Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1064 E. 2021/1440 K. 21.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ :
TARİHİ :
NUMARASI :

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
VEKİLİ :

İHBAR OLUNAN : …
VEKİLİ :
DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ :21/06/2021
YAZIM TARİHİ :05/07/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye ….Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 16/02/2021 tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili davacıya ait … tesisat numaralı elektrik enerjisi üretim tesisinde 1 Temmuz 2016-31 Mart 2019 tarihleri arasında hem asıl hem yedek sayaçlarda meydana gelen arızadan kaynaklı olarak sayaca yansıtılmayan ve dolayısıyla müvekkiline ödemesi yapılmayan enerjiden kaynaklı başvuru ve isteklerinin reddedildiğini, müvekkiline ait lisanssız elektrik üretimi yapan ve aynı parsellerde yer alan …1 GES Geçici Kabulü:14/04/2016 , Mavi Yeşil 1 GES Geçici Kabulü: 14/04/2016, … 2 GES Geçici Kabulü:20/06/2016, Mavi Yeşil 2 GES Geçici Kabulü:20/06/2016, …1 GES Geçici Kabulü:20/06/2016, … 2 GES Geçici Kabulü:20/06/2016 şeklinde yer aldığını, dava konusu tesisat olan Mavi Yeşil 2 GES’in devamlı diğer GES’lerden hem asıl hem yedek sayacın hem de faturaya esas tablolarda müvekkilinin diğer sahalarındaki bariz bir şekilde eksik üretim göstermesi üzerine yapılan taleplerine istinaden sunmuş oldukları …ölçü Devreleri Kontrol ve Değiştirme Tutanağının davalı şirketin ilgili birimlerince tutulmuş olup bir kopyasının müvekkili şirkete verildiğini, belirtilen tutanağın tanzimi ve sayaçların davalı firma yetkilileri tarafından kontrolleri sonrası sayaç faz akımı gerilimlerinde hata olduğu saptandığını ve düzeltildiğini, bu kapsamda daha sonraki günlük kontrolle de Mavi Yeşil GES 2 (MY2)’ye ait üretimlerdeki kayıp miktarlarının düzeldiğinin görüldüğünü, müvekkili şirketin Lisanssız Elektrik Üretimi çerçevesinde elektrik üretimi yapmakta olduğunu, sayacın doğru tüketim kaydetmemesi halinde Lisanssız Üretim Yönetmeliğinde belirlenmediğini, bu nedenle davalı şirket ile ilgili olarak Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğindeki bu tür durumlarda izlenmesi gereken usule göre bir hesaplamanın yapılmasının gerektiğini, şebeke işletmecisi olan davalının tespitini usule uygun yapmadığından kusurlu olduğunu, davalı firmaya bildirimin eksik yapıldığını, bu firmanın müvekkiline eksik ödeme yaptığını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, müvekkiline ait … tesisat numaralı Mavi Yeşil 2 GES adlı elektrik enerjisi üretim tesisinde 1 Temmuz 2016-31 Mart 2019 tarihleri arasındaki, hem asıl hem yedek sayaçlarda meydana gelen arızadan kaynaklı sayaca yansıtılmayan üretim bedellerinin 1.000TL sinin belirsiz alacak davası olarak 24.05.2019 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davalıya tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirketin … tesisat numaralı elektrik enerjisi üretim tesisinde 01 Temmuz 2016 – 31 Mart 2019 tarihleri arasında hem asıl hem yedek sayaçlarda meydana geldiğini iddia ettiği arızadan kaynaklı sayaca yansıtılmayan üretim bedellerinin ödenmesi talebiyle 1.000 TL harca esas değer bu davayı ikame ettiğini, müvekkilinin 6446 sayılı Kanunun 3 ve 9. Maddesi çerçevesinde lisansında belirlenmiş dağıtım bölgesinde Elektrik Enerjisinin 36 KV ve altındaki hatlar üzerinden naklini, lisansında belirlenmiş dağıtım bölgesinde yürüten elektrik dağıtım şirketi olduğunu, davacının üretim bedellerini ödeyen müvekkilinin dağıtım şirketi olmadığını, uyuşmazlık konusu dönemde yürürlükte olan fakat 12.05.2019 tarih, 30772 sayılı Resmi Gazete ile mülga Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretimine İlişkin Yönetmeliğin İhtiyaç Fazlası Enerjinin Satın alınması başlıklı 18. Maddesine göre; üretim tesislerinde üretilen elektrik enerjisi olarak görevli tedarik şirketi tarafından satın alınmayacağını, 12.05.2019 tarih, 30772 sayılı Resmi Gazetede’de yayınlanan Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği’nin 25. Maddesiyle de bu görev yine tedarik şirketine verildiğini, davacı tarafın davasında sayaçlarda meydana geldiğini iddia ettiği arızanın tespitinden öte sayaca yansımadığını iddia ettiği üretimin satın alma bedelinin ödenmesini talep etmekte olduğunu, dağıtım şirketi olan müvekkilinin satın alma yetkisinin bulunmadığından müvekkiline husumet yöneltilmesinin mümkün olamayacağını, esasen dava dilekçesinde de bu hususun ikrar edildiğini, bu nedenle davanın öncelikle husumet yokluğundan reddine karar verilmesinin gerektiğini, dava süresinde olmayıp dava şartlarının sağlanmadığını, adli yargı yolunun görevsiz olduğunu, 30.05.2018/30436 tarih sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’nin Sayacın doğru tüketim kaydetmemesi halinde tüketim miktarının tespiti başlıklı; 37.maddesinin 3. Fıkrasında; “Bu madde kapsamında düzenlenen faturaya esas süre, doğru bulgu ve belgenin bulunması halinde 180 günü geçemez. Söz konusu bulgu ve belgelerin bulunmaması halinde ise, faturaya esas sürenin başlangıcı olarak, sayaç mahallinde dağıtım şirketince gerçekleştirilmiş olan sayaç kontrol, mühürleme, kesme-bağlama, sayaç değiştirme işlemlerinden en son işlem tarihi esas alınır. Ancak bu süre hiçbir şekilde 90 günü geçemez.” denildiğini, şu halde davacının bir taraftan 90 günlük süre öngören Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği’ne dayanırken diğer taraftan 01 Temmuz 2016 – 31 Mart 2019 tarihleri arasında 973 gün için talep bulunmasının çelişkili ve hukuka aykırı olduğunu, kaldı ki davacının üretici sıfatı söz konusu olduğundan somut olaya Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği hükümlerinin uygulanması söz konusu olamayacağını, çünkü üreticiler için özel mevzuat hükmünün söz konusu olduğunu, 14.04.2009 tarih, 27200 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan Elektrik Piyasası Dengeleme ve Uzlaştırma Yönetmeliğinin (DUY) 133. Maddesine uyarınca davacının 01 Temmuz 2016’dan başlayarak her bir fatura için 60 gün içinde itirazda bulunup itiraz yollarını tüketmesinin, buradan sonuç alamazsa EPDK kararına karşı idari yargıya başvurması gerekirken kabul anlamına gelmemekle birlikte müvekkiline hitaben yazdığını iddia ettiği ve dava dilekçesi ekinde sunduğu başvuru dilekçesinin tarihi 24.05.2019 olduğunu, davacının süresinde dava şartlarını sağlamadan bu davayı açmış olmasının usule ve mevzuata aykırı olduğunu, ölçümlerin doğru olmadığı iddiasının doğru olmadığını, 18.05.2016 tarih … sayılı, 02.05.2019 tarih … sayılı, 06.06.2018 tarih, … sayılı Ölçü Devreleri Kontrol ve Değiştirme Tutanakları ile sabit olduğu üzere yapılan ölçümlerin normal olduğunu, davacının sayaçlarının düşük ölçüm yaptığı iddiasını kabul etmediklerini belirterek; davanın reddine, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı taraf tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ:İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; ; Kamu gücü kullanılarak tek yanlı irade açıklamasıyla davalının kamu hizmetleri sırasında verdiği iddia olunan hizmet kusuruna dayalı zararlardan dolayı sorumluluklarının özel hukuk hükümlerine tabi bulunmaması, kanunlar tarafından kendilerine verilen görev ve yetkileri kullanırken oluşan zararların niteliği itibariyle hizmet kusurundan kaynaklanacak olması ve bu zararların tazmini amacıyla hizmet kusurlarına dayanılarak İdari Yargılama Usulü Hakkındaki Kanunun ilgili hükmü gereğince , davacının davasının adli yargının görev alanına girmediği gerekçesiyle davacının davasının HMK. 114/1-b, 115/1 ve 2. maddeleri uyarınca dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davanın özünün, sayaç arızası nedeni ile sayaca yansımayan elektrik üretim bedelinin davalı şirketten tahsili talebi olduğunu, müvekkili şirketin, Elektrik Piyasasında Lisansız Elektrik Üretimi Yönetmeliği kapsamında kurmuş olduğu güneş enerji santralinde elektrik üretimi yapmakta, üretmiş olduğu elektriğin ihtiyaç fazlasını dava dışı görevli tedarik şirketi olan dava dışı …..Anonim Şirketine (…) sattığını, bu satış işlemi kapsamında 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu 9. Maddesinde yer alan, “Dağıtım şirketi, lisansında belirlenen bölgede sayaçların okunması, bakımı ve işletilmesi hizmetlerinin yerine getirilmesinden sorumludur. ” düzenleme gereğince sayaç okuma işinin de davalı … tarafından yapıldığını, davalı şirket ile müvekkili arasında Bağlantı Anlaşması olduğunu, yani Medaş sayaçları okuyarak müvekkili şirketin …’a sattığı elektrik miktarını belirlediğini, davanın ölçüm sistemlerindeki hata nedeni ile ne yapılacağına dair bir dava olup idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari dava olmadığını bu nedenle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılmasını, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Lisanssız G.E.S bağlantı anlaşması kapsamında sayaç arızası nedeniyle sayaca yansımadığı iddia edilen elektrik bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davalı … özel hukuk tüzel kişisidir.
İdari Yargılama Usulüne ilişkin 2577 sayılı Kanunu’nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlıklı 2. maddesinin değişik 1 numaralı bendinde:
a) (Değişik : 8.6.2000-4577/5 md.) İdari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları,
b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,
c) (Değişik: 18.12.1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar” idari dava türleri olarak sayılmış olup; kural olarak, idari yargıda ancak Devlete ve kamu tüzel kişilerine karşı açılan davalara bakılabilir.
Buna göre, davanın açıldığı tarihte davalı mevkinde kamu kuruluşu niteliği taşımayan …’ın olması karşısında, idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari dava bulunduğundan söz etmek olanaksız olduğundan; uyuşmazlığın, özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.
Bu sebeple davalı şirketin kamu kurumu olmadığı, idari yargı yetkisi kapsamında açılmış bir idari dava bulunduğundan söz edilemeyeceğinden uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu anlaşıldığından davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının taraflar arasındaki ihtilaf ile ilgili esasa ilişkin delillerin toplanması ve değerlendirilmesi sonucunda karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile Konya Asliye … Ticaret Mahkemesinin 16/02/2021 tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 21/06/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip … e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır