Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.
T.C. KONYA BAM .. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
.. HUKUK DAİRESİ
DOSYA NO :
KARAR NO :
T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I
BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)
İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE .. TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 26/02/2019
NUMARASI : …. Esas …. Karar
DAVACI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … –
İSTİNAF EDEN DAVALI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … –
DAVA : İtirazın İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 29/12/2021
YAZIM TARİHİ : 31/12/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye .. Ticaret Mahkemesi’nin …. Esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasında 26/02/2019 tarihinde tesis edilen davanın kabulüne ilişkin karara karşı davalının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında süre gelen ticari iş neticesinde müvekkili tarafından davalı adına toplam bedeli 6.909,70 TL. olan 6 adet fatura düzenlendiğini; faturaya konu emtiaların davalıya teslim edildiğini; müvekkilinin üzerine düşen edimi yerine getirmiş olmasına rağmen davalının karşı edimini tam olarak yerine getirmediğini; ödenmeyen alacak kısmının tahsili için Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı dosyası ile 6.197,83 TL’lik ilamsız takip başlatıldığını; davalının kötüniyetle takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu beyanla öncelikle davalının malvarlığı üzerine müvekkilinin alacağı oranında tedbir konulmasına; yapılacak yargılama sonucunda davalının itirazının iptaline ve takip konusu alacağın % 20’sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; taraflar arasındaki uyuşmazlık hakkında Samsun İcra Müdürlükleri ve Samsun Mahkemelerinin yetkili olduğunu bu nedenle öncelikle yetkisizlik nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiğini; ayrıca müvekkilinin davacıya herhangi bir borcu bulunmadığını; açılan davanın haksız ve hukuki mesnetten yoksun olduğunu; müvekkilinin davacıdan almış olduğu malların ayıplı çıktığını; testlerden geçemediğini; kalite ve uygunluk belgesinin sahte olduğunu; bu malların müvekkilinin Samsun Yeni Stad inşaatına ilişkin yaptığı sözleşmede belirlenen niteliklere uygun olmaması nedeniyle müvekkilinin zarara uğradığını; malların ayıplı olması nedeniyle müvekkilinin söz konusu mallara ilişkin iade faturası düzenlediğini; davacının sunmuş olduğu faturaların taraflar arasında daha önceden düzenlenen ve ödenmiş olan faturalar olduğunu; bu nedenlerle müvekkilinin davacıya borcu bulunmadığını beyanla davanın reddine, takip nedeniyle davacı aleyhine % 20 kötü niyet tazminatına hükmedilmesine; yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…davacı ile davalı arasında 2014 ve 2015 yıllarını kapsayan bir ticari ilişkinin bulunduğu; bu ticari ilişki kapsamında davalının davacıdan müteaddit defalar mal aldığı; bu alış verişlerden bir kısmına ilişkin olarak davacı tarafça 03/07/2015, 08/08/2015, 12/08/2015, 15/08/2015, 05/09/2015 ve 09/09/2015 tarihli faturaların düzenlendiği; söz konusu faturaların her iki tarafa ait ticari defterlerde de kayıtlı bulunduğu; davalı tarafın fatura içeriğini kabul etmekle birlikte söz konusu mallarda gizli ayıp olması nedeniyle 28/11/2015 tarihli iade faturalarıyla davacı tarafa iade edilmiş olması nedeniyle borçlu olmadıklarını iddia ettiği; davacı tarafın ise söz konusu malların ayıplı olmadığı; bu hususta davalı tarafça kendilerine herhangi bir ihbarda bulunulmadığı, malların teslim edilmiş olmasına rağmen fatura bedellerinin ödenmediği iddiasında bulunduğu; mahkememizce alınan bilirkişi raporlarına göre icra takibine konu edilen faturalardaki mallarla davalının iade faturasına konu malların aynı mallar olmadığı; söz konusu iade faturalarının icra takibine konu faturalardan daha önceki tarihli satışlara konu mallara ilişkin olduğu; icra takibine konu fatura bedellerinin davalı ticari defterlerinde de kayıtlı olmasına rağmen ödenmediği; taraflar arasındaki cari hesaba göre takip tarihi olan 04/03/2016 itibariyle davacının davalıdan 6.198,55 TL. alacaklı bulunduğu; ancak davacının itiraz edilen icra takibinde talep etmiş olduğu asıl alacak tutarının 6.197,83 TL. olduğu; buna göre davalının aleyhine başlatılan icra takibine itirazının haksız olduğu ve takip konusu alacağın likit olduğu anlaşılmakla davanın kabulü ile davalı borçlunun Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. esas sayılı icra takibine yaptığı itirazın iptaline ve takip konusu 6.197,83 TL. alacağın %20’si oranında hesaplanan 1.239,57 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine karar vermek gerekmiş ve buna dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davanın kabulü ile; davalının Konya .. İcra Müdürlüğü’nün …. Esas sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, 6.197,83 TL asıl alacağa, taleple bağlı kalınarak, takip tarihinden itibaren yasal faiz işletilmek suretiyle takibin devamına, takip konusu alacağın %20 si tutarındaki 1.239,57 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkemenin yetkisizlik ve ayıplı mala ilişkin itirazlarını değerlendirmeden karar verdiğini, yerel mahkemenin itirazlar neticesinde Samsun Asliye Ticaret Mahkemesi’nden talimat ile bilirkişi raporu aldırıldığını, bu raporda hem müvekkilinin ticari defterleri hem de davacı şirket tarafından kendisine gönderilen ve ayıplı olan malların incelendiğini, bilirkişi raporunda davacı şirketin göndermiş olduğu malların ayıplı olduğunu, faturalarda belirtilen malların talep edilen kaliteli mal ile uyuşmadığının tespit edildiğini, yerel mahkemenin bu hususa hiç değinmediğini, gerekçeli kararda bilirkişi raporunun sadece alacağa ilişkin defter incelemesi kısmına değinildiğini, makine mühendisinin hazırlamış olduğu kısma ise değinilmediğini, malların ayıplı olduğuna dair beyanı rapor sonucuna göre ispatlandığını, işbu sebeple müvekkilinin davacıya hiçbir borcu bulunmadığını, mahkemece verilen icra inkar tazminatının yasaya aykırı olduğunu, icra inkar tazminatına karar verilebilmesi için alacağın likit olması ve yargılamayı gerektirmemesi gerektiğini, dava konusu olayda böyle bir durum söz konusu olmadığını, davacının alacak iddiası likit olmadığı gibi ayıplı mal sebebi ile mahkemece daha detaylı araştırma yapılmasının gerekli olduğunu, bu nedenlerle ilk derece mahkemesince verilen kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; itirazın iptali sitemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre her iki tarafın da tacir olduğu, davacının davalı hakkında 5 adet faturaya dayalı olarak 29/02/2016 tarihinde Konya .. İcra Müdürlüğü’nün … esas sayılı dosyasında 6.197,83 TL asıl alacak üzerinden ilamsız icra takibi başlattığı, davalını süresinde borca itiraz ettiği, icra müdürlüğü tarafından 18/03/2016 tarihinde takibin durdurulmasına karar verildiği görülmüştür.
Takibe ve davaya konu faturaların her iki tarafın ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, taraflar arasındaki ticari ilişkin sabit olması ve davacının para alacağı talep etmesi nedeniyle TBK’nın 89. ve HMK’nın 10.maddeleri gereğince ilk derece mahkemesinin davada yetkili olduğu, davalı vekilinin yetki itirazının ilk derece mahkemesince de reddedilmiş olduğu, davalı faturaya konu malların ayıplı olduğunu savunmuş ise de davacıya kesmiş olduğu 28/11/2015 tarihli 1.911,60 TL tutarlı iade faturasındaki mal cinsine göre mal miktarının davacıdan aldığı aynı mala ilişkin faturada yazan miktardan fazla olduğu, davalının söz konusu iade faturasının kendi kayıtlarında da yer almadığı, davalının başka bir firmayla da aynı cins mallarla ilgili alış verişinin olduğunun dosya kapsamından anlaşılmakta olduğu, faturalara konu mallarının halen davalıda olduğu, davalının faturalara konu mallarının ayıplı olduğunu ve süresinde ayıp ihbarında bulunduğunu ispatlayamadığı, alacağın likit olduğu, icra inkar tazminatı talep edebilme şartlarının oluştuğu bu nedenlerle ilk derece mahkemesi kararının usul ve yasaya uygun olduğu anlaşıldığından davalının istinaf başvurusunun HMK 353/1.b.1 maddesi gereğince esastan reddine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davalının istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2-Alınması gereken 423,37 TL harçtan peşin alınan 105,85 TL harcın mahsubu ile bakiye 317,52 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4-İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4.maddesi gereğince; kararın tebliği işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
6-Dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 29/12/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 362/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.
Başkan …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Üye …
e-imzalıdır
Katip …
e-imzalıdır
A.Ç