Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/875 E. 2021/2516 K. 29.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :…
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE :…
ÜYE :…
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN
DAVACILAR :1-… (T.C Kimlik No: … )
2-… – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLLERİ : Av. …-

DAVALI : … – (T.C Kimlik No:…)
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ :…
YAZIM TARİHİ :…
Davacılar tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında … tarihinde tesis edilen karara karşı davacıların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davanın konusu olan senedin alacaklı ile aralarındaki hayvan alışverişi nedeniyle süregelen ticari örf adet ve ticari itibar ilkeleri gereği usulen düzenlendiğini; senet düzenlenirken tamamen prosedür gereği alındığının alacaklı olduğunu iddia eden tarafça da beyan edildiğini; kambiyo senedinin bir türü olan dava konusu olan bono incelendiğinde, bono üzerinde hem rakamla hem de yazıyla ödeme günü olarak … tarihi belirlenmiş olsa da, bononun düzenlenme tarihinin … olduğunu; hayvan alışverişinin yapıldığı gün olan … tarihinin düzenlenme tarihi olarak bono üzerinde yazıldığını; TTK’nın bonoya uygulanacak hükümler başlığını taşıyan 778. maddesinin 1. fıkrasının (b) bendinin vadeye uygulanacak hükümleri düzenlemekte olduğunu; anılan hükmün Türk Ticaret Kanunu’nun poliçeye uygulanacak vade hükümlerine atıf yapmakta olduğunu; kısaca poliçeye uygulanacak vade hükümlerinin niteliğine uygun düştüğü ölçüde bonoya da uygulanacağını; dava konusu bononun taşıması gereken yasal unsurlara sahip olmadığından kıymetli evrak niteliğinde olmadığını; kıymetli evrak hukukunun genel kuralı olarak hak senede mündemiç olduğundan dava konusu bononun kıymetli evrak niteliğine sahip olmadığını ve alacaklının iddia ettiği alacak hakkının söz konusu senede bağlı olmadığını; buna bağlı olarak alacaklının kambiyo senedi dayalı olarak yaptığı haciz yoluyla takibin ve buna bağlı olarak yaptığı tüm haczi işlemlerin takibin konusuz kalması sebebiyle iptali gerektiğini; alacaklının alacaklı olduğunu iddia ettiği borç miktarının bir kısmının elden bir kısmının ise EFT yoluyla kendisine ödendiğini; bankacılık yoluyla aktarılan bakiyelerin daha sonra dosyaya ibraz edilebileceğini; aralarında davaya konu borcun bulunmadığını; dava konusu bono incelendiğinde yazı karakterlerinden de anlaşılacağı üzere alacaklı tarafın dürüstlük kuralına aykırı olarak bonoyu tek taraflı olarak doldurulmuş olduğunu; beyan ederek söz konusu bononun kıymetli evrak vasfına haiz olmadığının mahkemece tespit edilerek karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin yonca ve canlı hayvan alım satımı ile uğraşmakta olduğunu; davacının dava dilekçesinde ikrar ettiği üzere bahsi geçen senedin davacı ile müvekkili arasındaki hayvan alışverişi nedeniyle düzenlendiğini; ayrıca bu alışverişi kanıtlar nitelikteki … tarih ve … nolu faturadan da anlaşılacağı üzere davacıların müvekkilinden almış oldukları 290 adet kuzudan kaynaklı müvekkiline KDV dahil 243.050,30 TL borçları bulunduğunu, bu borcun 25.000,00 TL.’lık kısmının davacılar tarafından borçlarına mahsuben … tarihinde müvekkilinin … A.Ş. … Şubesi’ndeki hesabına yatırılmak suretiyle ödendiğini, ancak geri kalan 218.050,80 TL’lık kısmının şifahen birçok kez talep edilmesine rağmen ödenmediğini, bahsi geçen senedin hayvan satım tarihi olan … tarihinde düzenlendiğini, bu senetle vaki alacaklarının sabit olduğunun mahkemenin … D.İş sayılı ihtiyati haciz dosyasıyla hüküm altına alındığını, ayrıca alacağın tahsili amacı ile Konya … İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyası ile de faturaya dayalı olarak ilamsız icra takibine geçildiğini beyan ederek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….davacılar ile davalı arasında yapılan hayvan alışverişi nedeniyle davacıların davalıya … düzenleme tarihli 243.050,80 TL. tutarındaki bonoyu tanzim ederek verdikleri; söz konusu bono borcuna mahsuben davacılardan … tarafından … tarihinde “canlı hayvan bedeli” açıklamasıyla davalıya ait banka hesabına 25.000,00 TL. para transferi yapıldığı; bundan başka davacıların davalıya ödeme yaptığını gösterir herhangi bir yazılı belge bulunmadığı; davacılar her ne kadar kalan kısmı elden ödediklerini iddia etseler de senede karşı senetle ispat kuralı gereği söz konusu iddiaya itibar edilemeyeceği; 25.000,00 TL’lık ödemenin davalı tarafından da kabul edildiği ve davacılar aleyhine yapılan icra takibinde söz konusu tutar düşülerek 218.050,80 TL. üzerinden icra takibi yapıldığı; buna göre bono bedelinin tamamı olan 248.050,80 TL.’nin 25.000,00 TL.’lık kısmı yönünden davacıların dava açmakta hukuki menfaati bulunmadığı; kalan 218.050,80 TL.’lık kısma ilişkin olarak da ödeme iddiasının ispatlanamadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle dava konusu 243.050,80 TL’nin 25.000,00 TL.’lik kısmı yönünden davacının dava açmakta hukuki yararı olmadığından dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine, dava konusu 243.050,80 TL’nin kalan 218.050,80 TL’lik kısmı yönünden davanın ispatlanamamış olması nedeni ile reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava konusunu oluşturan senet, alacaklı ile aralarında hayvan alım satımından kaynaklı olarak usulen düzenlendiğini, kambiyo senedinin bir türü olan dava konusu olan bono incelendiğinde, bono üzerinde hem rakamla hem de yazıyla ödeme günü olarak … tarihi belirlenmiş olsa da, bononun düzenlenme tarihinin … olduğu anlaşıldığını, hayvan alışverişinin yapıldığı gün olan … tarihi düzenlenme tarihi olarak bono üzerine yazıldığını, kıymetli evrak hukukunun genel kuralı olarak hak senede mündemiç olduğundan dava konusu bononun kıymetli evrak niteliğine sahip olmadığını ve alacaklının iddia ettiği alacak hakkının söz konusu senede bağlı olmadığını, buna bağlı olarak alacaklının kambiyo senedi yoluyla yaptığı haciz yoluyla takibin ve buna bağlı olarak yaptığı tüm haczi işlemlerin takibin konusuz kalması sebebiyle iptali gerektiğini, alacaklının alacaklı olduğunu iddia ettiği borç miktarının bir kısmının elden, bir kısmının ise EFT yoluyla kendisine aktarıldığını, aralarında söz konusu bir borç bulunmadığını, alacaklı taraf dürüstlük kuralına aykırı olarak ve dava konusu bononun incelendiğinde yazı karakterlerinden de anlaşılacağı üzere, tek taraflı olarak doldurulduğunu, tarafa karşı hayvanların bedellerinin ödenmesi üzerine hayvan teslimi yapıldığını, borca konu hayvanlar ile ilgili evrakların yerel mahkemeye sunulduğunu, incelendiğinde de görüleceği üzere hayvan adeti ve bu adete karşı bedel düşünüldüğünde sosyal hayatın akışına karşılıksız olarak teslim edilmesinin aykırı olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacılardan … avukat olup, kendi adına asaleten diğer davacı adına da vekaleten işbu davayı açmış olup, taraflar, aralarında canlı hayvan alım satımına ilişkin temel hukuki ilişki olduğunu kabul etmektedirler.
Davaya konu edilen senet … düzenleme, … vade tarihli 243.050,00 TL bedelli olup senet borçluların davacılar, lehtarının da davalı olduğu görülmüştür.
Davacılar dava dilekçelerinin netice-i talep kısmında açıkça davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep etmemişler ise de dava dilekçesinin açıklamalar kısmında davalıya borçlarının bulunmadığını beyan ettikleri, ayrıca davacılar vekilinin … tarihli duruşmada davalarının söz konusu bononun kıymetli evrak niteliğini haiz olmadığı ve söz konusu bonodan dolayı müvekkillerinin davalıya herhangi bir borcu olmadığının tespitine yönelik olduğunu beyan ettiği bu sebeple davacıların menfi tespit de talep ettikleri kanaatine varılmıştır.
Davalı tarafından söz konusu bonoya dayalı olarak ihtiyati haciz talep edilmesi üzerine Konya …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … D.İş Esas- … D.İş Karar sayılı kararı ile davacılar hakkında 218.050,00 TL için ihtiyati haciz kararı verildiği, davalının … tarihinde Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında infazını istediği, ayrıca aynı dosya üzerinden … tarihinde de davacılar hakkında takipte bulunduğu, davalı vekilinin … tarihinde davacılara örnek 7 ödeme emrinin gönderilmesini icra müdürlüğünden talep ettiği, davacılara herhangi bir ödeme emri gönderilmediği görülmüştür.
Davacılar işbu davada takibe konu senedin kıymetli evrak olmadığının tespiti ile iptalini ve davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep etmektedirler.
Davalı tarafından yapılan icra takibi kambiyo senetlerine mahsus yolla yapılan takip değildir. Davalı vekili davacılara ilamsız takipte gönderilen örnek 7 ödeme emrinin gönderilmesini talep etmiştir. Henüz davacılara ödeme emri gönderilmemiş olup davacıların takibe itiraz hakları vardır.
Dava konusu takibe dayanak senette, vade tarihi düzenleme tarihinden önce olduğu için söz konusu senet kambiyo senedi niteliğinde değildir. Adi senet vasfındadır. Taraflar arasında canlı hayvan alım satımına ilişkin temel ilişki olduğu ve söz konusu senedin bu temel ilişki nedeniyle verildiği tarafların kabulündedir. Bu durumda taraflar arasındaki temel ilişkiden dolayı davacıların borçlu olup olmadıkları inceleneceğinden dava kambiyo senetlerinden kaynaklanan menfi tespit davası olarak nitelendirilemez. Başka bir deyişle dava mutlak ticari dava değildir.
Bu sebeple davanın nispi ticari dava olup olmadığının tespiti için dava tarihinde tarafların tacir olup olmadıklarının araştırılması gerekmektedir. Davacılardan …’ın avukat olduğu için tacir olmadığı sabit ise de diğer davacı ve davalının tacir olup olmadıkları yönünde ilk derece mahkemesince bir araştırma yapılmamıştır. Tarafların tacir olmaması halinde görevli mahkeme asliye hukuk mahkemesi olacaktır.
Bu nedenlerle dava tarihinde tarafların tacir olup olmadıkları araştırıldıktan sonra görev yönünden deliller değerlendirilerek bir karar verilmesi gerektiğinden ilk derece mahkemesi kararının HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince kaldırılmasına ve dosyanın mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacıların istinaf talebinin KABULÜ ile Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı … tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde bu davacıya iadesine,
4-İstinaf başvurusunda bulunan davacı .. tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde bu davacıya iadesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-İstinaf başvurusunda bulunan davacılar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
7-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 29/12/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır