Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2021/1038 E. 2022/2170 K. 16.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 03/02/2021
NUMARASI : … Esas – … Karar

ASIL DAVADA
DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : 1- …
VEKİLLERİ : Av. … – …

DAVALI : 2-… – (T.C. Kimlik No: …)

İHBAR OLUNANLAR : 1 -… – (T.C. Kimlik No: -…)
VEKİLİ : Av. … – …

2 -… – (T.C. Kimlik No: -…)

DAVA : Tapu İptali Ve Tescil (Satış Vaadi Sözleşmesinden Kaynaklı)

BİRLEŞTİRİLEN KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNİN … ESAS
SAYILI DOSYASINDA:
İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Elatmanın Önlenmesi ve Ecrimisil

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/12/2022
YAZIM TARİHİ : 20/12/2022
Davacı tarafından davalılar aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan tapu iptali ve tescil ve birleşen dava davacısı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan elatmanın önlenmesi davalarında 03/02/2021 tarihinde tesis edilen asıl davanın açılmamış sayılmasına, birleşen davanın dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine ilişkin karara karşı birleşen dava davacısı ….’nin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
ASIL DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı kooperatif ile arasında yaptığı sözleşme sonucu kooperatife üye olduğunu ve sözleşmede belirtilen Konya ili, … İlçesi, … Mh. … ada … parselde kayıtlı taşınmazdaki … numaralı dairenin müvekkili üzerine kaydedildiğinin belirtildiğini, sözleşmede görüleceği üzerine müvekkilinin bir borcu bulunmadığını, bu üyelik sonucu alacağı dairenin parasını peşin ödediğini ve 2 yıldır bu dairede ikamet ettiğini, ancak kooperatif yöneticilerinin söz konusu dairenin tapusunu müvekkiline devretmediğini, dairenin … adına kayıtlı olduğunu belirterek; dava konusu taşınmazın davalı … adına olan tapunun iptali ile müvekkili adına tapuya tesciline, bu mümkün olmadığı taktirde dava konusu taşınmazların rayiç bedelinin tespit edilerek müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı … Kooperatifi vekili asıl davaya sunduğu cevap dilekçesinde özetle; davacının üyeliğinin olmadığını, üye kayıt sözleşmesi var ise bunun geçersiz olduğunu, Kooperatifler Kanununun 23. maddesine aykırı üye kaydı yapılamayacağını, tercihli üyeliğin geçersiz olduğunu, üyelerin kur’a ile daire sahibi olabileceklerini, tercihli üyelik konusunda herhangi bir genel kurul kararının olmadığını, davacının dayandığı sözleşmedeki peşin bedelin kooperatif kayıtlarında gözükmediğini, sözleşmede bir miktar dahi yazılı olmadığını, sözleşmede imzası bulunan kooperatif yöneticileri … ve …’ün şahsi sorumluluklarının gündeme gelme ihtimalinin olması nedeniyle davacı ile işbirliği içinde olan adı geçen yöneticilere işbu davanın ihbarını istediklerini, dava konusu … nolu bağımsız bölümün davacıdan çok önceki bir tarihte diğer davalı …’a tahsis edildiğini, davacıya satılmasının ve tahsisinin mümkün olmadığını, davacının yaptığı bir ödeme varsa bunun ispatı halinde ödediği parayı geri isteyebileceğini, Konya Cumhuriyet Başsavcılığının … Sor. sayılı dosyası üzerinden defterleri iade etmeyen yöneticiler hakkında soruşturma yürütüldüğünden bahisle haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı … davaya cevap vermemiş, duruşmadaki beyanlarında davanın reddine karar verilmesini, halen daireyi davacının kullandığını beyan etmiştir.
BİRLEŞEN DAVA: Davacı … Kooperatifi vekili dava dilekçesinde özetle; Konya İli, … İlçesi, … Mh. … ada … parselde kayıtlı … Blok … kat … nolu bağımsız bölüm sayılı daireyi 2 yılı aşkındır kira ilişkisi olmaksızın davalının kullandığını, malik olan müvekkilinin zarara uğratıldığını, daireyi boşaltmadığını, davalının haksız şagil sıfatıyla daireyi kullandığından bahisle daireye yönelik davalının müdahalesinin meni ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere 5.000,00 TL ecrimisilin dava tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Birleşen davada davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; kök dava dosyasındaki davalarından da anlaşılacağı üzere dava konusu dairenin tercihli üye olan müvekkiline ait olduğunu, müvekkilinin haksız şagil olmadığını, müvekkilini kandıran davalı kooperatif yöneticilerinin taşınmazın tapusunu müvekkiline vermediklerini, işbu davanın kök davayı etkisiz hale getirmek için açıldığından bahisle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Yapılan yargılama sonucunda; …Birleşen meni müdahale ve ecrimisil davasında davalı/birleşen dosya davacısı kooperatifin arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanak aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini sunmadığı ve arabuluculuk yoluna başvurmadıklarını bildirdiği, ecrimisil davasının tazminat niteliğinde ve davanın ticari dava olduğu, TTK nun 5/A maddesi ile HMK nun 114/2. maddesi ve HMK nun 115/2. maddesi gereğince dava şartlarından olan bu hususun sonradan giderilmesi mümkün olmadığından bu konuda davalı kooperatife ek süre vs. verilmesine gerek olmaksızın dava şartı yokluğu nedeniyle birleşen davanın usulden reddine karar vermek gerektiği,
Ayrıca birleşen davaya konu edilen … bağımsız bölüm numaralı meskenin 04/06/2009 tarihinden beri davalı … adına tapuda kayıtlı olduğu, taşınmazın birleşen dosya davacısı kooperatif adına kayıtlı olmadığı, tapu maliki olmayan kooperatifin meni müdahale davası açamayacağı ve dava açma hak ve ehliyeti ile davacılık sıfatının bulunmadığı, HMK nun 114/1-d maddesi ve HMK nun 115/2. maddesi gereğince dava şartlarından olan bu hususun sonradan giderilmesinin mümkün olamayacağı, bu nedenle dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar vermek gerektiği,
Kök … Esas sayılı dosyadaki davacı … ın davalılara yönelik tapu iptali tescil veya bedel tahsili davası yönünden,
Tarafların duruşmada dava konusu dairenin dava tarihi itibariyle piyasa rayiç değerinin 200.000,00 TL olduğunu bildirdikleri, mahkemece bu rakamın rayicine uygun görüldüğü, davacı … vekiline dava dilekçesinde gösterdiği 2.000,00 TL lik dava değeri üzerinden alınan harcın yetersiz olduğu ve 200.000,00 TL üzerinden eksik harcı tamamlaması gerektiği hususunda 07/09/2020 tarihli duruşmada müteakip 02/11/2020 tarihli duruşmaya kadar süre verildiği ancak davacının eksik harcı tamamlamadığı, bu nedenle 02/11/2020 tarihli duruşmada davası işlemden kaldırıldığı, Harçlar Kanunu 30. Maddesi ile HMK 150. Maddesi uyarınca dosyanın işlemden kaldırılmasından itibaren 3 ay içerisinde taraflarca yenileme talebinde bulunulmadığı ve davacı vekilince eksik harcın da tamamlanmadığı, bu nedene davacı …’ın … Esas sayılı dosyasındaki kök davasının açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği…” gerekçeleriyle;
… Esas sayılı dava dosyasındaki davacı … ‘ın davalılar … Kooperatifi ve … ‘a yönelik tapu iptali tescil veya daire bedelinin tahsili davasının; HMK’nın 150. maddesi gereğince dava dosyasının işlemden kaldırıldığı 02/11/2020 tarihinden itibaren üç aylık sürenin dolduğu 03/02/2021 tarihi itibariyle davanın açılmamış sayılmasına ve davanın kaydının kapatılmasına.
Birleştirilen Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dava dosyasındaki davacı … Kooperatifinin davalı … ‘a yönelik meni müdahale ve ecrimisil davasının; dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine, şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: … Koop. istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili kooperatifin davalı …’a açmış olduğu müdahalenin meni ve ecri misil davası yönünden yerel mahkemenin vermiş olduğu kararın hukuka ve hakkaniyete aykırı olduğunu, yerel mahkemenin 07/09/2020 tarihli ara kararı ile taraflarına arabuluculuğa başvurmak için bir ay süre verdiğini, taraflarınca 16/07/2020 tarihinde arabuluculuğa başvurduklarını, Konya Arabuluculuk Bürosunun … dosya numaralı analaşamama tutanağı ile 14/08/2020 tarihinde arabuluculuğun sonlandırıldığını ve son tutanağın mahkemeye sunulduğunu, mahkemece istenen dava şartı olan arabuluculuk görüşmesinin gerçekleştiğini, yine yerel mahkemece davaya konu …numaralı bağımsız numaralı meskenin 04/09/2009 tarihinden beri davalı … adına tapuda kayıtlı olması nedeniyle tapuda malik olmayan kooperatifin meni müdahale davası açma hak ve ehliyeti ve davacılık sıfatı olmaması nedeniyle usulden reddine karar verildiğini, ancak davaya konu … ada … parsel, … numaralı daire … Kooperatifine ait olup tapuda kooperatif üzerine kayıtlı bir daire olduğunu, dava dilekçesinde de … ada … parsel, … Numaralı daire için meni müdahale ve ecrimisil davası açıldığını, fakat mahkemenin müvekkil … Kooperataifinin davacılık sıfatı olmaması nedeniyle usulden reddine karar verdiğini, bu nedenle yerel mahkeme kararının yanlış olduğunu, …’ın ise … ada, … parsel, … Numaralı daire için … ve … Kooperatifine tapu iptali ve tescil davası açtığını, taraflarınca açılan davadaki dava konusu daire ile …’ın açmış olduğu tapu iptali davasına konu dairelerin farklı olduğunu belirterek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, istinaf mahkemesinde davanın yeniden görülmesini, istinaf mahkemesinde yeniden görülmesi mümkün değilse, hükmün bozulmasına ve dosyanın yeniden karar verilmek üzere yerel mahkemeye gönderilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asıl dava tapu iptali ve tescil, birleşen dava meni müdahale ve ecrimisil talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Asıl davada mahkemece HMK 150. Madde uyarınca davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş, bu karara karşı taraflarca istinaf yoluna başvurulmamıştır. Birleşen dava yönünden birleşen dosya davacısı tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
Birleşen meni müdahale ve ecrimisil davası 30/01/2019 tarihinde Asliye hukuk mahkemesine açılmış olup, Kooperatifler Kanunundan kaynaklanan davaların çözüm yerinin Asliye ticaret mahkemesi olduğu gerekçesiyle Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … Esas- … karar Sayılı görevsizlik kararıyla dosya Asliye Ticaret Mahkemesine gelmiş, Mahkemece arabulucuya başvurulmadığı gerekçesiyle davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmiştir. Davacı, sonradan 14/08/2020 tarihinde arabuluculuk başvurusu yapmıştır.
Birleşen dava, meni müdahale ile ecrimisil talebine ilişkindir. 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununa 19/12/2018 tarih 30630 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7155 Sayılı Kanunun 20. maddesi ile eklenen dava şartı olarak arabuluculuk başlıklı TTK nun 5/A maddesi; “(1)Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” şeklindeki düzenlemesi ile ticari davalarda arabuluculuk dava şartı olarak getirilmiştir. Maddedeki düzenlemeye göre konusu para alacağı ile tazminat taleplerinde arabuluculuya başvuru zorunluluğu bulunmaktadır. Asliye Ticaret Mahkemesinin görevine giren davada, davanın daha önceden Asliye Hukuk Mahkemesince açılmasının zorunlu arabulucuya tabi olduğu sonucunu değiştirmeyeceği, ilgili yasal düzenleme gereğince arabuluculuk şartının sonradan giderilebilecek bir eksiklik olmadığı, ticari davalarda arabuluculuk anlaşamama son tutanağının dava dilekçesine eklenmesi gerektiğinin şart koşulduğu, davacının dava açılırken arabuluculuk son tutanağı aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış suretine dava dilekçesine eklenmediği anlaşıldığından ecrimisil talebi yönünden ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasa ile dosya içeriğine uygundur. (Örn. Dairemizin 26/05/2022 tarih ve 2022/330 E.- 2022/908 K. sayılı kararı)
Somut olayda; Birleşen dosya davascısının taleplerinden birisi de meni müdahale talebi olup, meni müdahale, temelini TMK’daki mülkiyet hakkına ilşikin hükümlerden almaktadır. Ecrimisil ise doktrin ve yargı kararlarında bir nevi haksız kullanım tazminatı olarak kabul edilmektedir. Birleşen davada 6100 sayılı HMK’nın 110. maddesiyle düzenleme altına alınan “davaların yığılması” durumu söz konusu olup uyuşmazlık, meni müdahale ve ecrimisil talebi olmak üzere iki ayrı dava içermektedir. Konusu bir miktar paranın ödenmesi veya tazminat davası arabuluculuğa tabi ise de, müdahalenin men’i talebi, TTK 5/A maddesi kapsamında konusu bir miktar paranın ödenmesi olan bir alacak ya da tazminat davası olmadığından arabuluculuğa tabi değildir. Yargıtay … Hukuk Dairesinin … E- … K. Sayılı kararında da belirtildiği gibi, arabuluculuğa tabi olmayan meni müdahale davası ile birlikte açılan ecrimisil davası da arabuluculuk dava şartına tabi olmayacaktır. Bu nedenle mahkemece arabuluculuk dava şartı yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır.
Ayrıca asıl davaya konu taşınmaz ile birleşen davaya konu taşınmazlar farklı taşınmazlardır. Mahkemece yukarıda belirtilen gerekçenin yanında, dava konusu taşınmazın birleşen dosya davacısı kooperatif adına kayıtlı olmadığı, davacı kooperatifin meni müdahale davası açamayacağı ve dava açma hak ve ehliyeti ile davacılık sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmişse de Mahkemece birleşen davaya konu Konya ili, … ilçesi, … Mahallesi, … ada … parsel sayılı … numaralı bağımsız bölümün tapu kayıtları getirtilmemiştir. Dava konusu taşınmazın tapu kayıtları getirtilmeden ve taşınmazın davacı adına kayıtlı olup olmadığı tespit edilmeden, taşınmazın davacı adına kayıtlı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi de yerinde olmamıştır. Bu nedenlerle birleşen dosya davacısının istinaf taleplerinin kabulü ile HMK 353/1-a.6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve deliller toplanarak yeniden karar verilmek üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Asıl dava davalısı birleşen dava davacısı … Yapı Kooperatifi’nin birleşen dava yönünden istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 03/02/2021 tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan … Kooperatifi tarafından yatırılan 59,30 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan … Kooperatifi tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/12/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç