı icra dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Talep menfi tespit davasında verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati tedbir, geçici hukuki koruma görünümlerinin temelini oluştur ve hükmün kesinleşmesine kadar, dava konusuna, hukuki koruma sağlayarak olası verilecek hükmün infazının kolaylaştırmasını amaç edinir.
Mevzuatımızda ihtiyati tedbirlerler hakkında genel düzenleme HMK’nın 389 ve 399 maddeleri arasında yapılmış olup özel kanunlarda da bir hayli düzenleme bulunmaktadır. 2004 Sayılı İcra İflas Kanunu’nda da ihtiyati tedbir hususunda düzenleme bulunmaktadır.
Dosyamız konusu, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında, icra takibinin durumuna ilişkin ihtiyati tedbir 72/3 maddesinde düzenlenmiş olup “İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir” hükmünü getirmiştir.
Yukarıdaki emredici kanun maddesinden de anlaşılacağı üzere, icra takibinden sonra açılan menfi tespit davalarında; mahkemenin ihtiyati tedbir yoluyla takibin durdurulmasına karar veremeyeceğini, ancak gecikmeden doğan zararın karşılanması ve alacağın %15’den aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesinin istenebileceğini hüküm altına almıştır.
Eldeki dava, icra takibinden sonra açıldığı için mahkemenin takibin durdurulması yönündeki ihtiyati tedbir talebini reddetmesinde usul ve yasaya aykırı bir durum yoktur. Davacının icra dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesi yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesi talebi de bulunmaktadır. Mahkemece bu talep de yaklaşık ispat koşulu sağlanmadığı gerekçesiyle reddedilmiştir.
Tüm dosya kapsamına göre davacı tarafından, icra takibine konu edilen alacağın bir kısmı yönünden borçlu olmadığı iddiası ile dava açıldığı, davacı tarafından dava dilekçesi ekinde bir takım ödeme dekontları, kart hareketleri, yazışmalar sunulduğu, sunulan belgeler gözönüne alındığında yaklaşık ispat koşulunun sağlandığı bu sebeple davacının icra dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesi yönündeki ihtiyati tedbir talebinin dava değeri kadar kısımla ilgili kabul edilmesi gerekirken bu talebin de reddedilmesinin yerinde olmadığı anlaşıldığından davacının istinaf talebinin kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye .. Ticaret Mahkemesi’nin 19/04/2021 tarih …. Esas sayılı ARA KARARININ KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-Davacı tarafın istinaf başvurusu ile ilgili yaptığı yargılama giderlerinin; ilk derece mahkemesince davanın esası ile ilgili kurulacak hükümde değerlendirilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davacının icra takibin durdurulmasına yönelik ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE,
2-Davacın icra dosyasına yapılacak ödemelerin alacaklıya ödenmemesine yönelik ihtiyati tedbir talebinin KABULÜ ile, Konya .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile ilgili icra veznesine girmiş veya girecek paranın 8.249,00 TL lik kısmının TEDBİREN ALACAKLIYA ÖDENMEMESİNE,
3- Davacı taraftan (8.249,00 x 0,20 = 1.649,80 TL) 1.649,80 TL teminat (teminatın nakden veyahut kesin, süresiz ve geçerli kabul edilecek bir teminat mektubu olarak) alınmasına,
4- Belirlenen teminatın; kararın tefhim veya tebliğinden itibaren bir hafta içerisinde teminat mektubu olarak ilk derece mahkemesine ibraz edilmesi veyahut nakit olarak ilk derece adliye mahkemeleri veznesine yatırılması ve aynı süre içerisinde kararın infazının talep edilmesi gerektiği, aksi halde ihtiyati tedbir kararının HMK’nın 393/1 maddesi gereğince kendiliğinden kalkacağının davacıya HATIRLATILMASINA,
5- Kararın infaz işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 09/07/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan Üye Üye Katip e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

A.Ç.