Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1248 E. 2023/376 K. 21.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 29/03/2021
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – T.C Kimlik No:…
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVALI : … – T.C Kimlik No: …
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 21/02/2023
YAZIM TARİHİ : 22/02/2023
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 29/03/2021 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı tarafın haksız olarak uhdesinde tuttuğu 30/10/2011 tanzim tarihli … vade tarihli senedi defalarca istemesine rağmen müvekkiline iade etmediğini, icra tehdidi altında 28/11/2011 tarihinde davalıya … vasıtası ile 25.000,00 TL senet bedeli kadar ödeme yapıldığını, fakat davalının senedini iade etmediği gibi yeniden Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı doyasıyla icra takibine konu ettiğini, davalının bu işlemi üzerine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … E. sayılı dosyası ile menfi tespit davası açıldığını, davanın lehine neticelendiğini ve Yargıtay tarafından kararın onandığını, davalı bu dosyada cevap dilekçesinde şahsına 455 gram altın verdiğini ve davaya konu senedin bu altın alacağı karşılığında verildiğini iddia ettiğini, fakat iş bu dava dosyasında defalarca sormuş olmasına rağmen davalı tarafın şahsına iş bu teslim edildiği iddia edilen altınların teslim edildiğine dair herhangi bir evrak olmadığını, şahsına atıldığı ve teslim edildiği iddia edilen 455 gram altın karşılığı olarak 25.000,00 TL. bedelli 30/10/2011 tanzim ve 30/10/2012 vade tarihli senedin iki kez şahsından tahsil edildiğini beyan ederek, davalının 28/11/2011 tarihinde şahsı tarafından icra tehdidi altında yapılan 25.000,00 TL. ödemenin senet karşılığı olduğu iddia edilen 455 gram altının tarafına hiçbir surette teslim edilmemesinden dolayı ödeme tarihinden itibaren bankaların mevduata uyguladığı en yüksek yasal faiz ile davalıdan tahsiline karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının iddialarının gerçeği yansıtmadığını, zira karşı yanın dava dilekçesinin 1.maddesinde borçlu olduğunu açıkça ikrar ettiğini, dava dilekçesinde zikredilen altınların karşı yana teslim edildiğinin yine karşı yanın taraflar arasında mahkeme ve savcılık dosyaları ile sabit olduğunu, davacının iddialarını ispat etmekle yükümlü olduğunu, söz konusu alacak para borcu olması ve senede bağlanmış olması nedeni ile davacının tanık ve yemin deliline muvafakat etmediklerini, davaya konu bono Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyası içeriğindeki 30/10/2011 düzenleme tarihli 30/10/2012 vade tarihli 25.000,00 TL.lik bono olduğunu, söz konusu bononun düzenlenme gerekçesi ise müvekkilinin delilleri arasında yer alan Konya CBS’nin … soruşturma sayılı dosyası içerisinde bulunan … Polis Merkezinde … tarihli ifade tutanağında da ayrıntılı olarak izah edildiğini, icra dosya borçluları ile müvekkili arasında 445 gram altın alımı olduğunu, taraflar arasında altın alım satımından kaynaklanan borç ilişkisi ve bu borca yönelik düzenlenen bonolar karşı yanın beyanları ile de ilgili savcılık dosyasında sabit olduğunu, davacının iki kez ödeme yaptığı iddiasının da gerçeği yansıtmadığını, karşı tarafın suç duyurusunda bulunduğu Konya CBS’nin … soruşturma sayılı dosyasında müvekkili hakkında kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, yine karşı yan tarafından ve diğer icra dosyası borçlusu tarafından açılan borca itiraz dava dosyaları hakkında ise birisi yönünden davanın reddine, diğeri yönünden ise davanın işlemden kaldırılmasına karar verildiğini, bu nedenle söz konusu Konya … İcra Hukuk Mahkemesi’nin … E. ve … E. sayılı dosyalarının delillerini arasında celp edilmesini istediklerini, fazlaya ilişkin talep, sair talep ve dava hakları saklı kalmak üzere, müvekkili aleyhinde açılan davanın usul ve esas yönünden reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…Davamızdaki asıl davacının temel iddiası davalının senedi satılan altın karşılığında alınmış olduğu ikrarına dayanak söz konusu senedin karşılığı olan altını almadığını, dolayısıyla ispat yükünün davalı tarafta olduğunu, davalının kendilerine altın sattığını ispatlayamadığını bu nedenle ödemiş olduğu bedelin tarafına iadesi ile ilgili menfi tespit davasını açmıştır. Dosya kül halinde incelendiğinde, her ne kadar davamızın konusu değili ise de; söz konusu taraflar arasında ve dava dışı davacının babası ile davalılar arasında ödünç para alma ilişkisinin gözlemlendiği, ancak söz konusu işlemin yasal olup olmadığı mahkememiz konusu olmadığı, tarafların dava dışındaki mahkememize bildirilen dosyalarda, belirli bir altının alım ve satımının yapıldığının kanaati oluştuğunu, (satılan bedelin ne olduğu veya miktarın ne olduğu kesin olarak tespit edilemediği) ancak dosya kapsamında davalı vekilinin sunmuş olduğu fatura fotokopisinde 25.000,00 TL.lik mal satılmış olduğu, alıcının … olarak görüldüğü, …’in davacının babası olduğu dikkate alındığında, taraflar arasında bir alış veriş ilişkisi olduğu mahkememizce kanaat edilmiştir. Söz konusu senedin de kanaat edilen olaya istinaden verilmiş olduğu dolayısıyla dosya üzerinde senet haricen incelendiğinde, yasal niteliklerini kaybetmemiş olduğu, tarafların iddialarını net olarak ispatlayamadıkları, mahkememizin davaya konu ihtilafta sadece kambiyo senedi nedeni ile dosyamızı incelediğinden ve Türk Ticaret Kanunları esas alınarak yargılama yapılacağından, HMK.nın 200. ve devamı maddeleri uyarınca kambiyo senedin illeten mücerret olduğu, dolayısıyla bir ödeme aracı olduğu, buna karşı yapılacak itirazların da ancak yine senet ile ispatlanacağından davacının açmış olduğu davasının reddine karar vermek gerekmiştir…” gerekçesiyle davacının davasının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında 03/05/2016 tarihli müvekkilin bizzat beyan ederek davalı tarafın altın vermek sureti ile senet aldıklarını iddia ettiğini, müvekkili de o halde bunun ispat edilmesi gerektiğini, zira senedin davalı tarafça talil edilmiş olduğundan gerek o davada gerekse bu davada senedin karşılığı verildiği iddia edilen altınların müvekkiline verildiğine dair en ufak bir delil sunulmasını istediğini fakat davalı tarafın ne o davada nede mevcut davada en ufak bir delil sunamadığını, ayrıca yerel mahkeme altın alım – satımı konusunda bir anlaşmanın olması bunun karşılığında senet verilmesi altınların teslim alındığını göstermeyeceğini, zira yerleşik yargıtay içtihatlarında bir mal karşılığında senet aldığını iddia eden taraf senedi tali etmiş olup bunu ispat etmesi gerektiğini, mahkemenin senedi tali eden tarafta ispat külfeti iken taraflarınca ispat edemediğinden bahisle mevcut davanın reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, davalı taraf, davacı müvekkilinin babası ile aralarında bir takım ilişki olduğunu dile getirmiş ise de; müvekkilinin babasının davada taraf olmadığını, davaya konu yapılan ödemenin müvekkilinin babası ile herhangi bir ilişkisi bulunmadığını, açıklanan nedenlerle kararın kaldırılarak talepleri doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı tarafından dava dışı … ile birlikte bu dosyanın davalı … aleyhine Konya …İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyada takibe konulan dava konusu senetten dolayı borçlu olmadıklarının tespiti amacıyla Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında dava açtıkları, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verildiği, bu kararın Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin 09/02/2017 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı ile “….Somut olayda dava konusu senedin tanzim tarihi 30/12/2011 olup, davacı borçlu tarafından 28/11/2011 tarihinde davalıya … vasıtası ile 25.000 lira miktarında ödeme yapıldığı dosya içeriğinden anlaşılmaktadır. Aksi kanıtlanmadıkça senedin tanzim tarihinden sonra yapılan bu ödemenin senet bedeline karşılık yapıldığı hususunda karine bulunduğunun kabulü gerekir. Mahkemece bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi hükmün gerekçesinde ihtiyati tedbir sebebi ile alacağına kavuşması geciktirilen davalı lehine tazminata karar verilmesi gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen hüküm fıkrasında tazminatın reddine karar verilmesi de HUMK’un 297. maddesi hükümüne aykırı olup, hükmün bu nedenlerle bozulması gerekmiştir….” gerekçesiyle bozulduğu, yeniden yapılan yargılama sonunda … tarihinde davanın kabulüne karar verildiği, bu kararın Yargıtay …Hukuk Dairesi’nin 19/09/2018 tarih … Esas … Karar sayılı ilamıyla onandığı görülmüştür.
Davacının istirdatını talep ettiği … vasıtasıyla yapılan ödemenin dava konusu senede istinaden yapıldığının Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi dosyasında tespit edildiği, bu nedenle davacının dava konusu senetten dolayı borçlu olduğunun sabit olduğu, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 59,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 120,6‬‬0 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,

3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 21/02/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G