Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/503 E. 2022/728 K. 28.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 07/01/2020
NUMARASI : … Esas – …. Karar

DAVACI :
VEKİLİ : Av. … –

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 28/04/2022
YAZIM TARİHİ : 09/05/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 07/01/2020 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı ile müvekkili arasında mevcut olan ticari ilişkiden kaynaklı müvekkilinin alacağının bulunduğunu, müvekkilinin alacağının faturadan kaynaklı olduğunu, alacağının tahsili için defalarca talepte bulunmasına rağmen karşı tarafın ödemeye yanaşmadığını, müvekkili tarafından teslim edilen ürünlere istinaden çok sayıda fatura keşide edilerek davalıya teslim edildiğini, ticari defterlerine anılan faturaların işlendiğini ve gerekli bildirimlerin yapıldığını, faturalara itiraz edilmediğini, dolayı ile müvekkilinin edimlerini yerine getirdiği hususunda bir tereddüt bulunmadığını, faturalar bedelinin bakiyesinin ödenmediğini, bakiye bedelin ödenmesi için müvekkili firmanın görüşme taleplerinin karşılıksız kaldığını borcun ödenmediğini, Konya … Noterliği’nin 25.01.2018 tarih ve …. yevmiye nolu ve 08.02.2018 tarih ve …. yevmiye nolu ihtarları ile bakiye bedelin ödenmesinin talep edildiğini, davalı tarafça ödeme yapılmaması üzerine Konya .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair her tür talep ve dava haklı saklı kalmak kaydıyla itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın likit olması ve davalının itirazının kötüniyetli oluşu da dikkate alınarak alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının yetkisiz icra dairesi ve müdürlüğünce başlattığı takip nedeni ile yetki itirazının kaldırılmadan var olan bir takipten bahsedilemeyeceğinden hukuken var olmayan bir takip ile ilgili itirazın iptali açılmasının yerinde olmadığını, her iki tarafında ticari şirketi olup tacir olduğunu, bu nedenle davacının tanık dinlenilmesi yönündeki talebinin yerinde olmadığını, dava miktarının tanık ile ispat sınırının üstünde olduğunu, davacının müvekkilinden alacağı bulunmadığı gibi aksine müvekkiline borçlu olduğunu, davacının talep ettiği alacağı taraflar arasındaki cari hesaplarda mahsup edilmiş olup dava ve takip tarihi itibariyle böyle bir alacağının söz konusu olmadığını, bu nedenle haksız ve dayanaksız davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “…davanın kabulü ile Konya ..İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasından 302.939,49 TL’lik asıl alacağa yönelik davalının itirazının iptali ile bu miktar asıl alacağa takip tarihi olan 20/02/2018 tarihinden itibaren işletilecek değişen avans faizi ile birlikte takibin devamına, İ.İ.K’nun 67/2. Maddesi gereğince kabul edilen 302.939,49 TL’lik alacağın takdiren %20’si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davalı tarafın tazminat talebinin reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; takibe yönelik itirazlarının değerlendirilmesi esnasında taraflar arasındaki cari hesap ilişkisinin incelenmediğini, taraflar arasındaki borçlar ile hesapların incelenmediğini, takibi cari hesaba dayandıran alacaklının yargılama esnasında cari hesap olmadığını beyan etmesine rağmen bu hususun da incelenmediğini, davalı müvekkilinin cari hesap alacakları ile ilgili olarak açılan Konya .. ATM …. esas sayılı dosyası ile müvekkilinin cari hesap ve fatura alacaklarının dava edildiğini, takipten sonra taraflar arasında cari hesap olmadığını beyan eden davacı alacaklının bu beyanı nedeni ile …. esas sayılı dosyanın kesinleşmesinin beklenilmesi zorunluluğu doğduğunu, açıklanan nedenlerle …. esas sayılı dosyanın bekletici mesele yapılması gerekirken karar verilmesinin hak ve hukuka uygun olmadığını, bu nedenle kararın istinaf incelemesi neticesinde kaldırılarak, davanın reddine, davacının kötüniyetli olarak ikame ettiği takip ve dava nedeniyle %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının davalı ile arasında mevcut olan ticari ilişkiden kaynaklı alacağının bulunduğunu, alacağının faturadan kaynaklı olduğunu, alacağının tahsili için defalarca talepte bulunmasına rağmen karşı tarafın ödemeye yanaşmadığını, kendisi tarafından teslim edilen ürünlere istinaden çok sayıda fatura keşide edilerek davalıya teslim edildiğini, ticari defterlerine anılan faturaların işlendiğini ve gerekli bildirimlerin yapıldığını, faturalara itiraz edilmediğini, dolayı ile kendisinin edimlerini yerine getirdiği hususunda bir tereddüt bulunmadığını, faturalar bedelinin bakiyesinin ödenmediğini, bakiye bedelin ödenmesi için görüşme taleplerinin karşılıksız kaldığını borcun ödenmediğini, Konya … Noterliği’nin 25.01.2018 tarih ve … yevmiye nolu ve 08.02.2018 tarih ve … yevmiye nolu ihtarları ile bakiye bedelin ödenmesinin talep edildiğini, davalı tarafça ödeme yapılmaması üzerine Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyası ile icra takibine geçildiğini, davalı tarafından haksız ve kötü niyetli olarak takibe itiraz edilerek takibin durdurulduğunu, bu nedenlerle fazlaya dair her tür talep ve dava haklı saklı kalmak kaydıyla itirazının iptali ile takibin devamına, alacağın likit olması ve davalının itirazının kötü niyetli oluşu da dikkate alınarak alacağın %20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesine karar verilmesini talep ettiği, davalının ise; her iki tarafında ticari şirketi olup tacir olduğunu, bu nedenle davacının tanık dinlenilmesi yönündeki talebinin yerinde olmadığını, dava miktarının tanık ile ispat sınırının üstünde olduğunu, davacının kendisinden alacağı bulunmadığı gibi aksine kendisine borçlu olduğunu, davacının talep ettiği alacağı taraflar arasındaki cari hesaplarda mahsup edilmiş olup dava ve takip tarihi itibariyle böyle bir alacağının söz konusu olmadığını, bu nedenle haksız ve dayanaksız davanın reddi ile %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep ettiği,
Dairemizin … esas sayılı dosyasına kayıtlı Konya ..Asliye Ticaret Mahkemesinin …. esas sayılı dosyasında bu dosyanın davalısı olan …. tarafından bu dosyanın davacısı olan … aleyhine açılan davada davacının her türlü lokomotif ve yük vagonu parçalarının satışını yaptığını, davalı şirketin ise kendisinin ticaretini yaptığı bu malların üretimini yaptığını, taraflar arasında 22.06.2015 tarihli sözleşmenin akdedildiğini, bu sözleşme kapsamında davalı tarafın kendisine ürettiği malların satışını yaptığını, sözleşme şartlarına göre davacı şirketin davalının ürünlerini yurt içi ve yurt dışı pazarlama faaliyetlerinde tek yetkili firma olacağının kararlaştırıldığını, buna göre davalı şirketin kendisi dışında hiçbir şahsa yada şirkete satış yapmayacağını taahhüt ettiğini, davalı taraf ile sözleşme kapsamında satış siparişi verilen her ürün ile ilgili ayrı ayrı olmak üzere tekrar sözleşme yapılarak ürün bedeli, adedi, miktarı teslim süresinde mutabık kalındığını, teslim sürelerinin belirlenmesinde davalının üretim kapasitesine göre bildirdiği ve belirlediği sürelerin esas alındığını, davalının bir çok defa yükümlülüğünü yerine getirmediğini, tarafların tacir olduğunu, davalı ile akdedilen sözleşme kapsamında davalının ürünlerin teslimi ile ilgili geciken ürünler dikkate alınarak sözleşmede belirtildiği oranlarda malzeme bedeli esas alınarak gecikme cezalarının hesaplanarak fatura düzenlendiğini ve cari hesaba eklendiğini, davalının gönderilen faturaları ödemeyeceğini beyan ederek müvekkili firmaya iade ettiğini, akabinde davacının Konya .. İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibe itiraz ettiğini, yapılan itirazın haksız ve kötü niyetli olduğunu, açıklanan nedenlerle haksız itirazın iptali ile takibin devamına, borçlunun %20’den aşağı olmamak üzere tazminat ödemesine karar verilmesini talep ettiği, davalının ise; taraflar arasında yıl sonlarında hesap mutabakatı yapıldığını, 2016 ve 2017 yıllarına dair yapılan mutabakatlarda müvekkili şirketin alacaklı olduğunun belirtildiğini, davacı tarafından herhangi bir hak ve alacak ileri sürülmediğini, ihtirazi kayıt konulmadığını, taraflar arasında akdedilen son hesap mutabakatına göre müvekkilinin 302.939,49 TL alacaklı olduğunu, davacının bu mutabakatı 14.02.2018 tarihinde imzaladığını, bu mutabakatların davacıyı bağladığını, davacı tarafın ticari ilişkinin devam ettiği süre içinde hiçbir zaman gecikme veya ürünlerdeki eksikliklerle ilgili mevzuata uygun olarak bir bildirimde bulunmadığını hatta gecikme ve eksiklikler ile ilgili herhangi bir bilgi vermediğini, hata raporu göndermediğini, kabul manasına gelmemekle birlikte varsa bir gecikme veya ayıplı mal teslimi hakkında hukuken yapması gereken temerrüt ihtarı ve ayıp ihbarında bulunmadığını, davacının gecikme veya ayıptan kaynaklı talep hakkının bulunmadığını, davacının tüm iddia ve taleplerinin reddine ve fazlaya dair hakları ile davacının yeni beyanlarına karşı savunma haklarının saklı tutularak öncelikle davacının somutlaştırma yükümlülüğüne uymadığına dair itirazlarının dikkate alınarak davacının taleplerinin usulden reddine, davacının iddia ve taleplerinin hukuka uygun olmaması sebebiyle esastan reddini talep ettiği, ilk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda 07/01/2020 tarihinde davanın reddine karar verildiği, bu karara karşı davacı tarafından istinaf talebinde bulunulduğu,
Taraflar arasında 14/10/2018 tarihli hesap mutabakatı yapıldığı, bu hesap mutabakatına göre davacının davalıdan 302.939,49 TL alacaklı olduğu, bu nedenle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 20.693,80 TL harçtan peşin alınan 5.173,45 TL harcın mahsubu ile bakiye 15.520,35 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin dairemiz tarafından yapılmasına,
6- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde; dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince; taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 28/04/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G