Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/670 E. 2022/706 K. 26.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:… – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/11/2019
NUMARASI : … Esas … Karar

DAVACI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … – …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 26/04/2022
YAZIM TARİHİ : 29/04/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 22/11/2019 tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkili … ‘ya ait … plakalı aracın 07/05/2011 tarihinde kazaya karıştığını, müvekkilin şoförüne asli kusur verildiğini, kaza sonrası yaralanan şahsın Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile … ve şoför …’a dava açtığını, söz konusu davanın …’ya ihbar edildiğini, sigortanın verilen karar gereği tahsilatı gereken tazminat bedelini ödemediğini, Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin kararının davacı tarafça Konya … İcra Müdürlüğünün … esas ile icraya konulduğunu, icra takibinde hem maddi hem de manevi tazminat olup tamamının müvekkilince ödendiğini, sigorta şirketinin sorumlu olduğu ödenen bedel için sigorta şirketinin hukuk birimi ile görüşüldüğünü ancak dönüş olmadığını, maddi tazminattan sorumlu olan sigorta şirketinin ödeme talebini olumlu karşılamayınca Konya … İcra Müdürlüğü … Esas ile icra takibi başlatıldığını, davalının takibe itiraz etmesi üzerine icra takibinin durduğunu, davalı tarafından genel şartlar kapsamındaki sigorta teminatına dair hususlarla ilgili sorumluluğunu gerektiren olayları süresi içerisinde davalı sigorta şirketine bildirildiğini, müvekkilin üzerine düşen tüm yükümlülükleri eksiksiz olarak yerine getirdiğini, davalının kusurlu davranışları ve yükümlülükleri yerine getirmemesi sebebiyle oluşmuş maddi tazminat bedeli ana para işlemiş faizi 3.957,00 TL, icra harcı 525,00 TL, icra vekalet ücreti 1.045,00 TL ve mahkeme yargılama gideri 480,00 TL, ilam vekalet ücreti 2.180,00 TL’nin davalı sigorta şirketince tahsili gerekmekte olduğunu, bu nedenle davalının borca ve icra takibine yaptığı itirazının iptaline, takibin Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası üzerinden devamına ve itirazın iptaline, davalının takip konusu alacağın % 20 oranından az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının haksız olarak talep ettiği geçici iş göremezlik tazminatının reddini talep ettikklerini, bu tazminatın tedavi giderlerinden sayıldığını, dolayısıyla Adli Tıp Kurumu … Adli Tıp İhtisas Kurulu tarafından tespit edilen iyileşme süresinin olay tarihinden itibaren 9 ay olabileceğinin bildirildiğini bu nedenlerle davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili 11/11/2019 tarihli dilekçesiyle dava öncesi zarar görene müvekkili şirket tarafından 18.000,00 TL geçici iş göremezlik tazminatı ödendiğini, zararının karşılandığını, müvekkili sigorta şirketinin ibra edildiğini, asıl alacağın ferilerine ilişkin talebinin haksız olduğunu, ödemenin Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyasına müzekkere yazılarak tespit edilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….davacının davalı aleyhine Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyası ile 01/10/2018 tarihinde 13.349,15 TL alacak üzerinden icra takibine giriştiği, ödeme emrinin davalıya 04/10/2018 tarihinde usulen tebliğ edildiği, davalının yasal itiraz süresi içinde 09/10/2018 tarihinde verdiği itiraz dilekçesi ile müvekkil şirketin borcunun olmadığına ilişkin borca itiraz etmesi üzerine icra takibinin durdurulduğu anlaşılmıştır. Alınan bilirkişi raporuna göre davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasındaki itirazın iptali ile; takibin 6.288,00 TL maddi tazminat, 525,00 TL icra harcı, 1.039,40 TL icra vekalet ücreti, 480,00 TL mahkeme yargılama gideri, 2.180,00 TL ilam vekalet ücreti, 2.626,66 TL (2.586,40 TL+11,29 TL+2,49 TL+26,48 TL) ilamdan kaynaklanan işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.139,06 TL üzerinden devamına fazlaya ilişkin talebin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile; davalının Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E. Sayılı takip dosyasındaki itirazın iptali ile; takibin 6.288,00 TL maddi tazminat, 525,00 TL icra harcı, 1.039,40 TL icra vekalet ücreti, 480,00 TL mahkeme yargılama gideri, 2.180,00 TL ilam vekalet ücreti, 2.626,66 TL ( 2.586,40 TL+11,29 TL+2,49 TL+26,48 TL) ilamdan kaynaklanan işlemiş faiz olmak üzere toplam 13.139,06 TL üzerinden devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, alacak likit olduğundan hüküm altına alınan 13.139,06 TL üzerinden % 20 oranında hesaplanan 2.627,81 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; 9 ay geçici iş göremezlik için hükmedilen 6.288,54 TL geçici iş göremezlik tazminatının kaldırılması gerektiğini, “Geçici İş Göremezlik” tazminatının tedavi teminatı içerisinde değerlendirilmesi gerektiğini, sigortalı araçta yaralanan …’ye maluliyeti sebebiyle Ankara … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasından ödeme yapılarak zararının karşılandığını, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın müvekkili sigorta şirketi yönünden reddine, reddedilen miktar yönünden davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, zorunlu mali sorumluluk sigorta poliçesi gereğince sigortalının sigortacıya rücusuna ilişkin başlatılan ilamsız icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre, ticari amaçla kullanılan … plakalı minibüse ilişkin davacı ile davalı sigorta şirketi arasında yapılan 11/02/2011-11/02/2012 tarihleri arasında geçerli zorunlu mali sorumluluk sigortası poliçesi bulunduğu, sigortalı aracın 07/05/2011 tarihinde karıştığı trafik kazasında araçta yolcu olarak bulunan … isimli kişinin yaralandığı ve bu kişinin Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasında araç işleteni olan davacıya ve araç sürücüsüne karşı maddi ve manevi tazminat davası açtığı, söz konusu davanın davacı tarafından davalı sigorta şirketine ihbar edildiği, ihbar dilekçesinin davalı sigorta şirketine 07/10/2013 tarihinde tebliğ edildiği, yapılan yargılama sonucunda …’nin davasının kısmen kabul edilerek, 6.288,54 TL geçici iş göremezlik nedeniyle maddi tazminatın ve 5.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 07/05/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile davacı ve araç sürücüsünden müştereken ve müteselsilen alınarak …’ye verilmesine karar verildiği, kararın icraya konulması sonucu icra dosya borcunun davacı tarafından 14/05/2018 tarihinde ödendiği ve daha sonra davacının ödediği maddi tazminat ve ferilerinin davalı sigorta şirketinden rücuen tahsili amacıyla Konya …İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile toplam 13.349,15 TL alacak için ilamsız icra takibi başlattığı, davalı sigorta şirketinin borca itirazı üzerine 09/10/2018 tarihinde icra müdürlüğünce takibin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dairemizce Ankara …Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası Uyap üzerinden incelendiğinde; kazada zarar gören … tarafından davalı sigorta şirketi aleyhine de 12/08/2016 tarihinde maddi tazminat davası açıldığı, daha sonra … vekilinin 16/03/2017 tarihinde mahkemeye Uyap üzerinden e-imzalı olarak gönderdiği dilekçesinde davalı sigorta şirketi ile uzlaştıklarını, davaya konu tazminatların davalı sigorta şirketi tarafından taraflarına ödendiğini bu sebeple davanın konusuz kaldığını beyan ederek karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece de 30/05/2017 tarihli kararla, dava konusu alacağın taraflarca varılan uzlaşma doğrultusunda davalı tarafından 18.100,00 TL olarak ödendiği, davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle konusu kalmayan davanın esası hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği görülmüştür.
Bu açıklamalardan sonra tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 2918 sayılı Yasa’nın 98. maddesinde belirtilen tedavi giderleri yönünden sorumluluğun Sosyal Güvenlik Kurumu’na geçtiği, geçici işgöremezlik talebi yönünden sigorta şirketlerinin sorumluluğunun devam ettiği bu sebeple geçici iş göremezlik tazminatının tedavi gideri olarak nitelendirilemeyeceği, zarar gören üçüncü kişi …’nin davacıya ve araç sürücüsüne karşı açmış olduğu Konya … Asliye Hukuk Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyasındaki davanın davalı sigorta şirketine ihbar edilmiş olduğu, bu sebeple davalı sigorta şirketinin davacıya ve araç sürücüsüne karşı açılan davadan haberdar olduğu, daha sonra zarar gören tarafından aynı kaza nedeniyle davalı sigorta şirketi aleyhine de dava açılması sebebiyle davalı sigorta şirketi, zarar görene rızai olarak tazminat ödemesi yapmış ise de, davalı sigorta şirketinin ödeme yapmadan önce, önceki davadan haberdar olduğu bu sebeple davacı sigorta ettirenin mahkeme ilamına dayalı olarak zarar görene ödediği maddi tazminat ve ferilerinden sigorta poliçesi gereğince davalı sigorta şirketinin davacıya karşı sorumlu olduğu, zarar görene yaptığı rızai ödemenin davacıya karşı sorumluluğunu ortadan kaldırmayacağı, alınan bilirkişi raporu ile davalı sigorta şirketinin sorumlu olduğu miktarın belirlendiği, ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 897,52 TL harçtan peşin alınan 278,78‬ TL harcın mahsubu ile bakiye 618,74‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/04/2022 tarihinde oyçokluğu ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan… Üye … Üye … Katip … e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır (muhalif)

A.Ç

MUHALEFET ŞERHİ: Açılan dava; sigortalının, sigortacı tarafından zarar görene yapılan ödemeden habersiz olarak zarar görene mükerrer yaptığı ödemenin sigortacıdan rücuna ilişkin itirazın iptali istemine ilişkindir.
Taraflar arasında; 2918 sayılı yasanın 85. maddesi gereğince düzenlenen ZMM sigorta poliçesine dayalı hukuki ilişkinin varlığı, rizikonun gerçekleşmesi üzerine davalı sigortacının TTK 1421 vd. maddelerinde belirtilen şekilde zarar görene karşı yükümlülüğünü yerine getirmek maksadıyla ödeme yaptığı ve davacının zarar görene fazladan ödeme yaptığı konularında ihtilaf bulunmadığı, ihtilaf; davalı sigortacının rizikonun gerçekleşmesi üzerine zarar görene yapmış olduğu ödemeyi davacı ile zarar gören arasında görülmekte olan dava dosyasına bilgi vermemesi nedeniyle, davacının zarar görene mükerrer olarak yaptığı ödemeden sorumlu olup olmayacağı konusundadır.
Sigortacının borç ve yükümlülüklerinin düzenlendiği TTK 1421 vd. maddelerinde; zarar görenin yasal mevzuatta belirtilen belgeleri sunması üzerine sigorta poliçesindeki limitler çerçevesinde ödeme yapmasıyla sigorta poliçesindeki yükümlülüğünden kurtulacağı yasa gereğidir.
Somut olayda; davacıya ait, ticari amaçla kullanılan … plakalı aracın 07/05/2011 tarihinde kazaya karıştığı, davacı sigortalıya ait araç sürücüsünün kazanın meydana gelmesinde asli kusurlu olduğu, olaydan zarar gören dava dışı … tarafından, davacı ve araç sürücüsü …’a Konya … Asliye Hukuk Mahkemesinin … esas sayılı dosyasıyla dava açtığı, yargılama devam ederken zarar görenin davalı sigortacıya ZMMS poliçesine dayanarak müracaatı üzerine, davalı tarafından zarar görene 26/01/2017 tarihinde ödeme yaptığı, bu yapılan ödemenin zarar gören tarafından devam etmekte olan dava dosyasına bildirilmemesi nedeniyle mahkemece davalı sigortacı tarafından yapılan ödemeyi mahsup etmeden hüküm tesis ettiği ve zarar gören tarafından yine sigortacı tarafından yapılan ödeme mahsup edilmeden ilamın icraya konu edildiği ve davacı sigortalıdan fazladan tahsilat yaptığı, davacı tarafından davalı sigortacının yaptığı ödeme ile ilgili dava dosyasına bilgi vermemesi nedeniyle sorumlu olduğunu düşünerek davalı aleyhinde icra takibi başlattığı ve davalı tarafından icra takibine itiraz edilmesi üzerine iş bu itirazın iptali davasının açıldığı dava dosyasındaki mevcut delillerden anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar doğrultusunda davalı sigorta şirketinin istinaf sebepleri TTK 1421 vd. maddeleri doğrultusunda incelendiğinde; davalı sigortacının ZMMS poliçesi gereğince zarar görene yapmış olduğu ödeme ile ilgili gerek sigortalıya ve gerekse sigortalı aleyhinde açılan dava dosyasına bilgi verme sorumluluğunun bulunmadığı, zarar görene sigorta poliçesi limiti ile sınırlı olmak üzere ödeme yapmasıyla sigorta poliçesinden kaynaklanan sigortalıya karşı yükümlülüğünü yerine getirmiş olacağı, bu nedenle davacı sigortalının zarar görene fazladan yaptığı ödeme nedeniyle TBK’nın 77 vd. maddeleri gereğince sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayanarak dava açması gerekirken, sigortacı istinaf eden aleyhinde icra takibi başlatmasının hukuka uygun olmadığı, bu nedenle istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince davanın reddi şeklinde yeniden hüküm kurulması gerektiği kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun ilk derece mahkemesince tesis edilen karara karşı davalının istinaf talebinin esastan reddine yönelik görüşüne katılmıyorum.

Başkan …
e-imzalıdır