Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2020/1183 E. 2022/2018 K. 30.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ Esas-Karar No: … – …
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … ( …)
ÜYE : … ( …)
ÜYE : … ( …)
KATİP : … ( …)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/12/2019
NUMARASI : … Esas … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. …
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 30/11/2022
YAZIM TARİHİ : 05/12/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 26/12/2019 tarihinde tesis edilen karara karşı tarafların istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; … A.Ş iştiraklerinden müvekkili … A.Ş ve … A.Ş arasında automatic plus müşterinin sözleşmesinin mevcut olduğunu, müvekkil şirketler 5 yılı aşkın süredir …i ile çalıştığını, yaklaşık 250 araç ve 50’nin üzerinde iş makinesine Petrol Ofisinden yakıt alındığını, söz konusu araçlardan biri de müvekkil … A.Ş’nin kullandığı … plaka sayılı araç olduğunu, 2018 yılı Nisan ayı içerisinde 45 LT depo kapasiteli … plaka sayılı araca 370,01 lt, 230 lt, 151,94 lt, 61,72 lt, 61,60 lt … isimli istasyonlardan akaryakıt alındığının tespit edildiğini, söz konusu aracın Konya dışına çıkmadığı gibi yakıt kapasitesinin 45 litre olduğunu, aynı gün hatta yarım gün içinde ard ardına 875,27 lt yakıt alımı yapıldığının görüldüğünü, bu nedenlerle davalarının kabulü ile davalı şirketin Konya … İcra Müdürlüğünün … esas sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptaline, takibin devamına, davalı şirket hakkında %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil Şirketleri …A.Ş. ile davacı … A.Ş. arasında Automatic Plus Müşteri Sözleşmesi akdedildiğini, yaklaşık 250 araç ve 50’nin üzerinde iş makinesinin müvekkilimizden yakıt aldığını, söz konusu araçlardan … Plakalı araca 13.04.2018 tarihinde 12:09, 13:03, 18:14, 19:11 ve 19:15’de sırasıyla 370,01 lt, 230 lt, 151,94 lt, 61,72 lt, 61,60 lt Konya ve Afyon’da bulunan istasyonlarımızdan yakıt alındığını, fakat aracın yakıt kapasitesinin 45 lt olduğunu ve aracı Konya dışına çıkmadığından bu yakıt alımlarına ilişkin dolandırıcılığın söz konusu olduğunu ve bu durumdan müvekkilinin çalışanlarının kusuru olduğunun iddia edildiğini, toplamda 875,27 lt yakıtın bedeli Konya …İcra Müdürlüğü’nün … E sayılı dosyasından talep edildiğini, ödeme emrine haklı itirazları üzerine takibin durduğunu, davacının iddiaları haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olduğundan dolayı işbu davanın reddi gerektiğini, davacı …ile müvekkili şirket arasında 13.06.2017 tarihli Automatic Plus Müşteri Sözleşmesi (“Sözleşme”) akdedildiğini, bu sözleşmenin konusu, müvekkilinin müşterisi olan davacının araçlarına akaryakıtı münhasıran … A.Ş.’nin bayilerinden temin etmesi karşılığında, davacı şirkete belirli oranda bir indirim sağlandığını, akaryakıt alım satım ticaretine … taraf olmadığı için husumetin de yöneltilemeyeceği aşikar oduğunu, şirketin herhangi bir yükümlülüğü bulunmadığından işbu davanın reddinin gerektiğini, bu nedenlerle davanın öncelikle haksız ve kötü niyetli olarak ikame olunan işbu davanın esastan reddine, davacı aleyhine %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “….Mahkememiz aracın üzerinde araç takip sistemini incelemek ve aracın yakıt deposunun kontrol edilmesi amacıyla keşif icra edilmiştir. Araç üzerinde yapılan inceleme sonucunda aracın deposunun 45 litre olduğu, aracın deposunun değiştirilmediği, araç takip sisteminde aracın 13.04.2018 günü Konya ili sınırı dışına çıkmadığı anlaşılmıştır. Aracın deposunun 45 litre olmasına rağmen 13.04.2018 günü saat 12:09’da … tesislerinden 370,01 litre, 13:03’de … isimli işyerinden 230 lt, 18:14’te …’de 151,94 litre, … isimli işyerinde 19:11 ve 19:15 (4 dakika ara ile) saatinde 61,72 litre ve 61,60 litre yakıt alındığı görülmektedir. Söz konusu yakıtları dava konusu aracın alma ihtmali bulunmadığı ve ilgili aracın Konya dışına çıkmadığı anlaşıldığından aracın bu yakıtları almadığı açıktır. Davalının sistemi güvenilir şekilde çalışır vaziyette tutması gerekmektedir. Ayrıca kendi yakıtını halka arz eden bayilerini iyi seçmemek ve onu yeterince eğitip denetlememe yükümlülüğü altındadır. Somut olayda davalının bayileri yakıt alan aracın plakasını, bu kadar yakıt alıp alamayacağını basit bir kontrolle tespit edebileceğinden davalı tam kusurludur. İcra dosyasının incelenmesinde davacı taraf 5.000,00 TL takip yapmıştır. Mahkememizce davalı tarafça düzenlenen fatura incelendiğinde yakıtın 5.000,00 TL bedeli olduğu ancak sözleşme uyarınca davacıya iskonto edilerek fatura edildiği ve davacının 4.578,98 TL ödeme yaptığı ve bu bedelin iadesi gerektiğinden mahkememiz davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. İtirazın iptâli davalarında İcra ve İflas Kanunu’nun 67/2. maddesi çerçevesinde alacaklı yararına icra inkâr tazminatına hükmedilebilmesi için, usulüne uygun şekilde yapılmış bir icra takibinin bulunması, borçlunun süresi içerisinde itiraz etmesi ve alacaklının, alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması gerekir. Burada, borçlu itirazının kötüniyetle yapılmış olması ve alacağın bir belgeye bağlanmış bulunması koşulları aranmaz. İcra inkâr tazminatı, hakkındaki icra takibine itiraz ederek durduran ve çabuk sonuçlandırılmasına engel olan borçluya karşı konulmuş bir yaptırımdır. Bu yasal koşullar yanında, takibe konu alacağın likid olması da zorunludur. Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likid olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likid bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likid bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir (HGK’nun 07.06.2006 tarih 2006/19-295 Esas, 2006/341 Karar sayılı kararı). Bu ilke ve kurallar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; mahkememizce hükmedilen asıl alacak miktarı kusur tespiti, araç incelemesi sonucunda ortaya çıktığından likit değildir. İcra inkar tazminatı koşulları oluşmadığından ilgili talep uygun görülmemiştir.” gerekçesiyle davacının davasının kısmen kabulü ile; Konya … İcra Dairesinin … Esas sayılı takip dosyasında davalının itirazının kısmen iptali ile, 4.574,98 TL asıl alacak ve bu asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle takibin devamına, fazlaya ilişkin istemin reddine, icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili katılma yoluyla istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin kullandığı … plakalı aracın deposunun 45 lt. olduğunu, daha fazla hazneye sahip olmadığını, araçta kap ve benzeri teçhizatın olmadığı ve 13.04.2018 tarihinde aracın Konya ili sınırlarından dışarı çıkmadığı mahkemece aldırılan 08.11.2019 tarihli makine mühendisinin hazırladığı bilirkişi raporu ile ve dosyaya sundukları delillerle sabit olduğunu, 13.04.2018 tarihinde aracın 875,27 lt. yakıt almadığının ispat edildiğini, davalının sayfasından alınan 13.04.2018 tarihinde yakıt fiyatını gösterir listede Eurodizel 10 yakıtının KDV’siz litre fiyatının 5,70 TL olduğunu, 875,27×5,70 = 4.989,03 TL olduğunu, 27.09.2019 tarihli mali müşavir bilirkişi raporunda 4.999,98 TL’ye %8,5 oranında iskonto uygulanması gerektiği ve müvekkili şirketin zararının 4.574,98 TL olduğunun belirtildiğini, raporun bu kısmına itiraz ettiklerini, 4.999,98 TL lik miktar gerçekte müvekkili şirketin almadığı yakıt ile ilgili olduğunu, gerçekte hiçbir zaman alınmayan, kullanılmayan, alınmadığı yargılama esnasında ispat edilen yakıta iskonto uygulanmasının gerçeğe ve hesaplama ilkelerine aykırı olduğunu, söz konusu miktara iskonto uygulanmaması gerektiğini, kabul anlamına gelmemekle birlikte eğer iskonto uygulanacak ise iskonto uygulandıktan sonra bulunan miktara %18 KDV de uygulanması gerektiğini, icra inkar tazminatına hükmedilmemesinin hukuka aykırı olduğunu, takibe konu alacağın likit olduğunu beyan ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı ile davalı arasında Automatic Plus Müşteri Sözleşmesi akdedildiğini, sözleşmenin konusu …’ın araçlarına … bayilerinden akaryakıt temin edilmesi karşılığında …’a belirli oranda indirim sağlandığına ilişkin sözleşme olduğunu, … plakalı aracın 13.04.2018 tarihinde Konya ve Afyonda bulunan istasyonlardan yakıt aldığını, müvekkili şirket davacının yakıt alımları aşamasında gerekli yükümlülüğü yerine getirmediğini iddia ettiğini, davacının iddialarının haksız ve dayanaksız olduğunun açık olduğunu, zira araçlara temin edilecek akaryakıt alımına ilişkin sınırlama ve limitleme yükümlülüğü gerek basiretli bir tacir olması sebebiyle gerekse sözleşmeye göre davacı …’da olduğunu, … plakalı araç 13.04.2018 tarihinde 12:09, 13:03, 18:14, 19:11 ve 19:15 saatlerinde sırasıyla 370,01 lt, 230 lt, 151,94 lt, 61,72 lt, 61,60 lt olmak üzere Konya ve Afyonda bulunan istasyonlarından yakıt aldığını, müvekkili şirkete ait söz konusu sistem verileri anlık olarak EPDK’ya iletilmekte ve sistemin kusursuz şekilde çalışması adına tüm güvenlik önlemleri müvekkili şirket tarafından sağlandığını, yerel mahkemece “Arvento” adlı araç takip sistemine dayalı veriler dikkate alınmış olsa da uygulamada araç takip sistemlerinde birçok teknik ve yazılımsal hatalarla karşılaşıldığının bilindiğini, yine Automatic Plus ekipmanlarının kopyalanabilmesinin mümkün olmadığını, Automatic Plus ekipmanlarının kopyalanamaması için iki ayrı güvenlik önlemi geliştirildiğini, müvekkili şirketin kanunen veya sözleşmesel olarak bir yakıt alım sınırlandırma yükümlülüğü bulunmadığını, nitekim yakıt alımı yapılan bayiler ile ve … aynı tüzel kişilik de olmadığını, akaryakıt alım satım ticaretine … taraf olmadığı için husumetin de yöneltilemeyeceğinin aşikar olduğunu, söz konusu nedenlerle işbu davanın husumet yönünden reddi gerektiğini beyan ederek ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre davacı ile davalı arasında ”Automatic Plus Müşteri Sözleşmesi” başlıklı davacı şirket araçlarına davalı şirketten akaryakıt alımı için sözleşme imzalandığı, davaya konu … plakalı araca 13/04/2018 tarihinde saat 12..09’da 370,01 lt., saat 13:03’de 230,00 lt., saat:18:14’de 151,94 lt., saat 19:11’de 61,72 lt. ve saat 19:15’de 61,60 lt. olmak üzere aynı gün içerisinde toplam 875,27 lt. akaryakıt alındığı gerekçesiyle davalı şirket tarafından davacı şirkete bu akaryakıt bedelinin de içinde bulunduğu 15/04/2018 tarihli 43.262,75 TL’lik fatura kesildiği , faturanın aynı tarihte taraf ticari defterlerine kaydedildiği anlaşılmıştır.
Dava konusu … plakalı araca aynı gün içinde alındığı bildirilen toplam 875,27 lt. akaryakıt miktarı, aynı gün saat 19:11’de 61,72 lt. ve dört dakika sonra saat 19:15’de 61,60 lt. aynı petrol istasyonundan araca akaryakıt alındığının gözükmesi, aracın deposunun 45 lt. kapasiteli olması ve dosyadaki diğer deliller hep birlikte değerlendirildiğinde … plakalı aracın 875,27 lt. akaryakıtı almadığı sabittir. Aksi davalı tarafından ispat edilememiştir. Sözleşme davalı ile yapılmış olduğundan davada husumet de davalıya yöneltilecektir. Bu sebeplerle davalının istinaf başvuru talebinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiştir.
Davacının istinaf sebepleri incelendiğinde ise; taraflar arasındaki sözleşmede V-Max Euro Dizel üründe pompa satış fiyatının KDV’siz tutarı üzerinden %8,5 iskonto yapılacağı kararlaştırılmış olup, 15/04/2018 tarihli faturada da davacıya bu şekilde iskonto uygulandığı görülmüştür. 15/04/2018 tarihli faturada V-Max Euro Dizel ürününün KDV’siz birim fiyatı (litre fiyatı) 4,700434 TL’dir. Bu birim fiyatı ile 875,27 lt. akaryakıt miktarının çarpılması sonucu çıkan miktar üzerinden %8,5 iskonto yapıldıktan sonra çıkan miktara %18 KDV uygulanmak suretiyle davacının talep edebileceği miktarın bulunması gerekir. Bu şekilde hesaplama yapıldığında davacının talep edebileceği miktarın 4.442,05 TL olduğu anlaşılmış olup, mahkemece bilirkişi incelemesi sonucu hüküm altına alınan miktar davacı lehine olduğundan ve davalının da miktara yönelik açık bir istinafı olmadığından, ayrıca alacak yargılama sonucu belirlendiğinden icra inkar tazminatı talep edebilme şartları da gerçekleşmediğinden davacının istinaf başvuru talebinin de HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Tarafların istinaf başvuru taleplerinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL harçtan peşin alınan 54,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 26,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-Alınması gereken 312,52 TL harçtan peşin alınan 78,13 TL harcın mahsubu ile bakiye 234,39‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinafa başvuran taraflar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerlerinde bırakılmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
7-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 30/11/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.Ç