Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/2734 E. 2022/466 K. 01.04.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 18/07/2019
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI :
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

İSTİNAF EDEN DAVALI :
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 01/04/2022
YAZIM TARİHİ : 05/04/2022
Taraflar arasında görülen davada Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas – …. Karar sayılı kararının Dairemizce incelenmesi taraf vekillerince istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

DAVA: Davacı vekili, davalının müvekkilinden almış olduğu akaryakıt karşılığında takibe konu faturaların düzenlendiğini, davalı tarafından ödeme yapılmaması üzerine aleyhine takip başlatıldığını ancak, davalının haksız itirazı ile takibin durdurulduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, müvekkilinin satın almış olduğu tüm akaryakıt bedellerini ödediğini, davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, bu hususun gerek banka gerek ticari defter kayıtları ile sabit olduğunu savunarak, davanın reddi ile davacı aleyhine tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacının 242.974,69 TL tutarında davalıya satış yaptığı, davalının da 198.287,00 TL davacıya ödeme yaptığı, takip tarihi itibariye davacının 44.687,69 TL bakiye alacağının bulunduğu, bu nedenle davanın kısmen kabulüne, takibin tamamen haksız ve kötü niyetli olduğu ispatlanamadığından davalının kötüniyet tazminatı talebinin reddine, davalının takibe itirazının haksız olması ve alacağın da likit kabul edilmesi nedeniyle davacı lehine 44.687,69 TL’nin % 20’si oranında hesaplanan 8.937,53 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili, bir kısım bilirkişi raporunda davacı tarafından düzenlenerek defter kayıtlarında işli olan 8.752,50 TL bedelli faturanın davalı kayıtlarında yer almadığına değinildiğini, icra takibine eklenen bu faturalara davalı tarafından ayrıca ve açıkça bir itirazda bulunulmadığını, böylelikle TTK hükümleri gereği bu faturanın münderecatı davalıca kabul edilmiş durumda olduğunu, bu nedenle bu faturaya davalı kayıtlarında yer verilmemesi gerekçesiyle faturanın dikkate alınmamasının doğru olmadığını, davalı tarafın yaptığını iddia ettiği ödemeleri ispatlayamadığını, dosyaya bir ödeme belgesi sunamadığını ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını, davacı kayıtlarının sağlıklı olmadığını, Z raporlu satışların faturalı satışlar ile aynı olduğunu, bu satışların daha sonra faturalandırılarak müvekkiline yansıtıldığını, bu nedenle ayrı satış gibi davacı defterine kaydedilmesinin kabul edilemeyeceğini, müvekkilinin ödediği beyan edilen bedellerin eksik hesaplandığını, davacının defter kayıtlarındaki alacak olarak görünen rakamın davalı defterlerindeki borç bedelini karşılamadığını, alacak likit olmadığından icra inkar tazminatına hükmedilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesap alacağına dayalı icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Öncelikle, dava konusu icra dosyasında davalıya ödeme emrinin tebliği tarihi ve bu itibarla davalının süresinde itirazının bulunup bulunmadığı denetlenememektedir. Zira, tebliğ mazbatası üzerinde herhangi bir tarih bulunmadığı gibi, İcra Müdürlüğünce takibin durdurulmasına dair karar da verilmediğinden tebliğ tarihi bilgisine dosya kapsamından ve dahi PTT Tebligat sorgulama ekranından da ulaşılamamıştır. İcra dosyası 18.11.2015 tarihinde takipsizlik nedeniyle işlemden kaldırılmış, daha sonra yenilerek …. Esas numarasını almıştır. İtirazın süresinde yapılmadığına dair bir beyan da olmadığı ve davalının tebligatı 21.10.2014 tarihinde aldığına yönelik beyanın aksi yönde bir bilgi de bulunmadığından 23.10.2014 havale tarihli itiraz dilekçesinin süresinde kabul edilmesi gerektiği kanaatine varılmıştır.
İşin esasının incelenmesi halinde ise, mahkemece yargılama sırasında taraf ticari defterleri üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırıldığı, bilirkişi raporları alındığı, 27.12.2017 tarihli bilirkişi raporunun hükme esas alındığının belirtildiği ve bu rapordaki tespitler uyarınca mahkemece gerekçesi de belirtilmek sureti ile hesaplama ve değerlendirme yapılarak davanın kısmen kabulüne karar verildiği, mahkemenin işbu değerlendirmesinde dosya kapsamı, mevcut delil durumu ve ileri sürülen istinaf istemleri nazara alındığında herhangi bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşılmakla, taraf vekillerinin istinaf istemlerinin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiği, her ne kadar kararda yenilenen icra dosya numarası yerine eski dosya numarası belirtilmiş ise de, maddi hataya dayanan bu hususun mahallinde her zaman düzeltilebilecek bir husus olup, sonuca müessir olmadığı sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Taraf vekillerinin istinaf başvuru taleplerinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- Alınması gereken 3.052,63 TL harçtan, peşin alınan 763,15 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.289,49 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
4- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5- İstinafa başvuranlar tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
6- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
7- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 01/04/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

R.T