Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/939 E. 2021/238 K. 26.02.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE .. TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/02/2019
NUMARASI : Esas – Karar

DAVACI : …
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : Menfi Tespit (Kooperatif Aidat Borcundan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 26/02/2021
YAZIM TARİHİ : 03/01/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye .. Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 18/02/2019 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalının …i’nin üyesi olduğunu, 2012 yılında Kooperatiften su alamadığını, bu sebeple zarara uğrayacağı iddiasıyla … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 20/06/2012 tarihli … D. İş Esas … D.İş Karar sayılı dosyasında 25.306,94 TL’lik zararı doğacağı şeklinde tespit yaptırdığını, yaptırdığı tespit sonucu Konya .. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, yapılan tebligatın muhtara bırakılması sebebiyle müvekkilinin süresi içinde itirazda bulunamadığını, davalıya 2012 yılında talep ettiği kadar kuyulardan su verildiğini ve 2012 yılında toplamda 497 saat su aldığının görüldüğünü, davalının tespit yaptırdıktan sonra da davacı kooperatif kuyularından su almaya devam ettiğini, 2012 yılının kurak geçmesi nedeniyle Altınekinli tüm çiftçilerin zarara uğradığını, bu hususun yapılan tespitte de açıkça belirtildiğini, buna rağmen kuraklık hiç dikkate alınmadan zarar tespiti yapıldığını, davalının 2012 yılında ödemesi gereken aidatları zamanında ödemediğini, bu nedenle kooperatiften 2012 yılında faydalanma hakkını elde edememesine rağmen kendisine 2012 yılı Nisan, Mayıs, Haziran ve Temmuz aylarında toplamda 497 saat su verildiğini, üzerine düşen ödeme yükümlülüğünü yerine getirmeyen davalının uğradığı zararın kendi kusurundan kaynaklandığını, müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını beyan ederek müvekkilinin borçlu bulunmadığının tespitine ve takibin iptaline, kabul görülmemesi halinde, davalının müterafik kusurunun dikkate alınarak davacının zarardan sorumlu tutulmamasına veya indirim yapılmasına, haksız ve kötüniyetli takip nedeniyle takip çıktısının %20’sinden aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına mahkum edilmesini talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı kooperatifin sulama dönemi öncesinde tüm üyelerinden avans olarak harici para topladığını, daha sonra üyelerine verdiği su kadar makbuz keserek kullanım bedeli topladığını, önden avans vermeyen üyenin tarlasına ise su verilmediğini, bu nedenle müvekkilinin kullandığı su için ödeme yapmadığı tarlaların yeterli düzeyde sulanamaması nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını, yaptırılan tespit sonucu üreticinin sulamaya bağlı olarak muhtemel maddi kaybının 25.306,94 TL olduğu yönünde rapor tanzim edildiğini, müvekkilinin kooperatifin kötüniyetli tutumundan dolayı zarara uğradığının sabit olduğunu beyan ederek davanın reddi ile, alacağın en az %20’si tutarındaki tazminatın davacıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın kabulü ile, davacının Konya .. İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında davalıya borçlu olmadığının tespitine, davacının kötüniyet tazminatı talebinin reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme tarafından hükme esas alınan 2 bilirkişi raporunun da eksik ve hatalı olduğunu, davacı kooperatifin, kooperatif üyesine su vermemesi için ana sözleşmeye göre üyenin dava konusu dönem başında mevut bir borcu olması gerektiğini, mahkemece müvekkilinin dava konusu sulama dönemi başına ilişkin borcu bulunup bulunmadığının araştırılmasının istenildiğini, ancak raporlarda dönem sonuna ilişkin borç tespiti yapıldığını, bu tespitin dava konusu uyuşmazlığa ilişkin olmadığını, sulama döneminin başlangıcı için araştırma yapılmış olsa müvekkilinin borcunun olmadığını ve yeteri kadar su verilmemesinin sebepsiz olduğunun ortaya çıkacağını, bilirkişilerce anasözleşmenin 108/f maddesine göre beyanname verip vermediğine sadece müvekkili açısından inceleme yapıldığını, müvekkilinin beyanname vermediği sonucuna ulaşıldığını, davacı tarafın hem beyanname verilmediğine itiraz etmediğini, hem de su verdiklerini iddia ettiğini, bu durumların çelişki teşkil ettiğini, söz konusu bu çelişkileri aydınlatacak herhangi bir tespit söz konusu olmadığını beyan ederek yerel mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; menfi tespit talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının, davalının …’nin üyesi olduğunu, 2012 yılında Kooperatiften su alamadığı, bu sebeple zarara uğrayacağı iddiasıyla … Sulh Hukuk Mahkemesi’nin 20/06/2012 tarihli … D. İş Esas .. D.İş Karar sayılı dosyasında 25.306,94 TL’lik zararı doğacağı şeklinde tespit yaptırdığını, yaptırdığı tespit sonucu Konya .. İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlattığını, yapılan tebligatın muhtara bırakılması sebebiyle müvekkilinin süresi içinde itirazda bulunamadığını, davalının kooperatife olan yükümlülüklerini yerine getirmediğini, borcu olduğunu beyan ederek takipten dolayı borcun olmadığının tespitini talep ettiği, ilk derece mahkemesince de davalının davacı kooperatife borcu olduğundan bahisle davanın kabulüne karar verilmişse de; Yargıtay 23. Hukuk Dairesi’nin 27/10/2014 Tarih 2014/2809 Esas 2014/6757 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi, “…davacı kooperatifin anasözleşmesinin 110/3’ncü maddesine göre sulama ücretini vadesinde ödemeyenler hakkında, kooperatif alacağını tahsil edebilmek için kanuni yollara müracaat eder. Bu takdirde, ortak kendisine su verilmesini talep edemez.” hükmünün yer aldığı, davalının davacı kooperatife borcu olduğu sabitse de kooperatifin bu borç nedeniyle davalı hakkında kanuni takibe başladığı iddia ve ispat edemediği, bu nedenle ilk derece mahkemesi gerekçesinin yerinde olmadığı, ancak davacı dava dilekçesinde davalının kooperatife olan yükümlülüklerini yerine getirmediğini beyan ettiği kooperatif anasözleşmesinin (her ne kadar anasözleşmenin 108 ve 110. maddelerin olduğu kısım dosyada mevcut değilse de UYAP’tan alınan Sulama Kooperatif Anasözleşmesine göre) 108/f maddesinde “Ortaklar, sulamanın başlayacağı tarihten en az bir ay önce arazinin durumunu, dönüm miktarını, ekilecek mahsul nev’ini her mahsulün ekileceği arazi sahasını ve yönetim kurulunun istediği diğer bilgileri ihtiva eden bir beyanname doldurup yönetim kuruluna verir.” hükmünün yer aldığı, (anasözleşmenin ilgili kısımları getirtilerek denetlenmek suretiyle) davalının bu yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşıldığından 1163 Sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 23. maddesinde karşılığını bulan eşitlik maddesi uyarınca davacı kooperatifin beyanname vermeyen ortaklara su verip vermediği, bu konuda kooperatif uygulamasının ne olduğu hususunda bilirkişiden ek rapor alınması, ayrıca suyun verilmediği yılda kuraklık olup olmadığı, yeterli yağmur yağıp yağmadığının ilgili mercilerden sorularak BK’nın 43. maddesi uyarınca hakkaniyet indirimi yapılıp yapılmamasının tartışılması gerektiğinden davalının istinaf talebinin kabulü ile, HMK’nın 353/1.a.6. maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılması, dosyanın yukarıda belirtilen şekilde değerlendirme yapılmak ve sonucunda karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye .. Ticaret Mahkemesi’nin 18/02/2019 tarih, … Esas – … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 579,00 TL istinaf karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 26/02/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır

A.G