Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/2706 E. 2022/420 K. 22.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO :
KARAR NO :

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA .. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 25/06/2019
NUMARASI : …. Esas – …. Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : …
VEKİLİ : Av. … –

DAVALI :
VEKİLLERİ : Av. … –
Av. … –
DAVA : Alacak

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 22/03/2022
YAZIM TARİHİ : 23/03/2022
Taraflar arasında görülen davada Konya .. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas -…. Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
DAVA: Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında ihale kapsamında temizlik ve bakım onarım işi ile ilgili sözleşme imzalandığını, davalının müvekkilinin 36. hak edişinden kalan kalan 46.686,18TL’ni ödemediğini ileri sürerek, 46.686,18TL’nin fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 TL’sinin hakediş tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacının 37. hakediş diye bahsettiği 9 günlük hakkediş başlangıcının ay ortasına geldiğinden dolayı 19 gün olarak düzenlenen ilk hak edişin devamı niteliğinde olduğunu, bunun bedelinin de ödendiğini, yüklenici firmanın 01/01/2017 – 31/01/2017 tarihleri için düzenlenen 153.012,01 TL 36. ve son hakkedişinden çalışan personel maaşları, SGK ödemeleri ve icra kesintileri yapıldıktan sonra kalan 46.686,18TL’lik tutarın davacı ile yapılan sözleşmenin 36/3. maddesi gereğince ihale sürecinde çalıştığı personelin kıdem tazminatı haklarının karşılığı olarak ayrıldığını, davacının sözleşme hükümlerine göre personeline herhangi bir borcunun bulunmadığına dair ibranameleri ve sözleşmeden kaynaklanan diğer şartların tamamını yerine getirmesi halinde hak edişten kalan kısmın ve teminat mektuplarının ödeneceğini savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, davacı şirketin ticari defterlerinde yapılan incelemede dava tarihi itibariyle davalının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığı, davacı tarafın iddialarının taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı nitelikte olduğu, davacı tarafın iddia ettiği alacak tutarının çalıştırılan personelin kıdem tazminatı haklarının karşılığı olarak ayrılmış ve bu miktarın davacı şirketin personellere herhangi bir borcunun bulunmadığına dair ibranameleri ve sözleşmeden kaynaklanan diğer şartların tamamının yerine getirilmesi halinde hakedişten kalan kısmın ödeneceği, bu bakımdan muaccel bir alacaktan bahsedilemeyeceği, mevcut haliyle davalının sözleşme gereği ödemeleri yaptığı, davacı şirketin dava tarihi itibariyle alacak hakkı olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili, davalının sözleşmeye aykırı bir şekilde son hakedişinden değil, 36. hak edişten kesinti yaptığını, davalının sözleşme imzalanırken tüm olasılıkları değerlendirmesi gerektiğini, sözleşmenin 36.3 maddesinin de uygulanma imkanının bulunmadığını, bu nedenle davalı şirketin son hak edişi kesmesinin mümkün olmadığını, yapılan işlemin hukuka ve akdedilen sözleşme hükümlerine aykırı olduğunu ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılarak davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedilen sözleşmeye aykırılıktan kaynaklı alacağın tahsili istemine istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Davacı tarafça, taraflar arasında akdedilen sözleşme uyarınca davalının son hak edişten kesinti yapması gerekirken bir önceki hak ediş olan 36. hak edişten kesinti yapmasının sözleşmeye aykırı olduğu gibi, sözleşmenin 36.3 maddesinin de hukuki bir yanının bulunmadığı ileri sürülmüş, davalı tarafça da, yapılan işlemin taraflar arasında akdedilen sözleşme ve mevzuat hükümlerine uygun olduğu savunularak, davanın reddi istenilmiştir.
Mahkemece bilirkişi incelemesi yaptırılmış, bilirkişi tarafından davacının defterleri de incelenmiş ve bizzat davacı defterlerinde de, davalıdan alacaklı olmadığı tespit edilmiştir.
Davacı tarafça, sözleşmenin 36.3 maddesinin iptali için açılan davanın reddedildiği, istinaf incelemesi neticesinde istinaf isteminin esastan reddine karar verildiği ve 23. HD’nin 2017/1327 E-2020/1972 K. sayılı onama ilamı ile de kesinleştiği anlaşılmıştır.
Davacı tarafça, son hak edişin 36. hak ediş olmadığı ve bu nedenle, 36. hak edişten kesinti yapılmasının sözleşmeye aykırı olduğu iddia edilmiş ise de, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 9.1, 12.2 maddeleri uyarınca son hak edişin 36. hak ediş olduğu anlaşılmakla yanlış hak edişten kesinti yapıldığı iddiası yerinde olmadığı gibi, sözleşmenin akdinden sonra kesintiye dayanak 36.3. maddesinin hukuki bir yanının bulunmadığı iddiasının da anılan maddenin iptali için açılan davanın reddedilerek kesinleşmiş olması karşısında davacı vekilinin istinaf isteminin, sözleşme hükümleri, taraflar arasında yapılan yazışmalar ve tüm dosya kapsamı itibariyle yerinde olmadığından HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmesi gerektiği sonuç ve kanaatiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davacı vekilinin istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 80,70 TL harçtan, peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 36,30 TL karar ve ilam harcının davacıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5- Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6- Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 22/03/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1.a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

R.T