Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/217 E. 2022/293 K. 08.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE Tİ CARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 05/12/2019
NUMARASI : …. Esas …. Karar

DAVACI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : … (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 08/03/2022
YAZIM TARİHİ : 09/03/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 05/12/2019 tarihinde tesis edilen menfi tespit ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; davalı tarafından 15/03/2013 tarihinde müvekkili … ve …. hakkında 25/03/2013 tanzim, 20/04/2013 vadeli senet ile Konya Kapatılan … İcra Müdürlüğünün …. (.. İcra Müdürlüğü …. E.) sayılı dosyasından takip başlatıldığını, müvekkilinin yapılan tebligatlardan haberdar olmadığını, takipten önce taşındığı için tebligatların muhtara yapıldığını, böylece takibi öğrenemeyen müvekkilinin takibe itiraz edemediğini maaş haczi müzekkereleri sonucunda öğrendiğini, takibe dayanak olan senet fotokopisinde davacının isminin … olarak yazıldığını ve isminin yanında da iki adet imzanın olduğunu, bu imzalardan hiçbirisi müvekiline ait olmadığını, davacvının davalı ile söz konusu senede dayalı herhangi bir ticari veya adi borç ilişkisinin olmadığını, davacının mağduruyeti, senedin sahteliğinin iddia edilmiş olması, senet üzerindeki imzaların çıplak gözle dahi davacıya ait olmadığının anlaşılabiliyor olması sebebiyle, HMK 208 ve 209. Maddesi hükümleri ve resen nazara alınacak sebeplerle, müvekkili hakkındaki icra takibinin öncelikle teminat aranmaksızın, mahkeme aksi kanaatte olursa uygun bir teminat karşığı dava sonuna kadar durdurulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi sunmamıştır.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde; “… Davalı tarafından 15/03/2013 tarihinde müvekkili … ve …. hakkında 25/03/2013 tanzim, 20/04/2013 vadeli senet ile Konya Kapatılan …İcra Müdürlüğünün …. (.. İcra Müdürlüğü …. E.) sayılı dosyasından takip başlatıldığını, müvekkilinin yapılan tebligatlardan haberdar olmadığını, takipten önce taşındığı için tebligatların muhtara yapıldığını, böylece takibi öğrenemeyen müvekkilinin takibe itiraz edemediğini, maaş haczi müzekkereleri sonucunda öğrendiğini, takibe dayanak olan senet fotokopisinde davacının isminin … olarak yazıldığını ve isminin yanında da iki adet imzanın olduğunun görülmekte olduğunu, bu imzalardan hiçbirisi müvekiline ait olmadığını, davacvının davalı ile söz konusu senede dayalı herhangi bir ticari veya adi borç ilişkisinin olmadığını beyan ederek, davacının mağduruyeti, senedin sahteliğinin iddia edilmiş olması, senet üzerindeki imzaların çıplak gözle dahi davacıya ait olmadığının anlaşılabiliyor olması sebebiyle, HMK 208 ve 209. Maddesi hükümleri ve resen nazara alınacak sebeplerle, müvekkili hakkındaki icra takibinin öncelikle teminat aranmaksızın mahkeme aksi kanaatte olursa uygun bir teminat karşığı dava sonuna kadar durdurulmasını, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini dava ve talep etmiştir
Dosyamız kapsamında yapılan incelemeler doğrultusunda ve Adli Tıp Kurumu’na gönderilen dosyadaki senet üzerindeki imzanın davacıya ait olmadığı anlaşıldığından yasa ve Yargıtay içtihatları dikkate alındığında imza itirazı neticesinde ispat külfeti alıcıya geçmiş ancak davalı senet altındaki imzaların gerçekliğini ispatlayamamıştır. Yukarıda açıklanan ve oluşan vicdani kanaat ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçelerle ;
1-Davacının davasının KABULÜ İLE Konya .. İcra Müdürlüğünün …. E. sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine,
2-10.747,33 TL.nin %20’si oranında kötüniyet tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, …” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Mahkemece hükmedildiği halde neden ve hangi gerekçeyle davalının kötüniyetli olduğu gerekçelendirilmeden ve müvekkilinin kötüniyetli olduğuna dair hiçbir delil mevcut değilken kötüniyet tazminatına hükmedilmesinin hatalı olduğunu, kötüniyetli olan birisi varsa onun da davacının yeğeni olan …. olduğunu, davacının imzasını taklit edip bu şekilde birçok senet tanzim edip piyasayı dolandıranın davacının yeğeni olduğunu, bu durumda davacının imza incelemesi ile borçtan kurtulmuş ….’in haksız kazanç elde ederek izini kaybettirip kurtulmuş, müvekkilinin ise alacağını alamayıp mahkemece kötüniyetli kabul edilerek inkar tazminatına mahkum edilmiş olduğunu, müvekkiline kötüniyet tazminatı hükmedilmemesini ve yargılama giderinden sorumlu tutulmamasının istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosyamız arasında bulunan Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. E. Sayılı takip dosyasının incelenmesinde; davalı …’in davacılardan …. ve dava dışı … aleyhine 6.000,00 TL asıl alacak olmak üzere faiz ve komisyon ücreti toplamından ibaret 6.069,99 TL üzerinden 13/05/2013 tarihinde dosyaya konu bono dayanak gösterilerek takip başlattığı, bono örneğini takip talebine eklediği, örnek 10 ödeme emrinin davacı borçluya 16/05/2014 tarihinde tebliğ edildiği, icrai aşamaların devam ettiği anlaşılmıştır.
İlk derece mahkemesince davacının imza örnekleri alınarak takibe konu bononun üzerindeki imzanın davacıya ait olup olmadığı hususunda Adli Tıp Kurumu’ndan rapor alındığı, alınan raporda özetle; inceleme konusu senette ….’e atfen atılı basit tersimli imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel …’in eli ürünü olmadığı hususunda kanaat raporu sunulduğu görülmüştür.
Davacının Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı dosyasındaki takibe konu bonolardaki imzanın kendisine ait olmadığından bahisle menfi tespit talebinde bulunduğu, mahkemece Adli Tıp Kurumu’ndan alınan raporda, inceleme konusu senette ….’e atfen atılı basit tersimli imzalar ile …’in mukayese imzaları arasında tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel …’in eli ürünü olmadığı hususunda kanaat raporu sunulduğu, Yargıtay 11.Hukuk Dairesinin 18/03/2021 tarih 2020/2943 esas 2021/2617 Karar, 20/01/2021 tarih 2020/3521 esas 2021/212 karar ve 25/01/2021 tarih 2020/3628 esas 2021/341 karar sayılı ilamlarında da belirtildiği gibi rapor kesin kanaat bildirmediğinden hüküm kurmaya elverişli olmadığı, bu nedenle Güzel Sanatlar Fakültesi Grafoloji Bölümünden seçilecek bilirkişilerden oluşturulacak 3 kişilik bilirkişi heyetiyle imzanın incelenerek alınacak rapor ile tüm delillerin birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi usul ve yasaya uygun bulunmadığından davalının istinaf talebinin kabulüne, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde değerlendirme yapılmak ve sonucunda karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıda şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesinin 05/12/2019 tarih …. Esas …. Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan toplam 183,54 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 08/03/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Ç.