Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/634 E. 2019/701 K. 13.09.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : …
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : … Lastik Sanayi Tic.A.Ş.
VEKİLİ : Av. …

DAVALI : … Sanayi Ve Ticaret Ltd. Şti.
DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ : …

Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında … tarihinde tesis edilen dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra, dosya incelendi;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin Konya’da makine ve yedek parçaları satımı ve servis faaliyetleri işi yaptığını, müvekkili ile davalı arasında 06/02/2018 tarihinde mal satımı yapıldığını, davalının borcunu ödememesi üzerine Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyasında icra takibi başlattıklarını, yargıtay yerleşik içtihatları uyarınca para borçlarının alacaklının ikametgahında ödeneceğini HMK 10. Maddesindeki özel yetki kuralına göre sözleşmenin ifa edileceği yerdeki icra dairesinde takip yapıp dava açılabileceğini, 6098 sayılı TBK 89. Maddesine göre para borçlarının alacaklının ödeme zamanındaki ikametgahında ödeneceğini ön gördüğünü buna göre borcun ifa edileceği (para borcunun ödeneceği) yer alacaklının ikamet ettiği yer olduğunu, davalının icra dosyasına yapmış olduğu yetki itirazının yerinde olmadığını, davalı borçlunun haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu, fatura içeriklerine konu malların satıldığını, davalının Konya ilinde almış olduğu tarla toplulaştırma işi sebebiyle sahibi olduğu iş makinesinin arıza yaptığını ve parçalarını müvekkilden satın aldığını, bu nedenle yetki itirazı satım akdinin ve tesliminin Konya ilinde gerçekleşmesi nedeniyle davalının yetki itirazının yerinde olmadığını, davalı tarafça TTK’nın 21/2 maddesine göre faturaya herhangi bir itirazda bulunulmadığını, fatura bedelinin ödenmediğini, davalının haksız itirazının iptaline karar verilmesini, alacağın likit olması ve davalının itirazının kötü niyetli oluşu da dikkate alınarak davalının alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama gideri ve ücreti vekaletin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince “…davacının davalıdan olan alacağının tahsili için Konya … İcra Müdürlüğünün … Esas sayılı dosyasında yaptığı takibe davalının yaptığı itirazın iptalini talep ettiği, davalının icra dosyasının yetkisine itiraz ettiği, davalının borca itiraz etmekle akdi ilişkiyi inkar ettiği, taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, alacağın varlığının yargılama sonucunda belirlenebileceği, yetki itirazının ise daha önce karara bağlanması gerekeceği, davacının akdi ilişki konusunda yazılı bir delil sunmadığı, davacı taraf münhasıran davalı defterlerine dayanmadığından fatura düzenlenmesinin ve davacı defterlerindeki kayıtların akdi ilişkinin varlığını göstermeyeceği, bu durumda TBK’ nun 89. maddesinin uygulanamayacağı, bu durumda yetkili icra dairesinin davalının ikametgahındaki icra dairesi olduğu, davalının adresinin Batman olduğu, yetkili icra dairesinde takip yapılmasının itirazın iptali davasının dava şartı olduğu anlaşıldığından, Yargıtay 19. HD’nin 23.01.2017 tarih ve 2016/5539 E. 2017/301 K. sayılı ilamı gereğince davacının davasının dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine…” karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin deliller toplanmadan yetki ve dava şartı noktasında karar vermesinin hukuka aykırı olduğunu, dava veya icra takibinin alacaklının/davacının seçimine göre hem genel hem de özel yetkili icra dairesinde veya mahkemede açılabileceğini, icra takibinin yapıldığı Konya İcra Müdürlüğünün yetkili olduğunun açık olduğunu ve davalının yapmış olduğu itirazın yerinde olmadığını, mahkemenin davalı taraf vekili olarak dosyada avukat yer almamasına rağmen davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu, açıklanan nedenlerle kararın kaldırılarak davanın esasına girilip delillerin toplanarak tüm yönlerden davanın kabulüne karar verilmesi talep edilmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, faturaya dayalı alacağa ilişkin ilamsız icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Borçlu, yetki itirazı ile birlikte borca da itiraz etmiş ise o takdirde itirazın iptali davası açılması mümkündür. Bu gibi hallerde mahkemece İİK.’nın 50. maddesi uyarınca öncelikle icra dairesinin yetkisine yönelik itiraz incelenmeli, icra dairesinin yetkisiz olduğu sonucuna varılması halinde yetkili icra dairesinde girişilmiş bir icra takibi bulunmadığından dava şartı oluşmadığından HMK’nın 114/2 ve 115/2 maddeleri uyarınca dava usulden reddedilmeli, icra dairesinin yetkisine yönelik itirazın yerinde olmadığı, başka bir anlatımla, icra dairesinin yetkili olduğu sonucuna varılması halinde ise borca yönelik itirazlar incelenerek davanın esası hakkında bir karar verilmelidir. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi’nin 2016/14764 Esas 2017/7858 Karar sayılı 11/12/2017 tarihli ilamı).
Somut olayda; davacı tarafça alacağın satım sözleşmesinden doğan para alacağı olduğu belirtilmiş yazılı bir sözleşme de sunulmamıştır. Davalı tarafça süresinde yapılan icra takibine vaki itirazında akdi ilişki inkar edilmiştir. İcra takibine konu alacağın kaynaklandığı akdi ilişkinin kabul edilmediği durumlarda TBK 89.maddesine göre ifa yerinin tayininin mümkün olmadığı, icra takibinin genel yetki kuralı uyarınca davalının merkez adresinin bulunduğu yer icra müdürlüğünde başlatılması gerektiği, davalının merkez adresinin Batman olduğu gözetildiğinden takibin başlatıldığı Konya … İcra Müdürlüğünün yetkisiz olduğu, yetkili icra müdürlüğünde başlatılan bir takip bulunmadığından dava şartının gerçekleşmediği anlaşıldığından ilk derece mahkemesince davanın HMK 115/2.maddesi uyarınca usulden reddine karar verilmesinde hukuka aykırılık görülmemiştir.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 323. maddesinin 1. bendinde açıkça belirtildiği gibi vekalet ücreti bir yargılama gideridir. Bu nedenle, 29/5/1997 gün, 4/6 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında yazılı olduğu şekilde, yargılama giderlerinden olan avukatlık parası, diğer yargılama giderlerinde olduğu gibi mahkemece kendiliğinden hükme bağlanır.Davada haklı çıkan taraf kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise vekalet ücreti diğer yargılama giderleri gibi haksız çıkan taraftan alınarak haklı çıkan tarafa verilir (HMK md. 330) ilk derece mahkemesinde davalı ise davada kendisini vekil ile temsil ettirmemiştir, vekil ile temsil edilmeyen davalı yararına ilk derece mahkemesince vekalet ücreti verilmesi hatalı olmuştur. Davacının bu yöne ilişkin istinaf talebinin hukuka uygun olduğu kabul edilerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, HMK 353/1.b.2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında hüküm kurulması gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
A) Davacının istinaf başvuru talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
1- İstinaf başvurusu sırasında davacı tarafça yatırılan 44,40 TL karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
2- İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 121,30 TL başvuru harcının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
B) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b.2 maddesi gereğince davacı talebi ile ilgili YENİDEN HÜKÜM KURULMASINA,
1- Davanın dava şartı yokluğu nedeniyle USULDEN REDDİNE,
2- Peşin alınan 82,33 TL harçtan alınması gereken 44,40 TL harcın mahsubu ile fazla yatırıldığı anlaşılan 37,93 TL harcın talep halinde davacıya iadesine,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4- Hukuk Muhakemeleri Kanununun 333 ve HMKGAT’nin 5/1. maddeleri gereğince yatırılan gider avansının kullanılmayan kısmının gider avansını yatıran tarafa iadesine,
C) Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince kararın ilk derece mahkemesi tarafından tebliğe çıkarılmasına,
D) Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda … tarihinde oybirliği ile HMK’nun 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır