Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/2704 E. 2023/432 K. 24.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 01/09/2020
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …
DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Kooperatif Üyeliğinin Tespiti

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 24/02/2023
YAZIM TARİHİ : 01/03/2023
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan kooperatif üyeliğinin tespiti davasında 01/09/2020 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin … Yapı Kooperatifi … Nolu daireyi 31.03.2008 tarihinde Kooperatif üyesi …’dan 36.000,00 TL’ye devraldığını, sözleşmeye göre devir tarihinden sonraki aidat ödemelerinin … tarafından ödeneceğini ve anahtar teslimi yapılacağını, 10.04.2008 tarihinde Kooperatif yönetim kurulunun toplandığını ve …’ın hissesinin müvekkiline devrinin görüşüldüğünü, devir işlemine oy çokluğu ile karar verildiğini, böylece …’ın hissesinin müvekkiline devredildiğini, kooperatifin tasfiye halinde olduğunu ve Kooperatif yönetim kurulunun …’ı ihraç ettiğini, aslında kooperatifin üyesinin 31.02.2008 tarihli sözleşme ve 10.04.2008 tarihli yönetim kurulu kararı gereğince müvekkili … olduğunu, ancak davalı kooperatifin üye kayıt defterine müvekkilini kaydetmediğini ve üyelikle ilgili müvekkiline herhangi bir bildirimde bulunmadığını belirterek; davanın kabulü ile müvekkilinin kooperatifin üyesi olduğunun tespit ve tescili ile kooperatif üye kayıt defterine kaydının yapılmasına, bu mümkün olmadığı takdirde müvekkilinin hissesine düşen dairenin bedelinin davalıdan alınarak usulsüz yapılan işlem tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Kooperatif ile ortağı arasındaki davaların 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğunu, davacı tarafin iddia ettiği ve dosyaya sunduğu devir sözleşmesinin kesinlikle gerçek dışı olduğunu, belgede …’ın isminin olmasına rağmen altında imzasının bulunmadığını, dolayısı ile ortada hukuken geçerli ve kooperatifi bağlayıcı bir belgenin bulunmadığını, söz konusu belgenin kooperatife sunulmadığını, anılan yönetim kurulu kararının açıkça mantığa ve gerçeklere aykırı olduğunu, zira oy çokluğu ile alındığı iddia edilen kararın altında 3 tane isim ve imzanın bulunduğunu, yine karar metni altında atılan imzaların birçoğunun kesinlikle imza sahiplerine ait olmadığını, yine …’ın hissesini 31.03.2008’de devrettiği iddia edilmesine rağmen 27.04.2008 tarihli genel kurulda …’ın yönetim kurulu yedek üyeliğine seçildiğini, Ancak davacı …’ın hiçbir kayıt ve belgede ismi ve imzasının yer almadığını, tüm bu nedenlerle, hukuk ve mevzuata aykırı davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…Davalı kooperatifin kayıtlarında bilirkişiler marifetiyle yapılan incelemede ; davalı … Kooperatifine ait incelenen 2011 yılı defterlerinin açılış tasdiklerinin süresinde yapıldığı, 2011 yılı yevmiye defterinin kapanış tasdikinin de süresinde yapıldığı, bunun dışında incelenen ticari defterlerin muhasebe usul ve esaslarına uygun şekilde tutulduğu ve ticari defterlerin kendi içinde birbirini teyit eder nitelikte olduğu, davalı Kooperatif Genel kurul tutanakları ve hazirun listelerinde davacının isminin yer almadığı, 17.06.2012 tarihinden sonraki genel kurul hazirun listelerinde davacıya üyeliğini devrettiği iddia edilen …’ın isminin yer aldığı, 2012 tarihinden önceki genel kurul hazirun listelerinde …’ın isminin yer aldığı, davalı Kooperatif üye kayıt defterlerinde de davacının ismi üye listesinde yer almadığı, davalı Kooperatif yevmiye defterlerinde davacı …’ın yatırdığı herhangi bir aidat tespit edilemediği, davalı kooperatife ait ticari defterlerde davacıya üyeliğini devrettiği iddia edilen …’ın davalı Kooperatife 2011 yılı sonu itibari ile 21.815,26TL aidat yatırdığı, … emsali üyelerin 2011 yılı sonu itibari ile yatırması gereken aidat toplamı 43.150,00TL olduğu, söz konusu kararın kooperatif karar defterinde tespit edilmesi amacıyla, davalı kooperatifin dosyaya sunduğu Konya … Noterliği … tarih … yevmiye nolu karar defterin incelendiği, söz konusu karar defterinde 15.10.2004-26.09.2009 tarih aralığı kararlar yer aldığı, son karar numarasının 89 olduğu, ancak davalı Kooperatif tarafından dosyaya sunulan karar defterinde davacının üyeliği devraldığına ilişkin olarak alındığını iddia ettiği …. tarih … sıra nolu karar yer almadığı belirtilmekle ve bir kooperatif ortağının hissesini devredebileceği, devrin kooperatif için bağlayıcı olabilmesi için ortada mevcut ve geçerli bir ortaklığın olması gerektiği, dava tarihinde davacının devraldığı kişi devir tarihinde ortaktır. Yaptırılan bilirkişi incelemesinde de devraldığı …’ın kooperatife ödemelerinin tam olmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenlerle borcun olunmadığı iddiası yerinde görülmediğinden…” gerekçesiyle davacının davasının reddine, şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; taraflar arasında yapılan anlaşmanın kooperatife ibraz edildiğini ve yönetim kurulu tarafından bilindiğini, bu hususun davalı tarafından da ikrar edildiğini, …. tarih … Karar sıra numaralı Yönetim Kurul Kararının varlığının, Yönetim Kurulu üyesi olan … ve … tarafından verilen 27.06.2019 tarihli beyanlar ışığında açıklığa kavuştuğunu, buna göre müvekkilin dava konusu kooperatif üyeliğine kabul edildiği hususlarında herhangi bir ihtilafın da olmadığını, konuya ilişkin olarak Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 2015/6564 E. sayılı emsal kararına göre Kooperatif üyeliğinin devri için devreden ve devralan iradelerinin kooperatife ulaştırılmasının yeterli olduğunu, dolayısıyla müvekkilinin kooperatif üyeliğinin sübuta erdiğini, Yerel mahkemece sanki devirden önce ihraç var gibi hareket edilerek karar oluşturulduğunu, ancak müvekkil ile … arasındaki devir sözleşmesinin …’ın haksız ve hukuka aykırı ihracından önce olduğunu, aidat için herhangi bir taleplerinin olmayıp bu konunun davanın reddine gerekçe olarak gösterilmesinin yersiz olduğunu, davanın, üyeliğin tespit ve tesciline ilişkin olup yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan ve uygulanan hukuki nedenlerin davalarıyla ilgisi bulunmadığını belirterek; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulü ile yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Kooperatif üyeliğinin tespiti, olmadığında davacının hissesine düşen dairenin bedelinin ödenmesi talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı, kooperatif üyesi olan dava dışı …’dan kooperatif üyeliğini devraldığını, devirden sonraki ödemelerin … tarafından yapılacağının kararlaştırıldığını, kooperatif …’ı üyelikten ihraç etmişse de esasında kooperatifin üyesinin … değil kendisi olduğunu, ancak davalı kooperatifin üyeliğini defterlerine kaydetmediğini iddia ederek kooperatif üyeliğinin tespitini talep etmiş; davalı kooperatif ise, davacının kooperatifin üyesi olmadığını, dosyaya sunulan kooperatif üyelik devir belgesinin kendilerine bildirilmediğini ve geçerli olmadığını, davacının üyeliğine ilişkin kooperatif yönetim kurulunca alınmış bir karar olmadığını savunarak davanın reddini talep etmiştir.
Uyuşmazlık, davacının davalı kooperatifin üyesi olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Davacı, dava dışı …’dan kooperatif üyeliğini devraldığını iddia etmekte olup, davacının kooperatif üyeliğinin kabulü için üyelik devrinin kooperatife bildirilmiş olmasına rağmen kooperatifin bu konuda işlem yapmamış olması, ayrıca davalının dava konusu devir işlemi ve gerçek hak sahibinin kim olduğunu bilen veya bilebilecek konumda olması, yani kötü niyetli olması gerekir. Aksi halde yani kooperatif son devirden haberdar değil ise davacının kooperatife üye olduğunun kabulü mümkün olmayacaktır. (Benzer Yargıtay 6. HD 28/11/2022 tarih ve 2021/5903 E. 2022/5508 K. sayılı kararı). Davacı dava dilekçesi ekinde dava dışı … ile aralarında yaptıkları sözleşme fotokopisi ile davalı kooperatifin … tarih ve … sayılı karar metni suretini sunmuştur. İlgili kararın altında kooperatif başkanı olarak …, Başkan Yard. … ile …’ın imzasının bulunduğu, ayrıca kooperatif kaşesinin de yer aldığı görülmektedir. Mahkemece … ile … isticvap edilerek dinlenmiş ve imza örnekleri de alınmıştır. Bu şahıslar … nolu karar altındaki imzanın kendilerine ait olmadığını beyan etmişlerdir. … ise mahkemeye sunduğu 27/06/2019 havale tarihli dilekçesinde … karar sayılı yönetim kurulu kararının altındaki imzanın kendisine ait olduğunu, kaşenin de kooperatifin kaşesi olduğunu, tarafların devir beyanı ile sözleşmeyi eksiksiz olarak kooperatife sunduğunu, kooperatif yönetim kurulunun da bu devri onayladığını beyan etmiştir. Aynı tarihte …. da mahkemeye sunduğu dilekçede, kararın kooperatif yönetim kurulunca alındığını ve ilgili karardaki imzanın kendisine ait olduğunu beyan etmiştir.
Mahkemece karardaki gerekçelerle davanın reddine karar verilmiş ise de eksik araştırma ve inceleme ile karar verilmiştir. Şöyle ki;
1-) Konya CBS’nin … Sor. sayılı dosyasından müşteki/davalı kooperatifin şikayeti üzerine dosyamız davacısı ile dava dışı … hakkında resmi evrakta sahtecilik ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından soruşturma açıldığı, ceza yargılamasının Konya .. Asliye Ceza Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında devam ettiği anlaşılmış olup, bu dosyanın sonucu beklenmeden karar verilmesi yerinde olmamıştır.
2-) Bilirkişi …’ın dosyaya sunduğu rapor incelendiğinde; “…Söz konusu kararın kooperatif karar defterinde tespit edilmesi amacıyla, davalı kooperatifin dosyaya sunduğu Konya … Noterliği … tarih … yevmiye nolu karar defteri incelenmiştir. Söz konusu karar defterinde …-… tarih aralığı kararlar yer almaktadır, son karar numarası …’dur. Ancak davalı Kooperatif tarafından dosyaya sunulan karar defterinde davacının üyeliği devraldığına ilişkin olarak alındığını iddia ettiği … tarih … sıra nolu karar yer almamaktadır. Söz konusu karar defterinde …/… ve …nolu karar fotokopileri dosyaya sunulmuştur (EK:1), bunun dışında başka bir karar defteri var ise böyle bir karar defteri tarafımıza sunulmamıştır…” ifadelerine yer verilmiştir. Ancak bilirkişi, karar defterinde … nolu alınmış herhangi bir karar olup olmadığı, bu kararın olması gereken sayfalarının defterde bulunup bulunmadığı, defter sayfalarının yırtılması, yok edilmesi gibi bir durum olup olmadığı hususunda açıklama yapmamıştır. Mahkemece bu husus açıklığa kavuşturulmadan karar verilmesi hatalı olmuştur. Ayrıca dava dışı …’ın üyelikten ihraç edilmeden önce kooperatife birden fazla üyeliğinin bulunup bulunmadığı araştırılmalı, davacının dava dilekçesinde yemin deliline dayandığı gözönünde tutularak, tüm deliller toplandıktan sonra davacının davayı ispat edememesi halinde de yemin deliline dayanıp dayanmadığı sorularak sonucuna göre karar verilmelidir. Bu nedenlerle davacının istinaf talebinin kabulü ile HMK 353/1.a.6 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden yargılama yapılarak karar verilmek üzere dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 24/02/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

…Ç