Emsal Mahkeme Kararı Konya Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2019/1865 E. 2021/2425 K. 17.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C.
KONYA
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

DOSYA NO : …
KARAR NO : …

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

BAŞKAN : … (…)
ÜYE : … (…)
ÜYE : … (…)
KATİP : … (…)

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : KONYA … ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ :
NUMARASI : …Esas – … Karar

DAVACI : … – (T.C. Kimlik No: …)
VEKİLİ : Av. … – ….

İSTİNAF EDEN DAVALI :…
VEKİLLERİ : Av. … & Av. …
….
DAVA : Kooperatif Üyeliğinden İhraç Kararının İptali
İSTİNAF KARARININ
KARAR TARİHİ : …
YAZIM TARİHİ :…
Taraflar arasında görülen davada Konya …. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin … Esas-… Karar sayılı kararın Dairemizce incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve istinaf dilekçesinin süresi içerisinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten ve üye hakimin görüşleri alındıktan sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

DAVA: Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin kurulduğu … yılından beri ortağı olduğunu, ortaklığının 7 yıl boyunca kesintisiz devam ettiğini, müvekkilinin davalı kooperatif yöneticilerinin belirledikleri banka hesaplarına 2010 yılından beri eksiksiz olarak ortaklık aidatlarını ve ödemelerini gerçekleştirdiğini ancak haricen öğrenilen bilgilere göre … tarihinde yönetim kurulu kararı ile müvekkilinin ortaklıktan ihraç edildiğini, müvekkiline 1. ve 2. ihtarnamenin ve ihraç ihtarnamesinin tebliğ edilmediğini, davalı kooperatifin ana sözleşmesinde ortaklıktan çıkarılma sebepleri arasında aidatların ödenmesinin sayılmadığını ve müvekkil için hesaplanan muaccel borcun ayrıntıları ile belirtilmediğini, müvekkili için verilen ihraç kararının genel kurul kararı ile değil yönetim kurulu kararı ile alınmasının yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin tüm üyelik aidatlarını 2010 yılından beri kesintisiz şekilde ödediğini ileri sürerek, müvekkilinin davalı Kooperatifin ortağı olduğunun tespiti ile davalı Kooperatif yönetim kurulu tarafından verilen … tarihli ortaklıktan ihraç kararının iptalini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili, davacı tarafa ihtar gönderilmediği iddiasının gerçek olmadığını, … ve …. tarihli ihtarnameler ile davacını 1. ihtar tarihinde … yılının Eylül ayına kadar toplam 16. 000,00 TL, 2. ihtar tarihinde ise toplam 70.000,00 TL borcu bulunduğunun bildirildiğini, davacı hakkında … C. Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını ve bunun üzerine müvekkil şirket yönetim kurulunca ortaklıktan çıkarıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece, kooperatif yönetim kurulunun … tarih, … nolu kararında T.C…. Cumhuriyet Başsavcılığı … Bürosu’nun … tarih, … CBS soruşturma dosyasına istinaden ortaklıktan çıkarılmasına oybirliği ile karar verildiğini, kooperatif tarafından davacıya gönderilen ihtarnamelerde ise parasal yükümlülüklerini yerine getirmediğinden bahsedilmiş ise de yönetim kurulunun yukarıda belirtilen kararına dayanıldığı bu kararın davacıya tebliğ edilemediği, bu nedenle davanın süresinde açıldığı, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 16/1 maddesinde Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebeplerin ana sözleşmede açıkça gösterileceği, ortaklar ana sözleşmede açıkça gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamayacağı hükmünün yer aldığı, Kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesinde de yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarılma hallerinin düzenlendiği, ana sözleşmesinin 10. maddesinde, Kooperatife ortak olabilme şartlarının yer aldığı, Kooperatifin davacıyı ortaklıktan çıkarmasına ilişkin sebebin ana sözleşmede açıkça gösterilen sebeplerden olmadığı, bir an için ihracın ihtarnamelerde belirtildiği gibi parasal yükümlülüklerinin yerine getirmeme sebebine dayandığı kabul edilse bile 1. ve 2. ihtarnamelerde tutarların farklı olduğu gerekçesiyle, davalı Kooperatif yönetim kurulunun davacıyı ortaklıktan çıkarmasına ilişkin …tarih .. nolu kararının iptaline karar verilmiştir.
İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili, davacı tarafa ihtar çekilmediği iddiasının gerçek olmadığını, … ve … tarihli ihtarnameler ile davacını 1. ihtar tarihinde … yılının … ayına kadar toplam 16.000,00 TL, 2. ihtar tarihinde ise, toplam 70.000,00 TL borcu bulunduğunun bildirildiğini, davacının aidat ödemelerini eksiksiz yaptığına ilişkin iddiasının da yerinde olmadığını, davacı hakkında … C. Başsavcılığınca soruşturma başlatıldığını ve bunun üzerine müvekkil şirket yönetim kurulunca ortaklıktan çıkarıldığını, hakkında kamu davası mevcut olup, her türlü hak ve alacaklarına el konulan davacıyı, müvekkili şirket ana sözleşmesinde sayılan ortaklık şartlarından medeni haklarını kullanma ehliyeti sınırlanmış olduğundan ortaklıktan çıkarma yoluna gidildiğini, ana sözleşmenin 13. maddesi uyarınca yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarma kararı verilebileceğini, davacı kaçak durumda olduğundan ihtarnamelerin tebliğ edilmediğine yönelik iddiasının da yerinde olmayıp, kötüniyetinin göstergesi olduğunu ileri sürerek, mahkeme kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacının davalı Kooperatifin ortağı olduğunun tespiti ile Kooperatif ortaklığından ihraç kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda özetlendiği şekilde karar verilmiştir.
İstinaf incelemesi HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve re’sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmıştır.
Somut olayda, davacıya aidat borcunu ödemesi gerekçesiyle … tarihinde 1. ihtarname gönderilerek 16.000,00 TL, … tarihinde 2. ihtarname gönderilerek 70.000,00 TL borcu olduğu bildirilmiş, ihtarnameler davacıya tebliğ edilmediği gibi, mahkemece yaptırılan bilirkişi incelemesi ile davacının aidat borcu olmadığı tespit edilmiştir.
Davacıya ihraç ihtarnamesi … tarihinde gönderilerek, 1. ve 2. ihtarların sonuçsuz kalması nedeniyle kooperatif yönetim kurulunun … tarihli kararı ile ortaklıktan çıkarıldığı belirtilmiş anılan ihtar da davacıya tebliğ edilmemiştir.
… tarihli yönetim kurulu kararında da, davacının … Bürosu’nun … tarih ve … soruşturma dosyasına istinaden ortaklıktan çıkarıldığı belirtilmiştir.
1163 sayılı Kooperatifler Kanunun 16/1 maddesinde “Kooperatif ortaklığından çıkarılmayı gerektiren sebepler ana sözleşmede açıkça gösterilir. Ortaklar ana sözleşmede açıkca gösterilmeyen sebeplerle ortaklıktan çıkarılamazlar. “hükmü düzenlenmiştir.
Davalı Kooperatif ana sözleşmesinin 14. maddesinde de ”Durumları aşağıda gösterilen hallere uyanlar yönetim kurulu kararı ile ortaklıktan çıkarılır.
1-10’uncu maddede yazılı ortaklık şartlarını kaybedenler,
2-Parasal yükümlülüklerini otuz gün geciktirmeleri üzerine, yönetim kurulunca noter aracılığı ile yapılacak ihtarı takip eden on gün içinde bu yükümlülüklerini yerine getirmeyenlere yine aynı kurulca ikinci ihtar yapılır, ikinci ihtarı takip eden bir ay içerisinde de yükümlülüklerini yerine getirmeyenler,
3-Kura çekimi sonunda kendilerine düşen konutları kabul etmeyenler,
4-Tapuda kendi adlarına tescilinden önce konutlarında yaptıkları tahribat veya tadilatı yazılı ihtara rağmen düzeltmeyenler,
5-Kooperatifin para, mal ve belgeleri üzerinde işledikleri suçlardan dolayı mahkum olanlar.” hükmünün yer aldığı,
Yine Kooperatif ana sözleşmesinin 10. maddesinde ise “Kooperatife ortak olabilmek için aşağıdaki nitelik ve şartların varlığı gereklidir.
1-Medeni hakları kullanma ehliyetine sahip gerçek kişi veya 1163 Sayılı Kooperatifler Kanununun 9. maddesinde sayılan tüzel kişilerden olmak,
2-Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olmak veya yabancı uyruklu olmakla birlikte 2644 Sayılı Tapu Kanunu veya yürürlükteki mevzuat hükümlerine göre Türkiye’de gayrimenkul edinmesine imkan sağlanmış kişilerden bulunmak.” hükümlerinin yer aldığı anlaşılmıştır.
Yargıtay …. HD’nin … K. sayılı ilamlarında da belirtildiği üzere, parasal yükümlülüklerini yerine getirmeyen ortakların ihraç prosedürü, 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu ve Kooperatif ana sözleşmesinin 14 ncü maddelerinde etraflıca hükme bağlanmış bulunmaktadır. Anılan düzenlemelere göre ortağın ihraç edilebilmesi için, yasa ve ana sözleşmeye uygun şekilde ihtar edilmesi ve ayrıca ihtara konu edilen borcun, gerçeği yansıtması gerekmektedir. Ortağa tebliğ edilen her iki ihtarnamede bildirilen borç miktarlarının aynı olması, farklı ise bunun nedeninin ihtarnamelerde açıklanması, dolayısıyla ortağın borç miktarlarında tereddüde düşmemesi, ihtarnameye uyulmaması halinde ne gibi bir yaptırım uygulanacağının açıkça gösterilmesi zorunludur. Aksi halde ortağın 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 16 ve 27 nci maddelerine uygun olarak temerrüde düştüğü kabul edilemeyeceğinden, ihracı da yasaya uygun sayılamayacaktır.
Yukarıda yapılan açıklamalardan sonra somut olaya gelindiğinde ise, Kooperatifin davacıyı ortaklıktan çıkarmasına ilişkin sebebin ana sözleşmede açıkça gösterilen sebeplerden olmadığı, bir an için ihracın ihtarnamelerde belirtildiği gibi parasal yükümlülüklerin yerine getirilmemesi sebebine dayandığı düşünüldüğünde dahi 1. ve 2. ihtarnamelerde belirtilen tutarlar farklı olduğundan ihraç kararına dayanak yapılamayacağı, Yargıtay 23. HD’nin 2014/8984 E- 2015/1292 K. sayılı ilamının da bu doğrultuda olduğu, kaldı ki bilirkişi raporu ile davacının aidat borcu bulunmadığının da tespit edildiği anlaşılmakla, davacının yönetim kurulu kararı ile belirtilen gerekçe ile ortaklıktan çıkarılmasının yasa ve ana sözleşmeye aykırı olduğu ve bu itibarla ilk derece mahkemesinin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde herhangi bir isabetsizliğin bulunmadığı kanaatine varıldığından davalı vekilinin istinaf isteminin HMK’nın 353/1.b.1 maddesi uyarınca esastan reddi gerektiğine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Davalı vekilinin istinaf başvuru talebinin ESASTAN REDDİNE,
2- Alınması gereken 59,30 TL harçtan peşin alınan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 14,90 TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,
3- İstinaf incelemesi sırasında duruşma açılmadığından ücret-i vekalet ile ilgili hüküm kurulmasına yer olmadığına,
4- İstinafa başvuran davalı tarafından yapılan istinaf yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına,
5-Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 359/4. maddesi gereğince kararın tebliği işlemlerinin dairemiz tarafından yapılmasına,
6- Kararın temyiz edilmeden kesinleşmesi halinde dava dosyasının ilk derece mahkemesine gönderilmesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda verilen kararın HMK’nın 361/1 maddesi gereğince taraflara tebliğinden itibaren iki hafta içerisinde Dairemize, temyiz edenin bulunduğu yer Bölge Adliye Mahkemesi Hukuk Dairesine veya İlk Derece Mahkemesine verilecek dilekçe ile temyiz kanun yoluna başvurma talebinde bulunulabileceğine 17/12/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.