Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1469 E. 2021/306 K. 10.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: …/.. – ../…
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : ../…
KARAR NO : …/…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN :…
ÜYE : …
ÜYE : …
KATİP : …

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
KARAR TARİHİ : 04/02/2019
NUMARASI : ../… Esas – …/… Karar

DAVACI : … Tic. Ltd. Şti.
VEKİLİ : Av…

MÜDAHİLLER : 1-..
VEKİLLERİ : Av. ,..
2- ..
VEKİLLERİ : Av…
3- …
VEKİLİ : Av. ..
4- …
VEKİLİ : Av. …
5- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
6- ..
VEKİLLERİ : Av….
7- …
VEKİLİ : Av. …
8- ..
VEKİLLERİ : Av…
9- ..
VEKİLLERİ : Av…
İSTİNAF EDEN
MÜDAHİLLER : 10- ..
VEKİLİ : Av. ..
11- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
12- ..
VEKİLLERİ : Av…
13- ..
VEKİLLERİ : Av. ..
DAVA : Konkordato

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 10/03/2021
YAZIM TARİHİ : 10/03/2021
Davacı tarafından Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin …/.. esas sayılı dosyası ile açılan konkordato davasında 06/12/2019 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı, bir kısım müdahillerin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 06/03/2003 tarihinden bu yana ticari faaliyetlerine devam ettiğini, Konya Ticaret Sicil Memurluğu’nun … sicil numarasına kayıtlı olduğunu, şirketin ticari iş konusunun beyaz eşya, ankastre ürünler, ısıtma ve soğutma sistemleri, elektronik, küçük ev aletleri ve hali imalat alım satım faaliyetlerinde bulunduğunu, müvekkili şirketin 30/08/2018 tarihi itibariyle sermayesinin 15.000.000,00 TL olup tamamının ödendiğini, şirketin kuruluş tarihinden itibaren elde ettiği gelir ve karlılıklar incelendiğinde şirketin borca batıklık durumundan rahatlıkla çıkabileceğini, müvekkili şirketin ülkenin bulunduğu durumlar nedeniyle satışlarını olumsuz etkilediğini ve firmanın kredilerini zamanında ödeyemediğini, firmanın kısa vadeli borçlarını ödeme güçlüğü içerisine girdiğini, tedarikçilerine olan borçları için verdiği çekleri ödeyemez duruma geldiğini ve icra tehdidi altında girdiğini, şirketin kasasında yüklü miktarda müşteri çeki olmasına rağmen bankaların mevcut ekonomik koşullar nedeniyle kredi artırım taleplerinin olumlu karşılanmaması nedeniyle krediyi kullanamadığını, borçlarını zamanında ödemeyemez haline geldiğini, şirketin çok sayıda gayrimenkulünün bulunduğunu, müvekkili şirketin 12/11/2018 tarihi itibariyle keşide tarihi gelen çekleri şirketin maddi imkansızlıkları nedeniyle yazdırılması tehlikesi ile karşı karşıya kaldığını, mevcut durum itibariyle müvekkili şirket aleyhine yapılan icra takibinin bulunmadığını, şirket ortaklar kurulunun 02/11/2018 tarihi toplantısında oy birliği ile şirketin mali durumunun iyileştirilmesi ve faaliyetlerine devam edebilmesi için İİK’nın 285. maddesi uyarınca konkordato talebinde bulunulmasına karar verildiğini beyan ederek müvekkili şirket lehine 3 aylık geçici mühlet kararı verilmesine, geçici mühlet verilmesinden sonra kesin mühlet verilmesine ve konkordato projesinin onaylanmasına karar verilmesine, geçici konkordato komiseri atanmasına, şirkete karşı icra ve iflas yoluyla takip başlatılmasının engellenmesine, başlatılan tüm icra takiplerinin durdurulmasına, ihtiyati tedbir ve haciz kararlarının uygulanmamasına, mühlet içinde doğacak alacaklar için temlik işleminin hükümsüz sayılmasına ve mühlet içinde doğacak alacaklar için temlik işleminin hükümsüz sayılmasına ve mühlet içinde ödemelerin komiser denetiminde yapılmasına, şirket hesaplarında mevcut blokajların kaldırılmasına, mühlet içinde alacaklılar tarafından yapılabilecek takas ve mahsup işlemlerinin engellenmesine, teminat mektuplarının nakde dönüştürülmesinin engellenmesine, şirket malları üzerindeki mevcut muhafaza işlemlerinin hacizler baki kalmak kaydıyla kaldırılarak şirkete yedi emin olarak teslimine, ihtiyati tedbir yoluyla karar verilmesini talep etmiştir.
İlk derece mahkemesince 12/11/2018 tarihli ara kararı ile; ” 2004 s. İİK.nin 287/1. ve 287/4. maddeleri gereğince, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı davacı … . Tüketim Malları Limited Şirketi’ne bugünden itibaren geçerli olmak üzere 3 ay geçici mühlet verilmesine” komiser atanmasına ve borçlunun malvarlığını korumaya yönelik tedbirlere karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesince 06/02/2019 tarihli ara kararı ile; “2004 s. İİK.nin 289/3. maddeleri gereğince, Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil sırasında kayıtlı davacı .. Tüketim Malları Ticaret Limited Şirketi’ne 06/02/2019 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 1 yıl süreyle konkordato kesin mühleti verilmesine” karar verilmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “Davacının davasının KABULÜ ile Konya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün … sicil numarasında kayıtlı .. Tüketim Malları Ticaret Limited Şirketi’nin(revize edilmiş son haliyle) konkordato projesinin tasdikine,
2-Tasdik edilen Konkordato Projesi gereğince ;
a) Kayıt altına alınmış adi alacak niteliğindeki anapara borçları için, konkordato komiserinin 04/12/2019 tarihli raporuna ekli ödeme planına göre ve 01/08/2020 tarihinden itibaren ödenmeye başlamak üzere, adi alacak niteliğindeki anapara borçlarının tamamının davacı tarafından ödenmesine,
b) Konkordatodan etkilenen (adi) alacaklıların, adi alacaklarının anapara kısımları hariç, faiz ve diğer bütün ferilerinden feragat etmiş sayılmalarına,
c) Bu ödeme planının, bütün alacaklılar tarafından Uyap’tan temin edilebileceği gibi, istenildiğinde Mahkememizden de harçsız olarak bir suret alınabileceğine,
3-Konkordatonun tasdiki kararının, gerekçeli kararın kesinleşmesi beklenmeksizin, 2004 s. İİK’nin 308/c maddesi gereğince DERHAL (06/12/2019 tarihi itibariyle) bağlayıcı hale gelmesine,
4-Geçici ve kesin mühletin etkilerinin, Kanun’daki istisnalar saklı kalmak kaydıyla konkordatonun bağlayıcı hale geldiği tarihe (06/12/2019) kadar devam etmesine,
5-Bağlayıcı hale gelen konkordatonun, konkordato talebinden önce veya komiserin izni olmaksızın mühlet içinde doğan bütün alacaklar için mecburi olmasına ancak, 2004 s. İİK’nin 206/1. maddesinde yazılı imtiyazlı alacaklılar ile rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 s. Kanun kapsamındaki amme alacaklarının bundan istisna olmasına,
6-Kredi kurumları tarafından verilen krediler de dahil olmak üzere, mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların, (bu adi konkordatoda) konkordato şartlarına tabi olmamasına; aynı kuralın karşı edimin ifasını komiserin izniyle kabul eden borçlunun taraf olduğu sürekli borç ilişkilerindeki karşı edimler için de geçerli olmasına,
7-Konkordatonun taraflar için bağlayıcı hale gelmesiyle, geçici mühlet kararından önce başlatılmış takiplerde konulan ve henüz paraya çevrilmemiş olan hacizlerin hükümden düşürülmesine ancak, 2004 s. İİK’nin 206/1. maddesinde yazılı imtiyazlı alacaklılar ile rehinli alacaklıların rehnin kıymetini karşılayan miktardaki alacakları ve 6183 s. Kanun kapsamındaki amme alacaklarının bundan istisna olmasına,
8-Borçlu tarafından, alacaklılardan birine konkordato projesinde öngörülenden fazla olarak yapılacak vaadlerin hükümsüz olmasına,
9-Konkordatoya muvafakat etmeyen (adi) alacaklıların, borçtan birlikte sorumlu olanlara karşı bütün haklarını muhafaza etmesine,
10-Tasdik edilen konkordatonun yerine getirilmesini sağlamak için kayyım tayinine ve alacaklılar kurulu oluşturulmasına yer olmadığına,
11-2004 s. İİK’nın 305/d maddesine istinaden, 206 ncı maddenin birinci sırasındaki imtiyazlı alacaklıların alacaklarının tam olarak ödenmesi ve mühlet içinde komiserin izniyle akdedilmiş borçların ifası için, (davacı borçlunun malvarlığının yeterli olduğu anlaşıldığından) teminat alınmasına veya aranmasına yer olmadığına,

12-Alacakları itiraza uğramış olan alacaklıların, tasdik kararının ilanı tarihinden itibaren İİK’nın 308/b-1. maddesi gereğince 1 ay içinde dava açabileceklerine, çekişmeli alacaklar yönünden İİK’nın 308/b-2. maddesi gereğince pay ayrılmasına ve bankaya depo edilmesine yer olmadığına,
13-Tasdik kararının 2004 s. İİK’nın 288. maddesi gereğince Ticaret Sicil Gazetesinde ve Basın İlan Kurumu Resmi İlan Portalında ilanı ile ayrıca geçici ve kesin mühletin bildirildiği ilgili yerlere müzekkere yazılmasına,
14-Konkordato komiseri ….’nın görevinin (kararın kesinleşmesi beklenmeksizin) karar tarihi (06/12/2019) itibariyle son bulmasına, kendisinin karar tarihine kadar olan ücretinin davacı avansından ödenmesine,
15-Davacı tarafın, İİK’nın 307. maddesine istinaden yapmış olduğu erteleme talebinin kabulü ile ;
a)… A.Ş.’ye rehinli… plakalı araç ile bu banka lehine ipotekli olup davacı şirkete ait olan 2 adet taşınmazın,
b)… A.Ş.’ye ipotekli ve davacı şirkete ait olan 2 adet taşınmazın,
c) …T.A.O.’ya ipotekli ve davacı şirkete ait olan 1 adet taşınmazın muhafaza ve satışının karar tarihinden (06/12/2019) itibaren 1 yıl süreyle ertelenmesine” karar verilmiştir.
İSTİNAF TALEP EDENLER VE SEBEPLERİ:
… A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; konkordato nisabının hatalı hesaplandığını, bir kısım adi alacaklılara ödeme yapıldığını, konkordato projesinin gerçekçi olmadığını, davacı şirketin tüm alacaklılardan fedakarlık yapmalarını ve teklif ettiği konkordato sürecinde faiz alınmamasını talep ettiğini, davacı şirketin çoğunlukla bankalardan TL üzerinden edindiği krediler, şirket sermayesi ve duran varlıklara yatırım yaparak malvarlığı değerini 170.773.954,02 TL’ye yükselttiğini, buna karşın iş edinilen bu malların bedeli olan kredilerin geri ödemesinde şirketin faizsiz vade konkordato talep ederek borçlarını ödemekten kaçındığını, davacı şirketin her türlü daha kısa vadede veya uzun vade ancak düşük faizle konkordatoya tabi borçlarını ödeyebileceği bu denli aşikar iken alacaklılar yönünden tüm faiz yükünden kurtulmak maksadı ile konkordato talep etmesinin iyi niyet kuralları ile bağdaşmadığını, tasdik kararına esas komiser raporunda çelişki bulunduğunu, yerel mahkemenin gerçek rakamlara dayanmayan bir komiser raporu ile konkordato projesine dayalı olarak hüküm tesis ettiğini, konkordato komiserinin raporunda rehinli alacaklılara 2/3 oranında anlaşmanın sağlandığını bildirmesine karşın mahkeme kararında rehinli alacaklıları bağlayan ödeme planına yer verilmediğini, bu nedenle kararın eksik olduğunu, müvekkili banka alacağının nisapta ve raporlarda yaklaşık 1 milyon kadar eksik değerlendirmeye alındığını, alacaklılar toplantısı öncesi uygulanması gereken İİK’nın 302. maddesinin uygulanmamasının da yasaya aykırı olduğunu, aynı kanunun 298. maddesi gereği komiserlikçe yaptırılan raporlara karşı itiraz hakkı bulunan rehinli alacaklıların bu haklarının elinden alınmasının da yasaya aykırı olduğunu, itiraza uğrayan alacaklar hakkında mahkemece herhangi bir gerekçe gösterilmeksizin pay ayrılmamasına yönelik verilen kararın da yasaya aykırı olduğunu, konkordato projesine konu ödeme planının eşitlik kurallarına aykırı olduğunu, konkordato projesinin iyi niyete dayanmadığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
.. Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkeme tarafından İİK’nın 302. maddesinin b-5 maddesinin uyulmaması nedeniyle toplantı nisabında müvekkili bankanın alacağının yanlış hesaplandığını, müvekkili bankanın 1.746.297,22 TL alacak kaydı olmasına ve alacaklılar toplantısı konkordato tutanağında, konkordato komiserinin karar duruşmasındaki beyanında itiraza uğrayan hiçbir alacak olmadığını beyan etmesine rağmen müvekkili bankanın alacağının 921.475,63 TL olarak belirlendiğini, mahkemece alacaklılar toplantısından önce ve toplantı nisabını belirlemeye yönelik İİK’nın 302. maddesinde belirtilen hükme uyulmadan alacaklılar toplantısının yapıldığını, bu hususun yasaya aykırılık oluşturduğunu, alacak bildirimlerinin itiraza uğradığı bu sebeple nisabın yukarıda belirtilen tutar üzerinden değerlendirildiği kabul edilse dahi itiraza uğrayan alacaklar için mahkemece pay ayrılmaması ve herhangi bir gerekçe belirtilmemesinin bozmayı gerektirdiğini, ilk projeden uzaklaşılarak revize edilmiş son haliyle alacaklıların hangi ölçüde alacaklarından vazgeçtiği ve borçlunun hangi takvim çerçevesinde ödeme yapacağının açıkça belirtilmemesinin İİK’nın 306. maddesine aykırı olduğunu, projenin şirket kaynaklarıyla orantılı olmadığı gibi alacaklılara zarar verme ihtimali yüksek ve başarı ihtimali olmayan bir proje olduğunu, konkordato projesinin mahkeme tarafından tasdik edilebilmesi için birlikte gerçekleşmiş olması gereken koşulların gerçekleşmediğini beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
… Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının sunduğu konkordato projesinden sonra projesini değiştirmesi ve alacaklıların aleyhine olmasına rağmen revize edilmiş projenin mahkemece kabul edilmesinin usul ve yasalara aykırı olduğunu, davacının sunduğu konkordato ön projesinin samimi ve gerçekleştirilebilirlikten uzak olduğunu, davacının işbu davayı açmakta kötüniyetli olduğunu, zaman kazanma gayesinde olduğunu, konkordatonun tasdiki için İİK’nın aradığı şartların gerçekleşmediğini, konkordato projesinin tasdikine yönelik kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan ederek yerel mahkemenin kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
… Bankası A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı şirketin müvekkili şirketin müşterisi olduğunu, müvekkili banka ile imzaladığı sözleşmeler uyarınca kendisine çeşitli krediler kullanıldırıldığını, yerel mahkemenin konkordato tasdiki kararının 15/b bendinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, 1 yıl süreyle satışının durdurulmasına karar verilen ipotekli taşınmazların davacı tarafından başkalarına kiralandığını, bu taşınmazların firmanın işletmesinin devam etmesi için zorunlu olmadığını, gerekli inceleme ve araştırmadan usul ve yasaya aykırı olarak karar verildiğini beyan ederek hükmün 15/b bendinin hatalı olduğunu beyan ederek kararın kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN İSTİNAF SEBEPLERİ YÖNÜNDEN DEĞERLENDİRİLMESİ:
Dava; adi konkordato talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Konkordato bir borçlunun alacaklılarının kanunda öngörülen çoğunluğunun kabulüyle borçlarını belirli bir oranda ve/veya vadelerle ödemesini öngören, borçların yapılandırılmasını sağlayan bir cebri icra türüdür. Borçlu ile alacaklılar arasındaki bir çeşit sulh sözleşmesi niteliğinde olan konkordato, elinde olmayan nedenlerle işleri iyi gitmeyen ve mali durumu bozulmuş olan, dürüst borçluları korumak amacıyla getirilmiş bir müessesedir. Bu durumdaki bir borçlunun iflas etmesi, faaliyetlerinin tümüyle sona ermesine ve alacaklıların alacaklarını büyük oranda tahsil edememelerine neden olur. Borçlarını vadesi geldiği halde ödeyemeyen veya vadesinde ödeyememe tehlikesi altında bulunan herhangi bir borçlu vade verilmek veya indirim yapılmak suretiyle borçlarını ödeyebilmek veya muhtemel bir iflastan kurtulmak için konkordato talep edebilir. İçinde bulunduğu mali koşullara göre borçluya borçlarını belirli bir oran veya vadeyle ödeme imkanı verilmesi hem borçlu bakımından ve hem de alacaklılar bakımından olumlu sonuçlar doğurur. Alacaklılar arasında eşitlik esasına dayalı bir ödeme sağlanır ve borçlu iktisadi faaliyetlerine devam eder. Böylece borçlu piyasadaki varlığını sürdürürken, piyasadaki istikrar ve istihdam imkanları da korunmuş olur (Yargıtay 23. Hukuk Dairesinin 21/01/2020 tarih 2019/3021 Esas 2020/292 Karar sayılı ilamı).
İstinaf aşamasında davacı vekili ile müdahil…A.Ş. vekilinin Malatya ili Yeşilyurt ilçesindeki taşınmazlar üzerindeki tedbirin kaldırılmasının talep edildiği, ancak aynı konuda ilk derece mahkemesine talepte bulunulduğu ve ilk derece mahkemesince taleple ilgili değerlendirme yapılarak 10/12/2020 tarihinde talep konusu tedbirlerin kaldırılmasına karar verildiği anlaşılmıştır.
Dava dosyası HMK’nın 26, 355 ve İİK’nın 285 ila 308. Maddelerindeki düzenlemeler nazara alınarak incelendiğinde; davacının dava dilekçesine İİK 286. maddesinde belirtilen belgeleri eklediği, aynı yasanın 287 ve 289. maddelerinde belirtilen geçici mühlet ve kesin mühlet verilmesi şartlarının mevcut olduğu, verilen kararların usulüne uygun olarak ilan edildiği, gerek geçici mühlet ve gerekse kesin mühlet içerisinde konkordato komiseri tarafından düzenlenen raporların dosya içerisine alındığı, alınan raporların dosya kapsamına uygun denetime açık mahiyette olduğu davacı borçlu şirketin borca batık olmadığı, davacı borçlu şirketin adi alacaklıların toplam alacak tutarının 41.555.306,44 TL, adi alacaklıların toplam sayısının 192, projeye kabul oyu verenlerin adi alacak tutarının 24.835.616,56 TL, kabul oyu veren alacaklı sayısının 109 olduğu, kabul oyu kullanan adi alacağın toplam alacak tutarına oranının %59,76 kabul oyu kullanan adi alacaklıların toplam alacaklı sayısına oranının %56,77 olduğu, bu şekilde adi alacaklar yönünden konkordato projesinin onaylandığı anlaşılmıştır.
Yukarıda yapılan tespit ve açıklamalar sonucunda; istinaf talebinde bulunan müdahillerin, tasdik edilen konkordato projesinin; şirket kaynakları ile orantılı, samimi ve gerçekleştirilebilir olmaktan uzak olduğu, İİK.nın 306. Maddesinde belirtilen hususları içermediği, davacı borçlunun kötü niyetli olduğu, rehinli malların muhafaza ve satışının 1 yıl süre ile ertelenmesinin hukuka aykırı olduğu, alacakların eksik kaydedildiği, ödeme planının eşitlik kuralına aykırı olduğu ve tasdik şartlarının bulunmadığına yönelik soyut beyanlara dayalı istinaf sebeplerinin yerinde olmadığı esastan reddi gerektiği,
Bunun yanında, çekişmeli alacakların alacaklılar toplantısında hesaba katılıp katılmaması ve hangi oranda katılacağı konusunda İİK’nın 302/6 maddesi gereğince, komiser tarafından mahkemeden karar almadığına yönelik istinaf sebebinin doğru olduğu, ancak; dairemizce resen yapılan hesaplama sonucunda, çekişmeli alacakların toplantıda temsil edilmeleri durumunda, Komiser raporunda projenin onaylanması yönünden verilen olumlu oy oranların da yaptığı değişikliğin İİK’nın 302. Maddesinde konkordato projesinin onayı için; gereken nisabı olumsuz yönde etkilemediği projenin onaylaması sonucunu değiştirmediği, bu hususa yönelik istinaf sebebinin de yerinde olmadığı esastan reddi gerektiği,
Tartışılması gereken diğer bir husus davacı tarafından teklif edilen konkordato projesinin kamu düzenine aykırılık teşkil eden hükümler içerip içermediği ve eşitlik kuralına uygun olup olmadığıdır.
Yargı kararlarında ve doktrinde ortak görüş olarak alacaklılarca kabul edilen konkordato projesinin borçlu ile alacaklılar arasında varılan bir mutabakat metni olduğu, İİK’nın 285 ve devamı maddelerinde tenzilat konkordatosunda özellikle asıl alacaklardan belirli bir oranda fedakarlık yapılacağına ilişkin bir hüküm bulunmadığı, konkordato projesi ile ilgili eşitlik kuralının mutlak eşitlik olarak anlaşılmaması gerektiği, asıl alacakla ilgili belirli bir oranda feragat durumunda da çok olan alacaktan daha fazla, az olan alacaktan daha az fedakarlık yapılmış olacağından; somut olayda davacı borçlu tarafından teklif edilen ve alacaklılar toplantısı sonucunda İİK’nın 302. maddesinde belirtilen nisaplara uygun olarak kabul gören konkordato projesine göre, “Konkordatodan etkilenen (adi) alacaklıların, adi alacaklarının anapara kısmı hariç, faiz ve diğer bütün ferilerinden feragat etmiş sayılmalarına.” ilişkin kararın kamu düzenine ve eşitlik prensibine aykırılık teşkil etmediği HMK.nın 26. maddesi gereğince teklif edilen ve alacaklılar tarafından kabul gören konkordato projesi doğrultusunda kurulan hükmün hukuka uygun olduğu sonuç ve kanaatine varıldığından; ilk derece mahkemesinin; dosya içerisindeki mevcut delillere göre konkordato projesinin tasdikine karar vermesinde hukuka aykırılık bulunmadığı, bu nedenle; HMK. 353/1.b.1 maddesi gereğince istinaf talebinde bulunana müdahillerin istinaf taleplerinin esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Müdahiller… A.Ş., T. … A.Ş.,… A.Ş. İle… A.Ş.’nin istinaf taleplerinin ESASTAN REDDİNE,
2- İstinaf başvurusunda bulunan müdahiller…. A.Ş. ile… A.Ş.’den ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL harçtan her birinden peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL karar ve ilam harcının bu müdahillerden ayrı ayrı tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf başvurusunda bulunan diğer müdahiller.. A.Ş. ile … A.Ş.’den ayrı ayrı alınması gereken 59,30 TL harçtan her birinden peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 4,90 TL karar ve ilam harcının bu müdahillerden ayrı ayrı tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan müdahiller tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Davacı vekili ile müdahil İş bankası vekilinin tedbirin kaldırılmasına yönelik talepleri hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
7- Kararın tebliğ işlemlerinin İİK’nın 164/1 maddesi ve HMK’nın 359/3 maddesi gereğince dairemiz tarafından resen taraflara tebliğine,
8- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde; dava dosyasının ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
Dair; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın İİK’nın 308/a maddesi gereğince gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesi’ne veya ilk derece mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 10/03/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip ..
e-imzalıdır

A.G