Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/872 E. 2019/743 K. 20.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : …
VEKİLİ : Av. …
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kayn.)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan alacak davasında … tarihinde tesis edilen mahkemenin yetkisizliğine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirketin 27/04/2017 tarihli iki adet sevkiyatının davalı … Kargo’nun Konya deposunda yapılan hatalı barkodlama işlemi neticesinde gerçek alıcısına teslim edilemeyerek Abu Dhabi’ye gitmesi gereken sevkiyatının Polonya’ya, Polonya’ya gitmesi gereken sevkiyatının ise Abu Dhabi’ye gittiğini, bu hata neticesinde sipariş edilen paletlerin yerlerine ulaşamadığını, davalı yanın hatalı barkodlama sisteminden dolayı bu sorunun meydana geldiğini, davalı yanın bunu kabul ettiğini, müvekkili şirketin davalının yapmış olduğu hata nedeniyle son derece mağdur olduğunu, Abu Dhabi’ ye gönderilen malların hatalı sevkiyat nedeniyle İstanbul Halkalı Gümrüğünde bekletildiğini, Polonya’ya giden hatalı ürünün ise Abu Dha’bi hava alanında halen beklediğini, yapılan yurt içi ve yurt dışı görüşmeler ve araştırmalar neticesinde müvekkili şirketin ve müvekkili şirketin iş yaptığı diğer şirketlerin mağdur olmaması nedeniyle aynı nitelikteki aynı malların bedellerinin ve kargo ücretlerinin karşılanması suretiyle alıcılarına tekrar gönderildiğini, davalı şirket tarafından hatalı barkodlama sonucu ortaya çıkan bu mağduriyetin giderilmesi ve mükerrer sevkiyattan kaynaklanan ekstra masrafları içeren tahsilatlı açıklamaları davalı şirkete 08/03/2018 tarihinde noter kanalı ile ihtarname göndermek suretiyle bildirdiklerini, müvekkili şirketin zararının tazminini talep ettiklerini ancak davalı yanın 21/03/2018 tarihli cevabi ihtarnamesinde davalı şirketin herhangi bir kusurunun bulunmadığının bildirildiği, netice itibariyle yapılan masrafların da karşılanmadığını ve müvekkili şirketin mağduriyetinin giderilmediğini, maddi olarak zararlarının giderilmesini, mükerrer yapılan gönderim işlemlerine ilişkin oluşan maddi zararın talepleri ile birlikte manevi zararın karşılanmasına ilişkin de taleplerinin bulunduğunu, netice itibariyle toplam 4.542,50 Euro, 12.220,00 Dolar ve 912,83 TL lik maddi zararın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline ve 50.000,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, yapılan tüm yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı yana hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın hak düşürücü süre, zamanaşımı, husumet, derdestlik, dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesini talep ettikleri, davaya bakmakla yetkili mahkemenin İstanbul Küçükçekmece Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, yetki itirazında bulunduklarını, esasa ilişkin ise, taşıma şirketine teslim edilecek bir ürünün gönderileceği yerin gönderici tarafından beyan edilmesinin gerektiğini, müvekkili şirketin gönderim işlemlerini davacı yan tarafından verilen ve beyan edilen adreslere teslim ettiğini, müvekkili şirketin üzerine düşen edimi eksiksiz olarak yerine getirdiğini, aynı zamanda davacı şirketin olaydan neredeyse 1 yıl geçtikten sonra bu şekilde bir talepte bulunduğunu ve bu talebinde haksız ve kötü niyetli olduğunu, aynı zamanda davacının manevi tazminat taleplerinin de reddinin gerektiğini, müvekkili şirkete bir kusur izafe edilemeyeceğini, açılan davanın reddi ile yapılan yargılama giderleri ve vekalet ücretinin de davalı yana hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda “…her ne kadar Küçükçekmece Asliye Ticaret Mahkemesi yönünde yetkiye itiraz edilmişse de Küçükçekmece Adliyesi sınırlarındaki Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görev alanına giren davalara Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nin bakmakla yükümlü olması nedeniyle Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’nin yetkili olduğuna dair karar verilip, oluşan vicdani kanaat ile dava dilekçesinin reddine, yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğunun tespitine, HMK’nın 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşmesinden itibaren iki haftalık süre içinde taraflarca müracaat edilmesi halinde dava dosyasının görevli ve yetkili Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davalı kargo şirketi tarafından yapılan hatalı barkotlama nedeniyle müvekkilin zarara uğradığını, 16/04/2018 tarihinde Konya Asliye … Ticaret Mahkemesinde … Esas … Karar sayılı dosyasında maddi ve manevi tazminat talepli dava açıldığını, açılan davada yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna dair yetkisizlik kararı verildiğini, davalı tarafın dava dilekçesinin tebliğinden sonra yetki itirazında bulunurken … Kargo San. Ve Tic. Ltd. Şti’nin İstanbul merkezli faaliyet göstermesinden dolayı yetkili mahkemenin Konya Mahkemelerinin olmadığını iddia ettiğini, Türk Ticaret Kanunu’nun ‘Yetkili Mahkeme’ başlıklı madde 890’a göre 1- Malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesinde yetkili olduğunu, 2-Fiili taşıyıcıya karşı açılacak dava, asıl taşıyıcının yerleşim yeri mahkemesinde, asıl taşıyıcıya karşı açılacak dava fiili taşıyıcının yerleşim yeri mahkemesinde açılabileceğini, müvekkil şirketin Konya deposunda yapılan hatalı barkodlama işlemi neticesinde gerçek alıcısına teslim edilemediğini, haksız fiilin Konya da işlendiğini 6100 sayılı HMK’nın ‘Şubeler ve tüzel kişilerle ilgili davalarda yetki’ başlıklı 14. Maddesinde 1-Bir şubenin işlemlerinden doğan davalarda, o şubenin bulunduğu yer mahkemesi yetkilidir suretiyle davalının yetki itirazının kabulünün hukuka aykırı olduğunu, kararın kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının davalı kargo şirketinin hatalı işlemi nedeniyle uğradığı zararının tazmini istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacının davalı kargo şirketinin hatalı işlemi nedeniyle uğradığı zararının tazminini talep ettiği, ilk derece mahkemesince mahkemenin yetkisizliğine ve yetkili mahkemenin Bakırköy Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna karar verildiği, 6102 sayılı TTK’nın 890/1 maddesinde “Birinci ve ikinci kısım hükümlerine tabi taşımadan doğan hukuki uyuşmazlıklarda, malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesi de yetkilidir.” hükmünün yer aldığı dava konusu malların davalıya Konya da teslim edildiği bu nedenle ilk derece mahkemesinin yetkisizlik kararı usule aykırı olduğundan, (Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 05/10/2016 tarih 2016/13572 Esas – 2016/9347 Karar sayılı ilamı) ilk derece mahkemesinin yetkisizlik kararının HMK’nın 353/1-a-3 maddesi gereğince kaldırılmasına, dava dosyasının delillerin esastan değerlendirilip yeniden hüküm tesis etmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile, Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Dava dosyasının HMK’nın 353/1.a maddesi gereğince ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-Davacı tarafın istinaf başvurusu ile ilgili yaptığı yargılama giderlerinin; ilk derece mahkemesince davanın esası ile ilgili kurulacak hükümde değerlendirilmesine,
5-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır