Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1571 E. 2021/435 K. 31.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/… – …/…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : ../..
KARAR NO : ../..

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : …
ÜYE : …
ÜYE :…
KATİP : ..

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE …. TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 31/01/2020
NUMARASI : …/… Esas …/… Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. ..
İSTİNAF EDEN
MÜDAHİLLER 1- .
VEKİLLERİ : Av. ..
2- T. ..
VEKİLLERİ : Av. …
3- ..
VEKİLİ : Av. ..
4- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
DİĞER MÜDAHİLLER
: 5- …
VEKİLLERİ : Av. ..
6- …
VEKİLLERİ : Av. ..
7- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
8- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
9- ..
VEKİLİ : Av…
10- ..
VEKİLİ : Av. ..
11- ..
VEKİLLERİ : Av. ….
12- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
13- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
14- ..
VEKİLİ : Av. ..
15- ..
VEKİLİ : Av. ..
16- ..
VEKİLİ : Av. ..
17- ..
VEKİLLERİ : Av…..
18- ..
VEKİLİ : Av. ..
19-..
VEKİLİ : Av. ..
DAVA : Konkordato

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 31/03/2021
YAZIM TARİHİ : 31/03/2021
Davacı tarafından Konya Asliye … Ticaret Mahkemesinin ../.. Esas sayılı dosyası ile açılan konkordato davasında 31/01/2020 tarihinde tesis edilen karara karşı müdahil … Bankası’nın istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili ilk derece mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2011 yılında Büsan … Organize San. .. Sk. ./.. Karatay Konya adresinde kurulduğunu, 4.600 m2 alanda kurulu işyerinde ağır vasıta araçlarına şanzıman dişli üretiminde 8 modül, 400 mm çapa kadar üretim yapmakta, 600 çeşidin üzerinde dişli ve 150 çeşidin üzerinde yağ pompası üreterek ticari faaliyetlerine hızla devam etmekte olduğunu, şirketin alanında Türkiye’de sayılı firmalar arasında olup, ürünlerini yurt dışında 50 ye yakın ülkeye ihraç etmekte olduğunu, firmanın 31/01/2019 tarihi itibariyle sermayesinin 2.000.000,00 TL olduğunu ve tamamının ödendiğini, şirketin kuruluş tarihinden itibaren elde ettiği toplam gelir ve karlılıkları incelendiğinde; firmanın içinde bulunduğu ödeme aczi durumundan rahatlıkla çıkacağının görüleceğini, 2017 yılında firmanın müşteri portföyünü geliştirmesi, ihracat odaklı satışlarını artırması ve makine parkını genişletmesi ile birlikte öz sermayesinin yeterli kalmamasından dolayı hammadde alımlarını banka kredisi kanalı ile yapmaya başladığını, makine parkını finansal kiralama yoluyla büyüttüğünü, ancak 2016 yılından sonra ülkenin içinde bulunduğu durum nedeniyle döviz kurlarındaki yüksek artışa paralel olarak, üretim ve finansman maliyetlerindeki artışların firmanın satışlarını olumsuz yönde etkilediği ve firmanın kredilerini zamanıda ödeyememesine neden olduğunu, alınan kredilerin tekrar başka kredilerle kapatılmaya çalışıldığını, zaman içerisinde içinden çıkılamaz bir hal aldığını, bu sorunların yaşandığı 2016 yılından bugüne kadar gelinen süreçte, sektördeki ve ekonomideki olumsuz gelişmeler neticesinde firmanın kısa vadeli borçlarını ödeme güçlüğü içerisine girdiğini, sonuç olarak müvekkil firmanın tedarikçilerine olan borçları için verdikleri çekleri ödeyemez duruma geldiği için icra tehdidi altına girdiğini, bugüne kadar mal satarak ve alacakların tahsilini hızlandırarak zararı fonlamaya gayret ettiğini, ancak 2018 yılından itibaren bazı müşterilerden alacaklarını tahsil etmekte zorluklar yaşamaya başladığını, şirketin ödeme dengesinin bozulduğunu, müvekkil firmanın maddi imkansızlıkları nedeniyle çek yazdırdığını, …’ın icra yoluyla fabrikada bulunan 3 adet CNC tezgahı yediemine götürülmek üzere kaldırıldığını, şimdilik yapılan kısmi ödemelerle diğer takiplerin engellendiğini, kası sürede tedbir alınmadığı takdirde büyük emekler sonucu oluşturulan işletme alacaklıları haciz baskısı altında çalışamaz duruma geleceğini ve büyük emeklerle inşa edilen firmanın yok olacağını, mevcut haliye firmanın tasfiyesi hainde alacaklıların alacağına tam olarak kavuşmasının mümkün olmadığını, çünkü iflas halinde firma varlıkları değerinin çok çok altında satılacağını, bu durumda hem işletmenin ortadan kalkacağını hemde alacaklıların alacağına ulaşamayacağını, firmanın iş bu konkordato projesi çerçevesinde faaliyetini sürdürmesi ve konkordato planını gerçekleştirmesi halinde, alacaklıların alacağına kısmen kavuşmasına ve alacaklıların menfaatlerine uygun yapının ortaya çıkması somut olarak planlandığını belirterek, ihtiyati tedbir ve adi konkordato talebinde bulunmuştur.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece yargılama neticesinde; “…1- Davacının davasının Kabulü ile Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı .. … .. .. Makine İmalat Sanayi Ve Ticaret Limited Şirketi’nin (revize edilmiş son haliyle) konkordato projesinin tasdikine,
2-Tasdik edilen Konkordato Projesi gereğince ;
a) Kayıt altına alınmış adi alacak niteliğindeki anapara borçları için, konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 23, 24 ve 25. sayfalarında ve proje 9 başlığı altında gösterildiği şekilde, 02/01/2021 tarihinden itibaren ödenmeye başlamak ve taksitler her ayın 2’sinde (ödenecek ayın 2’si resmi tatile denk gelirse, takip eden ilk iş gününde) ödenmek üzere, 36 ayda, her ay eşit taksitler halinde, adi alacak niteliğindeki ana para borçlarını tamamının ödenmesine,
b) Konkordatodan etkilenen (adi) alacaklıların, adi alacaklarının anapara kısımları hariç, faiz ve diğer bütün ferilerinden feragat etmiş sayılmalarına,
c) Kayıt altına alınmış, rehinli alacak niteliğindeki borçlar için ;
aa) Konkordato projesine olumlu oy kullanan .. .. Kiralama A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 19. sayfasında proje 1 başlığı altında gösterildiği şekilde, 25/12/2019 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 24 taksitte borcun tamamının ödenmesine (konkordato tasdiki karar tarihi itibariyle ödenmemiş taksitler var ise, konkordatonun tasdiki kararını takip eden ilk taksit tarihinde, ödenecek taksit ile birlikte geçmiş taksitlerin de topluca ve tek seferde ödenmesine),
bb) Konkordato projesine olumlu oy kullanan . . A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 19. ve 20 sayfalarında proje 2 başlığı altında gösterildiği şekilde, 01/02/2021 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 36 taksitte borcun tamamının ödenmesine,
cc) Konkordato projesine olumlu oy kullanan . .. A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 20. sayfasında proje 3 başlığı altında gösterildiği şekilde, 01/02/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 36 taksitte borcun tamamının ödenmesine,
dd) Konkordato projesine olumlu oy kullanan . . .. Bankası A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 21. sayfasında proje 4 başlığı altında gösterildiği şekilde, 13/08/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 30 taksitte borcun tamamının ödenmesine,
ee) Konkordato projesine olumlu oy kullanan .. . A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 21 ve 22. sayfalarında proje 5 başlığı altında gösterildiği şekilde, 20/01/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 42 taksitte borcun tamamının ödenmesine (konkordato tasdiki karar tarihi itibariyle ödenmemiş taksitler var ise konkordatonun tasdiki kararını takip eden ilk taksit tarihinde, ödenecek taksit ile birlikte geçmiş taksitlerin de topluca ve tek seferde ödenmesine),
ff) Konkordato projesine olumlu oy kullanmayan . .. A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 22. sayfasında proje 6 başlığı altında gösterildiği şekilde, 20/01/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 42 ayda ve eşit taksitler halinde borcun tamamının ödenmesine (konkordato tasdiki karar tarihi itibariyle ödenmemiş taksitler var ise konkordatonun tasdiki kararını takip eden ilk taksit tarihinde, ödenecek taksit ile birlikte geçmiş taksitlerin de topluca ve tek seferde ödenmesine),
gg) Konkordato projesine olumlu oy kullanmayan .. A.Ş. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 22 ve 23. sayfalarında proje 7 başlığı altında gösterildiği şekilde, 20/01/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 42 ayda ve eşit taksitler halinde borcun tamamının ödenmesine (konkordato tasdiki karar tarihi itibariyle ödenmemiş taksitler var ise konkordatonun tasdiki kararını takip eden ilk taksit tarihinde, ödenecek taksit ile birlikte geçmiş taksitlerin de topluca ve tek seferde ödenmesine),
hh) Konkordato projesine olumlu oy kullanmayan .. T.A.O. yönünden; konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun 23. sayfasında proje 8 başlığı altında gösterildiği şekilde, 20/01/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlanmak üzere, 42 ayda ve eşit taksitler halinde borcun tamamının ödenmesine (konkordato tasdiki karar tarihi itibariyle ödenmemiş taksitler var ise konkordatonun tasdiki kararını takip eden ilk taksit tarihinde, ödenecek taksit ile birlikte geçmiş taksitlerin de topluca ve tek seferde ödenmesine),
d) Bu ödeme planlarının (konkordato komiserinin 27/01/2020 tarihli raporunun) alacaklılar tarafından Uyap’tan temin edilebileceği gibi, Mahkememizden de istenildiğinde harçsız olarak bir suret alınabileceğine,
3-Konkordatonun tasdiki kararının, gerekçeli kararın kesinleşmesi beklenmeksizin, 2004 s. İİK’nin 308/c maddesi gereğince 31/01/2020 tarihinden itibaren DERHAL bağlayıcı hale gelmesine,
4-Geçici ve kesin mühletin etkilerinin, Kanun’daki istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe (31/01/2020) kadar devam etmesine,
5-Bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olmasına ancak, 2004 s. İİK’nin 206/1. maddesinde yazılı imtiyazlı alacaklılar ile 6183 s. Kanun kapsamındaki amme alacaklarının bundan istisna olmasına,
6-Kredi kurumları tarafından verilen krediler de dahil olmak üzere, mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların, (bu adi konkordatoda) konkordato şartlarına tabi olmamasına; aynı kuralın karşı edimin ifasını komiserin izniyle kabul eden borçlunun taraf olduğu sürekli borç ilişkilerindeki karşı edimler için de geçerli olmasına,
7-Konkordatonun taraflar için bağlayıcı hale gelmesiyle, geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizlerin hükümden düşürülmesine ancak, 2004 s. İİK’nin 206/1. maddesinde yazılı imtiyazlı alacaklılar ile 6183 s. Kanun kapsamındaki amme alacaklarının bundan istisna olmasına,
8-Borçlu tarafından, alacaklılardan birine konkordato projesinde öngörülenden fazla olarak yapılacak vaadlerin hükümsüz olmasına,
9-Konkordatoya muvafakat etmeyen (adi) alacaklıların, borçtan birlikte sorumlu olanlara karşı bütün haklarını muhfaza etmesine,
10-Tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için alacaklılar kurulu veya kayyım tayinine yer olmadığına,
11-2004 s. İİK’nin 305/d maddesine istinaden, 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesi ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifası için, (davacı borçlunun malvarlığının yeterli olduğu anlaşıldığından) teminat alınmasına veya aranmasına yer olmadığına,
12-Alacakları itiraza uğramış olan alacaklıların, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren İİK’nın 308/b-1. maddesi gereğince 1 ay içinde dava açabileceklerine ancak, çekişmeli alacaklar yönünden İİK’nın 308/b-2. maddesi gereğince pay ayrılmasına ve bankaya depo edilmesine yer olmadığına,
13-Tasdik kararının 2004 s. İİK’nin 288. maddesi gereğince Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu Resmi İlan Portalında ilanı ile ayrıca geçici ve kesin mühletin bildirildiği ilgili yerlere müzekkere yazılmasına,
14-Konkordato komiseri …’ın görevinin (kararın kesinleşmesi beklenmeksizin) karar tarihi itibariyle (31/01/2020) son bulmasına, kendisinin karar tarihine kadar olan ücretinin davacı avansından ödenmesine,
15-Davacı tarafın, İİK’nın 307. maddesi gereğince erteleme talebi olmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına…” şeklinde hüküm kurulmuştur.
İSTİNAF TALEP EDENLER VE SEBEPLERİ:
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; kararı sadece anlaşma sağlanamayan rehinli alacaklıların ödeme vade ve süresi yönünden istinaf ettiklerini, 27/01/2020 tarihli konkordato komiseri raporunda görüleceği üzere, rehinli alacaklılar ile yasanın aradığı şartlar dahilinde 2/3 oranındaki çoğunluğun sağlanarak anlaşmaya varıldığını, ancak .. Bankası, .. ve .. .. bankaları ile anlaşmaya varılamadığını, anlaşmaya varılan bankalarla yapılan en uzun vadeli sözleşmenin .. ile yapılmış olup, .. ile yapılan sözleşmeye göre ödemelere 01/02/2021 tarihinden itibaren başlacağı ve 36 taksitle borcun tamamının ödenmesine karar verildiğini, (toplam 48 ay) ancak yerel mahkemece hatalı bir şekilde, rehinli alacaklılarla yapılan en uzun vadeli sözleşmeyi . .. Bankası ile yapılan sözleşme olarak kabul ettiğini, … Bankası ile yapılan sözleşmede, ödemelerin 27/01/2020 tarihinden başlanacak ve 42 ayda borcun tamamının ödeneceğini, dolayısıyla … ile yapılan anlaşmanın 1 yıl ödemesiz 36 ay olmak üzere toplam 48 ay olup, … Bankası ile yapılan 42 aylık sözleşmeden daha uzun olduğunu, … ile yapılan anlaşmanın en uzun vadeli olduğundan anlaşmaya varılamayan tarafların 01/02/2021 tarihinden başlanmak üzere 36 ay taksitle ödenmesine karar verilmesi gerektiğini belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
…Bankası A. Ş. Vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili banka tarafından alacak kaydı yaptırılmış olmasına rağmen, ara karara dolayısıyla nisaba dahil edilen tutarın hatalı hesaplandığını, mahkeme tarafından usul ve yasaya aykırı olarak ilk projeden uzaklaşılarak revize edilen projenin esas alınmasının, ayrıca alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun hangi takvim çerçevesinde ödeme yapacağının açıkça belirtilmesi gerektiği hükmünü içeren İİK 306. Maddesine aykırı olarak kararı verildiğini, itiraza uğrayan alacaklar için mahkemece pay ayrılmaması ve herhangi bir gerekçe belirtilmemesinin hatalı olduğunu, tasdik kararına konu projenin şirket kaynakları ile orantılı olmadığı gibi alacaklılara zarar verme ihtimalinin yüksek ve başarı ihtimali olmayan bir proje olduğunu, konkordato projesinin mahkeme tarafından tasdik edilebilmesi için birlikte gerçekleşmiş olması gereken koşulların gerçekleşmediğini belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
… T.A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının sunmuş olduğu konkordato ön projesinin samimi ve gerçekleştirilebilir olmaktan uzak olduğunu, konkordatonun tasdiki için İİK’nun aradığı şartların gerçekleşmediğini, konkordatonun tasdiki için İİK md 305’in aradığı şartların gerçekleşmediği halde ilk derece mahkemesi tarafından konkordato projesinin tasdiki kararına hükmedilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu ve alacaklıların zarara uğramasına sebebiyet verdiğini belirterek istinaf ettiği görülmüştür.

İstinaf eden müdahil…. Bankası T.A.O vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato talebi ve tedbir kararı yönünden yasa’nın aradığı ön koşul olan iyi niyet şartının gerçekleşmemiş olup konkordato talebinin ve projenin kabulünün yasaya aykırılık teşkil ettiğini, alacaklıların maddi hukuk bakımından sahip oldukları hakların kullanılmasını engelleyecek veya bu hakların özüne zarar verecek, üçüncü kişilerin haklarını da kısıtlayıcı nitelikte tedbirlere karar verilmesinin hukuka, kanuna, yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğunu, müvekkili ile davacı arasında imzalanan sözleşmeye göre hak ve alacakların müvekkil bankaya rehinli olduğunun düzenlendiğini, müvekkili bankanın alacağının 500.000.00 TL olarak bildirilmesine rağmen 250.000,00 TL kabul edilmesini kabul etmelerinin mümkün olmadığını belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
.. … vekili istinaf dilekçesinde özetle; Konkordato komiserliği tarafından gerçekleştirilen alacaklılar toplantısında muttali olunan konkordato projesinde alacak miktarımız daha yüksek olmasına rağmen projede 240.000,00-TL rehinli alacak 499.012,00-TL ise adi alacak için belirtildiğini, işbu sebeple projenin taraflarınca kabul edilmediğini, ancak kanunda aranan çoğunluk ve diğer şartlar sağlanmış olduğundan mahkemece projenin tasdikine karar verdiğini, müvekkili bankanın alacak miktarı banka kayıtları ve davacı tarafa gönderilmiş olan ihtarnameler ile sabit olmasına rağmen, tasdik edilen projede herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin asıl alacak miktarı rehinli alacak için 240.000,00-TL, adi alacak için ise 499.012,00-TL olarak kabul edildiğini, davacının müvekkil bankaya olan borç miktarının daha yüksek olduğunu bilmesine rağmen projede alacak miktarlarını daha düşük gösterme yoluna gittiğini, müvekkili yönünden tasdik edilen alacak miktarının somut durum ile bağdaşmamasının yanında, konkordato projesinin tasdiki için kanunda aranan şartların da sağlanmadığını, davacının, konkordato müessesesinin kendisine sağlamış olduğu ayrıcalıklardan faydalanarak alacaklılarını zarara uğrattığını, alacaklıların asıl alacak miktarları tasdik edilen projede eksik olarak gösterildiğini ve davacının kötü niyetli olduğunu belirterek istinaf talebinde bulunduğu,
DELİLLERİN İSTİNAF SEBEPLERİ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ;
Dava; adi konkordato talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Konkordato bir borçlunun alacaklılarının kanunda öngörülen çoğunluğunun kabulüyle borçlarını belirli bir oranda ve/veya vadelerle ödemesini öngören, borçların yapılandırılmasını sağlayan bir cebri icra türüdür. Borçlu ile alacaklılar arasındaki bir çeşit sulh sözleşmesi niteliğinde olan konkordato, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan, dürüst borçluları korumak amacıyla getirilmiş bir müessesedir. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. Borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya indirim yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 21/01/2020 tarih 2019/3021 Esas 2020/292 Karar sayılı ilamı).
Dava dosyası HMK’nın 26, 355 ve İİK’nın 285 ila 308. Maddelerindeki düzenlemeler nazara alınarak dava dosyası incelendiğinde; davacının dava dilekçesine İİK 286. maddesinde belirtilen belgeleri ve usulüne uygun vekaletnamenin eklendiği,

aynı yasanın 287 ve 289. maddelerinde belirtilen geçici mühlet ve kesin mühlet verilmesi şartlarının mevcut olduğu, verilen kararların usulüne uygun olarak ilan edildiği, gerek geçici mühlet ve gerekse kesin mühlet içerisinde konkordato komiseri tarafından düzenlenen raporların dosya içerisine alındığı, alınan raporların dosya kapsamına uygun denetime açık mahiyette olduğu, şirketin borca batık olduğu, davacı borçlu şirketin adi alacaklıların toplam alacak tutarının 6.941.446,36 TL, adi alacaklıların toplam sayısının 100, projeye kabul oyu verenlerin adi alacak tutarının 3.983.704,83 TL, kabul oyu veren alacaklı sayısının 75 olduğu, kabul oyu kullanan adi alacağın toplam alacak tutarına oranının % 57,39, kabul oyu kullanan adi alacaklıların toplam alacaklı sayısına oranının %75 olduğu, rehinli alacak tutarının 4.993.243,58 TL, rehinli alacaklı sayısının 8, kabul oyu kullanan rehinli alacaklıların alacak miktarı 3.996.045,22, kabul oyu kullanan rehinli alacak sayısı 5 olduğu, kabul oyu veren rehinli alacak miktarının toplam rehinli alacak miktarına oranının % 80,02, kabul oyu veren rehinli alacaklı sayısının toplam rehinli alacaklı sayısına oranının % 62,5 olduğu, bu şekilde konkordato projesinin adi alacaklar ve rehinli alacaklar yönünden onaylandığı anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar sonucunda;
Davacının; anlaşmaya varılamayan tarafların alacaklarının daha uzun vade olarak belirlenen … alacağının ödenmesine tabi tutulması gerektiğine yönelik istinaf sebebi; … alacağı ile varılan mutabakata göre davacının ödemelerinin başlaması gereken tarihin 01/02/2021 olduğu, belirlenen bu tarihin istinaf inceleme tarihinde geçtiği nazara alındığında davacı borçlunun bu istinaf talebi kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılıp projeye göre yeniden hüküm kurulması halinde davacının korunması gereken yararından çok alacaklıların zarar göreceği ve projenin uygulanmasında yeni birçok ihtilafa sebebiyet verileceğinden davacının istinaf talebinin reddinin yararlı olacağı kanaatiyle davacının istinaf talebinin reddine,
İstinaf eden müdahillerin: alacakların eksik kaydedildiği, ilk derece mahkemesinin ilk projeden uzaklaşarak revize edilen projeyi esas almasının usul ve yasaya aykırı olduğu, projenin İİK 306. Maddesine uygun olmadığı, itiraza uğrayan alacaklar için mahkemece pay ayrılmadığı, projenin şirket kaynakları ile orantılı olmadığı, başarı ihtimali olmayan bir proje olduğu, projesinin samimi ve gerçekleştirilebilir olmaktan uzak olduğu, tasdik için gereken koşulların gerçekleşmediği, konkordato talebi ve tedbir kararı yönünden yasa’nın aradığı ön koşul olan iyi niyet şartının gerçekleşmediği, alacaklıların maddi hukuk bakımından sahip oldukları hakların kullanılmasını engelleyecek veya bu hakların özüne zarar verecek, üçüncü kişilerin haklarını da kısıtlayıcı nitelikte tedbirlere karar verilmesinin hukuka, kanuna, yerleşik Yargıtay içtihatlarına aykırı olduğu ve davacının konkordato müessesesinin kendisine sağlamış olduğu ayrıcalıklardan faydalanarak alacaklıları zarara uğrattığına yönelik soyut beyanlara dayalı istinaf sebeplerinin dava dosyasındaki mevcut delillere göre yerinde olmadığı,
Tartışılması gereken diğer bir husus davacı tarafından teklif edilen konkordato projesinin kamu düzenine aykırılık teşkil eden hükümler içerip içermediği ve eşitlik kuralına uygun olup olmadığıdır.
Yargı kararlarında ve doktrinde ortak görüş olarak alacaklılarca kabul edilen konkordato projesinin borçlu ile alacaklılar arasında varılan bir mutabakat metni olduğu, İİK’nın 285 ve devamı maddelerinde tenzilat konkordatosunda özellikle asıl alacaklardan belirli bir oranda fedakarlık yapılacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı, konkordato projesi ile ilgili eşitlik kuralının mutlak eşitlik olarak anlaşılmaması gerektiği, asıl alacakla ilgili belirli bir oranda feragat durumunda da çok olan alacaktan daha fazla, az olan alacaktan daha az fedakarlık yapılmış olacağından; somut olayda davacı borçlu tarafından teklif edilen ve alacaklılar toplantısı sonucunda İİK’nın 302. maddesinde belirtilen nisaplara uygun olarak kabul gören konkordato projesine göre, “Konkordatodan etkilenen (adi) alacaklıların, adi alacaklarının anapara kısmı hariç, faiz ve diğer bütün ferilerinden feragat etmiş sayılmalarına.” ilişkin kararın kamu düzenine ve eşitlik prensibine aykırılık teşkil etmediği HMK.nın 26. maddesi gereğince teklif edilen ve alacaklılar tarafından kabul gören konkordato projesi doğrultusunda kurulan hükmün hukuka uygun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığından; ilk derece mahkemesinin konkordato projesinin tasdikine ilişkin delilleri taktir ve değerlendirmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı nedeniyle müdahillerin istinafa başvuru taleplerinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı ve müdahillerin istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE,
2- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından karar tarihi itibariyle alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar harcının istinaf eden davacıdan alınarak hazineye irad kaydına,
3- İstinaf eden müdahiller … Bankası, …, … Bankası ve … ..’dan ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL harçtan, her birinin peşin yatırdığı 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar harcının istinaf eden müdahillerden ayrı ayrı alınarak hazineye irad kaydına,

4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davacı ve müdahiller tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6- Karar tebliğ işleminin HMK’nın 359/son cümlesi gereğince dairemizce yapılmasına,
7- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde; dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın İ.İ.K’nın 308/a maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 31/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan ..
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

M.Ç