Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/2330 E. 2022/1560 K. 07.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/02/2020
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : …

DAVALI :
VEKİLİ :

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 07/10/2022
YAZIM TARİHİ : 13/10/2022
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 25/02/2020 tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının ..’nde ihale usulü yapmış olduğu işlerde kullanmak üzere müvekkilinden çeşitli tarihlerde tanzim edilen …, …, …, …, …, … seri numaralı faturalara konu malları aldığını, davalı şirketin …, … ve … numaralı faturalardan kaynaklı alacaklarını ödemediğini, müvekkili şirket tarafından davalı adına düzenlenmiş olan faturaların defter ve belgelerine yansıtıldığını, cari hesap kayıtları incelendiğinde görüleceği üzere davalının bir kısım ödemeler yaptığını, ancak …, … ve … numaralı faturalarda yazılı bedelleri ödemediğini, alacağın tahsili için Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas numaralı dosyası üzerinden yaptıkları icra takibine karşı davalının “yetkiye, borca ve faize” itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, öncelikle davalı tarafın yetki itirazının yerinde olmadığını, zira mal satışlarında satılan malların teslim yerinin Konya ili olduğunu, davalının icra takibine yapmış olduğu itirazın hukuki ve fiili dayanaktan yoksun olduğunu, açıklanan nedenlerle itirazın iptaline ve takibin devamına, asıl alacağın % 20’si oranında icra inkâr tazminatının davalı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının takibe konu ettiği faturalara ilişkin olarak müvekkili şirketin davacı şirkete herhangi bir borcunun olmadığını, müvekkilinin satın aldığı tüm malların bedellerini ödediğini, taraflar arasındaki cari hesap kapanmış olmasına rağmen davacı şirketin haksız bir şekilde müvekkilinden tahsilat yapmaya çalıştığını, dava konusu faturalara ilişkin malların müvekkili tarafından alınmadığını, bu sebeple de borcunun olmadığının tarafların defter ve kayıtlarının incelenmesi sonucu ortaya çıkacağını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; “… davacının ticari defterlerinde, taraflar arasında 2014 yılında bir ticari ilişkinin olduğu ve takip konusu 4 adet faturanın davacı şirketin ticari defterlerinde alacak olarak kaydının bulunduğu, ancak davalı şirket defterlerinde herhangi bir kaydın bulunmadığı, davalının BA formu ile davacıdan mal aldığını beyan etmemiş olması ve …’ün davalı çalışanı olduğunun kanıtlanamamış olması sonucu davacının yemin teklifi üzerine davalı şirket yetkilisinin yemini ifa ettiği,
Yazılı delillerle iddiasını ispatlayamayan davacının yemin teklifinin davalı şirket yetkilisi tarafından kabul edilerek dava konusu faturalar içeriğinde belirtilen malların kendilerine telim edilmediği, faturalar nedeniyle herhangi bir borcun bulunmadığını beyan ettiği, bu bakımdan davacının davasını yemin delili ile de ispatlayamadığı, açıklanan nedenlerle davacı tarafından ispatlanamayan davanın ve şartları oluşmayan icra inkar tazminatı talebinin reddine…” gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; bilirkişi raporunda maddi hata yapıldığını, 12/12/2016 tarihli raporda incelemeler eksiksiz ve doğru bir şekilde yapılmış olmasına rağmen raporun sonuç kısmında maddi bir hata yapıldığını, raporda “dava konusu faturalarda yer alan malları …’ün teslim aldığı, ancak davalı çalışanı olup olmadığının bilinmediği…” belirtildiğini, SGK kayıtlarının incelenmesinde görüleceği üzere …’ün davacı şirket çalışanı olduğunu, sevk irsaliyelerinde de teslim eden kısmında …’ün imzasının ve isminin bulunduğunu, bir diğer istinaf sebeplerinin yerel mahkemenin yemine dayanarak hüküm kurması olduğunu, edilen yemini ve bu yemine dayanılarak kurulan hükmü kabul etmediklerini, bilirkişi raporundaki hata giderildiği takdirde davalarının haklılığının ortaya çıkacağını, yerel mahkeme kararının kaldırılarak haklı davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; faturalardan kaynaklı itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Uyuşmazlık; icra takibine konu faturalara ilişkin malların davalıya satılıp satılmadığı/teslim edilip edilmediği, davacının ilgili faturalar nedeniyle alacağının bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
Mahkemece tarafların ticari defterleri üzerinde inceleme yaptırılarak ayrı ayrı raporlar aldırılmış, Vergi Dairesinden BA-BS formları celbedilmiş, fatura ve irsaliyede adı geçen-imzası bulunan kişilerin davalının çalışanı olup olmadığı … kayıtlarından araştırılmıştır. Davacının yemin teklif etmesi üzerine davalı, faturaya konu malları davacıdan satın almadığını ve davacıya borcunun olmadığına dair yemin etmiştir.
Davanın satım sözleşmesinden kaynaklandığı, sözleşmenin ifa yerinin Konya olduğu, ayrıca borcun götürülecek borç olduğu ve davacının yerleşim yeri mahkemesinin Konya olduğu görülmekle HMK 6 maddesi ile TBK 89/1 maddesi uyarınca davacının yerleşim mahkemeleri olan Konya Mahkemeleri de yetkili olduğundan davalının icra dairesi ile mahkemenin yetkisine ilişkin itirazının reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamaktadır.
Mahkemece bilirkişi … raporunda davaya konu faturalara ilişik sevk irsaliyelerinde malı teslim alan kişinin … olduğundan bahsetmişse de, davacının dosyaya sunduğu … kayıtlarından …’ün teslim alan değil teslim eden kişi olup davacının çalışanı olduğu, … nolu faturaya ilişik sevk irsaliyesinin üst kısmında imzası bulunan …’in ise … kayıtlarından davalı şirketin çalışanı olduğu tespit edilmiştir. Davalının çalışanı olduğu tespit edilen …’in … numaralı faturaya ek sevk irsaliyesinde imzasının bulunması nedeniyle ilgili faturaya konu 397 adet 100/3000 3,2 mm’lik PVC borunun davalı tarafından teslim alındığı gözönünde tutularak, değeri olan 6.515,76 TL’lik kısım yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken mahkemece davanın reddine karar verilmesi yerinde olmamıştır. Ancak eksikliğin giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden davacının istinaf talebinin kabulüyle; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, 6100 sayılı HMK 353/1.b.2.maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 25/02/2020 tarih, … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflar yararına ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf başvuru harcı, 24,80 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 173,40 TL istinaf yargılama giderlerinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davanın kısmen kabulü ile; davalının Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZININ KISMEN İPTALİNE,
Takibin 6.515,76 TL üzerinden DEVAMINA, asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesine,
2- Davalı haksız olarak takibe itiraz ettiğinden alacağın % 20’si olan 1.303,15 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine,
3- Alınması gereken 445,10 TL harçtan peşin alınan 324,05 TL harcın mahsubu ile bakiye 121,05 TL harcın davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- Davacı tarafından yatırılan 324,05 TL harcın davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
5- Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümleri gereğince 6.515,76 TL Ücret-i vekaletin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
6- Davalı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen kısım üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT hükümleri gereğince 3.400,00 TL Ücret-i vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7- Davacı tarafından yapılan 56,60 TL peşin harç, 435,40 TL talimat, 399,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 891,00 TL yargılama giderinin kabul ve red oranları nazara alınarak 523,42 TL’sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bakiye kısmın davacı üzerinde bırakılmasına,
8-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran tarafa iadesine
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 07/10/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

…Ç