Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/198 E. 2022/2136 K. 12.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 11/06/2019
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … – – Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : … (T.C. Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … – …
DAVA : Men-i Müdahale – Ecrimisil

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 12/12/2022
YAZIM TARİHİ : 13/12/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … esas sayılı dosyası ile açılan men-i müdahale – ecrimisil davasında 11/06/2019 tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının, müvekkili davacı Kooperatifin Konya İli, … İlçesi, … pafta, … ada, … parseldeki Dış Kapı No: … Daire: … ‘ün üyesi iken yükümlülüklerini yerine getirmediği için noter vasıtasıyla çekilen ihtarlar ile ihraç edildiğini, davalı ile aynı konumda olan diğer üyelerin şimdiye kadar yaklaşık 44.000,00-TL ödediğini, davalının ihracına ilişkin karar kendisine 29.11.2012 tarihinde tebliğ edildiğini, davalının kooperatiften ihracına ilişkin üç aylık dava açma süresinin de 29.02.2013 tarihinde sona erdiğini, dolayısıyla ihraç kararının 30.02.2013 itibariyle kesinleştiğini, davacı kooperatif ile davalı arasında hiçbir hukuki ilişkinin kalmamış olmasına rağmen davalının, kooperatife ait olan meskende halen oturmaya devam ettiğini, davalının 30.02.2013 tarihinden bu yana fuzuli işagal konumunda olduğunu, davalıya taşınmazı boşaltması için ihtar keşide edilmesine rağmen davalının halen taşınzı işgal etmeye devam etttiğini, davalının oturmuş oldugu taşınmazın bu gün itibariyle en düşük kira bedelinin 350-TL olduğunu, 30.02.2013 tarihinden itibaren davalının ecrimisilin de ödenmesi gerektiğini belirterek; oavalının, davacı kooperatife ait Konya ili … İlçesi, … Mahallesi … Sitesi … Sokak Kat. … , … pafta, … ada, … parseldeki meskende fuzuli işgalci olduğundan haksız el atmasının önlenmesi ile taşınmazdan tahliyesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla davalı 30.02.2013 tarihinden itibaren taşınmazda fuzuli işgalci olduğundan tahliye tarihine kadar işleyecek aylık en az 350-TL ecrimisil bedelinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine açılan davanın hukuki mesnetten yoksun olup hakkın kötüye kullanımı mahiyetinde olduğunu, müvekkilinin kooperatifin üyesi olduğunu ve usul ve yasaya uygun bir ihraç karararının söz konusu olmadığını, davacının yok hükmünde olan varsa bile ihraç kararının bir hukuki sonuç doğuracak nitelik ve özellikte olmadığını, davacı kooperatifin bu tür uygulama kararları ile yaptıkları hukuka aykırı davranışlara perdeleme çabası içerisinde olduğunu, davalı müvekkilönön Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasından kooperatifin 25/05/2008 tarihinde yapılan genel kurutunun kararının hükümsüzlüğü nedeniyle iptaline dair davayı ikame ettikten sonra davacı kooperatif tarafından baskı altına alındığını ve davacının mmüvekkilini her türlü mağduriyete uğrattığını, Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin … Esas sayılı dosyasında 25/05/2008 tarihinde yapılan ve en az 65 üyenin açıkta kalmağını sebep olabilecek kararların alınan genel kurul kararının hükümsüzlük nedeniyle iptaline karar verildiğini ve Yargıtay … HD.’nin … Esas, … Karar sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verildiğini, müvekkilinin onama kararından sonra davacı kooperatife müracaatta bulunarak 25/05/2008 günlü genel kurul kararı doğrultusunda yapılan işlemlerin nelerden ibaret olduğunu istediğini, davacı kooperatif tarafindan 10/01/2012 günlü yazı ile; 25/05/2008 tarihli genel kurula göre arsa sahiplerine yapılan anlaşma gereğince 1.325.000,00 TL muhtelif tarihlerde evrak ve nakit para olarak ödendiği, 25/05/2008 tarihli genel kurula göre arsa sahiplerine iade edilmesi gereken 6 adet parselin iadesi gerçekleştirildiği, mevcut emlak vergisi borçlan ilgili kurumlara ödendiği şeklinde cevap verildiğini, müvekkilinin kooperatifde bulunan hissesini devredip ayrılmak istemiş ise de bu kere kooperatif yöneticilerinin müvekkiline karşı zarar verici girişimlerini arttırdıklarını, müvekkilinin davaya konu taşınmazı tamir ve tadilat yaptırdığını, taşınmazın değerini arttıracak eklemeler yaptırdığını, kooperatifin yöneticileri hakkında Konya C.Başsavcılığına 03/09/2012 tarihinde şikayette bulunduğunu, soruşturma neticesinde ilgililer hakkında zimmet vs. suçlarından kamu davası ikame ettiğini, davanın Konya … Ağır Ceza Mahkemesinin … Esasına kaydı yapılmış olup, davanın derdest olduğunu, müvekkili davalının davacı kooperatife yaptığı ödemelerin oldukça fazla olduğunu, kesinlikle ecrimisil borcunun olmadığı gibi müvekkilinin hukuken davacı kooperatifin üyesi olduğunu belirterek; hukuki mesnetten yoksun davanın reddine, yargılama giderleri ve ücreti vekaletin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince “… Yukarıda izah edilenler, Ticaret Sicil kayıtları, bilirkişi raporları ile tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalının, davacı kooperatife 1996 yılında üye olduğu, davalının 22.111.2012 tarihinde kooperatif üyeliğinden ihraç edildiği, üyelik aidatı borçlarının ödenmemesinden dolayı davalıya ihtar çekildiği, ihraç kararının usul ve yasaya uygun olduğu, kira tazminat miktarının 13.588,78 TL olduğu, bilirkişiler … ve … tarafından düzenlenen 14.04.2017 tarihli raporun denetime elverişli, gerekçeli, usul ve yasaya uygun olduğu değerlendirilmekle hükme esas alınması suretiyle davacının davalıya yönelik açmış olduğu müdahalenin meni davasının kabulü ile, Kooperatif yönetim kurulunun vermiş olduğu çıkarma kararı kesinleşmiş olmakla, Konya ili, … ilçesi, … mahallesi, … sitesi, … sokak, … ada, … parsel, … Pafta, Kat: … No: … deki konutta haksız el atan konumunda bulunan davalının elatmasının önlenmesi ile taşınmazdan tahliyesine, davacının davalı tarafa açmış olduğu ecri misil davasının kısmen kabul, kısmen reddi ile, davacının davasının 13.588,28 -TL ecrimisil bedelinin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine …” şeklinde karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın tümden reddine karar verilmesi gerekirken kısmen kabulüne dair karar verilmesinin açıkça usul ve yasaya aykırı olduğunu, kararın eksik incelemeyle alınmış bir karar olduğunu, davacı kooperatifin defter beyan ve bilgileri elde edilmeden Konya … Ağır Ceza Mahkemesi’nin dosyası beklenmeden karar verilmesinin açıkça hukuka ve kanuna aykırı olduğunu belirterek istinaf talep etmiştir.
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesinin sonuç ve talep kısmında ecrimisil bedeli için fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 525 TL talep edildiğini, ancak harç tamamlamak için taraflarına süre verilmeden bu talep yönünden kısmi red şekliden hüküm kurulmasının hatalı olduğunu, ecrimisil talebinin 525,00 TL gösterilmesine rağmen, davalılar lehine hangi değer üzerinden belirlendiği anlaşılamayan ve ne şekilde hesaplandığı denetlenemeyen vekalet ücretine hükmedilmesinin kabulünün mümkün olmadığını, mahkemenin müdahalenin meni talebi doğrultusunda yatırmış oldukları harcı ecrimisil harcı olarak değerlendirerek hatalı hüküm kurduğunu belirterek istinaf talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; Men-i Müdahale ve ecrimisil istemlerine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı kooperatif, davalının üyesi olduğunu, belirlenen aidatları ödenmediğini, ödemesi gereken aidat borcuna yönelik kendisine usulünce ihtarnameler çekildiğini, ihtarnamelerde belirtilen aidat borcunun ödenmesi nedeniyle hakkında kooperatif üyeliğinden ihraç kararı alınarak, kooperatif üyeliğinden çıkarıldığını, genel kurulda alınan ihraç kararına yönelik süresinde iptal davası da açmadığını, dava konusu taşınmazda 30.02.2013 tarihinden itibaren fuzuli şagil konumunda bulunduğunu, bu nedenlerle, davalının taşınmaza haksız el atmasının önlenmesi ile ecmisil talebinde bulunulduğu, mahkemece, müdahalenin men’i talebinin kabulüne, ecrimisil talebinin kısmen kabulü ile 13.588,28 TL ecrimisilin tahsiline karar verildiği, görülmüştür.
Karar ve ilam harcı, maktu ve nispi olmak üzere iki çeşittir. (492 sayılı Kanun m.15,21). Bu anlamda davanın maktu veya nispi harca tabi olup olmaması, kural olarak dava konusunun para ile değerlendirilebilir olup olmamasına göre değişmektedir.
Nispi harç, konusu belli bir değerle (para veya para ile değerlendirilebilen bir şey) ilgili davalarda, hüküm altına alınan değer üzerinden tarifedeki belli nisbete göre alınan harçtır (1 Sayılı Tarife, madde III/1-a). Maktu harç ise, konusu belli bir değerle tespit edilemeyen davalarda ve davanın reddine ilişkin kararlardan alınan harçtır (1 Sayılı Tarife, madde III/2-a). Harçlar Kanunu’nun 16/1. maddesinde değer ölçüsüne göre harca tabi işlerde (1) sayılı tarifede yazılı değerlerin; esas alınacağı öngörülmüş, 16/2. madde hükmünde ise, “müdahalenin men’i tescil ve tapu kayıt iptali gibi gayrimenkulün aynına taalluk eden davalarda gayrimenkulün değeri nazara alınır.” hükmüne yer verilmiştir.
Somut olayda davacı tarafça dava dilekçesinde, dava değerinin 44.525,00 TL gösterildiği, talebin müdahalenin men’i ve ecrimisil istemlerine ilişkin olduğu, dava değerinin hangi talep yönünden ne kadar olduğunun açıklanmadığı anlaşılmış olup, müdahale edilen dairelerin dava tarihi itibariyle değeri keşif ve bilirkişi incelemesi ile 110.000,00 TL olarak saptanmasına rağmen, men’i müdahale istemi yönünden harcın tamamlandığına ilişkin dosyada bilgi ve belgeye rastlanmamıştır.
Müdahalenin men’i davası, müdahale edilen taşınmazın dava tarihi itibariyle keşifte belirlenen değeri üzerinden nispi harca tabidir ve harcın buna göre ikmal ettirilmesi zorunludur. (Y.23. HD 2016/2013 E.-2016/4085 K.sayılı kararı)
Harçlar Kanunu’nun 32. maddesi gereğince eksik harç tamamlanmadan müteakip işlemler yapılamaz. Mahkemece, men’i müdahale istemi yönünden Harçlar Kanunu’nun 30. maddesi uyarınca buna ilişkin harcın tamamlanması için davacıya süre verilmesi, re’sen eksik harcın tamamlatılması, harç ikmal edildiğinde yargılamaya devam edilmesi, aksi halde dosyanın işlemden kaldırılması, üç ay içinde davanın yenilenmemesi halinde davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerekirken, bu istemi yönünden harç tamamlatılmadan yargılamaya devam edilerek hüküm kurulması doğru olmamıştır.
Bu sebeple harç eksikliği konusunda işlem yapmadan davaya devam edip delilleri esastan değerlendiren ilk derece mahkemesi kararının tarafların diğer istinaf sebepleri incelenmeksizin kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince belirtilen şekilde işlem yapılmak üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Tarafların istinaf talebinin KABULÜ ile Konya … Asliye Ticaret Mahkemesinin 11/06/2019 tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 238,00 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
5- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6- İstinaf başvurusunda bulunan taraflarca yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
7- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 12/12/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Y.