Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/833 E. 2019/432 K. 13.05.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … D.İş Esas – … D.İş Karar

TALEP EDEN : …
VEKİLİ : Av. …

KARŞI TARAF : … Tarım Gıda İnş. İth. İhr. San. ve Tic. A.Ş

TALEP : İhtiyati Haciz

İSTİNAF KARANININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …
İhtiyati haciz isteyen alacaklı tarafından Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … D.İş Esas sayılı dosyası ile açılan ihtiyati haciz talebi ile ilgili … tarihinde tesis edilen talebin reddine ilişkin karara karşı, ihtiyati haciz talep edenin istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra; dosya incelendi.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
TALEP: İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket ile borçlu şirket arasında yapılan ticari satım kapsamında müvekkilinin davalı borçludan fatura ve cari hesaptan kaynaklı olarak alacaklı olduğunu, muaccel borçtan 261.111,00 TL’ sı tutarındaki kısmının ödenmediğini, alacağın teminata bağlı bulunmadığını, borçlunun işlerini tasfiye hazırlığında olduğunu haricen öğrendiklerini, borçlunun mal kaçıracağı hususunda endişelerinin bulunduğunu, açıklanan nedenlerle fazlaya dair hakları saklı kalarak, borca yetecek tutarda borçlunun taşınır ve taşınmaz malları ile üçüncü şahıslardaki hak ve alacaklarının ihtiyaten haczine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İlk Derece Mahkemesi tarafından, talebe dayanak belgelerin alacağın kanıtı olarak kabul edilemeyeceği, yargılamayı gerektiren bir konuda ihtiyati haciz kararı verilemeyeceği, İİK’nın 257/1 ve 257/2 maddesinde belirtilen koşulların oluştuğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiştir.
Karara karşı, ihtiyati haciz talep eden vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuştur.
İSTİNAF SEBEPLERİ: İhtiyati haciz talep eden alacaklı vekili, talebe eklenen faturaların ve cari hesap ekstrelerinin alacağın kanıtı olduğunu, davalı hakkında giriştikleri icra takibinde ödeme emrinin borçlunun ticaret sicilinde kayıtlı adresini terk etmesi sebebi ile borçluya tebliğ edilemediğini, borçlunun mal kaçıracağı hususunda endişelerinin bulunduğunu, istinaf dilekçelerine ekli olarak taleplerine konu faturaların imzalı irsaliye fişlerini de ibraz ettiklerini bu suretle eklenen belgeler ile yaklaşık olarak ispat edilen alacaktan dolayı alacağın varlığına yönelik yeterli kanaat oluşmadığı gerekçesi ile taleplerinin reddine karar verilmiş olmasının hatalı olduğunu istinaf nedenleri olarak ileri sürmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Uyuşmazlık; Faturadan kaynaklanan alacağa dayalı ihtiyati haciz talebinin reddi kararına karşı istinaf incelemesi talebine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
İcra İflas Kanunu’nun 257. maddesi hükmüne göre: “Rehinle temin edilmemiş ve vadesi gelmiş bir para borcunun alacaklısı, borçlunun yedinde veya üçüncü şahısta olan taşınır ve taşınmaz mallarını ve alacakları ile diğer haklarını ihtiyaten haczettirebilir.
Vadesi gelmemiş borçtan dolayı yalnız aşağıdaki hallerde ihtiyati haciz istenebilir:
1–Borçlunun muayyen yerleşim yeri yoksa;
2–Borçlu taahhütlerinden kurtulmak maksadı ile mallarını gizlemeye, kaçırmaya veya kendisi kaçmaya hazırlanır yahut kaçar ya da bu maksatla alacaklının haklarını ihlâl eden hileli işlemlerde bulunursa;
Bu suretle ihtiyati haciz konulursa borç yalnız borçlu hakkında muacceliyet kesbeder.
İcra İflas Kanunu’nun 258. maddesinde ise; İhtiyati hacze İİK’ nun 50 nci maddesi uyarınca yetkili mahkeme tarafından karar verilir. Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.
Mahkeme iki tarafı dinleyip dinlememekte serbesttir.
(Ek fıkra:17/7/2003-4949/60 md.; Değişik: 2/3/2005-5311/16 md.) İhtiyati haciz talebinin reddi halinde alacaklı istinaf yoluna başvurabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir.
İhtiyati haciz kararına itiraz ve temyizi düzenleyen İİK’nın 265. Maddesinde ise; (Değişik birinci fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.) Borçlu kendisi dinlenmeden verilen ihtiyati haczin dayandığı sebeplere, mahkemenin yetkisine ve teminata karşı; huzuriyle yapılan hacizlerde haczin tatbiki, aksi hâlde haciz tutanağının kendisine tebliği tarihinden itibaren yedi gün içinde mahkemeye müracaatla itiraz edebilir.
(Ek ikinci fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.) Menfaati ihlâl edilen üçüncü kişiler de ihtiyati haczi öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde ihtiyati haczin dayandığı sebeplere veya teminata itiraz edebilir.
Mahkeme, gösterilen sebeplere hasren tetkikat yaparak itirazı kabul veya reddeder.
İtiraz eden, dilekçesine istinat ettiği bütün belgeleri bağlamaya mecburdur. Mahkeme, itiraz üzerine iki tarafı davet edip gelenleri dinledikten sonra, itirazı varit görürse kararını değiştirebilir veya kaldırabilir. Şu kadar ki, iki taraf da gelmezse evrak üzerinde inceleme yapılarak karar verilir.
(Ek fıkra: 17/7/2003-4949/63 md.; Değişik:2/3/2005-5311/17 md.) İtiraz üzerine verilen karara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bölge adliye mahkemesi bu başvuruyu öncelikle inceler ve verdiği karar kesindir. İstinaf yoluna başvuru, ihtiyati haciz kararının icrasını durdurmaz.” hükümleri mevcuttur.
Fatura ve cari hesap özeti tek taraflı bir belge olup, tek başına bir alacağın varlığını ve borcun ödenmediğini göstermez. Cari hesap ilişkisinde cari hesabın kesilmesinden önce taraflardan hiç biri alacaklı veya borçlu sayılamaz. Fatura ile birlikte faturaya konu mal ve hizmetin sunulduğunun ispatına ilişkin delil ve belgelerin de yaklaşık ispat kurallarına göre sunulması gerekir. Bu husus İİK’nın 258/1 maddesinde; “Alacaklı alacağı ve icabında haciz sebepleri hakkında mahkemeye kanaat getirecek deliller göstermeye mecburdur.” şeklinde belirtilmiştir.
Türk Ticaret Kanununun 89/1 maddesindeki tanıma göre, ” iki kişinin herhangi bir hukuki sebep veya hukuki ilişkiden doğan alacaklarını teker teker ve ayrı ayrı istemekten vazgeçip bunları kalem kalem alacak ve borç şekline çevirerek hesabın kesilmesinden sonra çıkacak artan tutarı isteyebileceklerine ilişkin sözleşme cari hesap sözleşmesidir “
Türk Ticaret Kanununun 94/1 maddesinde “Sözleşme veya ticari teamül uyarınca, belirli hesap devreleri sonunda devre hesabı kapatılır ve alacak ile borç kalemleri arasındaki fark belirlenir.”düzenlemesine göre, uygulamada şirketler mutabakat metni düzenleyerek, cari hesabı karşılıklı teyit ederler.
Türk Ticaret Kanununun 97/1 maddesinde “Cari hesaba geçirilen alacak ve borç kalemleri ayrılmaz bir bütün oluşturur. Cari hesabın kesilmesinden önce taraflardan hiçbiri, alacaklı veya borçlu sayılamaz. Tarafların hukuki durumunu ancak sözleşmenin sonundaki hesabın kesilmesi belirler.”
Türk Ticaret Kanununun 98/1 maddesinde “Cari hesap sözleşmesi;
a) Kararlaştırılan sürenin sona ermesi,
b) Bir süre kararlaştırılmadığı takdirde taraflardan birinin fesih ihbarında bulunması,
c) Taraflardan birinin iflas etmesi, halinde sona erer.”
Somut uyuşmazlıkta, ihtiyati haciz talep eden tarafın istinaf istemi, ihtiyati haciz istendiği tarihteki sunulan delillere göre değerlendirilmelidir. Talep eden her ne kadar talep ekinde bir takım fatura, cari hesap ekstresi eklemiş ise de; talebinin cari hesap ilişkisine dayandırdırılmış olması ve cari hesap ilişkisinin TTK’nun 98. maddesine uygun şekilde sonlandırılmamış olması, diğer bir deyişle taraflar arasında cari hesap ilişkisinin mevcut olması nedeni ile cari hesabın kat edilmediği, bu nedenle muaccel bir alacağın söz konusu olmadığı, ihtiyati hacze konu borcun davalı tarafından kabulüne ilişkin teyit mektubu yada cari hesap mutabakatı gibi İİK’nın 258. maddesi gereğince alacağın varlığı ve muacceliyetine ilişkin yaklaşık ispata yarar delil ve belgeler sunulmadığından alacağın varlığı ancak yargılama yapılarak toplanacak delillerle ispatlanabileceğinden; ihtiyati haciz talebinin reddine dair karar usul ve yasaya uygun olup, ihtiyati haciz talep eden alacaklının istinaf başvurusunun HMK’nın 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- İhtiyati haciz talep edeninin istinaf kanun yoluna başvurusunun ESASTAN REDDİNE,
2- Alınan harç yeterli olduğundan yeniden harç alınmasına yer olmadığına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinaf kanun yoluna başvuran tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1(f) maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır