Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/1947 E. 2021/2273 K. 19.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. KONYA BAM 6. HUKUK DAİRESİ
T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA ASLİYE … TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 02/05/2019
NUMARASI : …Esas – … Karar

İSTİNAF EDEN DAVACI : … – (T.C Kimlik No: … )
VEKİLİ : Av. … – …

DAVALI : … Gıda Tur. Nak. San. Tic. Ltd. Şti
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …

DAVA : Menfi Tespit

İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ :19/11/2021
YAZIM TARİHİ :19/11/2021
Davacı tarafından davalı aleyhine Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin … esas sayılı dosyası ile açılan menfi tespit davasında 02/05/2019 tarihinde tesis edilen karara karşı davacının istinaf kanun yoluna başvurması üzerine üye hakimin görüşleri alındıktan sonra dosya incelendiğinde;
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili …’un eşi icra dosyasının borçlusu …’un davalı firma çalışanı olduğunu, …’a çalıştığı bölgede para açığı bulunduğu gerekçesi ile 02/02/2013 tarihinde firma yetkilileri … ve … tarafından korku ve tehditle açık senede imza attırıldığını, akabinde eşine imzalatılan açık senedin kefil sıfatı ile …’a da imzalatıldığını, müvekkilinin 05/02/2013 tarihinde Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’nın … Hazırlık sayılı dosyası ile adı geçen kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduğunu, davalı firmanın Konya … İcra Müdürlüğünün… Esas sayılı icra dosyası ile icra takibi başlattığını, müvekkili …’un davalı firma ile hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin söz konusu olmadığını, müvekkilinin icra takibine konu senet nedeniyle hiçbir borcunun bulunmadığını, bu nedenlerle de adı geçen icra takibinin durdurulmasına dair ihtiyati tedbir kararı verilmesine, davacının borçlu olmadığının tespitine, davalı aleyhine %20 icra tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile avukatlık vekalet ücretinin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının eşi …’un müvekkili şirkette satış sorumlusu ve pazarlamacı olarak suç teşkil eden olaylar ortaya çıkana kadar çalıştığını, davacının eşi … hakkında müvekkili şirket tarafından dolandırıcılık, emniyeti suiistimal, güveni, görevi kötüye kullanma ve haksız çıkar sağlama suçları ile ilgili olarak Konya Cumhuriyet Başsavcılığın’a şikayette bulunulduğunu, davacının eşinin müvekkili şirketi uzunca zamandır dolandırıcılık suretiyle kendisine haksız çıkar sağladığını, …’un suçunu ikrar ettiğini, hesap incelemeleri neticesinde davacının eşinin şirketi 43.824,43 TL zarara uğrattığının ortaya çıktığını ve bu nedenle takibin bu miktar üzerinden devam ettiğini, …’un müvekkili şirkete vermiş olduğu zararı halen karşılamadığını, bu nedenle Konya … İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığını, dava konusu senedin teminat senedi olduğuna dair beyanların kabulünün mümkün olmadığını, davacı tarafın müvekkili şirket yetkilileri hakkında sahtecilik suçunu işledikleri gerekçesi ile Konya Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikayette bulunulmuşsa da kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, davacının iddialarının tamamının asılsız olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmişlerdir.

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; “…dava dışı işçi/keşideci tarafından düzenlenerek davalı/işverene verilen bonoda kefil olarak imza atan davacının davalıya borçlu olup olmadığının tespitinden ibarettir. Bu bakımdan taraflar arasındaki uyuşmazlık işçi işveren ilişkisinden kaynaklanmaktadır. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2011/7305 E. 2012/317 K. sayılı ilamına göre; ”Davacı, dava konusu senedin davalı şirkete işe girerken teminat olarak verildiğini, babası olan diğer davacının da senedi kefil sıfatı ile imzaladığını iddia etmiştir. Bu iddia karşısında uyuşmazlığın işçi-işveren ilişkisinden kaynaklandığı ve iş mahkemesinin görevli olduğu gözetilmeden genel mahkeme sıfatı ile işin esasına girilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” Gaziantep BAM … Hukuk Dairesi … E. … K. sayılı ilamına göre; ” Somut olaya gelindiğinde davaya konu takip asıl borçlu işçinin işe giriş sırasında davalı işverene verdiği teminat bonosundan kaynaklanmaktadır. Buna göre takip konusu bono işçi işveren ilişkisi kapsamında verilmiştir. Asıl borçlu tarafından açılan menfi tespit davası da İş Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılmıştır. Buna göre temel ilişki işçi işveren ilişkisinden kaynaklandığından davaya bakma görevi İş Mahkemeleri kanununa göre İş Mahkemelerinin görevine girmektedir.” Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve anılan emsal içtihatlar bir bütün halinde değerlendirildiğinde; somut uyuşmazlığın çözümünde İş Mahkemeleri’nin görevli olduğu sonucuna varılarak davanın usulden reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir.” gerekçesiyle davanın mahkemenin görevli olmaması nedeniyle usulden reddine, görevsizlik kararı kesinleştiğinde 6100 sayılı HMK 20. Maddesi uyarınca talep halinde dosyanın yetkili ve görevli Konya Nöbetçi İş Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verilmiştir.

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; müvekkili …’un eşi icra dosyasının borçlusu …’un davalı firma çalışanı olduğunu, …’a çalıştığı bölgede para açığı bulunduğu gerekçesi ile 02/02/2013 tarihinde firma yetkilileri … ve … tarafından korku ve tehditle açık senede imza attırıldığını, akabinde eşine imzalatılan açık senedin kefil sıfatı ile …’a da imzalatıldığını, eşinin işyerinde sorun yaşamaması ve işten çıkarılmaması için teminat maksadıyla alındığı söylenen açık senede kefil olarak imza atan müvekkilinin ertesi gün gerçeği öğrenip savcılığa suç duyurusunda bulunduğunu, ayrıca işbu davanın ikame edildiğini, mahkemenin bekletici mesele yapılması kararı verilen ilişkili bir başka davanın bitmesini beklemeksizin dosyayı ele alıp görevsizlik kararı verdiğini, mahkeme somut olayda uyuşmazlık konusu bononun işe başlarken boş olarak alınan teminat bonosu olduğu yanılgısı ile konunun iş mahkemesinin alanına girdiği gerekçesi ile görevsizlik kararı verdiğini, mahkemenin bu anlamda yanlış ve hatalı bir yorumla bu kararı tesis ettiğini, davanın İhtisas Mahkemesi olan Asliye Ticaret Mahkemesinin görev alanına girdiğini, Müvekkili …’un … Firması ile hiçbir hukuki ve ticari ilişkisinin söz konusu olmadığını, bonoya başta yazılı bulunan rakamın takibe konu edildiği daha sonra borç tutarının vazgeçme ile düşürüldüğü dikkate alındığında müvekkili açısından kefalet hükümleri ve mevzuatı dikkate alındığında bu yargılamanın ihtisas mahkemesi olan Asliye Ticaret Mahkemelerinin görev alanına girdiğini bu nedenlerle mahkemece verilen görevsizlik kararının kaldırılarak, görevli mahkemenin Konya … Asliye Ticaret Mahkemesi olduğuna ilişkin karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; kambiyo senedinden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Dosya kapsamına göre davalı şirket tarafından davacı ile davacının eşi olan dava dışı … hakkında 06/03/2013 tarihinde Konya…İcra Müdürlüğü’nün … Esas sayılı dosyası ile 02/02/2013 tanzim, 18/02/2013 vade tarihli 54.000,00 TL bedelli bonoya dayalı olarak toplam 54.487,48 TL alacak üzerinden kambiyo senetlerine mahsus icra takibi yapıldığı, bono keşidecisinin dava dışı … olduğu, davacının ise aval veren olarak bonoyu imzaladığı, dava dışı …’un davalı şirketin işçisi olduğu, dava dışı … tarafından davalı şirket aleyhine Konya…İş Mahkemesi’nin… Esas sayılı dosyası ile icra takibine konu edilen dava konusu bonodan dolayı borçlu olmadığının tespiti istemli dava açıldığı, ilk derece mahkemesinin iş mahkemesi dosyasını bekletici mesele yaptığı, Konya …İş Mahkemesi’nce yapılan yargılama sonucunda dava dışı …’un Konya …İcra Müdürlüğü’nün … sayılı dosyasında davalı şirkete borçlu olmadığının tespitine karar verildiği, ilk derece mahkemesince iş mahkemesince verilen bu kararın kesinleşmesi beklenilmeden aval veren tarafından açılan işbu davada iş mahkemesinin görevli olduğundan bahisle davanın usulden reddine karar verildiği görülmüştür.
Davacı aval veren ile davalı şirket arasında işçi-işveren ilişkisi bulunmadığı, işçi-işveren ilişkisinin davacının eşi ile davalı şirket arasında olduğu, bono, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nda unsurları ile birlikte düzenlenmiş olup aynı Kanunun 4/1-a maddesi hükmü uyarınca bonoya dayalı uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu bu nedenle görev yönünden davanın usulden reddine karar verilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından HMK’nın 353/1.a.3 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, dava dosyasının taraflar arasındaki ihtilaf ile ilgili esasa ilişkin delillerin toplanması ve değerlendirilmesi sonucunda karar verilmek üzere ilk derece mahkemesine gönderilmesine ilişkin aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının istinaf talebinin KABULÜ ile; Konya Asliye … Ticaret Mahkemesi’nin 02/05/2019 tarih … Esas … Karar sayılı KARARININ KALDIRILMASINA,
2-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-a maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
3-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yatırılan 44,40 TL istinaf karar harcının talep halinde davacıya iadesine,
4-İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
5-İstinaf başvurusunda bulunan davacı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin ilk derece mahkemesince yeniden verilecek kararda dikkate alınmasına,
6-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/3 maddesi gereğince; kararın tebliğ işlemlerinin ilk derece mahkemesi tarafından yapılmasına,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda 19/11/2021 tarihinde oybirliği ile HMK’nın 353/1-a maddesi gereğince kesin olarak karar verildi.

Başkan … Üye … Üye … Katip … e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır e-imzalıdır