Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/194 E. 2020/153 K. 31.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 22/10/2019
NUMARASI : … D.İş Esas – … D.İş Karar

İHTİYATİ TEDBİR
TALEP EDEN: … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – …

KARŞI TARAF: 1- … – (T.C. Kimlik No: …)
… VASİSİ : … – (T.C. Kimlik No: …) – …

2- … – (T.C. Kimlik No: …) – …
TALEP : İhtiyati Tedbir

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 31/01/2020
YAZIM TARİHİ : 04/02/2020
İhtiyati tedbir isteyen vekili tarafından Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş Esas sayılı dosyası ile açılan ihtiyati tedbir talebi ile ilgili 22/10/2019 tarihinde tesis edilen talebin reddine ilişkin karara karşı, ihtiyati tedbir talep edenin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendiğinde;
TALEP: İhtiyati tedbir talep eden vekili talep dilekçesinde özetle; müvekkilinin dolandırıcılar çetesi tarafından hukuka aykırı bir şekilde açığa imza atmasının sağlandığını, aldığı kazağın parasını ödemesine rağmen gerçeğe aykırı bir rakamla doldurulup müvekkilinden haciz tehdidi altında para tahsil etmeye çalışıldığını, müvekkilinin başına gelen bu olayın aynı tarihlerde yüzlerce öğrencinin de başına geldiğini belirterek; Konya … İcra Müdürlüğü … Esas (Yeni Esas … ) sayılı dosyasındaki takibin teminatsız veya uygun görülecek teminat karşılığı durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan değerlendirme sonucunda; “… tedbir isteyen, senedin yetkili hamili olan …’a borçlu olmadığını yaklaşık olarak ispat edemediğinden tedbir talebinin reddine” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati tedbir talep eden vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkilinin …’ün sahibi olduğu … Tekstil isimli mağazadan kazak aldığını, daha sonra kazağı aldığına ilişkin ve açık hesabı olması adı altında imzasının alındığını, icra takibine konu senedin hukuka aykırı bir şekilde müvekkilinin açığa imzasının atması sonucunda doğduğunu, müvekkilinin aldığı kazağın parasını ödediğini, takip 2007 yılında başlamış olsa bile müvekkilinin T.C. kimlik numarasını 2019 tarihinde eklediğini, ödeme emrinin o zaman gönderildiğini, açığa imzası kötüye kullanılan sadece müvekkilinin olmadığını, borcun müvekkilini zor duruma düşürdüğünü, itibarını zedelediğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılarak Konya … İcra Müdürlüğü … Esas (Yeni Esas …) sayılı takip dosyasındaki icra takibinin teminatsız veya uygun görülecek teminat karşılığı durdurulması için ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Talep, ihtiyati tedbirin reddi ile ilgili kararın kaldırılması ve tedbir kararı verilmesi istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 390.maddesinde; “(1) İhtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden; dava açıldıktan sonra ise ancak asıl davanın görüldüğü mahkemeden talep edilir.
(2) Talep edenin haklarının derhâl korunmasında zorunluluk bulunan hâllerde, hâkim karşı tarafı dinlemeden de tedbire karar verebilir. (3) Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. ” hükmünün yer aldığı,
İhtiyati tedbir talep edenin aleyhine ihtiyati tedbir istediği …’ün işlettiği … Tekstil isimli mağazadan kazak satın aldığını, mağaza sahibinin kendisine açık hesabı olması gerektiğine ikna ettiğini ve ajanda tarzı bir deftere imza atması gerektiğini söylediğini, kendisinin imza attığını, kendisi gibi bu olayın o tarihlerde yüzlerce öğrencinin başına geldiğini, daha sonra …’ün söz konusu senedi ciro ettiğini, senedin diğer davalı … tarafından takibe konulduğunu, daha önce açtığı menfi tespit davasında arabulucuya başvurduğuna ilişkin belgeleri sunmak üzere süre verildiğini, ancak kendisinin bu davayı açmadan önce arabulucuya başvurmadığını, kendisinin davalılar hakkında Konya Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduğunu, alacaklı tarafça icra dosyasında fiili haciz talebinde bulunduğunu, telefon ile sürekli müvekkilinin arandığını belirterek Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas (yeni esas …) sayılı dosyasındaki icra takibinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep ettiği, ilk derece mahkemesince tedbir isteyenin senedin yetkili hamili olan …’a borçlu olmadığını yaklaşık olarak ispat edemediğinden tedbir talebinin reddine karar verildiği,
Tüketicinin Korunması Hakkındaki 6502 sayılı Kanunda tüketici kavramı, 3/1- k maddesinde ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek ve tüzel kişiler “tüketici” 3/1-1 maddesinde ise mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da banka hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekalet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dahil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemler “tüketici işlemi” olarak kabul edildiği ve Tüketici Kanununun kapsamı esaslı şekilde genişletildiği, temel ilkeler başlıklı 4/5 maddesinde ise tüketicinin yapmış olduğu işlemler nedeniyle kıymetli evrak niteliğinde sadece nama yazılı ve her bir taksit ödemesi için ayrı ayrı olacak şekilde senet düzenlenebileceği, bu fıkra hükümlerine aykırı olarak düzenlenen senetlerin tüketici yönünden geçersiz olacağı, aynı kanunun 73/1 maddesinde “tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda” tüketici mahkemelerinin görevli olduğu, 83/2.maddesinde de “taraflardan birinin tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenleme olması, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemez.” hükmüne yer verildiği, 6100 sayılı HMK’nın 390/1. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir, dava açılmadan önce, esas hakkında görevli ve yetkili olan mahkemeden talep edilebileceği, bu nedenle ilk derece mahkemesince görevli olmadığından ihtiyati tedbir talebinin usulden reddine karar verilmesi gerekirken, ihtiyati tedbir talep edenin borçlu olmadığını yaklaşık olarak ispat edemediğinden bahisle tedbir talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygun olmadığından ihtiyati tedbir talep edenin istinaf talebinin kabulü ile; ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK’nın 353/1.b.2. maddesi gereğince yeniden karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; x
A) İhtiyati tedbir isteyenin istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin 22/10/2019 tarih … D.İş Esas – … D.İş Karar sayılı KARARIN KALDIRILMASINA,
1- İstinaf başvurusunda bulunan tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde kendisine iadesine,
2- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
B) İhtiyati tedbir talep edenin talebi ile ilgili HMK 353.1.b.2 maddesi gereğince YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
– İhtiyati tedbir talep edenin ihtiyati tedbir talebinin USULDEN REDDİNE;
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3. maddesi gereğince kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesince yapılmasına,
D) Dosyanın ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 31/01/2020 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-f maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır