Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1962 E. 2020/1298 K. 22.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
EK KARAR TARİHİ : …
NUMARASI : … D.İş Esas … D.İş Karar

TALEP EDEN : … İhr. İth. Nak. San. ve Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av. … – …
İSTİNAF EDEN
KARŞI TARAF : … Lojistik İthalat ve İhracat Limited Şirketi
VEKİLİ : Av. … – …
TALEP : İhtiyati Haciz

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Konya Asliye … TİCARET Mahkemesinin … D.İş sayılı dosyasında ihtiyati haciz talebinin kabulüne ilişkin verilen karara yapılan itiraz üzerine mahkemece … tarihinde tanzim edilen itirazın reddine ilişkin ek karara karşı aleyhine ihtiyati haciz istenenin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
TALEP: Talep eden vekili dilekçesinde özetle; müvekkili ile karşı taraf arasında yapılan 10/01/2020 tarihli taşıma sözleşmesi ile Slovenya ülkesine makinaları taşıma konusunda anlaşma yapıldığını, sözleşme uyarınca 55.016,00 TL’nin taşımaya konu mallar gümrükte yüklendiği için peşinen ödendiğini, fakat gelinen süreçte karşı tarafın gümrüklenen araçları yola çıkarmayıp Konya Kamyon Garajında bulundurduğunun tespit edildiğini, gümrüklenen malların 4 gün içerisinde ülkeden çıkış yapmak zorunda olduğunu, karşı tarafın hileli davranışlarının tespit edildiğini, Konya Gümrük Muhafaza Müdürlüğü tarafından araçların süresinde ülkeden çıkış yapmamaları sebebiyle 17/01/2020 tarihinde otoparka çekildiğini, bu nedenlerle karşı tarafın borca yetecek tutarda taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü kişilerdeki alacak ve haklarına ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; talebin kabulü ile 55.016,00 TL’nin %10’u tutarındaki nakdi teminat ya da kesin ve süresiz teminat mektubu verildiğinde 55.016,00 TL’lik asıl alacak ve fer’ilerine yeter derecede borçlunun menkul ve gayrimenkul malları ile üçüncü şahıslardaki taşınır ve taşınmaz malları ile hak ve alacakları üzerine İİK’nın 257 vd. maddeleri gereğince ihtiyati haciz konulmasına karar verilmiştir.
İTİRAZ: İtiraz eden vekili itiraz dilekçesinde özetle; alacaklının alacak miktarının yargılamayı gerektirdiğini, ihtiyati haciz talep eden ile itiraz eden arasında taşıma sözleşmesi bulunduğunu, taşıma işi için itiraz eden tarafından talep edenin hakkında fatura kestiğini, taşımanın gerçekleşmemesinin itiraz edenin kusurundan kaynaklanmadığını, itiraz edenin yükleri boşaltmak için araçları ardiyeye çektiğini ve taşıma için ödenen 4.500 Euro navlun bedelini iade edeceğini, itiraz edenin herhangi bir iade faturası kesmediğini, alacaklının alacağının muaccel olmadığını, borçlunun ticareti terk ve mal kaçırma gibi bir durumunun olmadığını, borçlu şirketin 10 aracına yakalama şerhi sonucunda trafikten men edilmesi nedeniyle şirketi iflasa sürüklediğini, haksız ve hukuksuz verilen ihtiyati haciz kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ EK KARARININ ÖZETİ: ilk derece mahkemesince itiraz ile ilgili yapılan değerlendirme sonucunda; “…İİK’nın 265 Maddesi’nde ihtiyati hacze itiraz nedenleri tahdidi olarak sayılmıştır. Bunlar; mahkemenin yetkisine, teminata ve ihtiyati haczin dayandığı nedenlere ilişkin olup, ihtiyati haczin dayandığı sebepler ise aynı yasanın 257. maddesi’nde düzenlenmiş olup, bunlar da alacağın rehinle temin edilmemiş olması ve vadesi gelmiş bir para borcuna ilişkin olmasıdır. Somut olayda borçlu karşı tarafa herhangi bir borcunun olmadığını iddia ederek mahkememizin ihtiyati haciz kararına itiraz etmiş ise de; mahkememiz kararının ihtiyaten verildiği, ihtiyaten verilen kararlarda tam ispat aranmadığı, ihtiyati haciz talep eden ile itiraz eden arasında taşımaya yönelik sözleşme bulunduğu, sözleşme gereği ücretin peşin ödendiği, buna dair belgelerin mevcut olduğu, sözleşme kapsamında taşıma işleminin gerçekleşmediği dosyaya sunulan belgelerle yaklaşık olarak ispat edildiğinden ihtiyati haciz talep edenin peşinen ödediği taşıma ücretinin rehinle temin edilmeyen ve vadesi gelen bir borç kapsamında değerlendirildiğinden İİK 257. Madde şartları oluştuğu kanaatine varılmış, ihtiyati hacze itiraz edenin dilekçesinde belirttiği itiraz nedenlerinin İİK’nun 265. Maddesinde belirtilen nedenlerden olmadığı…” gerekçesiyle davalı vekilinin ihtiyati hacze itirazının reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Karşı taraf vekili istinaf dilekçesinde özetle; alacaklının ihtiyati haciz talebinde belirttiği alacak miktarının kesin olmadığını ve yargılamayı gerektirdiğini, alacağın muaccel olmadığını, borçlunun ticareti terk veya mal kaçırma gibi bir durumunun söz konusu olmadığını, alacaklı olduğunu iddia eden davacının taşıma anlaşmasının ilk olarak … Lojistik firması ile yaptığını, … şirketinin yükümlülüklerini yerine getirmemesi sebebiyle söz konusu taşıma için müvekkili ile anlaşmaya vardığını, 30.015,00 TL ödeme yaptığını ancak Slovenya’ya nakliyenin yapılabilmesi için Macaristan’dan transit geçiş belgesi verilmediğinden nakliyenin gerçekleşmediğini, bu durumun müvekkilinin kurusundan kaynaklanmadığını, alacaklı olduğunu iddia eden şirketin iade faturası kesmemesi, müvekkil şirkete ihbar ve bildirimde bulunmaması karşısında ihtiyati haciz talep edilemeyeceğini, açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
İstinaf; ihtiyati haciz talebinin kabulüne yönelik ilk derece mahkemesi kararına yapılan itirazın reddine ilişkin ek kararın kaldırılması istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İhtiyati haciz kararlarına itiraz 2004 sayılı İİK’nın 265/1. maddesinde düzenlenmiş ve itiraz sebepleri sınırlı olarak sayılmıştır. Buna göre; ”Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyatî haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.”
İcra İflas Kanununun 257/1.maddesinde; “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacaklarıyla diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir” düzenlemesi muaccel bir başka deyişle vadesi gelmiş alacaklar yönünden ihtiyati haciz koşulları” düzenlemiş olup,
İcra ve İflâs Kanunu’nun 258.maddesinin 1.fıkrası uyarınca; “…Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur…” Bu hükme göre alacaklının, alacağının varlığını ve muaccel olduğunu tam ve kesin şekilde ispat etmesi aranmamakta, bu konuda mahkemeye kanaat verecek delilleri göstermesi yeterli kabul edilmektedir. Bununla birlikte, özellikle hukukî bir işlem söz konusu olduğunda, alacağın varlığının ve muaccel olduğunun yazılı bir belgeye veya belgeler zincirine dayanması tercih edilmesi gereken bir seçenektir (HMK m.200).
Somut olayda, taraflar arasındaki 10/01/2020 tarihli taşıma sözleşmesi uyarınca ihtiyati haciz talep eden alacaklının aleyhine ihtiyati haciz istenen borçluya 55.016,00 TL (8.250,00 Euro) bedeli ödediği, borçlu şirket tarafından taşıma borcunun ifa edilmediği anlaşılmakla, alacaklı şirketin alacağının varlığına kanaat oluşturacak belgeleri ibraz ettiğinden; yaklaşık ispat şartlarının gerçekleştiği, alacağın muaccel olduğu ve rehinle temin edildiğine ilişkin bir itirazın da sözkonusu olmadığı nazara alındığında; ilk derece mahkemesince itiraz eden borçlunun itirazlarını reddetmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı kanaatiyle HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince borçlunun istinaf taleplerinin esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Karşı tarafın istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır

E.Y