Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/2187 E. 2022/1306 K. 21.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. KONYA BAM … HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
… HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 16/07/2019
NUMARASI : … Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – T.C. Kimlik No: …
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVALI : …
VEKİLLERİ : Av. … & Av…. –
DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : 21/09/2022
YAZIM TARİHİ : 22/09/2022
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 16/07/2019 tarihinde tesis edilen davanın reddine ilişkin karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine, üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle;davalı şirketin10/12/2017 tanzim ve 10/01/2018 vade tarihli 1.500 Euro bedelli bonoya dayalı olarak Konya … İcra Dairesi’nin … Esas sayılı dosyası ile kendisine karşı icra takibi başlattığını, ancak davalı şirket ile hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin bulunmadığını ileri sürerek davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı davaya cevap vermemiş, yargılama aşamasındaki beyanları ile davacı tarafın dava konusu bonoyu imzaladığını ikrar ettiğini, bononun müvekkil şirkete değil şahsa depozito senedi olarak verildiği iddiasını ispat etmesi gerektiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; davacının dava konusu senet üzerindeki imzaya bir itirazının olmadığı, davacının dava konusu senedi depozito olaark verdiğini ileri sürdüğü, buna göre davacının senedin depozito olarak verildiği yönündeki savunmasını ispatlaması gerektiği, davalının bu iddiasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; yerel mahkeme kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu, takip konusu bononun müvekkili ile … arasında yapılan kira sözleşmesine istinaden şahsa verilen depozito senedi olduğunu, senedin, şirket adına borç senedi şeklinde gerçeğe aykırı şekilde düzenlendiğini, müvekkili ile davalı şirket arasında dava konusu bonoya dair herhangi bir ticari veya hukuki ilişki bulunmadığını, davalının tacir olduğunu ve ticari bir ilişki kurulması halinde bunu ticari defterlerine işlemek zorunda olduğunu, mahkemece davalı şirketin ticari defterlerinin incelenmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verildiğini ileri sürerek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, bonoya dayalı menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Menfi tespit davalarında kural olarak ispat yükü alacaklıya ait ise de alacak ilişkisi kambiyo senedinden kaynaklanıyorsa senede karşı senetle ispat kuralı gereği tekrar borçlu tarafa geçmektedir. Ne var ki lehtar senetteki ihdas nedenini değiştirir şekilde talilde bulunursa ispat yükünü üzerine alır. (Yargıtay 11. Hukuk Dairesi’nin 2020/2978 Esas, 2021/2837 Karar sayılı kararı) Dava konusu somut olayda davaya konu bonoda ihdas nedeni olarak nakten kaydı bulunmakta davalı tarafın bu kaydın aksi yönde herhangi bir beyanı bulunmamaktadır. Buna göre ispat yükü davacıda olup davacı dava konusu bono nedeniyle borçlu olmadığını ispatlamakla yükümlüdür. Davacı taraf, 15.04.2019 tarihli delil listesinde yemin deliline de yer vermiştir. Yemin delili 6100 sayılı HMK’nın 225 ve devamı maddelerde düzenlenmiştir. Yemin kesin delillerdendir. Yemin deliline dayanan taraf, iddia veya savunmasının diğer delillerle ispatlanmamış olması nedeniyle bu delile sıra gelmiş olduğunu başka türlü bilemeyeceğinden; mahkeme, yemin teklif etmek hakkı bulunduğunu istek sahibine hatırlatmakla yükümlüdür. Şu durumda kural olarak, yemin teklifi hakkı kullandırılmadan karar verilemez.Mahkemece davacıya yemin teklif etme hakkı hatırlatılarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken davacı tarafa yemin teklif etme hakkı hatırlatılmadan yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. Bu nedenle davacının istinaf başvuru talebinin kabulüne, HMK’nın 353/1.a.6 maddesi gereğince, davacının esasa ilişkin istinaf sebepleri incelenmeden ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının; davanın yeniden görülmesi için ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi’nin 16/07/2019 tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 21/09/2022 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip …
e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır

O.B