Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/2099 E. 2023/64 K. 16.01.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/07/2020
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … – …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. … – Av. … – …
DAVA : Menfi Tespit (Kıymetli Evraktan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 16/01/2023
YAZIM TARİHİ : 20/01/2023
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya … Mahkemesi’nin … sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında … tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı müvekkilinin hakkında Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına konu çek ile takip yapıldığını, takibe dayanak çeklerde cirolarda ki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkili açısından bu çeklerde olan cirolardaki imzalar sahte olup, müvekkilin bu çeklere istinaden yapılan takipten sorumlu tutulmamasının gerektiğini, bu konuda savcılığa suç duyurusunda da bulunulduğunu beyan ederek, davacının Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına konu çek ile ilgili borcunun bulunmadığının tespitine, Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibi hakkında teminatsız, aksi kanaatte olunması halinde teminat ile takibin tedbiren durdurulmasını, ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; … Şti. İle davalı … Şti. arasındaki ticari ilişkinin Nisan 2015 tarihine dayandığını, taraflar arasında sayısız faturalı alışveriş bulunduğunu, ticari defter ve belgeler incelendiğinde de davalının davacıdan alacaklı olduğunun açıkça ortaya çıkacağını, İİK.nin 72 maddesinin 3. Fıkrası gereği ” İcra Takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini…” sadece ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini talep edebileceklerini beyan ederek, davanın reddine, davacının aleyhinde %20 tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince “…İncelenen dosya kapsamı ve toplanan deliller bir bütün halinde değerlendirildiğinde; Davalı müvekkilinin hakkında Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına konu çek ile takip yapıldığını, takibe dayanak çeklerde cirolarda ki imzaların müvekkiline ait olmadığını, müvekkili açısından bu çeklerde olan cirolardaki imzalar sahte olup, müvekkilin bu çeklere istinaden yapılan takipten sorumlu tutulmamasının gerektiğini, bu konuda savcılığa suç duyurusunda da bulunulduğunu beyan ederek, davacının Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına konu çek ile ilgili borcunun bulunmadığının tespitine, Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı icra takibi hakkında teminatsız, aksi kanaatte olunması halinde teminat ile takibin tedbiren durdurulmasını, ve davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini dava ve talep etmiştir. Davanın İİK.72. maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu, İİK.72.maddesinde; “Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir….” şeklinde, 6102 sayılı TTK.778/1-d maddesi yollaması ile TTK. 677. Maddesinde; “Bir poliçe, poliçe ile borçlanmaya ehil olmayan kişilerin imzasını, sahte imzaları, hayali kişilerin imzalarını veya imzalayan ya da adlarına imzalanmış olan kişileri herhangi bir sebeple bağlamayan imzaları içerirse, diğer imzaların geçerliliği bundan etkilenmez.” şeklinde, TTK. 778/1-a maddesi yollaması ile TTK’nun 687.maddesinde; “Poliçeden dolayı kendisine başvurulan kişi, düzenleyen veya önceki hamillerden biriyle kendi arasında doğrudan doğruya var olan ilişkilere dayanan def’ileri başvuran hamile karşı ileri süremez; meğerki, hamil, poliçeyi iktisap ederken bile bile borçlunun zararına hareket etmiş olsun. (2) Alacağın temliki yoluyla yapılan devirlere ilişkin hükümler saklıdır.” şeklinde, 6102 sayılı TTK’nun 825.maddesinde;”(1) Borçlu, emre yazılı bir senetten doğan alacağa karşı ancak senedin geçersizliğine ilişkin veya senet metninden anlaşılan def’ilerle alacaklı kim ise ona karşı, şahsen haiz bulunduğu def’ileri ileri sürebilir.(2) Borçlu ile önceki hamillerden biri veya senedi düzenleyen kişi arasında doğrudan doğruya varolan ilişkilere dayanan def’ilerin ileri sürülmesi, ancak senedi iktisap ederken hamilin bilerek borçlunun zararına hareket etmiş olması hâlinde caizdir.” şeklinde düzenlemelerin yapıldığı, davalılar tarafından davacı aleyhine Konya …İcra Müdürlüğü’nün … E. sayılı dosyasından icra takibi yapıldığı, takip dayanağının senet olduğu, davacının takibe konu senetteki imzanın kendisine ait olmadığını iddia ettiği, sahtecilik (imza inkarı) def’ininsenetin geçersizliğine ilişkin mutlak nitelikte def’i olduğu ve herkese karşı ileri sürülebileceği, mahkememizce imza incelemesine esas ilgili kişilerin imza örneklerinin bildirdiği kurumlardan temin edildiği, mahkememizce imza incelemesi yaptırıldığı, … Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda; İnceleme konusu çeklerin arka yüzündeki basit tersimli 1. ciro imzaları ile …’in mukayese imzaları arasında; tersim biçimi, işleklik derecesi, alışkanlıklar, istif, eğim, doğrultu, seyir, hız ve baskı derecesi bakımından farklılıklar saptandığından, söz konusu imzaların mevcut mukayese imzalarına kıyasla kuvvetle muhtemel …’in eli ürünü olmadığı, Söz konusu imzalar atan şahsın tanı unsurlarını … açısından teşhise yeter oranda yansıtmadığından …’in eli ürünü olup olmadığının tespit edilemediği rapor edilmiştir. Aksinin davalı tarafından ispatlanamadığı, takipten ve takibe konu senetten dolayı davacının davalıya borcunun bulunmadığı anlaşılmakla ayrıca davalı tarafın sürekli olarak dilekçelerinde dile getirdiği Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E.sayılı dosyasında davamıza konu olan çeklerin de söz konusu davada dile getirildiği ve o mahkemece yapılan bilirkişi raporunda bu çeklerin hem davalı hem de davacı tarafın defterlerinde bulunduğu, dolayısıyla imza inkarının asılsız olduğunu iddia etmiş ise de, mahkememiz dosyası içerisine celbedilen Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E. Sayılı dosyası incelendiğinde, söz konusu davanın itirazın iptali olduğu, her ne kadar bu çeklerin adları zikredilmiş ise de; imzalara ilişkin bir inceleme olmadığı ayrıca Mahkememizin temel dayanağının Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı dosyası haliyle söz konusu icra takibine konu olan çeklerin iddia edildiği gibi keşideci tarafından imzalanıp imzalanmadığı noktasındadır. Yasamız gereğince imza inkarına karşı mahkemece bilirkişi incelemesi yapılmış, yapılan bilirkişi incelemesi sonucunda davacının iddiası sübut bulmuş, davalı taraf bu imza inkarına karşı haklılığını somut delillerle ispatlayamamıştır. Bu sebeple davacının davasının KABULÜ İLE ; Konya … İcra Müdürlüğünün … E. sayılı takip dosyası içerisindeki davaya konu çeklerle ilgili borcunun bulunmadığının tespitine, İspatlanamayan kötüniyet tazminatının reddine …” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemece kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verildiğini, müvekkili ile davalı arasında cirantanın bulunmaması, temel ilişkiyi ve imzaların aidiyetini davalı tarafın bilebilecek durumda olmasının takibin haksız ve kötüniyetinin göstergesi olduğunu, mahkemece bu hususun dikkate alınmadığını belirterek kararın kötüniyet tazminatı yönünden kaldırılmasını istinaf etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davaya ve imza incelemesine konu olan her iki çekinde davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğunu, davacının imzasını inkar ettiği çeklerin kendi defterinde kayıtlı olmasının davacının imza inkarının yersiz olduğunu açıkça ortaya koyduğunu, bu hususun Yargıtay kararlarıyla da sabit olduğunu, ayrıca ilk derece mahkemesince icra takibi başladıktan sonra açılmış menfi tespit davasında verilmiş tedbiren icra takibini durdurma kararınında hukuka aykırı olduğunu, mahkemenin gerekçeli kararında çeklerin bilgilerinin belirtilmemiş olup, bu nedenle de kararın kaldırılması gerektiğini belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava; Menfi Tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı, Konya … İcra Müdürlüğünün … E. Sayılı takip dosyasına konu edilen … Şubesine ait … seri numaralı 111.000 TL bedelli, … Bankası … Şubesi’ne ait … seri numaralı 78.357,33 TL bedelli çeklerde ciro imzasının şirket yetkilisine ait olmadığı, bu çekler nedeniyle sorumlu tutulmayacaklarından bahisle, davalıya borçlu olmadıklarının tespitini talep ettikleri, bunun dışında davalı yan ile ticari bir ilişkisi bulunup bulunmadığına yönelik herhangi bir beyanda bulunmadığı, dava konusu çeklerin incelenmesinde, çek keşidecisinin dava dışı …Şti. Olduğu, davacının çeklerde lehtar olarak yer aldığı, çeklerin arkasında davacı kaşesi ve imza bulunduğu, beyaz ciro ile davalıya geçtiği ve her iki çekin de bankaya ibraz edildiği, karşılıksız kaşesi vurulduğu, Mahkemece ATK Fizik İhtisas dairesinden alınan … tarihli rapor ile davacı şirketi temsil ve ilzama yetkili … ve …’in mukayese imzaları üzerinden yapılan incelemede, çeklerde yer alan ciro imzasının “kuvvetle muhtemel …’in eli ürünün olmadığı”, “söz konusu imzalara atan tanı unsurlarını … açısından teşhise yeterli oranda yansıtmadığından …’in eli ürünü olup olmadığının tespit edilmediği” kanaatinin bildirildiği, ATK raporuda belirtilen kanaat mahkemece benimsenerek, davanın kabulüne, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verildiği, karara karşı, davalı vekilince imza incelemesine konu her iki çekin davacı defterlerinde kayıtlı olduğu, Konya … ASTM’nin … E.sayılı dosyasından alınan bilirkişi raporuna göre davacı şirketten 1.066.425,64 TL alacaklı olduklarının ispatlandığı, nedenlerine bağlı olarak, davacı vekilince ise davacı cirosu ile davalı arasında başka bir ciranta bulunmaması nedeniyle lehlerine kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiği sebebine bağlı olarak istinaf isteminde bulundukları, Dairemizin denetiminden geçen, Konya …ASTM’nin … E.- … K. Sayılı dosyasında, dosyamız davalısının, dosyamız davacına karşı, iş bu dava konusu çek bedelleri aynı miktarda faturalı mal satışında kaynaklı olarak açılan ilamsız icra takibine yönelik, itirazın iptali talebinde bulunulduğu, mahkemesince yapılan yargılama, alınan bilirkişi raporları çerçevesinde davanın kabulüne karar verildiği, ilk derece mahkemesi kararına karşı davalı vekilinin istinaf istenimin dairemizin … E.- … K.sayılı kararıyla esastan reddine karar verildiği, dairemiz kararının da davalı vekilince temyiz edildiği, dosyanın halen yargıtay incelemesinde bulunduğu, dosya davalısı …Şti vekilinin bu dosyada, eldeki menfi tespit dosyasını ve savcılığa yapılan sahtecilik iddiasını da ileri sürdüğü, mahkemesince davamız konusu çekler yönünden imza incelemesi yapılmadığı ancak, alınan bilirkişi raporlarında, davamız konusu çeklerin, taraf defterlerinde yer aldığının tespit edildiği,
Dava konusu çeklerde bulunan ciro imzasının davacı şirket yetkilisine ait olmadığından bahisle yapılan “Resmi Belgede Sahtecilik, Bilişim Sistemleri Banka veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması suretiyle Dolandırıcılık” şikayeti nedeniyle Konya Cumhuriyet başsavcılığı’nın … sayılı dosyasından yapılan soruşturma neticesinde, davalı … Ltd.Şti yetkilisi … hakkında iddianame düzenlendiği, iddianamenin gönderildiği Konya … Ağır Ceza Mahkemesi’nin … ilk değerlendirme nolu dosyasında “Suça konu çeklerle ilgili olarak soruşturma sırasına şüpheli … ve hakkında ek kovuşturmaya yer olmadığına karar verilen şüpheli …’in imza örnekleri alındığı halde Adli Tıp veya Kriminal rapor alınmadığı, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … E., sayılı dosyasında 1. ciranta olduğu gözüken … Şti. yetkilileri … ve … hakkında Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesinden alınan rapora dayanarak şüpheli … hakkında atılı suçlardan işbu iddianame tanzim edildiği, şüpheli …’ın alınan imza örneklerinin ve şüpheli …’ın soruşturma ifadesinde ismi geçen şirket çalışanları … ve …’ın tanık olarak beyanları alınarak ayrıca çeklerdeki keşideci olarak gözüken ve hakkında Konya … İcra Müdürlüğünün … sayılı dosyası ile icra takibi yapılan … Şti. Yetkili/Yetkililerinin tespiti ile tanık olarak beyanları alınarak gerekirse imza örnekleri alınarak çeklerdeki imzaların şüpheli … ile adı geçenlerin eli mahsulü olup olmadığı hususunda Adli Tıp veya Kriminal rapor alınması gerektiği halde eksik araştırma ile şüpheli … hakkında atılı suçlardan işbu iddianame tanzim edildiği,” gerekçesiyle iddianamenin … tarihli kararla iade edildiği, savcılıkça belirtilen eksikliklerin giderilmesine yönelik soruşturmanın devam ettiği, görülmüştür.
Yukarıda anlatılanlar ile birlikte somut olayın değerlendirilmesinde; aynı taraflar arasında itirazın iptali istemli Konya … ASTM’nin … E.- … K. Sayılı dosyasında alınan bilirkişi raporunda, dava konusu çeklerin, davacı … Ltd.Şti.’nin ticari defterlerinde yer aldığının tespit edildiği, ilk derece mahkemesince dava konusu çeklerde davacı şirket ciro imzasının, şirketi temsil ve ilzama yetkili kişilerin el ürünü olup olmadığına ilişkin ATK’dan alınan imza incelemesi raporunun kesin kanaat bildirmediği anlaşılmış ise de; davaya konu çeklerin her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirketin ticari defter ve kayıtları kendisini bağlayacağı, söz konusu çeklerin taraflar arasındaki ticari alım satım ilişkisi neticesinde davacı şirket tarafından davalıya verilmiş olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkinin bu yönüyle sabit olduğu, davacı taraf eldeki menfi tespit davasında takibe konu çeklerdeki ciranta imzasının şirket yetkilisine ait olmadığını ileri sürmüş ise de, takibe konu çeklerin ticari defterlerde kayıtlı olması nazara alındığında çeklerin benimsenmiş olduğu ve taraflar arasındaki ticari ilişki neticesinde verilmiş olduğu, herhangi bir ödeme savunması da bulunmadığından çeklerin bedelinin ödenmediği, bu nedenlerle davanın reddine (benzer Y.19.HD’nin2016/16294 E.-2018/1153 K.sayılı ilamı) karar verilmesi gerekirken, kabulüne karar verilmesinde isabet bulunmadığı anlaşıldığından, davalının istinaf talebinin kabulü ile HMK’nın 353/1.b.2 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, davanın reddine; menfi tespit davasının reddine karar verilmesi halinde, borçlunun tazminata mahkum edebilmesi için, alacaklının borçluya karşı bir icra takibi yapmış olması ve borçlunun bu icra takibinin durdurulması veya icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için ihtiyati tedbir kararı almış ve bu ihtiyati tedbir kararının uygulanmış (infaz edilmiş) olması gerektiği, somut olayda, mahkemece takibin durdurulmasına karar verilerek, buna ilişkin kararın icra müdürlüğüne bildirildiği anlaşıldığından, takibe konu toplam çek bedeli ve dava değeri olan 189.357,33 TL’nin %20 oranında kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine dair yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
1-Alınması gereken 179,90 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 125,50 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
2-Davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
B) Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 09/07/2020 tarih, … Esas – … Karar sayılı ilamının KALDIRILMASINA,
1-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 3.233,80 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
2-İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf yoluna başvuru harcı ile 22,00 TL posta ve tebligat gideri olmak üzere toplam 170,60 TL istinaf yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
C) İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından taraflara ücreti vekalet taktirine yer olmadığına,
D) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1-Davanın REDDİNE,
2-Dava değerinin %20’si oranında hesaplanan 37.871,00 TL kötüniyet tazminatının davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
3-Davacı tarafından peşin olarak alınan 3.233,75 TL harçtan karar tarihi itibariyle alınması gereken 179,90 TL harcın mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 3.053,85‬ TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
4-Davalı davada kendisini vekil sıfatı ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T gereğince 29.403,60 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
6-Davalı tarafından yapılan 20,00 TL posta ve tebligat yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
7-HMK’nın 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran tarafa iadesine,
E) İlk derece mahkemesince 17/09/2020 tarihinde yazılan harç tahsil müzekkeresinin bila ikmal iadesinin ilk derece mahkemesince istenmesine,
F) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
G) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 16/01/2023 tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Y.