Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/797 E. 2022/995 K. 07.06.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 04/12/2019
NUMARASI :… Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :

VEKİLİ : Av. … –
DAVALILAR : 1- … – T.C Kimlik No: …
VEKİLİ : Av. … –
: 2 –
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/06/2022
YAZIM TARİHİ : 08/06/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan tazminat davasında 04/12/2019 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirkete ait aracın 03/04/2018 günü … Caddesi’nde yandığını, aracın 03/04/2018 tarihinde saat 16:20 sıralarında yanmaya başladığını ve olay yerine itfaiye geldiğini, aracın yanma sebebinin motora sızan mazotun motor ısısı ile birleşmesi sonucu parlama olayının meydana geldiğini ve bu sebeple de aracın büyük bir kısmının yandığını, müvekkilinin büyük bir zarara uğradığını, müvekkilinin aracının yanmasından hemen önce tüm ağır bakımlarını yapması için VZ Oto Yedek Parça Servisine teslim ettiğini, aracın tüm ağır bakımları ile diğer bakımlarının VZ oto servisi tarafından yapıldığını, diğer enjektör ve pompa tamiratının ise davalı … tarafından yapıldığını, araçta bakıma gitmeden önce itfaiye raporunda belirtilen arızanın mevcut olmadığını, aracın yanmasına neden olan arızanın davalının eksik ve hatalı bakım yapması olduğunu, Konya … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … Değişik iş sayılı dosyası ile tespit yapıldığı, tespitte davalıların eksik ve hatalı bakım sebebi ile gerçekleştiğinin bilirkişi raporları ile sabit olduğu, raporda “olaydan 4 gün önce 30/03/2018 tarihinde aracın yangının ilk çıkış bölgesi olan mazot pompası ve enjektörlere işlem yapıldığı, dolaysıyla yangının aleyhine tespit istenen şirketin yapmış olduğu eksik işlemden kaynaklanabileceği”nin rapor edildiği, müvekkili şirketin aracının ağır bakımlarını yapan davalıların üzerine düşen özen borcunu ihlal ettiklerini, basiretli bir yüklenici gibi işlem yapmadıklarını, mesleki ve teknik kurallara aykırı bakım yaptıklarını ve bu hatalı bakım neticesinde aracın büyük bir kısmının yandığını, davalının ayıplı hizmet yaptığının sabit olduğu, BK madde 485 e göre eser sözleşmesinde ayıp sebebiyle sorumluluk halinde işsahibinin genel hükümlere göre tazminat isteme hakkının bulunduğunu, dolaysıyla müvekkili şirketin ortaya çıkan zararını davalıların müştereken ve müteselsilen tanzim etmekle yükümlü olduğunu, davalı VZ oto yedek parça şirketinin aracın bakımını üstlendiğini, ardından pompa ve enjektör tamirlerini yapması için aracı diğer davalı … (…)’ya teslim ettiğini, bu sebeple araç üzerinde her iki davalının hatalı ve eksik bakımının söz konusu olduğunu, ortaya çıkan zarardan her iki davalının da müşterek sorumlu olduğunu, bu sebeple müvekkili şirketin davalılardan 90.000,00 TL hasar bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı … vekilinin cevap dilekçesinde özetle; … Belediyesi İtfaiye Dairesi Başkanlığı tarafından düzenlenen 03/04/2018 Tarihli yangın raporunda … Plaka sayılı aracın seyir halindeyken aracın herhangi bir arıza sonucu motora sızan mazotun motor ısısıyla birleşmesi sonucu parlama olayının meydana geldiğinin belirtildiğini, 12/04/2018 Tarihli bilirkişi raporunun da aynı sebepte mutabık kaldığını, bilirkişi raporunda tek dayanak olarak gösterilen yakıt pompası ve enjektörler de islenme olmadığı hususu inceleme açısından çok yetersiz bir veridir ki teknik açıklamalardan uzak varsayıma dayanan rapora itiraz ettiklerini, davaya konu kesinleşmiş bir bilirkişi raporunun bulunmadığını, müvekkilinin çalışma alanının pompa tamiratı ve enjektör tamiratına ilişkin olduğunu, tamir edilen bu parçaların araca montajı ve kontrollerini kapsadığını, kontrollerin taraflarınca sadece tezgah üzerinde yapıldığını, pompa ve enjektörün tamir ve bakımının yapılması aşamasından sonra bu parçaların araca monte edilmesi, kontrollerinin yapılması tamamen Vz … tarafından yapılmış olduğunu ancak davanın taraflarına da yönlendirilmesinin yanlış olduğunu, davanın husumet yokluğu nedeni ile reddini talep ettiklerini, ilgili parçaların tarafımızca tamir edilmiş olduğunu, parçaların tesliminin Vz Oto Yedek Parça isimli şirkete teslim edilmeden, hiç bir araçta olmayan 1600 bar da testlere tabi tutulduğunu, hatasız olduğu kanaatine varılan parçaların ilgili şirkete teslim edildiğini, montaj işinin taraflarınca yapılmaması nedeniyle araç ile aralarında bağ kurulmadığını ve müvekkilinin hasarlı aracı hiç görmediğini, araştırmaları neticesinde bilirkişi raporunda hiç bahsedilmeyen konunun hiç bir enjektörün kendisinin kaçak yapmasının mümkün olmadığı olduğu, geri dönüş sisteminin yerine tam anlamıyla oturmaması ya da sekmanların montaj sırasında iyi sıkıştırılmaması nedeniyle mazot kaçağı yapmasının olağan bulunduğunu, kaçak yapan sekmanlar mazotun ekzos minafaturası üzerine damlamasına yol açtığını, bu hususların hiç birinin dile getirilmediği bilirkişi raporunun eksik olduğunu, bilirkişi raporunun sadece makine mühendisi tarafından hazırlandığını, araçtaki yangını belirleme hususu konusunda tek bir makine mühendisi yeterli olmadığını, aracın bir çok mühendisin iş kolu birleşiminden oluşan çok büyük bir makina olduğunu, … araç yetkili internet sitesinde kullanıcılara açıklanan güncelleme uyarılarında bu araçların eksoz tesisatının üzerinde çok yakın bir mesafede elektrik tesisatının bulunduğu sünmüş kablolar görüldüğünü, tespite konu … Plaka sayılı araçta daha önce yapılmış 20 bin TL’lik donanım ve ekipmanların bulunduğunu, bu ekipmanların hepsinin elektrik sisteminde orjinalliği yok eden oynamaya yol açan uygulamalar olduğunu, araştırmalarımıza göre aynı marka ve model bir çok araçta elektrik sisteminden kaynaklanan yangınların bulunduğunun öğrenildiğini, hata oranı araştırılmadan isabetsizce düzenlenen raporun gerçeğe aykırı olduğunu, mazot ile çalışan bir arabada ani bir parlama yaşanmasının hayatın olağan akışına aykırı olduğunu, bu araçların böyle bir riskinin ise yok denecek kadar az olduğunu, damlayan mazotun ısı ile birleşmesi için uzun bir süreç ve araçta koku yapmasının gerektiğini, kaputun açılarak ateşin rüzgara maruz bırakılmasının gerektiğini, bu bilgiler ışığında açılan davanın mesnetten yoksun olduğunu ve reddini talep etmiştir.
Davalı şirket vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket aleyhine istenen bir tespit ve müvekkili şirket aleyhine düzenlenen bir raporun bulunmadığını, davanın dayanağının Konya … Sulh Hukuk Mahkemesi’nde yaptırılan tespit olduğunu ve bu tespit dosyasına sunulan raporda müvekkili şirket aleyhine bir tespit görüşünün yer almadığını, iş bu davada müvekkili şirketin davalı konumunda yer almaması gerektiğini, müvekkili şirketin davaya konu edilen aracın bir şekilde yanması olayı ile ilgisinin bulunmadığını, müvekkili şirketin sadece aracın mekanik bakımlarını gerçekleştirdiğini, yangının meydana gelmesinde diğer davalının kusurlu olduğunu ve müvekkilinin bir kusurunun bulunmadığını, yangının sebebinin de araştırılması gerektiğini tespit bilirkişisinin isabetli bir rapor tanzim etmediğni, mazotun yani motorinin parlayıcı bir madde olmadığını, bahsedilen marka ve model araçlarda yangın çıkmasının çok sık raslanılan bir durum olduğunu, aynı zamanda dava konusu araca çin malı onlarca ek modifiye materyal takıldığını, aynı zamanda aracın değerinin ve KM sinin incelenerek zarar miktarının belirlenmesi gerektiğini, davaya konu aracın 350.000,00 KM üzerinde olduğunu, 2006 model ve araca takılan çin malı 2-3 bin TL lik aksesuarların 20.000,00 TL olduğunun bilirkişice tespit edildiğini ve bu hususun gerçeği yansıtmadığını, aracın pert kaydının bulunup bulunmadığının da araştırılması gerektiğini, kusur oranına ilişkin bilirkişi incelemesinin yapılmasını ve davanın reddini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…Yargıtay 3. HD. 14/05/2015 tarih, 2014/14312 Esas, 2015/8605 Karar sayılı ilamı da dikkate alındığında (Kararın özeti; Dava maddi tazminat talebine ilişkindir, delil tespitinin konusun maddi vakıalar oluşturur ve raporda belirtilen zarar miktarı davacı lehine kazanılmış hak doğurmaz, başka bir anlatımla; delil tespitinin kesin delil niteliği yoktur, dosya içeriğinden daha önce yaptırılan delil tespitine dayalı olarak dava açıldığı, tespit raporunun davalıya tebliğ edildiği ve rapora itiraz edildiği anlaşılmaktadır, bu durumda yeniden bilirkişi raporu alınarak sonuca göre karar verilmesi gerekirken itiraza uğrayan delil tespiti raporu esasa alınarak karar verilmesi hatalıdır. ) tüm dosya kapsamıyla birlikte değerlendirildiğinde davanın reddine….” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkiline ait aracan yanmasının sebebinin açıkça … Servisleri tarafından eksik ve hatalı tamirat yapılması olduğunu, müvekkilinin araç tamirinin bir kısmının başka bir servise yaptıracağını dahi bilmediğini, Vz otomotivin tamamen kendi inisiyatifinde görevlendirmesi sonucu aracın pompa ve enjektörlerinin diğer davalıya tamir ettirildiğini, oluşan bu zarardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğunu, müvekkili şirketin ne olayın başlangıcında ne de sonucunda herhangi bir kusuru yada olumsuz eyleminin bulunmadığını, araçta çıkan yangının yapılan itfaiye ve 2 farklı bilirkişi incelemesi sonucunda görüleceği üzere pompa ve enjektörlerden sızıntı olması nedeni ile vuku bulduğunu, dosyanın başka bir bilirkişiye gönderilmesi dahi gerekmemesine rağmen tekrar bilirkişiye tevdi olduğunu, davalıların dosyanın tekrar bilirkişiye gönderilmesini istemelerinin tek sebebinin zaman kazanmak ve mağdur olan müvekkilinin haklarını sürüncemede bırakmak olduğunu, dosya kapsamında Konya …. Sulh Hukuk Mahkemesinin … D. İş nolu tespit kararı ile olay günü itfaiye dairesi tarafından oluşturulan ve hükme esas teşkil eden raporların mevcut olduğu ancak 22/02/2019 tarihli raporda bu olguların görmezden gelinerek rapor hazırlayan bilirkişi tarafından uzmanlık alanı dışında olmasına rağmen tamamen kötü niyetle aykırı rapor hazırlandığını, dosyanın İTÜ’ye gönderilmiş olup bilirkişi tarafından yapılan eksik ve hatalı inceleme sonucunda araçta çıkan yangının sol ön far bölümünden kaynaklı olduğu yönünde tespitte bulunulduğunu belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; ayıplı hizmet (araç ağır bakımı) nedeniyle tazminat istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacıya ait aracın 03/04/2018 tarihinde trafikte ulunduğu esnada yanmaya başladığı, aracın tamamen yandığı, aracın yangın olayından önce yakın zamanda davalı şirketçe ağır bakımlarının yapıldığı, yapılan işlemler ve değişen parçalara ilişkin ve dosya kapsamında bulunan 30/03/2018 tarihli fatura, yine davalı … tarafından davalı şirket adına kesilen 30/03/2018 tarihli faturalarda aracın enjektör ve yakıt pompası tamiratının yapıldığının sabit olduğu anlaşılmıştır.
Uyuşmazlık, tazminat talebine konu zararın davalılarca yapılan bakım ve tamiratlardan kaynaklanıp kaynaklanmadığı noktasında toplanmaktadır.
Davacı yanması akabinde olay yerine gelen itfaiye ekiplerince hazırlanan 03/04/2018 tarihli Yangın Raporunda, “…. plakalı aracın seyir halindeyken aracın herhangi bir arıza sonucu motora sızan mazotun motor ısısıyla birleşmesi sonucu, patlama olayının meydana geldiği, gelişerek yangının sirayet ettiği” kanaatinin bildirildiği,
Davacının talebi üzerine Konya …. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin … D.İş sayılı dosyası ile yapılan tespit sonucu alınan Makine Y.Müh. ….’ın 30/04/2018 tarihli raporunda, “davaya konu yanma olayıyla ilgili olarak aracın motor bölümünde bulunan yakıt pompası, enjektörler bölümünde islenme olmadığı dolayısıyla yangının ilk çıkış noktasının bu bölümün olduğu, yangının ilk çıkış noktasından ve yangın raporundan da anlaşılacağı üzere aracın yakıt pompasından her hangi bir sebepten dolayı mazot sızdığı, motora sızan mazotun, motor ısısıyla birlemesi sonucu parlama olayının meydana geldiği,, gelişerek yangının yayıldığı … Dolayısıyla yangının aleyhine tespit istenen şirketin yapmış olduğu eksik işlemden kaynaklanabileceği” kanaatinin bildirildiği,
Mahkemece, makine Mühendisi … SMMM … ve Elektrik Mühendisi …’dan alınan 22/02/2019 havale tarihli raporda, Makine Mühendisi bilirkişisi ve mali müşavir bilirkişisi, yangının çıkış noktasının sol ön farın bulunduğu noktadan çıkabileceği, enjektör ve yakıt pompasından ve diğer aksamlardan yakıt kaçağının olmadığı, mazotun basit olarak motor ısısı ile yanmayacağı, mazotun yanma derecesi 600 ile 700 santigrad olduğu için kaçak mazotun yanma ısısına kadar motor ısınıcak olursa, piston ve yatak sarma işlemlerinin meydana geleceği, aksi görüş bildiren elektrik mühendisi bilirkişisi, itfaiye yangın raporuna atıf yapılarak yangının davalıların yapmış olduğu eksik işlemden kaynaklanabileceği, yangın olayının montajdan mı yoksa parça tamirininden mi kaynaklanacağının bilinemeyeceği, kanaatinin bildirildiği,
Taraf vekillerince lehlerine olan rapora göre karar verilmesi, aksi halde yeni bir heyetten rapor alınması talepleri üzerine mahkemece İTÜ Elek.Elektronik Fak.Öğr.Üyesi Prof. Dr. …, İTÜ Makine Müh. Fakültesi Öğr.Üyesi Prof. Dr. …. ve Yangın Uzmanı …’dan müştereken alınan 03/09/2019 tarihli raporda, “dosyaya intikal etmiş fotoğraflardan yangının aracın sol ön tarafında bulunan far bölümünden başladığı ve kabloların aşırı ısınmak suretiyle yüksek sıcaklığa ulaşıp, eridiği ve etrafına yoğun hasar verdiği, oluşan aşırı sıcaklığın motor ve çevresini de etkileyerek yangının büyümesine ve tüm motor bölümüne yayıldığı” kanaatinin bildirildiği,
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde 03/09/2019 tarihli rapor hükme esas almak suretiyle, araçta yangının meydana gelmesinde davalıların kusurunun bulunmadığı kanaatiyle davanın reddine karar verildiği, anlaşılmıştır.
Mahkemece de hükme esas alınan İTÜ Elek.Elektronik Fak.Öğr.Üyesi Prof. Dr. …. İTÜ Makine Müh. Fakültesi Öğr.Üyesi Prof. Dr. … ve Yangın Uzmanı …’dan müştereken alınan 03/09/2019 tarihli raporda, önceki raporlarda tespit edilen hususların da irdelenmek suretiyle yangının ne şekilde çıktığı ve yayıldığının bilimsel ve teknik verilerle ortaya konulduğu, bu kapsamda raporun taraf, mahkeme ve istinaf enetimine elverişli ve açıklayıcı olduğu, hükme esas alınabileceği, bu rapor doğrultusunda ilk derece mahkemesince verilen kararın usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından, davacının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 07/06/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Y