Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/474 E. 2021/1384 K. 16.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 27/09/2019
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …
MÜDAHİLLER : 1- …
VEKİLLERİ : Av. …
: 2- …
VEKİLLERİ : …
: 3- …
VEKİLLERİ : Av. …
: 4- …
VEKİLLERİ : Av. …
: 5- …
VEKİLLERİ : Av. …
: 6- …
VEKİLLERİ : Av. …
: 7- …
VEKİLLERİ : Av. …
: 8- …
VEKİLİ : Av. …
: 9- …
VEKİLİ : Av. …
: 10- …
VEKİLLERİ : Av. …
MÜDAHİLLER : 11- …
VEKİLLERİ : Av. …
12- …
VEKİLLERİ : Av. …
13- …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : Konkordato
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/06/2021
YAZIM TARİHİ : 17/06/2021
Davacı tarafından Konya Asliye … Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyası ile açılan konkordato davasında 27/09/2019 tarihinde tesis edilen karara karşı müdahiller …’ın istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirketinin borçlarını ödeyebilme noktasında ciddi bir dar boğaza girmiş ve yaklaşık 2 yıllık süreç içerisinde borçlarını ödeyebilmek için iyi niyetli davrandığını, İcra ve İflas kanunu 286’da belirtilen belgelerin eksiksiz olarak mevcut olduğu talepleri doğrultusunda geçici mühlet kararı verilerek, mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla yapılacak takiplerde muhafaza tedbirleri alınamaması, rehinli malın satışının gerçekleştirilmemesi, mühlet içinde müvekkili aleyhine 21/07/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’a göre yapılan takiplerde dahil olmak üzere hiçbir takip yapılmaması, evvelce başlamış takiplerin durması, müvekkilinin banka hesapları üzerinde konan blokelerin kaldırılması, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarının uygulanmaması ve borçlunun malvarlığının muhafazası için gerekli tüm tedbirlerin alınmasını talep ettiklerini, müvekkili … San. Tic. A.Ş.’nin 99 yılında … öncülüğünde Konya’da faaliyetlerine başladığını, firmanın ülkenin önde gelen firmalarının bayiliğini yaptığını, Türkiye’nin her noktasına endüstriyel gıda hammaddeleri sevkiyatı yapan firmanın Türkiye’nin en büyük lojistik ve dağıtım şirketlerinin başında geldiğini, sıkıntılar yaşamaya başladığı 2016 yılının haziran ayından itibaren 16.257.760,91 TL çekli borçlarını ödendiğini ve hiçbir çeki karşılıksız olarak yazdırmadığını, yine nakit sıkıntısının yaşandığı zaman 92.084.405,52 TL’lik banka kredisinin 30/09/2018 tarihi itibariyle 44.736.229 TL’ye kadar düşürdüğünü, müvekkil şirketin müşteri çevresinden alacaklı olduğunu, alacaklarını tahsil edememesi nedeniyle ticari dar boğaza girdiğini, o dönemlerde müvekkili … A.Ş’nin yaklaşık 92.000.000 TL borcunun bulunduğunu, şu anda borcunun toplam 45.000.000 TL ye kadar düşürüldüğünü, müvekkili şirketin banka hesaplarına bloke konulana kadar ödenmemiş hiç bir kamu borcunun bulunmadığını, bu sonucun bile müvekkilinin borç tasfiyesi konusundaki iyi niyetini ortaya koyduğunu, 2016 yılı Haziran Ayından bu yana finans ve maliyetlerini düşürerek banka borçlarını ciddi oranda azalttığını, müvekkilini konkordato tasdiki başvurusu amacıyla geçici mühlet başvurusunda bulunmaya götüren temel düşüncenin alacaklı bankaların özellikle müvekkilinin muamele merkezinde hatırı sayılır miktarda kredi borçlarını tahsil edememesinden de etkilenerek müvekkil şirkete yaptıkları icra takipleri sonucunda müvekkil şirketin banka hesaplarına haciz blokesi yapılarak çalışamaz hale getirilmelerinin olduğunu, bu nedenle blokelerin kaldırılmasının çok önemli olduğunu, şirkete ait değerlerin cebri icra yoluyla paraya çevrilmesi halinde alacaklıların yaklaşık 15.000.000,00 TL zararının olacağını, konkordato tekliflerinin %40 oranda tenzilat ve borçların 48 ay vadeli ödenmesi düşünüldüğünde; taleplerinin kabul edilmemesi müvekkili şirketten alacaklı konumunda olan kişilerin ciddi zararlarının olacağını, projede görüleceği üzere önerilerinin borçların %60’ının projenin onaylanmasını takiben 48 ay içerisinde ödemek olduğunu ve bunun yanında da müvekkili şirketin ticari hayatına devam edebileceğini belirterek, adi konkordato talebinde bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; “…Davacının davasının KABULÜ ile Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün 21012 sicil numarasında kayıtlı, … SANAYİ VE TİCARET A.Ş’nin (revize edilmiş haliyle) KONKORDATO PROJESİNİN TASDİKİNE,
2-Tasdik edilen Konkordato Projesi gereğince ;
a) Kayıt altına alınmış adi alacak niteliğindeki ana para borçlarının, (kararın sonradan kesinleşmiş olması şartıyla ancak) konkordatonun tasdiki kararının verildiği bugünkü (27/09/2019) tarihten itibaren ilk 12 ay ödemesiz, 13. aydan başlamak üzere 48 ay eşit taksitlerle davacı tarafından ödenmesine,
b) Konkordatodan etkilenen (adi) alacaklıların, adi alacaklarının anapara kısmı hariç, faiz ve diğer bütün ferilerinden feragat etmiş sayılmalarına,
3-Konkordatonun tasdiki kararının, gerekçeli kararın kesinleşmesi ile bağlayıcı hale gelmesine,
4-Geçici ve kesin mühletin etkilerinin, Kanun’daki istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe kadar devam etmesine,
5-Bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olmasına ancak, 2004 s. İİK’nin 206/1. maddesinde yazılı imtiyazlı alacaklılar ile rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 s. Kanun kapsamındaki amme alacaklarının bundan istisna olmasına,
6-Kredi kurumları tarafından verilen krediler de dahil olmak üzere, mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların, (bu adi konkordatoda) konkordato şartlarına tabi olmamasına; aynı kuralın karşı edimin ifasını komiserin izniyle kabul eden borçlunun taraf olduğu sürekli borç ilişkilerindeki karşı edimler için de geçerli olmasına,
7-Konkordatonun taraflar için bağlayıcı hale gelmesiyle, geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizlerin hükümden düşürülmesine ancak, 2004 s. İİK’nin 206/1. maddesinde yazılı imtiyazlı alacaklılar ile rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 s. Kanun kapsamındaki amme alacaklarının bundan istisna olmasına,
8-Borçlu tarafından, alacaklılardan birine konkordato projesinde öngörülenden fazla olarak yapılacak vaadlerin hükümsüz olmasına,
9-Konkordatoya muvafakat etmeyen (adi) alacaklıların, borçtan birlikte sorumlu olanlara karşı bütün haklarını muhfaza etmesine,
10-Tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için alacaklılar kurulu veya kayyım tayinine yer olmadığına,
11-2004 s. İİK’nin 305/d maddesine istinaden, 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesi ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifası için, (davacı borçlunun malvarlığının yeterli olduğu anlaşıldığından) teminat alınmasına veya aranmasına yer olmadığına,
12-Alacakları itiraza uğramış olan alacaklıların, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren 1 ay içinde dava açabileceklerine,
13-Ticaret Sicil Müdürlüğü’ne karardan bir suretin gönderilerek, davacı borçlu şirketin ticaret ünvanına “Konkordato tasfiyesi hâlinde” sözcüklerinin yazılmasının istenilmesine,
14-Tasdik kararının 2004 s. İİK’nin 288. maddesi gereğince Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu Resmi İlan Portalında ilanı ile ayrıca geçici ve kesin mühletin bildirildiği ilgili yerlere tasdik konusunda müzekkere yazılmasına,
15-Konkordato komiseri …’nun görevinin (kararın kesinleşmesi beklenmeksizin) karar tarihi itibariyle (bugün) son bulmasına, kendisinin karar tarihine kadar olan ücretinin davacı avansından ödenmesine..”
16-Davacı tarafın, 2004 s. İİK’nin 307. maddesi gereğince, rehinli (ipotekli) taşınmazların, rehin veya ipotek alacaklıları tarafından muhafaza altına alınmasını 1 yıl süreyle ertelenmesi talebinin reddine…” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:
… A.Ş.vekili istinaf dilekçesinde özetle; Konkordatonun tasdiki şartları tek tek sayılmış olup, somut gerçekçi ve açık mali verilerle ödeme planını içeren ve uygulanabilir bir projenin bulunulması gerektiğini, ancak davacı tarafından sunulan proje sonucu öngörülemeyen, son derece soyut ve mevcudiyetteki mali veriler dikkate alındığında gerçekleşme ihtimali görülmeyen konkordato projesi sunulduğunu, bu haliyle kabul edilen proje konkordato tasdik şartlarına uygun olmayıp, konkordatonun tasdikine karar verilmesi hukuka aykırı olduğunu, davanın konkordato davası olup davanın sonucu düşünüldüğünde davanın ihtimaller üzerine kurulması konkordato kurumunun amacına ve ruhuna aykırı olduğunu, komiser raporunda şirketin borca batıklık hesabının yapılırken tüm borçları ana para üzerinden hesaplandığını, rehinli alacaklara faiz işletilmesi gerekirken bunun yapılmamış olması kabul edilemeyeceğini, alacaklarının eksik kabulünün hukuka aykırı olduğunu, konkordato komiserinin iflas masasından farklı olarak alacağın kabulüne ya da reddine karar vermek gibi bir hak ve yetkisi bulunmadığını, rapora göre 22/08/2019 tarihli net fon tutarının yalnızca 2.464.570,03 TL olduğnu, 24/10/2018 tarihinden beri hiçbir borcunu ödemeyen bir şirketin bu kadar az kaynak ile toplam 70.578.560,92 TL alacağı nasıl ödeyeceği izaha muhtaç olduğunu, şirketin bu güne kadar toplam 10 aylık konkordato sürecinde ortalama aylık 246.457 TL biriktirebildiğini, bu karlılık ile aylık 1.470.386,69 tl ödeyemeyeceğinin açık olduğunu, belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
… A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; gerçekçi ve somut olmayan konkordato projesinin onaylanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordato projesinin kabulü için kanunda öngörülen gerekli çoğunluğun sağlanmadığını, konkordato projesinde müvekkil bankanın alacak tutarının eksik ve hatalı yer aldığını, davacının müvekkil bankaya olan iş yeri kira borcunu dahi ödeyememiş, ödenmeden aciz durumda olup, konkordato başvurusunun reddinin gerektiğini belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
… A.Ş.vekili istinaf dilekçesinde özetle; tasdik edilen konkordato projesinde alacak tutarlarının yanlış değerlendirilen olup, gerçekçi ve somut olmayan konkordato projesinin onaylanmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu, konkordato projesinin kabulü için gerekli çoğunluk sağlanmadığını, çoğunluk sağlanmadan yapılan tasdikin usulsüz olduğunu, konkordato projesinde, müvekkil bankanın alacak tutarı eksik ve hatalı yer aldığını, müvekkil bankanın rehinli alacak tutarı yanlış hesaplanmış olup, toplam alacak tutarının da eksik yazıldığını belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; adi konkordato talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Konkordato bir borçlunun alacaklılarının kanunda öngörülen çoğunluğunun kabulüyle borçlarını belirli bir oranda ve/veya vadelerle ödemesini öngören, borçların yapılandırılmasını sağlayan bir cebri icra türüdür. Borçlu ile alacaklılar arasındaki bir çeşit sulh sözleşmesi niteliğinde olan konkordato, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan, dürüst borçluları korumak amacıyla getirilmiş bir müessesedir. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. Borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya indirim yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur (Yargıtay … Hukuk Dairesinin 21/01/2020 tarih … Esas … Karar sayılı ilamı).
Konkordato geçici komiserince düzenlenen raporların incelenmesinde;
1- Birinci (17 Aralık 2018 havale tarihli) ara rapor: davacı şirketin kayıtlarına göre şirketin aktifinin 32.923.128,30 TL, pasifinin 59.772.328,58 TL, buna göre şirketin 26.849.200,28 TL borca batık durumda olduğu,
– Konkordato komiserinin tespitine göre: şirketin aktifinin 32.107.941,59 TL, pasifinin 72.560.228,00 TL, buna göre; şirketin 40.452.236,41 TL borca batık durumda olduğu,
– Davacı şirketin (Ocak – Ağustos 2018) sekiz aylık dönemde net karının; 2.967.126,64 TL (aylık: 370.890,83 TL), bu dönemi takiben (Eylül 2018 – Mart 2019) yedi aylık dönemde net karının; 2.736.187,73 TL (aylık: 390.884,00 TL) olduğu belirtilmiştir.
2- İkinci (21 Ocak 2019 havale tarihli) ara rapor: Davacı şirketin aktifinin 31.840.291,59 TL, pasifinin 73.430.597,92 TL olduğu, buna göre şirketin 41.590.306,33 TL borca batık durumda olduğu,
– Konkordato komiserinin 31.12.2018 tarihi itibariyle rayiç değerli bilançosuna göre şirketin aktifinin 31.523.668,11 TL, pasifinin 75.717.947,13 TL, buna göre şirketin 44.194.279,02 TL borca batık durumda olduğu,
– Şirketin aylık ortalama net karının 380.220,96 TL olduğu belirtilmiştir.
Konkordato komiseri tarafından düzenlenen raporların incelenmesinde;
1- Birinci (10 Temmuz 2019 tarihli) ara rapor: davacı şirketin 28/02/2019 tarihi itibariyle aktifinin 34.086.421,87 TL, pasifinin 65.625.145,78 TL olduğu ve şirketin 31.538.723,91 TL borca batık durumda olduğu,
2- İkinci (13 Temmuz 2019 tarihli) ara rapor: davacı şirketin 30.04.2019 tarihi itibariyle aktifinin 34.311.315,27 TL, pasifinin 66.739.707,30 TL olduğu ve şirketin 32.428.392,03 TL borca batık durumda olduğu,
3- Konkordato komiserinin kesin mühlet dönemi (05/09/2019 tarihli) gerekçeli raporu: davacı şirketin 31.08.2019 tarihi itibariyle aktifinin 37.844.757,54 TL, pasifinin 74.849.030,61 TL olduğu ve şirketin 37.004.273,07 TL borca batık durumda olduğu, davacı şirketin konkordato ön projesini revize ederek %40 tenzilattan vazgeçtiğini, 12 ay ödemesiz 13. aydan başlamak üzere 48 ay eşit taksitlerle borcunu ödeyeceğini ve bu şekilde revize edilmiş projenin alacaklılar tarafından İİK’nın 302. maddesinde belirtilen nisaplara uygun olarak onaylandığını, davacı şirketin gerek geçici süre ve gerekse kesin süre içinde iyi niyetli olarak talimatlara uygun hareket etmek üzere faaliyetini sürdürüldüğünün gözlemlendiğini belirtmiştir.
Dava dosyası HMK’nın 26, 355 ve İİK’nın 285 ila 308. Maddelerindeki düzenlemeler nazara alınarak dava dosyası incelendiğinde; davacının dava dilekçesine İİK 286. maddesinde belirtilen belgelerin ve usulüne uygun vekaletnamenin eklendiği, aynı yasanın 287 ve 289. maddelerinde belirtilen geçici mühlet ve kesin mühlet verilmesi şartlarının mevcut olduğu, verilen kararların usulüne uygun olarak ilan edildiği, gerek geçici mühlet ve gerekse kesin mühlet içerisinde konkordato komiseri tarafından düzenlenen raporların dosya içerisine alındığı, alınan raporların dosya kapsamına uygun denetime açık mahiyette olduğu, şirketin borca batık olduğu, davacı borçlu şirketin adi alacaklıların toplam alacak tutarının 43.709.649,39 TL, adi alacaklıların toplam sayısının 63, projeye kabul oyu verenlerin adi alacak tutarının 24.491.392,47 TL, kabul oyu veren alacaklı sayısının 37 olduğu, kabul oyu kullanan adi alacağın toplam alacak tutarına oranının % 56,03, kabul oyu kullanan adi alacaklıların toplam alacaklı sayısına oranının % 58,73 olduğu, bu şekilde adi alacaklar yönünden konkordato projesinin onaylandığı anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar doğrultusunda istinaf sebepleri değerlendirildiğinde; müdahillerin rehinli alacaklara faiz işletilmediği, alacakların eksik kaydedilmesi nedeniyle projenin İİK’nın 302. maddesinde belirtilen nisaplara uygun onaylanmadığına yönelik istinaf sebepleri yerinde değil ise de; davacı şirketin konkordato talep ve konkordato yargılaması süresi içerisinde konkordato komiseri tarafından yapılan takip ve incelemeler sonucunda hazırlanan raporlarda ayrıntılı olarak belirtildiği üzere; davacı şirketin 24/10/2018 (geçici mühletin verildiği tarih) tarihi ile 05/09/2019 (kesin mühlet içerisinde tanzim edilen rapor) tarihleri arasında aylık ortalama net gelirinin 370.000,00 – 390.000,00 TL arasında gerçekleştiği, davacının revize edilmiş ve onaylandığı belirtilen projede şirketin borca batık durumdan kurtulması için (37.004.273,07 TL / 60 = 616.737,88 TL) herhangi bir riskle karşılaşmaması durumunda dahi aylık yaklaşık 617.000,00 TL ödeme yapması gerektiği, konkordato komiseri denetiminde geçen 10 aylık süreç içerisinde şirketin aylık net gelirinin ortalama 380.000,00 TL civarında gerçekleştiği buna göre ; onaylanan projede belirtilen 60 aylık süre içerisinde şirketin net gelirinin yaklaşık 23.000.000,00 TL olacağı nazara alındığında; kesin mühlet içerisinde tanzim edilen gerekçeli raporda belirtilen 37.004.273,07 TL borcun davacı şirket tarafından ödenmesinin mümkün görülmediği, bu nedenle müdahillerin projenin borçlu şirket kaynaklarıyla uyumlu ve uygulanabilir olmadığına yönelik istinaf sebebinin yerinde ve kabulü gerektiği kanaatiyle; Müdahillerin istinaf talebinin kabulüne, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına İcra İflas Kanunu’nun 308. Maddesi gereğince; davacının konkordato talebinin reddine, iflasa tabi ve borca batık olan davacı şirketin iflasına ilişkin aşağıdaki şekilde HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A)Müdahillerin istinaf taleplerinin kabulü ile; Konya Asliye … Ticaret Mahkemesinin 27/09/2019 tarih … esas … karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
1- İstinaf başvurusunda bulunan müdahiller … A.Ş, … A.Ş ve … A.Ş tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harçlarının ayrı ayrı talep halinde kendilerine iadesine,
2- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücreti vekaletle ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1.b.2 maddesi gereğince davacının talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1- Davacı şirketin Konkordato talebinin Reddine,
a-Dosyada daha önce verilen tüm tedbir kararlarının kaldırılmasına ve ilgili yerlere tedbirlerin kaldırıldığının bildirilmesine, (bu konudaki müzekkerelerin ilk derece mahkemesince yazılmasına)
b-Karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL peşin harçtan davacı tarafından yatırılan 35,90 TL harcın mahsubu ile bakiye 23,40 TL harcın davacı şirketten tahsili ile hazineye irad kaydına
2- Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünde … ticaret sicil numarasıyla kayıtlı … Sanayi ve Ticaret A.Ş’nin İFLASINA,
a- İflasın bu gün (16/06/2021) saat: 11:30 itibariyle açıldığının tespitine,
b- Kısa kararın gerekli tedbirleri almak üzere Konya İflas Müdürlüğüne gönderilmesine,
c- İcra İflas Kanunu’nun 308. maddesi delaletiyle 288. maddesi gereğince, kararın hüküm fıkrasının ilanına, ve aynı maddede belirtilen ilgili yerlere bildirilmesine,
d- İflas kararı ile birlikte konkordato komiseri …’nun görevine son verilmesine,
e- Konkordato isteyen tarafından yatırılan tastik harcının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4- Kararın bir örneğinin Konya Ticaret Sicil Müdürlüğüne gönderilmesine,
5- Kararın infazının ilk derece mahkemesince yapılmasına,
6- Gerekçeli kararın İİK 164/1 maddesi gereğince resen HMK’nın 359/3 maddesi gereğince dairemizce taraflara tebliğine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda İ.İ.K’nın 164/2 maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine oybirliği ile 16/06/2021 tarihinde karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır