Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1949 E. 2020/1306 K. 23.10.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … (T.C. Kimlik No: …) …
DAVA : Şirketin İhyası

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … TİCARET Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan şirketin ihyası davasında … tarihinde tesis edilen davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı takip dosyasında borçlu … Mobilya İnşaat ve Pazarlama Ticaret ve Sanayi Limited Şirketi kaydının, Konya Ticaret Sicili Müdürlüğünün 04/03/2020 tarihli cevabi yazılarıyla, 26/06/2014 tarihli işlemle TTK’nın geçici 7. maddesi gereğince terkin edildiğinin bildirilmesiyle öğrendiklerini, terkin edilen şirketin tasfiyesinin tamamlanmadığı, şirket müdürü ve tasfiye memuru olan davalı … ile diğer ortak …’nun şirkete karşı sermaye borcu bulunduğu, bu nedenle şirketin aktiflerinin mevcut olduğu, Yargıtay kararlarında, tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılması, eksiklik bulunması halinde şirketin sicilden silinse bile, tüzel kişiliğin sona erdiği kabulünün mümkün olmadığı yönünde bir çok kararlarının bulunduğunu, ihyası istenen şirket hakkında takip dosyalarının halen derdest olup, borcun ödenmediği, bu nedenle bahsi geçen şirketin ek tasfiye için yeniden tesciline, tüzel kişiliğin ihyasına, karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince taraflara tebligat çıkartılmaksızın dosya üzerinden yaptığı incelemede; 6102 sayılı yasanın geçici 7. ve HMK’nın 114 ve 115. maddelerinden bahisle davanın resen terkine dayalı ihya davası olduğu, terkin işlemi yapan Konya Ticaret Sicil Müdürüne karşı açılması gerekli ve yeterli olduğunu, şirketin veya şirket son yöneticilerinin ya da tasfiye kurulu üyelerinin resen terkine dayalı ihya davalarında davalı sıfatlarının bulunmadığı, bu nedenle son yönetici …’ya dava açılamayacağı HMK 114/1-d ve 115/2 maddesi gereğince iş bu dava şartının sonradan da giderilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine karar verdiği anlaşılmıştır.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, TTK 7. maddesinde öngörülen 5 yıllık sürenin 26/06/2019 tarihinde son bulduğunu, şirket mal varlığının 26/06/2004 tarihinde hazineye intikal edeceğini fakat şirketin borçları bulunduğunu, TTK 547 maddesi gereğince ek tasfiye davası açılabileceğini, ticaret sicil müdürlüğünün, terkin işleminden itibaren 5 yıl içinde açılan ihya davalarının muhatabı olduğunu, bu nedenle iş bu davada davanın son yetkilisine karşı açılmasının zaruri olduğu nedenleriyle kararın kaldırılmasını ve davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; dosyaya konu şirketin resen terkin edilmesine rağmen, aktifleri ve borçları olması nedeniyle ek tasfiyesi için tüzel kişiliğinin ihyasına ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
İlk derece mahkemesi, resen terkin edilen şirketlerin ihyası için açılan davalarda, husumetin terkin işlemini yapan ticaret sicil müdürlüğüne karşı açılmasının gerekli ve yeterli olduğu, iş bu davanın terkin işlemini yapan Konya Ticaret Sicil Müdürlüğüne yönetilmemesi, sadece son yönetici olan davalı …’ya yöneltilmesinde davalının pasif dava ehliyeti olmadığı, HMK 114/1-d maddesinde belirtilen iş bu dava şartının, 115/2 maddesi gereğince de sonradan giderilmesinin mümkün olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verdiği, davacı kurum vekili ise ticaret sicil müdürlüğünün terkin işleminden itibaren 5 yıl içerisindeki ihya davalarının muhatabı olduğu, ihyası istenen şirketin resen terkin işleminin 26/06/2014 tarihinde terkin edildiği, terkin işleminin üzerinden 5 yıl geçmesi nedeniyle davanın tasfiye memuru veya son yetkilisine karşı açılmasının usul ve yasaya uygun olması nedeniyle, ilk derce mahkemesi kararının kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesini istinaf ettikleri görülmüştür.
Dosyanın içerisinde, ihyası istenen şirketin, TTK’nın 7. maddesi gereğince kendilerine yapılan ihtar ve 25/03/2014 tarihli ticaret sicil gazetesinde yayınlanan ilana rağmen, süresi içeresinde bildirimde bulunmadığından, 26/06/2014 tarihinde ticaret sicilinden resen terkin edildiği, 04/07/2014 tarihli Türkiye Ticaret Sicil Gazetesinde ilan edildiği anlaşılmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun geçici 7. maddesinin 1. fıkrasında 01/07/2015 tarihine kadar bu maddede belirtilen halleri tespit edilen ticaret şirketleri ile kooperatiflerin ticaret sicilinden kayıtlarının silinmesi, diğer kanunlardaki usullere uyulmaksızın, bu madde gereğince yapılacağını hüküm altına aldığı, bahsi geçen şirketin ticaret sicilinden terkininin 26/06/2014 tarihinde yapılması nedeniyle iş bu nizanın geçici 7. madde çerçevesinde çözülmesi gerektiği, geçici maddenin 11. maddesinin 4. Fıkrası uyarınca, yapılan ihtar ve ilana rağmen, süresi içerisinde cevap vermeyen veya tasfiye memurunu bildirmeyen ya da durumunu kanuna uygun hale getirmeyen, adres ve kayıtlarını bildirmeyen, şirket ve kooperatiflerin unvanının ticaret sicilinden resen silineceğini hüküm altına aldığı, konu şirketin de bu maddeye uygun olarak Konya Ticaret Sicil Müdürlüğünce terkin işleminin gerçekleştirildiği, anlatılan geçici maddede terkinden itibaren 5 yıl sonra, açılacak ihya davalarında tasfiye memuru veya sicil gazetesinde görülen son yetkiliye karşı dava açılacağı yönünde bir hüküm bulunmadığı, yasal hasım olan Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün HMK 124. Maddeye göre davaya dahil edilmesinin de mümkün olmadığı, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 14/10/2014 tarih, 2014/8884-15541 esas karar sayılı içtihadının da bu yönde olduğu, davacı kurumun istinaf gerekçelerinin hukuki dayanaktan yoksun olup, ilk derece mahkemesince verilen usulden red kararında usul ve yasaya aykırı bir hal bulunmadığı anlaşıldığından, davacının istinaf kanun yoluna başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacının istinaf talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Davacı kurum harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5- Karar tebliğ işleminin HMK’nın 359/son cümlesi gereğince dairemizce yapılmasına,
6- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde; dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair; tarafların yokluğunda, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince; taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine … tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Ç