Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/2806 E. 2022/1799 K. 31.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No:
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :
ÜYE :
ÜYE :
KATİP :

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/09/2020
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLİ :

DAVALI :
DAVA : İtrazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 31/10/2022
YAZIM TARİHİ : 01/11/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 23/09/2020 tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kefalet taahhütnamesine dayalı olarak davalı/borçlu(kefil) hakkında Konya … İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyası ile takibe başlanıldığını, ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalı/borçlu tarafından ödeme emirlerine haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olarak itiraz edildiğini, itiraz üzerine takip durdurulduğunu, davalı/borçlu takibi durdurmak ve ödeme yapmaktan kaçınmak için ödeme emrine itiraz ettiğini, kötü niyetli hareket ettiğini, bu nedenlerle haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazın iptali ve takibin aynen devamı ile iş bu davanın açılmasına sebep olan kötü niyetli davalı/borçlu hakkında icra takibi bedelinin %20’si oranında icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince “… Mahkememizce yapılan yargılama ve değerlendirmede; davacı Kredi Garanti Fonu vekilince davalı aleyhine açılan bu davada; davalı borçlunun Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın iptali, takibin devamı ve %20 tazminat talep edilmiş olup; davalı tarafça davaya cevap verilmediği, icra müdürlüğüne verilen dilekçe ile borca ve ferilerine itiraz edildiği anlaşılmıştır. Mahkememizce toplanan deliller ve özellikle bankacı bilirkişiden alınan 14.08.2020 tarihli rapora göre; … Şubesi ile dava dışı …. arasında 23.06.2010 tarihli Genel Kredi Sözleşmesi düzenlendiği, davalının bu sözleşmeyi 650.000,00 TL kefalet limitiyle kefil sıfatıyla imzaladığı, ayrıca davalının 10.06.2010 tarihli kefalet taahhütnamesi ile dava dışı şirketin borçlarına 504.000,00 TL lik kısım için kefil olduğu, dava dışı şirketin borcunu ödememesi nedeniyle davacı …. tarafından ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin davalı borçlu kefile tebliğ edilemediği bu sebeple davalının takipten önce temerrüdünün olmadığı (Yargıtay 19. HD’ nin 12.06.2019 Tarih, 2018/3501 E, 2019/3769 K. ilamı) bu nedenle davacının sadece asıl alacağının tahsilini talep edilebeceği kanaatine varıldığından davacının davasının kısmen kabulü ile; davalı borçlunun Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın davacının takipteki talebi de nazara alınarak kısmen iptali ile takibin 255.666,27 TL asıl alacak üzerinde iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihi itibari ile işleyecek yıllık %29,23 faiz ve faizin %5 BSMV si ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen 255.666,27 TL asıl alacak üzerinden %20 oranında hesaplanan 51.133,25 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline dair aşağıdaki hükmün kurulmasına …” gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile davalı borçlunun Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasına yaptığı itirazın davacının takipteki talebi de nazara alınarak kısmen iptali ile takibin 255.666,27 TL asıl alacak üzerinde iptali ile takibin asıl alacağa takip tarihi itibari ile işleyecek yıllık %29,23 faiz ve faizin %5 BSMV si ile devamına, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalının imzalamış olduğu genel kredi sözleşmesinde tarafların adres değişikliğini noter kanalıyla bildirim yükümlülüğü bulunduğunu, aksi halde değişen adrese tebliğin geçerli sayılacağına dair hüküm bulunduğunu, davalı tarafından bildirimde bulunulmadığından eski adrese yapılan tebligatın geçerli olduğunu, İİK 68/B maddesi gereğince sözleşmede gösterilen adresin değiştirilmesinin yurt içinde bir adresin noter aracılığıyla krediyi kullandıran tarafa bildirilmesi halinde sonuç doğuracağını, yeni adresin bu şekilde bildirilmemesi halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarihin tebliğ tarihi sayılacağını, bu sebeple temerrüt tarihi olarak 06/03/2012 tarihinin kabul edilerek davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken kısmen kısmen kabul kararının hukuka aykırı olduğunu belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklı alacak nedeniyle yapılan icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde, kabul edilen alacak yönünden itirazın iptaline, takibin asıl alacağa takip tarihinden itibaren işleyecek yıllık %29,23 faiz ve faizin %5 BSMV si ile birlikte devamına karar verildiği, karara karşı davacı vekilince 06.03.2012 temerrüt tarihi itibari ile faiz işletilmesi gerektiği sebebiyle istinaf talebinde bulunulduğu görülmüştür.
Dava dışı şirkete kullandırılan krediye ilişkin olarak taraflar arasında Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşemesi imzalanadığı, davalının kredi sözleşmesinde kefil sıfatı ile yer aldığı, adres olarak … Cad. … Siteleri, … blok No:… D:… adresinin bildirildiği, alacaklı bankaca Ankara …Noterliği’nin 01.03.2012 tarih … yevmiye numara ile keşide edilen ihtarnamede aynı adresin yer aldığı, noterliğin 20.03.2012 tarihli tebliğ şerhinde sözleşmede yer alan adrese çıkarılan ihtarnamenin, muhatabın adresten taşındığı, yeni adresini bildirmediği, mahalle muhtarında kaydı bulunmadığından bahisle iade edildiğinin belirtildiği ancak PTT görevlisinin işlem tarihinin gösterilmediği anlaşılmıştır.
Taraflar arasında imzalanan Genel Nakdi ve Gayrınakdi Kredi Sözleşmesi’nin “Müşterinin kanuni ikametgahı ve Yetkili İmzalarında meydana gelecek Değişiklikler” başlıklı 84.maddesinde sözleşmede bildirilen adrese yapılan tebliğin geçerli olacağına ilişkin ve adres değişikliğinin bildirilmesi usulüne ilişkin hükmün, sadece “müşteri” hakkında düzenlendiği, yine davalının da imzasının bulunduğu 10.06.2010 Kefalet Taahhütnamesinde bu hususta bir düzenlemeye yer verilmediği, istinaf dilekçesinde ifade edilen İİK’nın 68/b maddesinde belirtilen belgelerin, sözleşmede bildirilen adresin değişmesi durumunda, belirtilen şekilde bildirim yapılmaması halinde hesap özetinin eski adrese ulaştığı tarih tebliğ tarihi sayılı hükmü, “krediyi kullanan” hakkında olduğu, somut olayda davalı kefil olup gerek kredi sözleşmesinde gerekse de ilgili mevzuatta, kefilin sözleşme adresine yapılan tebligatın iade edilse bile ihtarnamenin tebliğ edilmiş sayılacağına yönelik bir hüküm bulunmadığı, alacaklı tarafından davalıya ihtarnamenin tebliğ edildiğine dair başka bir delil de sunulamadığı, bu nedenlerle ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı kanaatine varılarak, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın dairemiz tarafından tebliğe çıkarılmasına,
6-Dava dosyasının temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince; taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 31/10/2022 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Başkan
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Üye
e-imzalıdır

Katip
e-imzalıdır

M.Y.