Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/2022 E. 2020/1302 K. 23.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
EK KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … Bankası Anonim Şirketi
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …) – …
DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … TİCARET Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında 02/03/2000 tarihinde tesis edilen ek karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı bankanın dava dilekçesi ekinde fotokopisini sunduğu bonolara dayalı olarak, davalı borçludan alacaklı olup söz konusu alacaklar ile ilgili olarak 01/03/2019 tarihinde arabuluculuk başvurusunda bulunduğunu, 09/04/2019 tarihinde arabuluculuk görüşmesinin yapılmış olduğunu, dava konusu alacağa ilişkin bonoların vade tarihlerinin geçmiş olmasına rağmen ödenmediklerini beyan ederek, dava konusu bono tutarı olan 2.314,00 TL’nin vade tarihlerinden (TTK.m. 778/1-d, 725/1-b) tahsiline, 3095 s. Kanununun 2/2 maddesinde belirtilen oranda işleyecek olan temerrüt faizi ile toplam bono tutarının % 0,3 oranında komisyonu (TTK.m. 778/1-d, 725/1-b) ve protesto masrafı ile birlikte davalı borçludan tahsiline karar verilmesini, ayrıca yargılama giderleri ile vekalet ücretinin ise davalı tarafta yükletilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonunda 11/11/2019 tarihli duruşmada nizanın 6502 sayılı yasa kapsamında kalması nedeniyle görev dava şartı yokluğundan görevsizlik kararı verdiği, görevsizlik kararı üzerine taraflardan birinin, dosyanın görevli mahkemeye gönderilme için başvurmaması nedeniyle, 17/02/2020 tarihli ek kararıyla davanın açılmamış sayılmasına karar verdiği, verilen karar da sehven arabuluculuk masrafları hakkında hüküm kurulmadığından mahkemece, … tarihinde dosya resen ele alınarak, arabuluculuk görüşmelerinden dolayı hazine tarafından yapılan 1.320,00 TL yargılama giderinin davacı … Bankası A.Ş.’den alınarak hazineye gelir kaydına karar verildiği, verilen ek kararın taraflara tebliğ edilmesi üzerine, davacı … Bankası vekilince 6325 sayılı yasanın 18/A-11 maddesinden bahisle arabuluculuk son tutanağında bankayı vekaleten temsil ettikleri, fakat karşı tarafın toplantıya katılmadığının görüldüğünü, aynı yasanın 13. maddesi gereğince hazine tarafından yapılan arabuluculuk ücretinin toplantıya katılmayan tarafın sorumlu olması gerektiği yönündeki dilekçeye istinaden, mahkemece 11/05/2020 tarihinde, tekrar gerekçeli ek karar yazılarak, mahkemenin görevsizlik kararının yetkili mahkemeye gönderme dilekçesi verilmemesi nedeniyle bütün masrafların davacı tarafından üstlenmesi gerektiğinden bahisle, davacı banka vekilinin itirazının reddine karar verdiği görülmüştür.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dosyası içerisinde mevcut bulunan arabuluculuk son oturum tutanağı incelendiğinde, arabuluculuk toplantısına müvekkil bankayı vekaleten iştirak edildiğini, fakat davalının toplantıya katılmadığını ve bu sebepten arabuluculuk faaliyetinin sona erdiğini, bu sebepten hazine tarafından yapılan 1.320 TL arabuluculuk ücretinden müvekkili bankanın sorumlu tutulmasının yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; davanın açılmamış sayılmasına dair ek karara ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının istinaf talebinin incelenmesinde; 6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’ nun 18/A-11 maddesinde; “Taraflardan birinin geçerli bir mazeret göstermeksizin ilk toplantıya katılmaması sebebiyle arabuluculuk faaliyetinin sona ermesi durumunda toplantıya katılmayan taraf, son tutanakta belirtilir ve bu taraf davada kısmen veya tamamen haklı çıksa bile yargılama giderinin tamamından sorumlu tutulur. Ayrıca bu taraf lehine vekâlet ücretine hükmedilmez. Her iki tarafın da ilk toplantıya katılmaması sebebiyle sona eren arabuluculuk faaliyeti üzerine açılacak davalarda tarafların yaptıkları yargılama giderleri kendi üzerlerinde bırakılır.” hükmünün,
Aynı kanunun 18/A-13 maddesinde; “Arabuluculuk faaliyeti sonunda taraflara ulaşılamaması, taraflar katılmadığı için görüşme yapılamaması veya iki saatten az süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâllerinde, iki saatlik ücret tutarı Tarifenin Birinci Kısmına göre Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenir. İki saatten fazla süren görüşmeler sonunda tarafların anlaşamamaları hâlinde ise iki saati aşan kısma ilişkin ücret aksi kararlaştırılmadıkça taraflarca eşit şekilde uyuşmazlığın konusu dikkate alınarak Tarifenin Birinci Kısmına göre karşılanır. Adalet Bakanlığı bütçesinden ödenen ve taraflarca karşılanan arabuluculuk ücreti, yargılama giderlerinden sayılır.”,
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 331/2. maddesinde “Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm eder.” hükmünün yer aldığı, davacı tarafın davalı aleyhine açılan alacak davasında ilk derece mahkemesince 11/11/2019 tarihinde mahkemenin görevsiz olduğunun tespiti ile görev yönünden usulden reddine ve dosyanın görevli ve yetkili Konya Tüketici Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verildiği, 17/02/2020 tarihine kadar taraflarca dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi hususunda talepleri olmadığı, HMK’nın 20. maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına ilişkin ek karar verildiği, verilen ek kararda sehven arabuluculuk ücreti hakkında hüküm kurulmadığından dosyanın resen tekrar ele alınarak … tarihinde tekrar ek karar vererek 1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına hükmettiği, dosya içeriğinden ve arabulucu son tutanağından görüşmelerin gerçekleştiğinin sabit olması nedeniyle arabuluculuk ücretinden HMK’nın 331/2 maddesi gereğince davacının sorumlu olacağı anlaşıldığından davacının usul ve yasaya uygun olmayan istinaf talebinin HMK 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Ç