Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/477 E. 2020/17 K. 09.01.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO :…

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/01/2019
NUMARASI : … Esas – … Karar

DAVACI : … Ltd. Şti
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. … -…
Av. … -…
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 09/01/2020
YAZIM TARİHİ : 10/01/2020
Davacı tarafından, davalı aleyhine Konya Asliye… Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 09/01/2019 tarihinde tesis edilen davanın kısmen kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili ilk derece mahkemesine sunmuş olduğu dava dilekçesinde özetle; Davalı ile müvekkili şirket arasında mal alım satımına ve bu alım satıma dayanan hizmet akdi kaynaklı iş ilişkisinin mevcut olduğunu, takibe konu alacak içeriği itibari ile takibe dayanak yapılan ve davalı firmaya ödeme emri ile tebliğ edilen 24/10/2015 tarih ve … no’lu 3.540,00 TL bedelli, 21/09/2015 tarih … no’lu 745,20 TL bedelli fatura alacakları olduğunu, takibe dayanak yapılan fatura alacaklarının davalı şirket tarafından müvekkiline ödemesinin yapılmadığını, fatura içeriğinden bu durumun anlaşılacağını SNDOSKOPİK LCD MONİTÖR ve bir kısım medikal malzeme içeriğine sahip iş bu alacakların devam eden ticari ilişki kapsamında ödenmediğini, davalı tarafça verilen itiraz dilekçesi kapsamında taraflarına açılan takibi durdurmaya yönelik beyanların yanında ödeme yapıldığına yada ödeme belgelerine ilişkin hiçbir kaydın sunulmadığını, davalı tarafından ticari ilişkileri kapsamında devam eden Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi … E sayılı dava dosyası ile ilişkilendirilen alacağın gerçek anlamda hiçbir bağı olmadığının açık olduğu, bu haliyle taraflar arasında yapılan ticari alışveriş içeriği ile farklı tarihleri kapsayan bu fatura alacaklarının arasında bir bağlantı olmadığını, usulüne uygun olarak takibe geçilen ve ödeme emri tebliğ edilen icra takibi açısından davalı tarafından hiçbir ödeme belgesi sunulmadığını, bu nedenlerle gerçeği yansıtmayan itirazların iptaline, takibin devamına, davalının takip borcunu ödemek yerine haksız olarak borca itiraz etmesi nedeniyle de alacağın asgari % 20 oranında inkar tazminatının da davalı yandan alınarak taraflarına verilmesini dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili ilk derece mahkemesine sunmuş olduğu cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasında 1 Adet… marka Gastroskopi cihazı, 1 Adet … Marka Kolonoskopi Cihazı, 1 Adet … marka Prosüsör için anlaşma yapıldığını, Davacının ürünleri 14.09.2015 tarihinde teslim ettiğini, montaj, kurulum ve diğer hizmetlerini sağladığını, müvekkilinin ise cihazların konulacağı yerleri hazır ettiğini, eğitime tabi tutulacak teknik personeli sağladığını ve nihayetinde ürün ve hizmetin bedelini ödemeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin sözleşmenin 4.2.2. maddesine uygun şekilde 6240,00 TL’lik peşin ödemeyi gerçekleştirmiştir, sözleşmenin 4.1. maddesi gereğince tarafların sözleşme bedelini, KDV hariç 28000 TL, KDV dahil 30240 TL olarak belirlediklerini, sözleşmenin 4.2.2. maddesinde kalan 24.000,00 TL için 30-60-90-120 gün vadeli 4 eşit çek ile ödeneceğini ve bu hususta karşılıklı olarak anlaştıklarını, 10.10.2015 tarihinde teslimin üzerinden henüz 30 gün geçmeden, cihazlardan biri olan gastroskopi cihazının skopenun ilk kullanımında iken arıza verdiğini, hasta üzerinde devam eden işlemin yapılamadığını, hem hastanın hem hastahanenin mağdur olduğunu, bu arıza üzerine gastroskopi skope’u arızasının giderilmesi, ve ayrıca kolonoskopi cihazı skope’u da hassasiyet ayarının yapılması için davacı firmanın yetkilisi olan …’ya ürünü 10.10.2015 tarihinde teslim ettiklerini, teslimattan sonra, müvekkili firmanın en hızlı şekilde arızanın giderilmesini beklediğini, buna ilişkin telefonla defalarca kez aranmalarına rağmen davacının telefonlara cevap dahi vermediğini, taraflarınca davacı yana randevu verilemediği ve işleyişin ciddi şekilde aksadığına ilişkin bir mail atıldığını ancak maile de bir cevap verilmediği, daha sonra cihazın kargoda olduğu ve taraflarına teslim edileceğine ilişkin bilgi verildiğini ancak halen skope cihazının müvekkiline teslim edilmediğini, arızanın giderilip giderilmediğine ilişkin de bir bilgilerinin bulunmadığını, bu nedenle davacıya 23.10.2015 tarihli… yevmiye numaralı Konya …Noterliği ve 02.11.2015 tarihli … yevmiye numaralı Konya …Noterliği aracılığıyla ihtarname gönderdiklerini ve sözleşme feshini ihbar ettiklerini, davacı belirtilen hususları ve sözleşmedeki ilgili maddeleri açıkça ihlal ettiği için, müvekkilinin sözleşmeyi feshettiğini, davacının müvekkilinin ihtarına cevaben 26.10.2015 tarihli yazı ile üründeki arızanın kullanıcı hatasından kaynaklandığını ifade ettiğini, eğitim verilmesine rağmen hastane personelinin cihazı kullanamamasından ve hasara sebebiyet verdiğinden bahsettiğini ve ortaya çıkan arızadan müvekkilini sorumlu tutma çabasına girdiğini, davacının yükümlülüklerini yerine getirmemiş olmasının sorumluluğunu üzerinden atma çabası içerisinde olduğunu, sözleşmeye konu olan ve aynı zamanda faturaya konu olan ürünlerin kullanılamadığını, önemli parçaların da davacı şirket bünyesinde olduğunu, müvekkilin davacı şirkete herhangi bir borcu olmadığını, bu nedenlerle bu davaya konu takibe itiraz etme zarureti hâsıl doğduğunu, itirazlarının kabulünü, davanın reddini ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin de davacı yana hükmedilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; davanın kısmen kabulü ile Konya … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı dosyasının davalı borçlunun vaki itirazının (her ne kadar bilirkişi raporunda 29.288,20 TL tutarında davalının borçlu olduğu tespiti var ise de taleple bağlılık ilkesi gereğince) 4.294,20 TL üzerinden iptali ile bu miktar üzerinden takip tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte devamına ve kabul edilen miktar üzerinden takdiren %20 oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF NEDENLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; İlk derece mahkemesi tarafından dosya üzerinden bilirkişi raporu aldırılmış ve rapora itirazlarının değerlendirilmeksizin bu rapor doğrultusunda hüküm kurulmuş olduğunu, fatura içerikleri itibari ile de faturaların bu sözleşmeye binaen kesilmiş olduğunun aşikar olduğunu, müvekkil şirketin başından bu yana iddiasının davacı şirketin sözleşmeye uygun olarak garanti ve arızalanan cihaza süresinde müdahale edip etmediği hususu olduğunu, bu durumun diğer dosyadaki bilirkişi raporu ile incelenip anlaşılmış olduğunu, sözleşmeye konu cihazların arıza verdiği tarihten bu yana hiçbir şekilde kullanılmamış olup çalışır ve iş görür vaziyette olmadığını, hekim bilirkişinin makinelerin çalışır ve iş görür vaziyette olduğu yönündeki beyanının kabulünün mümkün olmadığını, iş bu dosyanın Konya … ATM … E. Sayılı dosyası ile birleştirilmesini talep edildiğini ancak mahkemenin bu husus ile ilgili karar vermemiş olduğunu, mahkeme kararının çelişkiler ile dolu olduğunu, hem gerekçede … E. Sayılı dosyası ile bu dosyanın bir alakası olmadığından bahsedilmiş hem de aralarında hukuki bağ olduğu yönünde karar verilerek bu dosyanın kararının aynen geçirilmiş olduğunu, açıklanan nedenlerle yerel mahkeme kararının kaldırılmasını, davanın reddine karar verilmesini, %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi; Kamu düzenini ilgilendiren konularda resen, diğer yönlerden HMK’nın 355.maddesi gereğince istinaf sebepleriyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun “İstinaf Dilekçesinin Reddi” başlıklı 346/(1). maddesinde; istinaf dilekçesinin, kanuni süre geçtikten sonra verileceği veya kesin olan bir karara ilişkin olursa, kararı veren mahkeme istinaf dilekçesinin reddine karar vereceği,
Hukuk Muhakemeleri Kanununun “İstinaf yoluna başvurulabilen kararlar” başlıklı 341.maddesinin (2) no’lu bendinde, miktar veya değeri binbeşyüz Türk Lirasını geçmeyen malvarlığı davalarına ilişkin kararların kesin olduğu belirtilmiş, 2.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 24.11.2016 tarihli 6763 sayılı “Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun”un 41.maddesi ile de, maddede yer alan “binbeşyüz” ibaresi, “üçbin” şeklinde değiştirilmiş, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, bu miktarın Maliye Bakanlığınca her yıl için tespit ve ilan edilecek yeniden değerleme oranında artırılması kabul edilmiş, 2018 yılı değerleme oranına göre yapılan hesaplamaya göre 2019 yılı için istinaf kanun yoluna başvurma kesinlik sınırı 4.400,00 TL olarak belirlenmiştir.
İlk derece mahkemesinin karar tarihi 09/01/2019 olup, davalının istinaf istemine konu miktar 4.294,20 TL’dir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na 6763 sayılı Kanun ile ilave edilen Ek-Madde 1 hükmü uyarınca karar tarihi itibariyle HMK’nın 341/2. maddesi gereğince miktar veya değeri 4.400,00 TL’yi geçmeyen malvarlığına ilişkin kararlar kesin olup, HMK’nın 346. maddesi gereğince kesin olan karara ilişkin istinaf dilekçesi ilk derece mahkemesince reddedilebileceği gibi 352. maddesi gereğince yapılan ön inceleme neticesinde Bölge Adliye Mahkemesi tarafından da istinaf isteminin reddine karar verilebilir.

Dava dosyasının incelenmesinde; istinaf kanun yoluna başvuran davalının reddini talep ettiği miktarın 4.294,20 TL olduğu nazara alındığında; istinaf kanun yoluna başvuran taraf yönünden kararın kesin olduğu, istinaf kanun yolunun açık olmadığı, ilk derece mahkemesi hakiminin kanunla verilmeyen bir hakkı tanımak suretiyle hükme karşı istinaf kanun yolu açık olduğunu belirtmesinin, taraflara; yasayla verilmemiş bir hakkı (istinaf kanun yolunu) bahşetmeyeceği sonuç ve kanaatiyle davalının istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinin HMK 352/1-b maddesi gereğince reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalının istinaf başvuru dilekçesinin REDDİNE,
2- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yatırılan 73,50 TL karar harcının talep halinde davalıya iadesine,
3- İstinaf başvurusunda bulunan davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin kendisi üzerinde bırakılmasına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 09/01/2020 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Üye …
e-imzalıdır

Katip …
e-imzalıdır